Aynen öyle dediniz =))
Ben nikahsız değilim, Allah indinde gerekli olan her şey yapılmıştır ve şunu da belirteyim, mihrim dahil her türlü hakkımı da baştan nikah kıyılırken helal ettim ve eşimden hiç bir maddi talebim yoktur. O sorumluluklarını bilecek kapasitededir, beni bir şeyin belgelemesi gerekmez. Nikah kararını verene kadar da, hayat arkadaşımı seçmek için nikahsız yaşadım. Şu an ki hayatımda kaçak göçek değildir, alenidir. Ben ayakları üzen basan bir bireyim. Kimse evlilik kisvesi altında bana ve yaşamak için gösterdiğim çabaya kelepçe vuramaz. Herkesin dünya görüşü başka, tabi ki günah işlememeli insan bunu kabul ediyorum ancak nikahın insanın garantisi olarak, korunması olarak görünmesine karşıyım. Herkesin hayat şartları farklı, ben var olmak için bir erkeğe ihtiyaç duymuyorum. O benim hayat arkadaşım, soyadımızın aynı olmaması bizi yabancı yapmaz. Biz birbirimizi sevdik hepsi bu, birbirimizin hayatını ipotek altına almamız gerekmiyor. Günün birinde aynı soyadını taşımamız gerekliliğini görürsek onu da yaparız.
Özellikle mesajınızı alıntılayıp size cevap yazmam ifadenizi sert bulduğumdan, nikahsız yaşayanlar eksik, yarım ya da kötü değil. Gerçekten saygı duysaydınız bunun sürekli altını çizmezdiniz. Bir kınama, bir tepki gördüğüm için cevapladım mesajınızı. Hayatta aslolan insan olmaktır. Seçimler doğru yapılmalı, adımlar düşünerek atılmalı. Ancak evlilik için, takdir görmek için insanlıktan çıkıldığı zaman üzülüyorum ben kadınların haline. Diğer yandan özgür olucam diye de erkeklerin elinde oyuncak olan kadınlar da içimi yaralıyor, olmasa keşke.
Öyle bir devirdeyiz ki, kalbi temizlikle muhafaza çok zor. İyi insan olmak dışında artık hiç bir kriterim kalmadı yaşamak için. Uzun oldu, elimin ayarı kaçtı yine =)) Seviyeli fikir alış verişiniz için çok teşekkür ederim.