Çok bitkin ve yorgunum :( çalışmamı isteyen eş

Dert sahibini daha çok dert sahibi yaparsınız siz var ya. İslam mı değil dininiz ben anlamadım ki. Bir kadın istemezse ev işi bile yapmaz çocuğunu bile emzirmez, ama koca nafakasını vermek ona bakmak zorunda. Ne koşulda olursa olsun. İstersek 200.yy da yaşayalım bu böyledir. Zorla ve tacize uğrayabileceği yerde çalıştırmak ne demek ya erkeklik mi şimdi kocalık mı yaptığı hangisi. Kim kaç yaşında isterse evlenir, evlendiği kişi evlendikten sonra kötü veya iyi çıkabilir ama bu sizlerin böylesine acımasızca yargı dağıtacağı anlamına gelmiyor. Bekara karı boşamak kolay derler bilir misiniz bu lafı. Sizin ettiğiniz laflar da aynı o kapıya çıkıyor. Kadın size derdini dökmüş seri katil muamelesi görmüş resmen.

Bacım sözüm sana çalışmak zorunda değilsin hele o aç gözlü abazanların içinde hiç değilsin senin yerinde olsam işten çıkar Bi süre kendimi dinlerim kafamı dinlerim kocamı değil. Bende evliyim evet hiç bir evlilik birbiriyle aynı değildir ama çoğu zaman erkeklerin bir huyu vardır baskın geldiklerini anladıklarında yüklenmeye devam ederler. Bir kere çıldır sesini çıkar sensin bu eve bakacak olan diye sesini yükselt bak o zaman nasıl siniyor. Bu durumun tam tersini de ben yaşamıştım bende çalışmak istiyordum eşim istemiyordu Bi gün çıldırdım sen değilsin dedim bunun kararını verecek olan ister çalışırım ister çalışmam.. Baya kavga ettik ama öyle böyle değil. Tabi baktı ben elden gidiyorum kafayı sıyırıyorum koca olarak asıl istediğim olmazsa saygımı yitiriyorum, geri adım attı tavır aldı ben koca değilim senin için gibi ama hiiiç oralı olmadım ben dedim bir bireyim senin karın olabilirim her şeyi gönül rızasıyla yapabilirim ama Bi raddeden sonra bana köle muamelesi yapamazsın... O zamandan beri karışmaz bana bu konuda. Tabi şimdi iş işten geçti çoluk çocuk var istesem de çalışamıyorum 😅
İşten çık kafanı dinle de güzelmiş. Hadi konu sahibi sizi dinleyip işten çıktı, kocası da peki o zaman deyip eve beş lira bırakmadı. Bu kadın neyle gidip ekmek alacak bunu bi anlatır mısınız. Ama rica ederim dinde şöyle gelenekte böyle diye yuvarlamayın. Pratik bi soru soruyorum; adam eve para bırakmazsa bu kadın nasıl ekmek alacak?
 
İşten çık kafanı dinle de güzelmiş. Hadi konu sahibi sizi dinleyip işten çıktı, kocası da peki o zaman deyip eve beş lira bırakmadı. Bu kadın neyle gidip ekmek alacak bunu bi anlatır mısınız. Ama rica ederim dinde şöyle gelenekte böyle diye yuvarlamayın. Pratik bi soru soruyorum; adam eve para bırakmazsa bu kadın nasıl ekmek alacak?

Onu da geç yarın öbür gün adam çalışamayacak duruma geldi. İşten çıkarıldı. Kaza geçirdi. Vefat etti. Kadın ne yapacak? 1000 yıl önceki kurallar mı koruyacak bu kadını?
 
Ev kadınlarına bu sitede niye asalak muamelesi yapılıyor, anlamıyorum. Çalışmanın, kadının ekonomik özgürlüğünün olmasının güzelliğini tartışmam ama çalışmayan kadına asalak muamelesi yapıp, işi kadın erkek eşitliğine getirmek elma ile armut karşılaştırmak oluyor. Konu sahibinin de eşinin onu anlamadan dinlemeden istemediği bir ortamda çalışmaya zorlaması şiddettin başka bir türüdür nokta.
 
Kizlar çevreye ne kadar eşim benim çalışmamı istemiyor ama mecburuz desem de aslında baskı yapan eşim tamam çalışayım ama hayatım boyunca bu yaşıma kadar çalıştım ve artık yorgun ve bitkin hissediyorum çocukluğumdan itibaren tarlalarda çalıştım yevmiyelik islere gittim büyüdüm hem okudum hem çalıştım evlendim bu sefer hem kira durumu hem bazı şeyler canımı sıktı eşimin surekli sende calissaydin şunu da alırdık sende calissaydin olurdu demesi ve canıma tak dedi beni bir işe soktu nerdeyse çoğunluk erkek yavsak insanlarla dolu sürekli birileri ile uğraşmak durumunda kalıyorum ona bunu anlattigim zaman her yerde var oyleleri bizim iş yerimizde de var takma diyor ve benim pskolojim o kadar bitik durumda ki artık it gibi yorgun olmama rağmen uyuduktan bir saat sonra can havliyle uyanıyorum ve bir daha uyuyamıyorum sürekli ağlamak istiyorum ölsem de kurtulsam diye şu an üni okuyorum derslerime de vakit ayiramiyorum ev aldı basini gidiyor sadece bakıp düşünüp agliyorum kafamı toparlayamiyorum ben okul bitince kendi mesleğimi yapmak istiyorum ama eşimin bu pskolojik baskılarına da dayanamıyorum iş yerinde en çok duyduğum laf eşin seni sevseydi böyle erkek yurdu gibi bir yere ise sokmazdi burda kendine dikkat et lafları şimdi de uyuyamıyorum surda bikac saat sonra ise gideceğim sinirlerim aşırı derecede bozuk ben eve kapanmak ve bidaha hiç çıkmamak istiyorum artık yorgun ve bitkin hissediyorum hasta gibiyim
Yaş kaç ?
Eşinizle ilgili bir durum değil bu
Hayat şartları
Zaten kirada yaşıyorsanız adam tek maaşla hem kira hem mutfak hem sizin kişisel ihtiyaçlarınız nereye kadar karşılasın ?
Ekonomi ortada.
Eğer çok bunaldıysanız part time bir işe girin.
 
Bu eşinizin değil malesef ülkemizin bizi getirdiği bir durum.uzun çalışma saatleri ve genelde haftasonıda ekleniyor özel sektörde.insan kafasını dağıtacak bir sosyal aktivite bile yapamıyor malesef.maaşlar malum tek taraflı geçinmeye yetmiyor.yorulmanızı anlıyorum ,dinlenmek istemenizide.eğer bu mümkün değilse ,şuan ki çalışma şartlarınızı iyileştirmekle bir nebze rahatlayabilirsiniz.
 
Ev kadınlarına bu sitede niye asalak muamelesi yapılıyor, anlamıyorum. Çalışmanın, kadının ekonomik özgürlüğünün olmasının güzelliğini tartışmam ama çalışmayan kadına asalak muamelesi yapıp, işi kadın erkek eşitliğine getirmek elma ile armut karşılaştırmak oluyor. Konu sahibinin de eşinin onu anlamadan dinlemeden istemediği bir ortamda çalışmaya zorlaması şiddettin başka bir türüdür nokta.
Size sonsuz katılıyorum.
Üniversite okumuş ve 3sene üst düzey çalışıp ev hanımlığını transfer oldum.kendim bile isteye.şükür durumumuz buna elverişliydi.
Hayata bakış açım farklıydı herzaman.çocuklarımı kendim büyütmek ilk adımlarına şahit olmak , istediğim zaman çıkıp kahve içmek istediğim zaman kitap okumak ( çalışırken en büyük zevkim olan kitap okumaya bile vakit kalmıyordu) gibi gibiii.....iş yerinde birgün yanımda çalışan arkadaşım wc de süt sağmak zorunda kaldığında ,işi bıraktım...bu sistemi asla kabul etmiyorum.bence çoğu çalışan kadında adamda imkanı olsa bu zorlukları çekmez.dilerim daha iyi şartlarda bir düzen oluşturulur ülkemizde ve çalışan insanlarda kendilerine ve ailelerine ayırwcak daha çok zaman bulur.çünkü hayat kısa ve 1 günün sadece 3-4saatini ailemize ayırabilmek çok üzücü...
 
Size sonsuz katılıyorum.
Üniversite okumuş ve 3sene üst düzey çalışıp ev hanımlığını transfer oldum.kendim bile isteye.şükür durumumuz buna elverişliydi.
Hayata bakış açım farklıydı herzaman.çocuklarımı kendim büyütmek ilk adımlarına şahit olmak , istediğim zaman çıkıp kahve içmek istediğim zaman kitap okumak ( çalışırken en büyük zevkim olan kitap okumaya bile vakit kalmıyordu) gibi gibiii.....iş yerinde birgün yanımda çalışan arkadaşım wc de süt sağmak zorunda kaldığında ,işi bıraktım...bu sistemi asla kabul etmiyorum.bence çoğu çalışan kadında adamda imkanı olsa bu zorlukları çekmez.dilerim daha iyi şartlarda bir düzen oluşturulur ülkemizde ve çalışan insanlarda kendilerine ve ailelerine ayırwcak daha çok zaman bulur.çünkü hayat kısa ve 1 günün sadece 3-4saatini ailemize ayırabilmek çok üzücü...
Ee çalışsanız da çalışmasanız da bir günün o saatini anca ayırıyorsunuz aileye.
Eş işe gidiyor çocuk anasınıfıyla başlayan okula.
Bazı okullar 4.30 gibi bitiyor falan.
İlk bebeklik ve çocukluk hariç öyle yani.
Şartlar zorsa da herkese zor.
Ben hem işyerindeki şartlar düzeltilsin hem evdeki iş bölümü erkek kadın diye ayrım olmadan olsun ve bu yadırganmasın istiyorum mesela.
Yoksa kadınların sorunu illa işleri değil ki erkekler de o işlerde çalışıyor.
Sonrasında eve geldiğinde iş bölümünün çocuk bakımının ortak görülmemesi sorun.
Kadınların yapacağı şey bunla da savaşmak üstüne zimmetli gibi davranmamak hadi kolları sıva demek evde diğer yaşayanlara.
Bunu yapmayıp hu düzeni devam ettirecek aman ihtiyaç yok çalışmam işte demek de bir nevi bu düzene su taşımak.
Kolayına kaçmak yani.
Baştan beri hayali farklı olan-ne kadar baştan bilemedim-insan da okumak istiyorsa çocuk bakımına vs işine yarayacak bölüm okumalı bence orası da ayrı parantez
 
Kizlar çevreye ne kadar eşim benim çalışmamı istemiyor ama mecburuz desem de aslında baskı yapan eşim tamam çalışayım ama hayatım boyunca bu yaşıma kadar çalıştım ve artık yorgun ve bitkin hissediyorum çocukluğumdan itibaren tarlalarda çalıştım yevmiyelik islere gittim büyüdüm hem okudum hem çalıştım evlendim bu sefer hem kira durumu hem bazı şeyler canımı sıktı eşimin surekli sende calissaydin şunu da alırdık sende calissaydin olurdu demesi ve canıma tak dedi beni bir işe soktu nerdeyse çoğunluk erkek yavsak insanlarla dolu sürekli birileri ile uğraşmak durumunda kalıyorum ona bunu anlattigim zaman her yerde var oyleleri bizim iş yerimizde de var takma diyor ve benim pskolojim o kadar bitik durumda ki artık it gibi yorgun olmama rağmen uyuduktan bir saat sonra can havliyle uyanıyorum ve bir daha uyuyamıyorum sürekli ağlamak istiyorum ölsem de kurtulsam diye şu an üni okuyorum derslerime de vakit ayiramiyorum ev aldı basini gidiyor sadece bakıp düşünüp agliyorum kafamı toparlayamiyorum ben okul bitince kendi mesleğimi yapmak istiyorum ama eşimin bu pskolojik baskılarına da dayanamıyorum iş yerinde en çok duyduğum laf eşin seni sevseydi böyle erkek yurdu gibi bir yere ise sokmazdi burda kendine dikkat et lafları şimdi de uyuyamıyorum surda bikac saat sonra ise gideceğim sinirlerim aşırı derecede bozuk ben eve kapanmak ve bidaha hiç çıkmamak istiyorum artık yorgun ve bitkin hissediyorum hasta gibiyim

Senin ordaki erkeklerden rahatsız olduğunu belirtmene rağmen hala zorla çalış diyorsa eşinin mayasından şüphe ederim. Bu nasıl bi zihniyettir.
 
Yalnız eşinizde haklı. Demek ki zor geçindiriyor evi sizden de destek bekliyor. Siz muhtemelen ev hanımı olmak istiyorsunuz bunu istemeniz de normal bu arada eleştirmiyorum kesinlikle ancak geçim sıkıntısı çektiğiniz için söylüyorum. Başka bir işi kendiniz bulamaz mısınız? Asılan pislikler ne yazık ki her sektörde var onlara net bir tavır sergileyin gerekirse şikayet edin. Ancak eşinizin geliri iki kişiyi geçindirecek seviyede değilse haklı.
 
heryerde eşit falan değiliz,öyle sanmak kendini kandırmak olur
evet başta eşiyle konuşsaydı ,ben çalışacağım sen de ev işlerine yardım edeceksin deseydi de çalışmasaydı okey.
ama böyle bir anlaşma olmadığına göre, erkek de muhtemelen ev işlerine yardımcı olmuyor, eee kadın ne diye çalışacak?
evet erkekler evi geçindirecek, onun asıl görevi bu
heleki ataerkil toplumlarda , bi de kadın çalışsın ,ev işini de kadın yapsın ,oh
sonra gelsin diğer kadınlar niye erken evlendin ,yok çalışmaya mecbursun desin.
işte bu kafalar yüzünden müge anlı böyle evi için hem evde hem dışarda çalışıp hayatını feda eden kadınlarla dolu.
Erkeğin de kadının çalışması durumda ev işlerine yardım etmesi gerektiğini düşünüyorum ben de. Eğer ki ev işleri de kadına kalacaksa evet çalışmasın bence de. Birde çocuk olayı var. Var mı yok mu bilmiyorum ama yoksa da olur muhtemelen oda kadına kalıyor genelde. Aslında her şey paylaşılsa çok daha farklı ve huzurlu bir sonuca varır ama işte erkekler hala yemek, ütü, temizlik, işin kadına ait olduğunu düşünüyor maalesef. Gerçi ben çevremde bunların azaldığını görüyorum fakat yine o net tavır sergileyen yani kendisini köle olarak göstermeyip, ezdirmeyen kadınlar sayesinde.
 
Yalnız bu durumda boşanmanız hak. Eşiniz evlenirken sizin çalışmadıgınızı bilerek evlenmedi mi? Hangi hakla sizi zorla çalıştırıyor? Erkek hiçbir şekilde karısını zorla çalıştıramaz. Üstelik erkeklerin yogun oldugu ve rahatsız edildiginiz yerde hiç çalıştıramaz. Bu durumu önemsemeyen erkegede ne denir bilemiyorum. Aldıgınız parayı siz kendinizede harcıyamıyorsunuzdur büyük ihtimal. İslamda bununda yeri yok. Tabiki tek maaşla geçinilmez ama baştan çalışan kadın alsaydı o zaman eşiniz. Bence aileniz varsa durumu onlara açın böyle zorla çalışarak bir ömür geçmez. Siz işyerinde taciz edilseniz onada sesini çıkartmıcak eşiniz herhalde. Para gelsinde yeter kafasında.
İslama nasıl bağladın kıss?
 
Kizlar çevreye ne kadar eşim benim çalışmamı istemiyor ama mecburuz desem de aslında baskı yapan eşim tamam çalışayım ama hayatım boyunca bu yaşıma kadar çalıştım ve artık yorgun ve bitkin hissediyorum çocukluğumdan itibaren tarlalarda çalıştım yevmiyelik islere gittim büyüdüm hem okudum hem çalıştım evlendim bu sefer hem kira durumu hem bazı şeyler canımı sıktı eşimin surekli sende calissaydin şunu da alırdık sende calissaydin olurdu demesi ve canıma tak dedi beni bir işe soktu nerdeyse çoğunluk erkek yavsak insanlarla dolu sürekli birileri ile uğraşmak durumunda kalıyorum ona bunu anlattigim zaman her yerde var oyleleri bizim iş yerimizde de var takma diyor ve benim pskolojim o kadar bitik durumda ki artık it gibi yorgun olmama rağmen uyuduktan bir saat sonra can havliyle uyanıyorum ve bir daha uyuyamıyorum sürekli ağlamak istiyorum ölsem de kurtulsam diye şu an üni okuyorum derslerime de vakit ayiramiyorum ev aldı basini gidiyor sadece bakıp düşünüp agliyorum kafamı toparlayamiyorum ben okul bitince kendi mesleğimi yapmak istiyorum ama eşimin bu pskolojik baskılarına da dayanamıyorum iş yerinde en çok duyduğum laf eşin seni sevseydi böyle erkek yurdu gibi bir yere ise sokmazdi burda kendine dikkat et lafları şimdi de uyuyamıyorum surda bikac saat sonra ise gideceğim sinirlerim aşırı derecede bozuk ben eve kapanmak ve bidaha hiç çıkmamak istiyorum artık yorgun ve bitkin hissediyorum hasta gibiyim
Zengin koca bulsaydınız o zaman. Anam 55 yaşında hala çalışıyor. Çoluğu çocuğu evlenip barklandığı halde . İş yerinizi sevmiyorsanız başka bir iş bulun.
 
Kizlar çevreye ne kadar eşim benim çalışmamı istemiyor ama mecburuz desem de aslında baskı yapan eşim tamam çalışayım ama hayatım boyunca bu yaşıma kadar çalıştım ve artık yorgun ve bitkin hissediyorum çocukluğumdan itibaren tarlalarda çalıştım yevmiyelik islere gittim büyüdüm hem okudum hem çalıştım evlendim bu sefer hem kira durumu hem bazı şeyler canımı sıktı eşimin surekli sende calissaydin şunu da alırdık sende calissaydin olurdu demesi ve canıma tak dedi beni bir işe soktu nerdeyse çoğunluk erkek yavsak insanlarla dolu sürekli birileri ile uğraşmak durumunda kalıyorum ona bunu anlattigim zaman her yerde var oyleleri bizim iş yerimizde de var takma diyor ve benim pskolojim o kadar bitik durumda ki artık it gibi yorgun olmama rağmen uyuduktan bir saat sonra can havliyle uyanıyorum ve bir daha uyuyamıyorum sürekli ağlamak istiyorum ölsem de kurtulsam diye şu an üni okuyorum derslerime de vakit ayiramiyorum ev aldı basini gidiyor sadece bakıp düşünüp agliyorum kafamı toparlayamiyorum ben okul bitince kendi mesleğimi yapmak istiyorum ama eşimin bu pskolojik baskılarına da dayanamıyorum iş yerinde en çok duyduğum laf eşin seni sevseydi böyle erkek yurdu gibi bir yere ise sokmazdi burda kendine dikkat et lafları şimdi de uyuyamıyorum surda bikac saat sonra ise gideceğim sinirlerim aşırı derecede bozuk ben eve kapanmak ve bidaha hiç çıkmamak istiyorum artık yorgun ve bitkin hissediyorum hasta gibiyim
ev kiralarının en az 15.000 olduğu ve maaşların malum olduğu ülkemizde durum iyi ya da kötü mecbur çalışıcaz.
bide eviniz kıraymış.
ama işinizden memnun değilseniz değiştirebilirsiniz.
 
kimsenin eline bakmak değil bu ,hayat standardı da değil ,ailede herkesin görevleri var, beraber karar verilir,kadın çalışmak isterse çalışır, sen çalışacaksın diye kimse kimseye diretemez,ona kalırsa bir kadın da ömür boyu temizlik yapamaz,yemek yapamaz,hadi gelsin erkekler yapsın,erkekler de kadınların eline bakarak yaşamasın
Görüyorum ve artırıyorum.
Çocuğu da doğursunlar mesela.
Bence kesinlikle şu dönem kadına kölelikten başka bir şey değil.
 
Ee çalışsanız da çalışmasanız da bir günün o saatini anca ayırıyorsunuz aileye.
Eş işe gidiyor çocuk anasınıfıyla başlayan okula.
Bazı okullar 4.30 gibi bitiyor falan.
İlk bebeklik ve çocukluk hariç öyle yani.
Şartlar zorsa da herkese zor.
Ben hem işyerindeki şartlar düzeltilsin hem evdeki iş bölümü erkek kadın diye ayrım olmadan olsun ve bu yadırganmasın istiyorum mesela.
Yoksa kadınların sorunu illa işleri değil ki erkekler de o işlerde çalışıyor.
Sonrasında eve geldiğinde iş bölümünün çocuk bakımının ortak görülmemesi sorun.
Kadınların yapacağı şey bunla da savaşmak üstüne zimmetli gibi davranmamak hadi kolları sıva demek evde diğer yaşayanlara.
Bunu yapmayıp hu düzeni devam ettirecek aman ihtiyaç yok çalışmam işte demek de bir nevi bu düzene su taşımak.
Kolayına kaçmak yani.
Baştan beri hayali farklı olan-ne kadar baştan bilemedim-insan da okumak istiyorsa çocuk bakımına vs işine yarayacak bölüm okumalı bence orası da ayrı parantez
Yok size asla katılmıyorum.
Bebeklik kısmında (anane babane bakıcı) kimseye bırakmadan birdaha asla bebekliğini görmeyeceğiniz çocugunuzun her anına şahit olmak bence kadının hakkı olmalı.ne yediğini ne içtiğini içine sine sine büyütmeli.
Çocukluk kısmında , işten yorgun gelen bir anne ile dinlenmiş bir anne arasında çok fark var.
İnsan sadece çalışmak için okumayabilir.hayata bakış açınızla alakalı.ben mesela dünya hali birgün 5 parasız kalırsam mesleğim olsun elimde die okudum.hayatı kaçırmak istemiyorum.keşke herkesin böyle bir tercihi olabilse diyorum.
Çocuk bakımı için üniversite okumaya gerek oldugunuda pek sanmıyorum.insan doğurduguna zaten en güzel şekilde bakıyor ,doğumla gelen bir yetenek bu Allahtan.
 
Kizlar çevreye ne kadar eşim benim çalışmamı istemiyor ama mecburuz desem de aslında baskı yapan eşim tamam çalışayım ama hayatım boyunca bu yaşıma kadar çalıştım ve artık yorgun ve bitkin hissediyorum çocukluğumdan itibaren tarlalarda çalıştım yevmiyelik islere gittim büyüdüm hem okudum hem çalıştım evlendim bu sefer hem kira durumu hem bazı şeyler canımı sıktı eşimin surekli sende calissaydin şunu da alırdık sende calissaydin olurdu demesi ve canıma tak dedi beni bir işe soktu nerdeyse çoğunluk erkek yavsak insanlarla dolu sürekli birileri ile uğraşmak durumunda kalıyorum ona bunu anlattigim zaman her yerde var oyleleri bizim iş yerimizde de var takma diyor ve benim pskolojim o kadar bitik durumda ki artık it gibi yorgun olmama rağmen uyuduktan bir saat sonra can havliyle uyanıyorum ve bir daha uyuyamıyorum sürekli ağlamak istiyorum ölsem de kurtulsam diye şu an üni okuyorum derslerime de vakit ayiramiyorum ev aldı basini gidiyor sadece bakıp düşünüp agliyorum kafamı toparlayamiyorum ben okul bitince kendi mesleğimi yapmak istiyorum ama eşimin bu pskolojik baskılarına da dayanamıyorum iş yerinde en çok duyduğum laf eşin seni sevseydi böyle erkek yurdu gibi bir yere ise sokmazdi burda kendine dikkat et lafları şimdi de uyuyamıyorum surda bikac saat sonra ise gideceğim sinirlerim aşırı derecede bozuk ben eve kapanmak ve bidaha hiç çıkmamak istiyorum artık yorgun ve bitkin hissediyorum hasta gibiyim

Allah kolaylık versin . Karar alırken ve verirken çok iyi düşünün . Çünkü daha önce 1 aylık gibi kısa bi süreçte kendim öyle denemek amaçlı bi ise girdim eşim zaten gir çalış demedi . Hakkat maceralı olabiliyor iş ortamı ve sonra ki eve geldiğin zaman ki ortam . Düzenim her konuda daha çok karıştı . Baktım olmuyor geri devam ettim evde oturmaya ben bekarkende oturuyordum gerçi bu arada çalışan bayanlara evle isi ayni anda goturebilene yine saygım var tabi .
 
Yok size asla katılmıyorum.
Bebeklik kısmında (anane babane bakıcı) kimseye bırakmadan birdaha asla bebekliğini görmeyeceğiniz çocugunuzun her anına şahit olmak bence kadının hakkı olmalı.ne yediğini ne içtiğini içine sine sine büyütmeli.
Çocukluk kısmında , işten yorgun gelen bir anne ile dinlenmiş bir anne arasında çok fark var.
İnsan sadece çalışmak için okumayabilir.hayata bakış açınızla alakalı.ben mesela dünya hali birgün 5 parasız kalırsam mesleğim olsun elimde die okudum.hayatı kaçırmak istemiyorum.keşke herkesin böyle bir tercihi olabilse diyorum.
Çocuk bakımı için üniversite okumaya gerek oldugunuda pek sanmıyorum.insan doğurduguna zaten en güzel şekilde bakıyor ,doğumla gelen bir yetenek bu Allahtan.
Ee ben de ilk bebeklik ve çocukluk hariç yazmışım. İlk 3 veya 4 yaşı dışında tutmuşum.
Ben de altın bilezik kısmına katılmıyorum mesela çok az bölümde oluyor o üniversite mezunuyum bir gün iş bulmam gerekirse bulurum durumu.
Alttan taze bilgilerle ve donanımlarla gelen insanlar oluyor sonuçta.
Benim demek istediğim ee yıpranıyoruz heö işte hem evde diyerek işi gözden çıkarırsak bu düzen böyle devam eder.
Düzeni erkek de yarı yarıya hatta daha fazlasını yapacak şekilde değiştirmeliyiz-evde-.
İşten yorgun gelen anne ve evdeki dinlenmiş anne kısmına da katılmadım bu arada.
Önemli olan nicelik değil nitelik çünkü.
Hele insan doğumla gelen yetenek kısmını hiç anlamadım:)
Doğurunca otomatik olarak çocuk yetiştirme ile ilgili her şey de yükleniyor mu bize her şey ama
 
Ee ben de ilk bebeklik ve çocukluk hariç yazmışım. İlk 3 veya 4 yaşı dışında tutmuşum.
Ben de altın bilezik kısmına katılmıyorum mesela çok az bölümde oluyor o üniversite mezunuyum bir gün iş bulmam gerekirse bulurum durumu.
Alttan taze bilgilerle ve donanımlarla gelen insanlar oluyor sonuçta.
Benim demek istediğim ee yıpranıyoruz heö işte hem evde diyerek işi gözden çıkarırsak bu düzen böyle devam eder.
Düzeni erkek de yarı yarıya hatta daha fazlasını yapacak şekilde değiştirmeliyiz-evde-.
İşten yorgun gelen anne ve evdeki dinlenmiş anne kısmına da katılmadım bu arada.
Önemli olan nicelik değil nitelik çünkü.
Hele insan doğumla gelen yetenek kısmını hiç anlamadım:)
Doğurunca otomatik olarak çocuk yetiştirme ile ilgili her şey de yükleniyor mu bize her şey ama
Sizin için hayat zor olmalı,herşeyi derin derin düşünerek ömür biraz zor geçebilir.bence biraz basit düşünün.herşeyi çözmek zorunda değiliz.düzeni değiştirmek mümkün değil malesef.türk toplumunun özü bu.erkek egemen toplumdan kurtulamayız buna her gün tekrar tekrar şahit oluyorum.bence sizde bunu düşünerek zaman harcamayın.herkes nasıl istiosa öyle yaşasın.karşılıklı oturup konuşmadan , hayatta neleri tecrübe ettikte böyle düşünüyoruzu bilmeden , klavye ile zaten ortak noktada buluşmak zor.teori ve pratik asla aynı değildir.hayat bambaşka malesef.bu hafta 3 sünnet düğünü var akrabalarımızdan.hepside okumuş sözde modern düşünceli aileler.bir sünnet töreni planlanmış tahtlı falan böyle.dansöz gelecek olanda varmış.yıl olmuş 2024(2-3ay var bilmiyorum sanmayın :) Bu yılda bu kafada insanlar varken , erkeğin kadının yükünü almasını biraz zor , zira daha yüzyıllar boyu doğuştan erkeği üstte tutma geleneklerimiz mevcut.oyüzden ben sadece insanlara şans diliyorum, umarım ya zengin ailede doğar büyürler , ya kadını erkeği eşit gören bir eş , ya da kadının evdeki yükünü bilen anlayışlı patronlar....🤲
 
Sizin için hayat zor olmalı,herşeyi derin derin düşünerek ömür biraz zor geçebilir.bence biraz basit düşünün.herşeyi çözmek zorunda değiliz.düzeni değiştirmek mümkün değil malesef.türk toplumunun özü bu.erkek egemen toplumdan kurtulamayız buna her gün tekrar tekrar şahit oluyorum.bence sizde bunu düşünerek zaman harcamayın.herkes nasıl istiosa öyle yaşasın.karşılıklı oturup konuşmadan , hayatta neleri tecrübe ettikte böyle düşünüyoruzu bilmeden , klavye ile zaten ortak noktada buluşmak zor.teori ve pratik asla aynı değildir.hayat bambaşka malesef.bu hafta 3 sünnet düğünü var akrabalarımızdan.hepside okumuş sözde modern düşünceli aileler.bir sünnet töreni planlanmış tahtlı falan böyle.dansöz gelecek olanda varmış.yıl olmuş 2024(2-3ay var bilmiyorum sanmayın :) Bu yılda bu kafada insanlar varken , erkeğin kadının yükünü almasını biraz zor , zira daha yüzyıllar boyu doğuştan erkeği üstte tutma geleneklerimiz mevcut.oyüzden ben sadece insanlara şans diliyorum, umarım ya zengin ailede doğar büyürler , ya kadını erkeği eşit gören bir eş , ya da kadının evdeki yükünü bilen anlayışlı patronlar....🤲
işte ben o dediğiniz türde sünnet düğününü hayatımda görmedim.
En son gördüğüm sünnet düğünü de 10 yılı geçti ve bu şekilde de değildi.
Çevrem yapmıyor demek ki çevre belirleyici bu konuda.
Biz çocuklarımıza babasıyla örnek olursak çocuklar da öyle yetişir umarım da öyle biriyle tanışırlar.
Demek istediğim sizin de dediğiniz gibi kadınlar yetiştiriyorsa çocukları kadınlar değiştirir yine küçükten başlayarak.
Diğer türlüsü kolaya kaçmak oluyor bence.
 
işte ben o dediğiniz türde sünnet düğününü hayatımda görmedim.
En son gördüğüm sünnet düğünü de 10 yılı geçti ve bu şekilde de değildi.
Çevrem yapmıyor demek ki çevre belirleyici bu konuda.
Biz çocuklarımıza babasıyla örnek olursak çocuklar da öyle yetişir umarım da öyle biriyle tanışırlar.
Demek istediğim sizin de dediğiniz gibi kadınlar yetiştiriyorsa çocukları kadınlar değiştirir yine küçükten başlayarak.
Diğer türlüsü kolaya kaçmak oluyor bence.
Valla siz ozaman baya elit üst düzer premium plus yaşıyorsunuz nediyim kıymetini bilin.ama söyliyim türkiyenin genelinde sünnet düğünü yapılıyor malesef.kolaya kaçan da belki ümidini umudunu kestiği içindir.yaşınız kaç bilmiyorum ama bence zamanla sizde pes edeceksiniz.etmiyosanızda ettirir birileri.ben dayak yiyen bir kadını savunduğumda , kadın bana bende tahrik ettim dedi..bu kadın okumuş , ayda 50bin civarı kazanan bir doktor.daha çok hikaye var.belkide halka kulak vermelisiniz gerçeklerle yüzleşmek için.ben herkese şans dilemeye devam edicem..
 
Back
X