Nisanda açtığın konuya pişman olacaksın bunu unutma demiştim ama unutmuşsun demek ki ve gidip evlenmissin.
Değil o eve güneş sistemine bile sığdıramayacaklar seni demiştim. Sığmamışsin baba evine dönmüşsün.
Nişanlın "ya bu evde otururuz ya da ayrılırız" demişti. Bu şart koşmayi, seven adamların yapmayacağını söylemiştim.
O sana şart koşarken sen ona bir mesajın dahi anlamını soramıyordun. Kv, senin için "onunla kozlarımı paylaşacağım" diyordu. Çok akıllı başlı mükemmel nişanlın da "paylaş tatlım" demişti. Ve sen, şart koşmaya cüret eden bu adama, "bu mesaj ne anlama geliyor" diye bile soramıyordun.
Kozlar paylaşılmış. Ve evden kendini dışarı dar atan sen olmuşsun. Onlar aynen devam ediyorlar hayatlarına.
Gelmişsin halen daha boşanmak istemiyorum diyorsun. Kocan olacak adam sana "ya bu evde otururuz ya da evlenmeyiz" derken o evin nasıl bir cehennem olacağını yeterince açık ve net anlatamadı mı? O ev iyi güzel çok matah bi şey olsaydı şart koşma cümlesinin icinde zaten yer almazdı.
Sana tam 21 sayfa yalvardık burda. Hepimiz. Bu evlilik olmaz dedik. Kabul etmedin .şimdi bize neyi soruyorsun?
Yazılanlardan 1 damla bir şey anlamıyorsun da niye soruyorsun?
Temmuz masalıymış. Masaldan çok korku filmine benziyor sizinki bence
Onu bi güncelle.
Korkma. Kocan seni boşamaz , daha doğrusu sen kocanı boşayamazsın. Ve kocan annesinden de ayrılmaz. Sen o apartmanda o ailenin içinde çürüyüp gideceksin.
Kocanın ayarı belli. Not vermeye bile değmez. Ama dürüst davranmış. O apartmanda kv ile birlikte sana neler yaşatacaklarının mesajını en başta vermişler. Anlamamak senin suçun.
Yolun açık olsun demek isterdim ama yolun açık değil.
Allah yardım etsin de diyemem. Çünkü kendine yardım etmeyene, kimsenin yardım edeceğini sanmıyorum.
Sana kolay gelsin diyorum. O apartmanda pardon tımarhanede yaşamak sana kolay gelsin.