Açıkcası erkek arkadaşının komplekslerinin olduğunu ve bunun da hayatınıza yansımalarının ileriki dönemlerde iyice artabileceğini düşündüm.Benimde farkettiğim kötü özelliklerinden biri bu.malesef onunda kendini öyle ortamlarda eksik hissedeceğini düşünüyorum.
normalde çok sosyaldir çevresiyle ilişkileri gayet iyidir.ama konu okumaya gelince ona üstünlük taslamaya çalışanlara gayet tepkili.ve bu bencede normal.bazen bi konuyu tartışırken
-Ben kimimki..haklısın falan der.oysaki ben küçümsemediğim halde bunu söylüyor düşünün.
bende -Sen benim sevdiğim insansın.bundan daha önemli bişey yok diyorum.bu şekilde aşıyoruz durumu.
İlerde bu durum artarmı onu bilemiyorum..
Bana sorun olur gibi geliyor. Bu benim hayata bakış açımın verdiği bir ön görüş de olabilir ama ekolojik denge diye bir şey gerçekten var. Kim ne derse desin.Birbuçuk yıldır görüştüğüm bi erkek arkadaşım var.ikimizde 25 yaşındayız ve o benim ilk defa böylesine sevdiğim,ilk görüştüğüm insan.
lise,dersane,üniversite ve yoğun bi ders çalışma derken...amann sevmekte neymiş..ben kimseyi sevemem.derslerim daha önemli diye kimseyi yıllarca kabul etmezken,evliliğin e'sini düşünmezken öyle bişey yaşadımki bu benmiyim diye soruyorum kendime ?
Psikolojim fena halde bozuk.ayrılmalı barışmalı..güvendim güvenmedim derken geçti zaman..
Bu yıl mimarlık bölümünden mezun oldum ve özelde işmi kpssmi diye birsürü sorumluluğum var.
Asıl sorunumda burda başlıyor.
erkek arkadaşımla hiç olmadık bi zamanda karşılaştık..imkansızlığını başından beri kabul eder gibi olsamda neden mücadele etmeyelim diye düşünüyorum bazen..
Çünkü erkek arkadaşım maddi sıkıntılar ve ailesinde çokta okuyan insan olmamasının etkisiyle bence küçük yaşta çalışmaya başlamış..dinlenme tesisleri..maden ocakları..gibi yerlerde..
Bunu bile bile sevdim çünkü mesafelerin...onun okumamış olmasını problem etmenin vicdanıma dokunduğunu hissediyorum.
Merhamet...
Şevkat...onun hayatta yaşadığı zorluklara oturup ağlayacak kadar duygusallık...
kendime olan şaşkınlığım...
Ailemde olan herkesin okumuş olması avukat mühendis hakim vs..bunların ne önemi var.
Önemli olan insanlık değilmi?diye düşünürken.
erkek arkadaşım başlarda bi kaç kez ben sana denk değilim..yarın öbür gün istesek ailen vermez..o zaman ikimizde çok üzülürüz.hakkına girmicem derdi.
Ama ayrılmak öyle söylendiği gibi kolay olmuyormuş.
Helede hayatında ilk defa biriyle görüşüyorsan...saplantılı bi şekilde yürüyor ve ne yapacağımı bilmiyorum...
iki yakın arkadaşım dışında kimse bilmiyor bu durumu.
Son bi kaç aydır erkek arkadaşım artık bende okumaya karar verdim zor olsada başlıcam buna..seninle olmak için bu sorun edilecekse ikimiz için bunu yapmam lazım diyor.tabii bunda benim konuşmalarımın etkisi büyük..
En başlarda aşktan o kadar körelmişimki o olsun,beni sevdiğini bileyim yeter bana derdim..sonra bi arkadaşım bana..
-matemm toplumm ne der?
-ailen kabul etmeyebilir...kızlarını okutmuşlar istemezler öyle birini..
-ilerde pişman olursun gibi sözler söylediğinde...
toplumdan banane deyip sahipleniyorum sevgimi..bu şimdide böyle..
Bazen ona çok kırıldığımda oluyor..banatabii sen okumuşsun bizim gibi değilsin...sözler söylediği olur.
Ama bu sözleri asla benden kaynaklı değildir.Haytta insanlar tarafından çok ezildiğini,okumamış olmanın eksikliğini yaşadığını söylerken,onun bazı komplekslerinin olduğunu farkettim.
Bu noktada hiçbi şekilde kendimle övünmeyerek,bunun sadece bi gereklilik olduğunu,sevgimi ona hissettirdiğimde ancak kurtulabiliyoruz o duygudan..
ve bugün bana derse başladığını söyledi..bu arada maden ocağında çalışmaya devam ediyor.şartları kötü ve ben büyük bi vicdani yük altında hissediyorum..
O sırf bu sebeple okuduğunda bile ailemin okumuş olsun kızımızı veririz duygusu yok.ya ilerde herşeye rağmen olumsuz bakarlarsa diye düşünüyorum..sonuçta bende henüz ailesini tanımıyorum.
Ailem için çok iyi kariyer sahibi biri olsada bakacakları özellik okumuş veya zengin olması değil,karakteri ve kimseye muhtaç etmeden yaşatacak kadar kazanması...
Çok karışık yazdım kızlar,farkındayım çünkü düşüncelerim darmaduman..
fikirlerinize ihtiyacım var..erkek arkadaşım düzlise mezunu sözel çıkışlı.benim girdiğim yıllarda öss sınavıydı.şuan sistem nasıldır?
meslekler hakkında,2 yıllık ama çalışma imkanı olan bölümler hakkında bilgiyede ihtiyacım var.
Bana sen yanımda olursan herşeyi aşarız diyor...onu yanlış yönlendirmek istemiyorum.
İlerde ailem ona karşı çıksa bile,okumuş olmasına kendi hayatını kurtarmasına yardımcı olmak bile beni mutlu edecek.
İçimde ona sürekli yardım etme acıma duygusu var.
Bazen acaba acıdığım içinmi seviyorum diye kendime soruyorum?
kafam çok karışık.ayrıldığımda onsuz bi hayatıda istemiyorum.o olmadığında bana teklif eden,görüşmek isteyen bütün erkeklerden nefret ediyorum.ağlama krizlerine giriyorum olmadık zamanlarda...
Lütfen yardımcı olun.bana bi yol gösterin.
Bu sorun okula yazıldı tamam demekle çözülemez.
Sevgili iken hayat çok başkadır. Zıt olmak güzel bir şey değil ki evlenince zıtlık değil birlik önemli olur.
Kültür sorunu ortaya çıkabilir. Ailesi sizi kibirli olarak görebilir vs. Bir çok sorun baş gösterir.
Şu an ilk sevgiliniz olması nedeniyle her engeli aşabilirim diyorsunuz. Ama yanılma ihtimaliniz de büyük.
Birbuçuk yıldır görüştüğüm bi erkek arkadaşım var.ikimizde 25 yaşındayız ve o benim ilk defa böylesine sevdiğim,ilk görüştüğüm insan.
lise,dersane,üniversite ve yoğun bi ders çalışma derken...amann sevmekte neymiş..ben kimseyi sevemem.derslerim daha önemli diye kimseyi yıllarca kabul etmezken,evliliğin e'sini düşünmezken öyle bişey yaşadımki bu benmiyim diye soruyorum kendime ?
Psikolojim fena halde bozuk.ayrılmalı barışmalı..güvendim güvenmedim derken geçti zaman..
Bu yıl mimarlık bölümünden mezun oldum ve özelde işmi kpssmi diye birsürü sorumluluğum var.
Asıl sorunumda burda başlıyor.
erkek arkadaşımla hiç olmadık bi zamanda karşılaştık..imkansızlığını başından beri kabul eder gibi olsamda neden mücadele etmeyelim diye düşünüyorum bazen..
Çünkü erkek arkadaşım maddi sıkıntılar ve ailesinde çokta okuyan insan olmamasının etkisiyle bence küçük yaşta çalışmaya başlamış..dinlenme tesisleri..maden ocakları..gibi yerlerde..
Bunu bile bile sevdim çünkü mesafelerin...onun okumamış olmasını problem etmenin vicdanıma dokunduğunu hissediyorum.
Merhamet...
Şevkat...onun hayatta yaşadığı zorluklara oturup ağlayacak kadar duygusallık...
kendime olan şaşkınlığım...
Ailemde olan herkesin okumuş olması avukat mühendis hakim vs..bunların ne önemi var.
Önemli olan insanlık değilmi?diye düşünürken.
erkek arkadaşım başlarda bi kaç kez ben sana denk değilim..yarın öbür gün istesek ailen vermez..o zaman ikimizde çok üzülürüz.hakkına girmicem derdi.
Ama ayrılmak öyle söylendiği gibi kolay olmuyormuş.
Helede hayatında ilk defa biriyle görüşüyorsan...saplantılı bi şekilde yürüyor ve ne yapacağımı bilmiyorum...
iki yakın arkadaşım dışında kimse bilmiyor bu durumu.
Son bi kaç aydır erkek arkadaşım artık bende okumaya karar verdim zor olsada başlıcam buna..seninle olmak için bu sorun edilecekse ikimiz için bunu yapmam lazım diyor.tabii bunda benim konuşmalarımın etkisi büyük..
En başlarda aşktan o kadar körelmişimki o olsun,beni sevdiğini bileyim yeter bana derdim..sonra bi arkadaşım bana..
-matemm toplumm ne der?
-ailen kabul etmeyebilir...kızlarını okutmuşlar istemezler öyle birini..
-ilerde pişman olursun gibi sözler söylediğinde...
toplumdan banane deyip sahipleniyorum sevgimi..bu şimdide böyle..
Bazen ona çok kırıldığımda oluyor..banatabii sen okumuşsun bizim gibi değilsin...sözler söylediği olur.
Ama bu sözleri asla benden kaynaklı değildir.Haytta insanlar tarafından çok ezildiğini,okumamış olmanın eksikliğini yaşadığını söylerken,onun bazı komplekslerinin olduğunu farkettim.
Bu noktada hiçbi şekilde kendimle övünmeyerek,bunun sadece bi gereklilik olduğunu,sevgimi ona hissettirdiğimde ancak kurtulabiliyoruz o duygudan..
ve bugün bana derse başladığını söyledi..bu arada maden ocağında çalışmaya devam ediyor.şartları kötü ve ben büyük bi vicdani yük altında hissediyorum..
O sırf bu sebeple okuduğunda bile ailemin okumuş olsun kızımızı veririz duygusu yok.ya ilerde herşeye rağmen olumsuz bakarlarsa diye düşünüyorum..sonuçta bende henüz ailesini tanımıyorum.
Ailem için çok iyi kariyer sahibi biri olsada bakacakları özellik okumuş veya zengin olması değil,karakteri ve kimseye muhtaç etmeden yaşatacak kadar kazanması...
Çok karışık yazdım kızlar,farkındayım çünkü düşüncelerim darmaduman..
fikirlerinize ihtiyacım var..erkek arkadaşım düzlise mezunu sözel çıkışlı.benim girdiğim yıllarda öss sınavıydı.şuan sistem nasıldır?
meslekler hakkında,2 yıllık ama çalışma imkanı olan bölümler hakkında bilgiyede ihtiyacım var.
Bana sen yanımda olursan herşeyi aşarız diyor...onu yanlış yönlendirmek istemiyorum.
İlerde ailem ona karşı çıksa bile,okumuş olmasına kendi hayatını kurtarmasına yardımcı olmak bile beni mutlu edecek.
İçimde ona sürekli yardım etme acıma duygusu var.
Bazen acaba acıdığım içinmi seviyorum diye kendime soruyorum?
kafam çok karışık.ayrıldığımda onsuz bi hayatıda istemiyorum.o olmadığında bana teklif eden,görüşmek isteyen bütün erkeklerden nefret ediyorum.ağlama krizlerine giriyorum olmadık zamanlarda...
Lütfen yardımcı olun.bana bi yol gösterin.
Eşimle flört ederek evlendik. O ilkokul mezunuydu, bense çok iyi bir üniversiteyi iyi derecelerle bitirip master yapıyordum, araştırma görevlisiydim. Flört ederken denklik farkını göremiyorsunuz, problem olmuyor. Benim de sizin gibi kafam karışıktı. Ailemin kabul etmeyeceğini düşünerek aradaki farkı daha fazla açmamak için akademik hayatıma son verip doktoramı yarıda bıraktım. Ailemin istememesine rağmen, sırf ben istediğim için evlendik. Annemin şu sözü hep aklıma geliyor: İnsan çekeceği çileye aşık olurmuş. Ben de çok aşık olmuştum ve gözüm hiç bir şeyi görmüyordu. Ondan başkasını sevemem diyordum.
Fedakarlık yapıp akademisyenliği ve eğitimi bıraktım ve özel sektörde işe girdim. Başlarda aradaki fark çok problem değildi ancak giderek evde bana tavırları değişmeye, beni ezmeye başladı. Sanki ben onun karısı değil de iş yerindeki personeli idim. Aşağılamalar, küfürler, kavgalar, psikolojik şiddet, (kanıtım olmasa da) aldatılma.... ve boşandık.
Ben flört ederken şöyle düşünüp evlenmiştim: Denemeden pişman olmaktansa deneyip pişman olmayı yeğlerim. Denedim ve şimdi keşke anne ve babamın sözünü dinleseydim diyorum çünkü böyle biri beni de aşağı çekti. En başta arkadaş çevreniz bile değişiyor. Zamanla kendi çevrenizden uzaklaşıp onun çevresine giriyorsunuz. Evlilik çok farklı, flörte benzemiyor.
Size tavsiyem flört edin bu kişiyle istiyorsanız ama evliliği düşünmeyin, ya da en azından emin oluncaya kadar erteleyin.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?