bir erkek aldatıldığı halde neden ayrılmaz karısından?

cevabı okumadım ama

siz tokatı yapıştırmak istediyseniz

elmayra ile ben ne yapardık düşünmek bile istemiyorum

Pilavdan, papazdan v.s söz etmiş o adam. Kısacası kadın dediğin erkeğini kürkçü dükkanında beklemeli olmuş o kişinin cevabı.

Elmayra'yı karıştırma svdsvd, şiddet yeni bir boyut kazanır birden. :)) Komik şiddet katagorisini üstlenir.
Aklımdan çıkmıyor cümleleri, bir gün uygulayacağım, sebebim olacak.
 

aman iyi ki okumamışım

doğru diyorsun , hayır birde elimizin altında olan şeyler ütü,bilgisayar
 

Bu benim değil toplumun görüşü.
Daha doğrusu erkek görüşü...
Ben erkekte de kadında da aldatmayı kabul edemeyen bir insanım.
Aldatılan kaç kadın ayrılıyor soruyorum sana 1sen?
Erkeklerle bu konu hakkında pek çok defa konuşmuşumdur.
Mesela, eski erkek arkadaşım 1 defa rüyasında evli olduğumuzu benim onu aldattığımı görmüş.
Bana bunu anlattığında o kadar kötü olmuştu ki...
Nasıl bitti rüya dedim.
Öldürdüm seni dedi.
Benim için namus davası demişti.
Bu arada eski erkek arkadaşım beni başka bir kadınla aldattı...
Kendisine adam diyerek-ten.
 

Tabiki senin görüşün olmadığını biliyorum.Zaten kendini toplumdan sayan o insanların görüşlerine tepkim benim.
Farkındayım fakat, aldatılan kadınların ayrılıp ayrılmaması üzerine hiç konuşamıyorum ben ?
Bu onların acısına bir acı eklemekten başka bir işe yaramaz.

Çok acı bir durum yaşamışsınız.
Zaten aldatma üzerine konuşan hiçbir erkeğe güvenmem ben.
Kişi çok söz ediyorsa bu durumlardan, tepki üzerine tepki veriyorsa istisnalar hariç mutlaka bu durumu karşıdakine yaşatacaktır demektir.

Konuştuklarıyla ele verir kendilerini insanlar.
 
Sanırım yanlış anlaşılmaya sebebiyet veren bir açıklama oldu benimki.
Şöyle ekleme yapayım:
Bizim toplumumuz maalesef kadına 'namus' gözüyle bakan bir toplum.
Kadın evin namusudur anlayışı hakim.
Bunu ne ben ne siz değiştirebilirsiniz.
Belki uzun vadede değişebilir...
Bilemem...
Bu yüzdendir ki, erkek aldatır elinin kiri olur, kadın aldatır o. denir...
Yuva kolay kurulmuyor diyen kadınların evlatlarıyız bizler bir nevi.
Ki, hala bu fikri savunan yüzlerce kadın var aramızda...
Bunu yadsıyamayız...
Başka adamın kendisine el sürmesine izin veren kadın gibi, başka kadına dokunup sonra karısına dokunan kadın da kirlidir...
Benim asıl fikrim bu olmakla birlikte, topluma göre cevap verirsem cevabım ilk cevaptaki gibi...
 

Toplumun görüşü bu dur doğrudur Hayyal

Ama o görüşü bizim gibi insanlar değiştirecek

Ortama uymayıp, ortamı eğitmeye gayret edeceğiz

Hak ne ise odur, toplum haksızlığa alıştı diye bizde alışırsak ne olur

Biliyorum biraz ütopik geliyor kulağa ama en azından kendi hayatımızı böyle yaşabiliriz

Namus hem kadın için hem erkek için

namusun gördüğü hasar sevgi adına ya da başka bir sebeple affedilebiliyorsa; hem kadın için hem erkek için affedilebilir

Ve ben affetmek büyüklüğün şanındandır lafına inananlardanım.

Aldatmayı affetmek zor, şahsım adına hep söylerim bahanesi yoktur, ayrılık gerektirir ama madem af var, işte o zaman çifte standarta karşıyım
 
Son düzenleme:
ben ilişkilerde kadın erkek ayrımına son derece karşı biriyim..nasıl ki kadınların hakkı varsa
bana göre erkeklerin vardır..nasılsa kadınlar hassas duygusalsa erkekler de bir o kadar duygusal..
etrafımızdaki kötü örnekleri hep bir model belirlemişiz..

bu durumda adam da eşini seviyor ve her şeye rağmen ona bir şans vermiş olamaz mı?
erkekleri hedef tahtasına öyle bir yerleştirmişiz ki işimize geldiğince her yanlış olayda olumsuz
değerlendirme yapıyoruz maalesef..yani hangi konu olursa olsun kadın affeder bişiy olmaz..erkek
affetti acaba erkekliği de mi bitti..vicdan,namus,affetme ..bu kavramları Yaradan her iki cinse birden
göndermiş..
 
Hepsi neyse neyde, siz neden bu kadar evliliklerinin icine giriyorsunuz. Evde kimin yemek yaptigindan, kimin ütü yaptigina kadar arastirmissiniz.
Baktiniz evli neden cekilip gitmiyorsunuzda dedektiflige soyunuyorsunuz. Belkide bütün bu anlattiklariniz sizin hayal ürününüz.
Bu kadar arastirma yapmanizin, adamin ayrilmamasina sinirlenisiniz sebebi adama asik olmaniz mi?
Nereden biliyorsunuz olaylarin tam olarak nasil gelistigini.
Ayrica diyelim ki aldatilmis affetmis bilmem ne, bundan size ne?
Nefret ediyorum , insanlarin iliskilerine böylesine burnunu sokan, asik oldum ayrilmadi diye böylesine evliliklerin icine giren insanlardan.
Anlattiklarinizdan tek birsey cikardim ben.
Ayrilmalirini o kadar cok istemissiniz ki, ayrilmayip evliliklerine devam ettiklerinde sinir olmussunuz.
 

Yaradan bile affediciyken tabii ki biz kullara affetmek küçük bir şey kalır.
Affedebilirim belki ama onunla hayatıma devam etmek?
...
Bilemiyorum Allah büyük konuşturmasın ama kaldırabileceğim bir şey değil.
Ama ne yazık ki, büyük konuşmak istemem ama aldatan yani başka gözlere bakan göz, başka bedene dokunan beden, başkasına aşkım sevdiğim diyen insanın benim yanımda işi olamaz...
Tiksinirim çünkü.
Sinek küçük ama mide bulandırır derler...
Bir bardak süte sinek düştüğünde bile içebiliyor musunuz? Kaldırıp döküyorsunuz değil mi?
Sevgi denen şey hemen bitmiyor ama güven denen şey yıkıldı mı tekrar geri geldiğine inanmıyorum maalesef...
Bir ilişkide aşktan çok güven ve saygının hakim olduğuna inanırım.
O 2 si bitmişse ancak sevginin enkazı kalmıştır.
 

İlişkilerde aldatma konusunda hem fikiriz, aldatacağına ayrılmalı insan.

Aldatıyorsa zaten bir şeyler bitmiştir ama bu benim ilişkim için geçerlidir, bazen düşünürüm kendi yüreğimi, affedecek kadar eğitemedim diye ama elimde değil. Aldatma aşamasına gelmiş bir ilişkinin bittiğine inandığımdan bu tavır.

Konuyu toplumsal olarak düşünerek yazdım

Çünkü eşini affeden bir çok insan var, sadece bu affın iki cins içinde geçerli olmasıdır doğru olan diyorum.

Erkek için küçük hata, kadın için katli vaciptir konusuna inanmıyorum.
 
Son düzenleme:
affetmek kişiye göre değişir ama benim kaldıramadığım şey

bi şekilde kocalarını haklı bulup karşıdakini kötü kadın ilan etmeleri

affedersen de kocam bi eşeklik yaptı affettim de ne diye kocanı masum karşıda ki kadını kötü ilan ediyorsun

sen bi ilk kendi kocana bak bırak karşıda ki kadını da kendi sorumlu olduğu kişi düşünsün
 

Zaten böyle değil demek istediğim...
Şu forumda bile en basitinden, eşinin eski hayatını önce kabul edip sonra hayatı zehir eden koca bile gördük.
Hatırlayanlar bilir...
Ve sonrasında eşini eski hayatıyla kıyaslayıp bunu namus davası haline getireni bile...
Bu sadece örneğin 1 tanesi.
Daha pek çoğunu gördüm çevremde...
Eşini affeden onca insan olduğu gibi sonrasında bu konuyu ısıtıp ısıtıp önüne getiren, kinlenen erkeklerin var olduğu bir dünyada yaşıyoruz.
Sen ben ve daha pek çok arkadaş kadın-erkek eşitliğini savunsak da uygulamada maalesef böyle değil.
Hiçbir zaman eşit muamele görmedik, gördüklerim doğrultusunda da olabileceğini sanmıyorum.
 
Yaradan bile affediciyken tabii ki biz kullara affetmek küçük bir şey kalır.
Affedebilirim belki ama onunla hayatıma devam etmek?
...

Onunla hayatına devam edemiyorsan affedemediğini gösterir..Hayatına devam eden insanlar bile affedemez.
Sadece şans adı altında o an yaşamlarının gereğini yaparlar..
.....
Zinanın affı yok, kul hakkının affı yok.Kalp kırmanın affı yok.
Kul affetse, helal etse bile sadece o hak silinir, diğer günah devam eder..

Yaradanın affediciliği sonsuzken azabı ve adaletide sonsuzdur.

Nasıl ki hukuksal olarak şikayetinizi geri alsanız bile kamu davası devam ediyorsa bu da o hesap.
....

Toplumda değişmeyen bir çok durumu, o toplumdan bir kişi bile değiştirmek için çabalasa, çocuklarına ve çevresine bunu anlatsa toplum değişiyor denilebilecek kadar önemli bir ilerleme olur bu.

''Kız alma, aslan oğlum, sus kızım, namuslu kızım, erkektir yapar, erkeğin yakışıklısı olmaz, yuvayı dişi kuş kurar, erkeğin kiri, çocukların için, kocam masum o kadın ayarttı,
her erkek yapar, erkek yaparsa neysede kadının ki asla ! v.s cümleleri değişmedikçe adım atmak çok güç olur.

Bunları biz değiştireceğiz.. Ölene kadar devamlı söylersek en azından bir kaç kişinin beynine kazınır.
 
Son düzenleme:
adam karısından ayrılıp sizle gönül ilişkisine başlasaydı sanırım gözünüzden düşmezdi konu sahibi. adam sizin hiçbirşeyiniz eğil siz de dış kapının dış mandalı bile değilsiniz derdi size niye düştü anlamam ?

pusuya yatmış bekliyorsunuz sanki
 


her kelimesine katılıyorum
 
ben de böyle birini tanıyorum, aldatıldığını düşünüp boşanmayan bi erkek. şu nedenle boşanmıyor: adamın 2. eşi. ilk eşinden ayrıldı 2.sinden de ayrılırsa insanlar yadırgar diye düşünüyor. 2 kızı var, annelerinden nefret ediyolardı, ama ergenliğe geçtikçe ona özendiler, kadın babalarından soğuttu. öncekinden de çocuğu var. ayrılmak zor geliyo. tabi sizin durum farklıdır da, örnek vermek istedim., olabiliyor yani kendince sebepleri vardır.. ama elinde sonunda ayrılırlar gibi.
 


Umarım 1sen...
İnşallah diyebiliyorum sadece.
21. yy da hala namus kavramı 'kızlık zarıyla' ölçülürken ve biz bunu her ne kadar haykırsak da bağırsak da değişmeyen bir dünyada bunun olmasını diliyorum bir gün.
Umarım...
 

Alışkanlıklar elalem ne der korkusu...
Pek çok şey etken.
Ben de bu tarz evliliklerin çok sürmeyeceğine inanıyorum...
 

Kızlık zarı ya da başka birşey bunlar beni ilgilendirmez herkesin anlayışı hayatı kendine hayal fakat evlenmeden önce birlikteliklere karşıyım.
Bu düşüncem bu iki kelimeden kaynaklanmıyor..
Bu düşünceler içinde boğulan-boğdurulan, sırf bundan dolayı birliktelik yaşamayanlar daha kötü durumlar yaşıyorlar kendilerini kandırarak.

İnsanların kendi prensipleri düşünceleri, hayatlarını şekillendirmeli, bedenlerimiz değil.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…