Burada önemli olan çocuğun durumu.Onun 1.sınıfı yapabilir olup olmayacağına ancak bir uzman karar verir.Artık 1.sınıfta bizim eğitimciler birazda hazır çocuk istiyorlar. Hazır gibi değilse seneye gidebilir.Seneye büyük olabilir diye hiç takılmayın.Önemli olan onun 1.sınıfa ne zaman hazır olduğu.Seneler ne ki..
devlet okullarındaki gözlemlerim özel değil.çocuğun yaşıyla zerre ilgisi yok başarının.çocuğun zeka seviyesi davranış bozukluğu olup olmaması ailesinin eğitimli olup olmaması değil ilgili olup olmamasına göre değişiyor çocuklar.sizin söyledikleriniz kanun değil öğretmensiniz diye.ben de sizlerin hocalarınıza prof lara sora sora öğrendim .gayet de çocuğa bağlı öğretmenine bağlı ailesine bağlı yaş bir teferruat.yaşı büyük ama affedersiniz seme gibi çocuklar gördüm.annem öğretmen o da aynı fikirde .çocuk hazırsa başlar okula ister erken ister 1 sene geç.çocuğa güvenmemektir bir sene geç gitsin demek çocuk hazırsa.koskoca bir yılına da yazık olur.konu sahibi çocuğunu hazır görmedi anaokuluna yazdırdı.bu da normal.evladını en iyi anne tanır.
ilkokul en önemlisi.temel orda atılıyor çünkü.çocuk orda nasılsa elzem bir durum olmadıkça ortaokul lise üniversite aynı başarı oranında gidiyor.benim çocuk 1.sınıftan beri aynı çocuklarla okudu.6.sınıf oldu.tembel hala tembel çalışkan hala çalışkan öğretmenlere illallah ettirenler zerre değişmedi okuma hırsında olanlar da aynen devam ediyorlar.Yaaben de ilkokulda çok üzerine girmeyeyim diye plan yapıyordum icimden. O zaman işi baştan disiplinli tutmak ve sevdirmeye çalışmak lazım
2007 oglumu anasınıfına yollamadim onun senesinde 66 aylık 1.ci sınifa alinıyordu yollamakla yollamamak arasinda kalmıstim ama iykide yolladim zorlanmadi,maşallah 1yas büyük cocuklardanda önde gitti,hep basariyla bitirdi, 10.sıniftada liseler arasinda 1.ci oldu
Bencede keşke ama okullarda akran zorbalığı o kadar çok ki. Çocuk yapılı bile olsa mental olarak onlara karşı çıkamıyor ya da onlarla uğraşamıyor. Öğretmenler bu zorbalığın önüne nedense geçemiyor, geçmeye de çalışmıyor. Ayrıca bilişsel, kaba ve ince motor kabiliyeti büyüklerden zayıf oluyor. Umarım sizde olmaz ama bu bir risk sonuçta. Sınıfın en büyüğü olması süper olmasa da illa ki artı değerler katacaktır. Umarım siz yaşamazsınız. Haziran 2015 doğumlu olup bu sene başlayacaklar da var tam olmasa da 2 yaşa yakın bir aralık var neredeyse. Zaten kötü olan yanı da bu. Ayrıca küçük başlayanlar ders yapmada çok zorlanıyor, yavaş kalıyor biraz. Canı istemiyor. Bende kızımı geçen sene büyük bir aptallık yapıp verdim geri aldım hemenErtelemeselerdi keşkeşaka bir yana 2 yaş büyük nasıl olacak ki? Yani max Eylül 2015'li vardır diye düşünüyorum.
Ben sınıfın büyüğü olmasının süper avantaj olduğunu düşünmüyorum (uzman değilim).
Şaka bir yana psikolog, okul idaresi ve öğretmen görüşü de bu yöndeydi. Kafamız rahat açıkçası.
2016 ocak doğumlu bu yıl başlayacak tekrar. Akademik olarak sorun olmadı ama ders yapması oldukça zordu. Şimdi evde kendi kendine çarpma yapmayı öğrenmiş düşün. Geçen seneki hali resmen bebekmiş diyorum. Akran zorbalığı konusunda çok zorlandı. Hatta akran demeyelim direk büyük zorbalığı. 2014 lü vardı sınıfta. Okuma yazma bilmesine rağmen aldık. Çok çok nadir olsa da küçük olup sınıf 1. Si olan da var ama benim kaygım daha çok psikolojik durumuydu.daim olsun başarısı.işte yaşa bağlı değil çocuğa bağlı.bazı çocuk geç başlar başarılı olur bazısı erken başlar başarılı olur.günümüzde eğitimde çok zaman harcanır oldu.mesela mezuna kalmak diye bir şey çıktı.bizim zamanımızda böyle denmez kazanamadı üniversiteyi denirdi.şimdi kural gibi olmuş mezuna kalmak.okullarda hazırlık var en az 1 sene de o.sonra da yıllarca kpss.gençlerin hayata atılması ertelendikçe erteleniyor.herkes de üniversite okuma merakında.kimse lisede meslek edineyim o alanda çok ilerleyeyim de demiyor almanya vs gibi.sonuç tonla işsiz üniversite mezunu genç.yarış aralarında zaten korkunç boyutlarda artık.senelerce dershaneler özel dersler test kitapları.gerçekten artık okumak ve iş sahibi olmak çok zorlaştı.allah tüm çocukların gençlerin yardımcısı olsun.
işte anne olarak çocuğu en iyi siz tanırsınız.hazır görmediyseniz en iyi kararı vermişsiniz demektir.ama küçük gönderenleri de sanki çocuklarına ihanet ediyorlarmış gibi suçlamasın kimse.her çocuk başka bir karakter bambaşka bir insan.bireysel değerlendirilmeli .Bencede keşke ama okullarda akran zorbalığı o kadar çok ki. Çocuk yapılı bile olsa mental olarak onlara karşı çıkamıyor ya da onlarla uğraşamıyor. Öğretmenler bu zorbalığın önüne nedense geçemiyor, geçmeye de çalışmıyor. Ayrıca bilişsel, kaba ve ince motor kabiliyeti büyüklerden zayıf oluyor. Umarım sizde olmaz ama bu bir risk sonuçta. Sınıfın en büyüğü olması süper olmasa da illa ki artı değerler katacaktır. Umarım siz yaşamazsınız. Haziran 2015 doğumlu olup bu sene başlayacaklar da var tam olmasa da 2 yaşa yakın bir aralık var neredeyse. Zaten kötü olan yanı da bu. Ayrıca küçük başlayanlar ders yapmada çok zorlanıyor, yavaş kalıyor biraz. Canı istemiyor. Bende kızımı geçen sene büyük bir aptallık yapıp verdim geri aldım hemen
Çocuk bu belli olmuyor ki. Büyük bir istekle başladı aslında evde hep kitapla gezen bir tipti mesela. Ama ona ağır geldi ortam. Bizde bilemedik. Çok adapte de oldu ama işte ortam uygun değil ben kıyamadım. Gitse de olurdu belki geçerdi bilmiyorum. Başlarken büyük bir istekle başladık. Bende sonradan dediğiniz gibi kendi çocuğuma yanlış yaptığımı düşündüm durduk yere. Ne gerek var ki bir sene daha gezsin dolaşsın. Daha eğlenceli aktivitelere gitsin. Erken göndereceklere bu sebeple önermiyorum. He birde şu var öğretmen de önemli. Bizim öğretmen disiplinli ve çok detaylı öğretim tarzına sahipti. Devam etmesini çok istemesine rağmen aldım. Pedagogla da görüştük tabi ki.
aynen öyle.siz de doğrusunu yapmışsınız.benim çocuk anaokulundayken öğretmeni okula göndermeyin dedi.ama ben 67 aylık gönderdim psikoloğa ve rehberlik prof una danışarak.6.sınıf oldu .sınıflarının hep en iyi 2 öğrencisinden biri oldu bazen de birinci.çünkü harika bir ilkokul öğretmenine düştü.çok sevdi onu.öğretmen o kadar önemli ki ilk 3 yılda.
En korkunç yanı da bu
