Popüler Konu Düşünce Gücü/Pozitif Düşünce/Olumlamalar

birşey soracağım herkese mesela diyoruz ya içimize bakın cevaplar orada evet örneğin bugün ben çok zor bir gün geçirdim sonucun böyle olacağını beklemiyordum tam bir hayalkırıklığı neyse ağladım zırladım öfkelendim kızdım sustum düşündüm falan filan. niye böyle şeyler benim başıma geliyor hep hep hep. örneğin yüksek lisans yaptım herkes bi yerlere geldi ben kalakaldım.bi dilekçe verdim baya içi dolu dolu kurumda yer değişikliği ile ilgili basit bi cümle yazanlar geçti zamnında benimki olmadı. sendeki ne şans be demelerinden sıkıldım. sendeki vasıflar bende olsaa ooo demelerinden de. böyle birilerinin bana ah tüh demesi kimin hoşuna gider bunu altında yatan ne olabilir. kendini acındırma mı? değersizlik mi haketmeyiş mi çareyi birlerinden beklemek mi yada çözümü ve bu her neyse nasıl yok etmeliyim. dönüşmem gerek bu kısordçngüden çıkmam gerek maddi ve manevi hayaller ve hayattlar modundayım.
 
Merhaba naçizane yardımcı olmak adına yazıyorum, kendinize haksızlık etmeyiniz lütfen ne güzel eğitimlisiniz işiniz var. Ben şanssızım bahtsızım deyip geleceği sözlerinizle şekillendirmeyin. Kendinizi başkaları karşılaştırmayın boşverin, o donanım onlarda yoksa onlar üzülsün belki gideceksiniz ordan belki aynı yerde daha iyi yerlere geleceksiniz. Öğrenilen kazanılan bilgi ve beceriler kendiniz ve bütünün hayrı için asla boşa gitmez yerini bulur. Mutlaka emeğinizin karşılığını alırsınız Evren’in yasaları böyle işliyor.

Belki çalıştığınız yerde öğrenip geçmeniz gereken bir ders var o dersi geçmeyince hayat sürekli önümüze önümüze getirir. Bilgisayar oyunu gibi kabaca, levelleri atlamadan bir sonraki oyuna ödüle geçemiyor insan.
Durun bir sakinleşin nötrleyin kendinizi en azından olumsuz konuşmayı ve paylaşmayı bırakınca o enerji büyümesin. Öncelikle sakin olun üzülmeyin hiç bir şey sonsuz dek kalıcı değildir.

İnsan beyni negatifi hatırlamaya daha eğilimlidir geçmişte yaşanan olumsuzlukları getirir gözünüze. Ama bir sürü başarınız ve mutluluğunuz da vardır. Böyle anlarda zor oluyor güzel anları hatırlamak deneyin tavsiye ederim .Gelecek kaygınız, özbenlik özdeger korkularınız varsa bir uzmandan yardım alabilirsiniz Sorun odaklı daha profesyonel yönlendirir sizi..
Burdan da hepimiz destek oluruz zaten :) Hayırlısı olsun sizin için.
 
Merhaba arkadaşlar, istanbul bahceşehir bolgesinde ücretsiz olumlama, nefes calismalari, NLP egitimi vb yapilmakta elikatimes olarak bilginiz olsun, sevgiler
 
Sahra- çook teşekkür ederim. bugün daha iyiyim. bi an herşey üst üste gelince kötü oldum. ve dediğiniz gibi negatife daha yatkınız ve böyle hallerde negatif herşey geliyor aklına insanın. bakalım bende geliyorum bu kardeşliğe. şu an bilinçaltının gücünü okuyorum. bi sindireyim. buradayım. tekrar teşekkürler
 
Rica ederim sevindim iyi olmanıza her zaman bekleriz :)
 
Harika tatlı bir hikaye uyumadan paylaşmak istedim Pazar kahvaltısının çayına ya da kahvenin yanına lokum olur :))


Bir zamanlar, her şeyden sürekli şikâyet eden; her gün hayatının ne kadar berbat olduğundan yakınan bir kız vardı. Hayat, ona göre çok kötüydü ve sürekli savaşmaktan, mücadele etmekten yorulmuştu.
Bir problemi çözer çözmez, bir yenisi çıkıyordu karşısına. Genç kızın bu yakınmaları karşısında, mesleği aşçılık olan babası ona bir hayat dersi vermeye niyetlendi.

Bir gün onu mutfağa götürdü. Üç ayrı cezveyi suyla doldurdu ve ateşin üzerine koydu.

Cezvelerdeki sular kaynamaya başlayınca, bir cezveye bir patates, diğerine bir yumurta, sonuncusuna da kahve çekirdeklerini koydu. Daha sonra kızına tek kelime etmeden, beklemeye başladı. Kızı da hiçbir şey anlamadığı bu faaliyeti seyrediyor ve sonunda karşılaşacağı şeyi görmeyi bekliyordu.

Ama o kadar sabırsızdı ki, sızlanmaya ve daha ne kadar bekleyeceklerini sormaya başladı. Babası onun bu ısrarlı sorularına cevap vermedi. Yirmi dakika sonra adam, cezvelerin altındaki ateşi kapattı. Birinci cezveden patatesi çıkardı ve bir tabağa koydu. İkincisinden yumurtayı çıkardı, onu da bir tabağa koydu. Daha sonra son cezvedeki kahveyi bir fincana boşalttı.

Kızına dönerek sordu:
— Ne görüyorsun?
— Patates, yumurta ve kahve? diye alaylı bir cevap verdi kızı.
— Daha yakından bak bir de dedi baba , patatese dokun.
Kız denileni yaptı ve patatesin yumuşamış olduğunu söyledi.
— Aynı şekilde, yumurtayı da incele.
Kız, kabuğunu soyduğu yumurtanın katılaştığını gördü.
En sonunda, kızının kahveden bir yudum almasını söyledi.
Söylenileni yapan kızın yüzüne, kahvenin nefis tadıyla bir gülümseme yayıldı. Ama yine de bütün bunlardan bir şey anlamamıştı:
— Bütün bunlar ne anlama geliyor baba?
Babası, patatesin de, yumurtanın da, kahve çekirdeklerinin de aynı sıkıntıyı yaşadıklarını, yani kaynar suyun içinde kaldıklarını anlattı. Ama her biri bu sıkıntı karşısında farklı farklı tepkiler vermişlerdi.
Patates daha önce sert, güçlü ve tavizsiz görünürken, kaynar suyun içine girince yumuşamış ve güçten düşmüştü. Yumurta ise çok kırılgandı; dışındaki ince kabuğun içindeki sıvıyı koruyordu. Ama kaynar suda kalınca, yumurtanın içi sertleşmiş katılaşmıştı.
Ancak, kahve çekirdekleri bambaşkaydı. Kaynar suyun içinde kalınca, kendileri değiştiği gibi suyu da değiştirmişlerdi ve ortaya tamamen yeni bir şey çıkmıştı.
— Sen hangisisin? diye sordu kızına.

Bir sıkıntı kapını çaldığında nasıl tepki vereceksin?
Patates gibi yumuşayıp ezilecek misin? Yumurta gibi, kalbini mi katılaştıracaksın? Yoksa kahve çekirdekleri gibi, başına gelen her olayın duygularını olgunlaştırmasına ve hayatına ayrı bir tat katmasına izin mi vereceksin?

Mümin Sekman

Alıntı.
 

Özelden sormuştunuz ben de kendimden örnekler vererek cevaplamıştım hatta sonunda dedim ki ben kendimi nitelememin üzerine kimse beni niteleyemez nitelerlerse de illüzyondur sadece ben izin vermedigim sûrece.Siz onaylarsaniz onlari ancak olaylar aynen böyle gelisir ve devam eder hayatinizdaki gibi.Eger vermezseniz hic beklemediginiz alandan yardimlar gorursunuz.Sizi karalayanlarin aksine, sizi övecek yükseltecek insanlar hayatiniza girecek.Hatta sizi kime karalamislarsa o kisi size cok guzel ifadeler bile kullanacak Ama önce iç sesinizin ayarlari ile oynamalisiniz.Kendinize her koşulda güvenmelisiniz, her koşulda sevmelisiniz.Inanmalisiniz ki bizler akılalmaz güçlerle,sevgi gücüyle yaratılmışız bir kere; mükemmel donanimiz var.Ama bu donanim negatiflikte,ekside hiçbir işe yaramiyor hatta bozulup hasta oluyor.Çünkü enerjiyi anca karşidakine veriyor,kendini hiç yapiyor.
 
aynen zaten o özelden verdiğiniz cevabe istinaden iyiyim şu anda. düşüncelerimi güneşe döndürmeye çalıştım zorla biraz gözlerim kamaştı önce ama şimdi ışığa alıştı sanki bea.
 
yazdıklarınız kelimesi kelimesi altının çizilmesi gereken murhpy kelimeleri gibi. hatta artıları bile var çünkü daha bizden ve daha kadınca. ve dedikleriniz uygulayacağım. çabalıyacağım. sonsuz temennilerimle buttrfly ve diğer iç sesinin ayarlarını değiştirebilen canlar....
 
" Ben kendimi nitelememin üzerine beni kimse niteleyemez "
' nitelerlerse ilüzyon olur ' Nasıl güzel bir söz çok teşekkür ederim kendi adıma iyiki varsın ❤buttrfly sağolasın cnm..
Oturup saatlerce düşünür bu cümleyi insan kaç kere buna izin verdik çocukken bilmeden anneye babaya okulda öğretmenlere sonra is çevresi arkadaşlara .... insan buluyor kendini mutlaka dönüyor yuvaya...
 
Üzüntü ağırlık verir.Mutluluk ise hafiflik.
Üzüntü kök salar.Mutluluk dallanır.
Üzüntü yerin dibine,rahmine uzanır.Mutluluk bir ağaç gibi göğe doğru uzanır.
Her ikisi de eş oranda dibe gider ya da yükselir; tam bir denge içinde-OSHO

Sadece bir düşünce, bir bakış açısı uzaklığında mutluluğa ya da üzüntüye yakınız. Her bir bakış açısının enerjisi vardır,bir tadı vardır. Açıkca algılayabildiğimiz reseptörlerimiz olmadığından acı,tatlı,ekşi,soğuk,sıcak... diyemiyoruz. Lezzetli bir yemek yediğimizde aldığımız mutluluk ya da kötü bir şey yediğimizde duyduğumuz tiksinme hissinin oluşturduğu aynı titreşimi,enerjiyi oluştururlar ama. Nasıl ki yemek kültürümüz varsa düşünce kültürümüz de var. Türk mutfağı,Osmanlı mutfağı,İngiliz mutfağı,İtalyan mutfağı...Düşünce kültürümüzü geliştirirsek yani bakış açılarımızı genişletirsek kendimizi o kadar farklı tatlara açmış oluruz. Mesela olumsuz bir durumla karşılaştığınızda bu durumun bana anlatmak istediği ne ,bana katkısı ne, bana hediyesi ne diye sorsanız yepyeni bir bakış açısı bile geliştirmiş olacaksınız nacizane
 

Rica ederim canım

Ahhh ahhh biz küçükken kaç imaj yaptılar kendi korkularından,endişelerinden,yaşadıkları yetersizlik deneyimlerinden.O imajlar bize de geçti ve kendimize ne kadar yanlış,tuhaf kalıplar edindik.Enerjiler kaybolmadığı için, biz onları değiştirmediğimiz sürece, sürekli kısır döngü şeklinde farklı insanlar,farklı olaylar olarak karşımıza çıkıp çıkıp duruyorlar. İşte bu bilinçaltımıza, DNA larımıza kitlediğimiz ne kadar negatif enerji varsa her birini sevgiyle bırakalım. O eş,o sevgili,o arkadaş,o komşu,o kayınvalide,o görümce,o çocuk,o öğretmen,müdür,o patron hepsi bundan...Hepsi enerjinin karşılığı.Her biri imajın karşılığı.Hadi o zaman imajları değiştirelim, iç sesler de değişecektir zaten; hem içeride hem dışarıda temizlik yapalım bu dönemin harika dolunay zamanında
 
Bende pozitif düşünce gücüne inan bir insan olarak deneyimimi paylaşmak isterim.Ben İlkokuldan sonra babam okutamadığı için 6 yıl sonra öğretmen olan abimin desteğiyle dışardan ortaokul sınavlarına girip 5 gün de( 1997 yılı sondur o yıl 5 günde verilebiliyordu derslerin tümü)girdim ve diplomayı alır almaz lise ye kayıt yaptırdım.Herkes okuyamazsın dedi bense motive kitapları okuyarak (17 yaşında liseye gittim)kendimi motive ettim.Hergün aynaya bakıp okuyanları düşünerek onlar yaptıysa ben de yaparım ,benim neyim eksik diyerek ayna karşısında yüzümü yıkadıktan sonra hergün bunu söyledim.Yapacağım ve başaracağım .Kimseye aldırış etmedim lisede herdönem takdir aldım.Parmakla gösterilen öğrencilerdendim.Sonra o yıl şansıma 4 yıllık olan lise ben 2.sınıfta iken 3 yıllığa düştü bir yılım daha boşa gitmedi ve deli gibi tüm yaz ve tüm okul boyunca derse odaklandım.Üniv. ye lise sondan hemen sonra gittim.Sonra yine bir üniv.okudum ve şuan 39 yaşındayım geçen yıl da açıköğretimden bir bölüm bitirdim.Herzaman enerji içimizdedir.Bu enerji olumlu ifadelerle hayat buluyor aksi halde debelenip duruyor insanoğlu.Olumlu,çözümcül insanlar yetiştirmek için çaba sarfediyorum(evlatlarım için)başardım da sayılabilir sorunlara çözüm üretip,olumlu yönlerinden baktığını dile getiren yavrularıma en büyük nasihatim,iyi insan ,çözümcül insan olun,sorun yaratan değil çözüm üreten olun.Beyinlerine yerleşti bu .Bu bile büyük bir adım...
 
Teşekkürler pozitif hikayenizi paylaştığınız için :) Tebrik ederim hem o genç yaştaki bilinç halinizi hem de şimdiki , ne güzel miras bırakıyorsunuz hem çocuklarınıza hem de eğittiğiniz evlatlara.
 

Tebrik ederim sizi, azminiz için ve tabiki başarınız için. Neler vardır daha sizin hem çocuklarınıza hem de bize anlatacağınız ilhamlar olacağınız O zor zamanlarda neler başarmışsınız, artık daha kolay başarırsınız hedeflerinizi;çünkü bilinçaltının çok önemli bir inancı var ve deneyimi var

İçeri de ne varsa dışarıda da var.İçeride mümkün olan dışarıda çoooktan mümkündür.Yaşadığımız o olaylar,o insanlar o durumlar hep içeride mevcuttu zaten, karşımıza çıkması tesadüf değildi. Karşılaştığımızda o kişiyi yıllardır tanıma hissi ya da o olayı sanki daha önce yaşamış hissi hep bundan ya
 
Nasıl güzel bir topik, nasıl enerji deryasıdır burası Daha güzel,daha coşkulu,daha keyifli neler yazabiliriz buraya acaba ??? (Evrenin en harika yasasıdır soruları cevaplamak,biliyorsunuz )

Günün Sözü;
Aradığın sevgiyi önce kendine ver, evrenin yasalarıyla zaten sevginle eşleşen insanlar sana gelecek
 

Sevgi harika bir tedavidir.kendimizi sevmek yaşamımızda mucizeler yaratır.Aşırı gurur,küstahça bir kibir ya da kendini beğenme gibi şeylerden bahsetmiyorum;çünkü bunlar sevgi değil korkudur.Kendini sevmek ise, kendimize saygı duymak, mucizevi bedenimiz ve aklımız için minnettar olmaktır.Louise L. Hayy

Sevgi depolarımızı ne kadar doldurursak açığa çıkaracağımız sevgi de o kadar fazla olur, her şeye sevgi gözüyle,minnetle,şükürle bakarız. Sokakta giderken sürekli karşılaştığımız an' ımıza eşlik eden çalışanlardan çöplerimizi toplayan,yollarımızı temizleyen görevlilere, apartmanımızı temizleyen görevlilere, bindiğimiz otobüsün şöforlerine, her zaman alışveriş yaptığımız market-bakkal çalışanlarımıza, yemek yediğimiz-kahve içtiğimiz yerdeki garsonlara diğer çalışanlara, güvenliğimizi sağlayan polis ve askerlere... içimizden teşekkürlerimizi sevgiyle sunmakla başlayabiliriz Ben ne zaman içimden teşekkürümü sevgiyle belirtsem hem karşıdakini çok değerli hem de kendimi çok değerli görüyorum, çünkü içinde saf sevgi enerjisi var.Bu gerçekten harika bir gizem şiddetle tavsiye ediyorum topikcanlarım
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…