Cicim ayları balayı ile başlar; balayı sonrası iş yoğunluyla biter.. ilk hakarette, ilk kavgada, ilk yılda biter. vs.. türlü türlü cümle okumuştum. Bazısının doğru olduğunu tescilledim kendimce.
Biz iki aylık evliyiz ve olay özeti şöyle;
Haftasonu sevincinin etkisiyle cuma akşamı evi toplarken etrafı süpürürken buldum kendimi. O sırada eşim mutfakta bir şeyler deniyordu ve ısrarla yaptığı şeye bakmamı istedi. Normal şartlarda bakardım ama o gün deli dana gibi o odadan o odaya girip durduğum için odaklanamadım ona. Ben bakmayınca '' iyi, bundan sonra ben de senin söylediklerinle ilgilenmicem.'' dedi. Ki bilir yani ben bir şeylerle uğraşırken bana bir şey gösterme çabasının beyhude olduğunu, bir şeyi uzatırsa buna katkı sağlayacağımı. Ve evet cidden anasınıfı çocukları gibi oluyoruz bazen, o günde olmuştuk.
Neyse , sabahları erken kalkmamız sebebiyle sanıyorum 10 buçuk gibi dalıp gitmişiz o akşam. Cumartesi sabahı kalkıp kahvaltımızı yaptık tabi aramızda bir soğukluk. Ama hani birimiz adım atsa diğerimiz yumuşayacak öyle bir durum. İkimiz de keçi olduğumuz için ilk başta olmadı bu. Sonra gidip sarıldım, tabi içtenlikle karşılık alamayınca üstüne gitmedim. O gün de kadınlar arası bir yere davetliydim, o da evde ders çalışacaktı böyle anlaşmıştık yani gitmeme falan trip yapmaz, sorun yukarda yazdığım durum. Gideceğim yere bıraktı beni, tabi ben bu süreçte normal konuşuyorum falan ama o hala aynı. Tam düzelteceğim aynı temposunda devam ediyor. Neyse, bir kaç saat oturup döndüm ben de. Evdeyken pasta yapmış ev yapımı döner denemiş, ikimiz de konuşmadan yeyip çekildik. Ellerine sağlık diyesim de gelmedi, demedim. evet burda da ben hatalıyım ama içimden gelmedi. Sonra o kitabına gömüldü, ben de bir şeylerle uğraştım oturdum kalktım yattım karşı koltuğunda derken sonra sıkılıp yatmaya gittim. Gece sarıldım içimden gelerek ve karşılık alamayınca devam ettim. Çünkü adım attığım halde ışık göremeyince tüm hevesim kırılıyor. İlla sarılıp onlarca özür dilemem ve peşi sıra kendisinden nutuk dinlemem gerekiyor. Bunu çekemezdim. Ben de onun gibi bireysel takılmaya devam ettim. Pazar sabahı kahvaltı hazırlamayı düşünmüyor musun dedi o malum ses tonuyla. Yatıcam dedim ve ayrı ayrı kahvaltı yaparak haftasonu nasıl zehir edilir onu birbirimize göstermiş olduk. Değiştirmem gereken bir ürün vardı öğleye doğru gidip onu hallettim, umarsızca gezerek zihnimi dağıttım.. Geldiğimde yine ayrı ayrı devam ettik. Ve haftasonunu böylelikle bitirdik. İçimden hiçbir şey gelmiyor şuan. Sanırım cicim aylarını biz çok yanlış anladık.
Biz iki aylık evliyiz ve olay özeti şöyle;
Haftasonu sevincinin etkisiyle cuma akşamı evi toplarken etrafı süpürürken buldum kendimi. O sırada eşim mutfakta bir şeyler deniyordu ve ısrarla yaptığı şeye bakmamı istedi. Normal şartlarda bakardım ama o gün deli dana gibi o odadan o odaya girip durduğum için odaklanamadım ona. Ben bakmayınca '' iyi, bundan sonra ben de senin söylediklerinle ilgilenmicem.'' dedi. Ki bilir yani ben bir şeylerle uğraşırken bana bir şey gösterme çabasının beyhude olduğunu, bir şeyi uzatırsa buna katkı sağlayacağımı. Ve evet cidden anasınıfı çocukları gibi oluyoruz bazen, o günde olmuştuk.
Neyse , sabahları erken kalkmamız sebebiyle sanıyorum 10 buçuk gibi dalıp gitmişiz o akşam. Cumartesi sabahı kalkıp kahvaltımızı yaptık tabi aramızda bir soğukluk. Ama hani birimiz adım atsa diğerimiz yumuşayacak öyle bir durum. İkimiz de keçi olduğumuz için ilk başta olmadı bu. Sonra gidip sarıldım, tabi içtenlikle karşılık alamayınca üstüne gitmedim. O gün de kadınlar arası bir yere davetliydim, o da evde ders çalışacaktı böyle anlaşmıştık yani gitmeme falan trip yapmaz, sorun yukarda yazdığım durum. Gideceğim yere bıraktı beni, tabi ben bu süreçte normal konuşuyorum falan ama o hala aynı. Tam düzelteceğim aynı temposunda devam ediyor. Neyse, bir kaç saat oturup döndüm ben de. Evdeyken pasta yapmış ev yapımı döner denemiş, ikimiz de konuşmadan yeyip çekildik. Ellerine sağlık diyesim de gelmedi, demedim. evet burda da ben hatalıyım ama içimden gelmedi. Sonra o kitabına gömüldü, ben de bir şeylerle uğraştım oturdum kalktım yattım karşı koltuğunda derken sonra sıkılıp yatmaya gittim. Gece sarıldım içimden gelerek ve karşılık alamayınca devam ettim. Çünkü adım attığım halde ışık göremeyince tüm hevesim kırılıyor. İlla sarılıp onlarca özür dilemem ve peşi sıra kendisinden nutuk dinlemem gerekiyor. Bunu çekemezdim. Ben de onun gibi bireysel takılmaya devam ettim. Pazar sabahı kahvaltı hazırlamayı düşünmüyor musun dedi o malum ses tonuyla. Yatıcam dedim ve ayrı ayrı kahvaltı yaparak haftasonu nasıl zehir edilir onu birbirimize göstermiş olduk. Değiştirmem gereken bir ürün vardı öğleye doğru gidip onu hallettim, umarsızca gezerek zihnimi dağıttım.. Geldiğimde yine ayrı ayrı devam ettik. Ve haftasonunu böylelikle bitirdik. İçimden hiçbir şey gelmiyor şuan. Sanırım cicim aylarını biz çok yanlış anladık.