Aynen, ama birlikte olduğunuz insanlar da buna uyduğu sürece...Bahceniz varmis ama,kamp sandalyelerini 2ser metre arayla dizip daire yapsaniz on numara gorusebilirsiniz herkesle de. Biz hep oyle yapiyoruz hem de sehrin gobeginde. Kahve cay satan bir yerin disinda sokakta bile oturmuslugumuz var. Uludagda kampa gidip 20 kisi daire seklinde oturmuslugumuz var. Sosyallesmek isteyene care cok.
İşte benim dediğim noktaya parmak bastınız. İnsanlar bana takıntılı diyor. Dikkat etseler, ya da en azından o sosyal mesafeyi koruyup yanımızda maske taksalar ne güzel görüşeceğiz.Kendine dikkat etmeyen, önlem almayan insanlarla biz de görüşmüyoruz. Bizim kadar hassas olan, önlemleri önemseyenlerle sosyalleşiyoruz. Çevremizdeki insanların çoğu tamamen evden çalıştığı için kafam bir nebze rahat bu konuda. Diğerleriyle görüntülü konuşma filan yapıyoruz ki o bile bir anda evdeki ortamı değiştiriyor, neşelendiriyor.
Haklısınız. Son 3 aydır bıraktım o manyak takıntıları. Yani artık market poşetinden bulaşmayacağını biliyorum. Yine de insandan insana bulaşıyor işte. Benim dikkat etmem yetmiyor insanlar da dikkat etse sorun kalmayacak. Geçen gün notere gitmem gerekti. Sıra var. ben önümdeki kişi ile aramda 1 metre boşluk bıraktım. Arkamda sıraya giren tipler, dibime dibime girdi, bir de benim önümdeki kişi ile aramda bıraktığım boşluğa giriyorlar. Markette de öyle kaç kişiye sıramı verdim polemiğe girip de sorun yaşamayım diye.Sizin korona konusundaki artik paranoyaya varan tutumunuzu okumuştum. Köye hapsolmanin yanında sizin takıntınız da boguyor muhtemelen.
Yerlere işaret koymuşlar sırada bekleyenlerin arasında sosyal mesafe korunsun diye ama hiç kimse iplemiyor, herkesin de maskesi süs gibi çenesinde. Ben dikkat edince takıntı oluyor.Haklısınız. Son 3 aydır bıraktım o manyak takıntıları. Yani artık market poşetinden bulaşmayacağını biliyorum. Yine de insandan insana bulaşıyor işte. Benim dikkat etmem yetmiyor insanlar da dikkat etse sorun kalmayacak. Geçen gün notere gitmem gerekti. Sıra var. ben önümdeki kişi ile aramda 1 metre boşluk bıraktım. Arkamda sıraya giren tipler, dibime dibime girdi, bir de benim önümdeki kişi ile aramda bıraktığım boşluğa giriyorlar. Markette de öyle kaç kişiye sıramı verdim polemiğe girip de sorun yaşamayım diye.
Ben hep ona uydum diyerek kendinizi kandırmayın.Eşimle büyük bir aşkla evlendik. Yaklaşık 5 yıldır evliyiz, 6 yıldır birlikteyiz, çocuğumuz yok.
Biz şu anda yazlık bir ilçenin bir köyünde oturuyoruz. Ben eşimle daha tanışmadan önce buraya yerleşmeyi istemiştim. Şimdi pandemi nedeniyle bir yıldır köydeki evimize kapandık. Eşim Koah olduğu için de gerekmediği sürece insan içine çıkmıyoruz, kimseyle bir araya gelip sosyaleşmiyoruz. Bazen arabayla çıkıp dolaşıyoruz.
Ben ezelden beri pek sosyal bir insan değildim ve burada köyümüzde bahçemizde mutluyum aslında. Eşimse tam aksine çok sıcak kanlı, sosyal bir insan ve köy yaşamını hiç sevmiyor, şehir insanı o. Kayın ailem çok uzak bir şehirde oturuyor ve benim hiç sevmediğim bir şehir. Eşim ailesiyle bir yılı aşkın süredir hiç görüşemedi. Gidemedik, gelemediler. Bu bir yıl aslında bizim için kimi zaman balayı gibi geçti kimi zamansa biraz sıkıntılı geçti ama genel olarak mutlu bir çiftiz diyebilirim. Şu an ise bundan çok emin değilim. Eşimle çok farklıyız karakter olarak, hoşlandığımız şeyler farklı, yemek istediğimiz şeyler farklı, ben yürüyüş severim o hiç sevmez, bunun gibi şeyler. Velhasıl ben hep ona uydum bu konularda. Pandemiden önce arada bir o dışarıdayken kendime istediğim şeyler pişirirdim, bazen doğa yürüyüşlerine katılırdım. Bir yıldır yapamıyorum.
Yine de şikayetçi değilim. Ancak eşim mutsuz. Bana belli etmiyor ama mutsuz olduğunu iliklerime kadar hissediyorum. Pandeminin bu kadar süreceğini o da tahmin etmiyordu, şimdi uzun süre daha devam edeceğe benziyor. En önemlisi de bitince ne olacak? onu da bilmiyorum.
Ben burada yaşamaktan mutluyum ve doğrusu pek bir yere gitmek de istemiyorum ama o mutlu değil. Son iki aydır tansiyon ilacı almaya başladı ve bazı cinsel sorunlarımız başladı, artık yakınlaşmamız da olmuyor. Ben çok kilo aldım onun yediklerini yemekten ve yürüyüş yapamamaktan, ona çekici gelmediğimi düşünmeye başladım. Son iki aydır ilişkimiz de bir garip ama en önemlisi de o çok mutsuz. Bana "mutluyum" diyor ama sabahtan akşama kadar bilgisayarında takılıyor. Bazen benim zorumla hava alalım diye bahçeye çıkıyoruz onda da bir iki iş yapıyor “yoruldum” diyor “ben köylü olacak adam mıydım?” diye şaka yapıyor. Ama biliyorum aslında şaka değil o mutsuz…
Sizi anlıyorum. Ben de korona konusunda takıntıya varacak kadar dikkatliyim ama sosyalleşiyorum da. Arkadaşlarımızla evde görüşmüyoruz ama açık alanda bir araya gelip mangal yakabiliriz ya da kahve içebiliriz. Bu süreçte maskelerimizi çıkarıyoruz tabi ki. Ya da ailelerimizle evde maskesiz görüşüyoruz.Ya haklısınız. Ama nasıl uyarmalıyım insanları acaba maske takmaları ve sosyal mesafeyi korumaları konusunda? Yani söylüyoruz, o an takıyorlar ama iki dakika sonra illa ki indiriyorlar, telefonda bir şey gösterecek dibimize giriyorlar. Bir de dalga geçiyorlar yani maske tak deyince. Hele bir de kapalı ortam olunca yiyecekler içecekler... Bilemiyorum nasıl yapmalı?
Aile konusu ise ayrı bir sorun. Daha önce bununla ilgili konu bile açmıştım. kayın ailemi çok seviyorum ama çok uzak şehirde oturdukları için bir gittik mi en az bir iki ay kalıyoruz. Benim burada kedilerim var, bir düzenim var, onların da düzeni bozuluyor. Oturdukları şehiri hiç sevmiyorum, üstüme üstüme geliyor, hiç gitmek istemiyorum. Ayrıca bu pandemi döneminde kayınvalidem kuaför, günler, misafirlikler hep gezdi /geziyor. Görümcem deseniz pandeminin yalan olduğuna inanıyor hiç maske takmıyor, saatlerce arkadaşları ile beraber, bir keresi kesin, iki kere covid geçirdiğini tahmin ediyoruz. "Covid olun ya ne olacak, grip gibi" diyor. 15 yaşındaki kızı bile eleştiriyor annesini hiç dikkat etmiyorsun diye. Kv ve Kp'imin şu ana kadar covid geçirmemiş olmaları bir mucize.
Bazen kendimi eleştiriyorum, bencilim diye. Yani eşim bir yıl buraya tıkıldı benim için ben de onun için iki ay oraya tıkılayım. ama hiç içimden gelmiyor. Yalnız göndersem, yol uzun 17 saat arabayla tek başına zor, tansiyon hastası adam. Ayrıca orada kaldığı süre içinde görümcemden kesin Covid kapar. Çünkü görümcem 3. kez geçirmeye aday, hobi oldu onda Covid olmak.
Konu sahibinin temel sorunu bu.Eşlikten çıkıp annesi olmuşsunuz sanki. Her insan eşinin sağlığı konusunda endişelenir ancak bir iki gün gitmesine bile müsaade etmiyorsanız anne konumuna gelmişsinizdir artık.
Eşinizin biraz sosyalleşmesi gerek. Bir senedir aileyi görmemek ne demek?
Son 3 ayda biraksaniz da sonucta adam biktiysa bir anda geçmez o bikkinlik. Ben dayanamazdim mesela, esiniz gercekten iyi dayandi. Biraz vakit verin adam bir kendine gelsin.Haklısınız. Son 3 aydır bıraktım o manyak takıntıları. Yani artık market poşetinden bulaşmayacağını biliyorum. Yine de insandan insana bulaşıyor işte. Benim dikkat etmem yetmiyor insanlar da dikkat etse sorun kalmayacak. Geçen gün notere gitmem gerekti. Sıra var. ben önümdeki kişi ile aramda 1 metre boşluk bıraktım. Arkamda sıraya giren tipler, dibime dibime girdi, bir de benim önümdeki kişi ile aramda bıraktığım boşluğa giriyorlar. Markette de öyle kaç kişiye sıramı verdim polemiğe girip de sorun yaşamayım diye.
Birlikte de sosyalleştik geçmişte, ayrı ayrı da sosyalleştik; bir sorunumuz yoktu. Biz 7/24 aynı eve tıkılınca ben yemek konusunda ona uydum, evde ya da bahçede ya da araba ile yapmak istedikleri konusunda ona uydum. O bana hiç uyup da yürüyüşe gelmedi, istediğim filmi benimle birlikte izlemedi, pişirdiğim yemekleri yemedi. Ayrıca evde kereviz, enginar, lahana, et, balık ya da tavuk pişmesine asla izin vermiyor. Ben bir senedir bunları hiç yemedim. Ben erken uyanırım,saat 7 gibi, o ise geç kalkar kahvaltıya hep onun kalktığı saatte 12de oturduk, bazen daha geç. Akşamları geç saatte yemek yemeyi istemem ama o öyle istediği için akşam yemeğini dokuzdan önce yemedik. O bakımdan ona uydum dedim. Sosyalleşme konusunda ise pandemi yüzünden kısıtlandı evet. Pandeminin başında şehirde olmaktansa burada olmak ona da daha güvenli geldi. Ama artık O bıktı. Evet burada sonuçta benim benciliğim söz konusu çünkü ben bıkmadım. Ben mutluyum ama o mutsuz, konum da bununla ilgili zaten...Ben hep ona uydum diyerek kendinizi kandırmayın.
Siz ona uymuş olsaydınız birlikte sosyallesiyor olurdunuz .
ah bir cesaret edebilsem...Sizi anlıyorum. Ben de korona konusunda takıntıya varacak kadar dikkatliyim ama sosyalleşiyorum da. Arkadaşlarımızla evde görüşmüyoruz ama açık alanda bir araya gelip mangal yakabiliriz ya da kahve içebiliriz. Bu süreçte maskelerimizi çıkarıyoruz tabi ki. Ya da ailelerimizle evde maskesiz görüşüyoruz.
Bırakın eşiniz atlasın uçağa gitsin bir hafta on gün ailesini görsün gelsin. Koronadan korunup korunmama kararı da kendisinde olsun.
O istedi de ben göndermedim değil. Yani tedirgin olurum tabi ama o da o kadar yolu tek başına gitmek ister mi? pek sanmıyorum.Kusura bakmayın ama eşinizin annesi gibi davranıyorsunuz, karısı değil. En basiti eşiniz mutsuzsa ben nasıl mutlu olabilirim ne yapabilirim diye o soracak. Siz kalkıp konu açıyorsunuz bunun için. Tansiyon hastası adam 17 saatlik yol diye ailesiyle görüşmeye ‘göndermiyorum’ yazmışsınız ama bırakın buna eşiniz karar versin. Kendi sağlığını düşünmesi gereken kişi o. Böyle böyle adamı boğarsınız.
Koronayı da fazlasıyla takıntı yapmışsınız, hastalığın ne zaman biteceği belli değil 10 sene insanlardan izole mi yaşayacaksınız? Artık bu hastalıkla yaşamaya öğrenmemiz gerek. Maskemi takıyorum, dezenfektanı eksik etmiyorum, sosyal mesafeye dikkat ediyorum bu şekilde her işimi de görüyorum. Kendini aylar boyu eve kapatan kim varsa çevremde ilk dışarı çıkışlarında hasta oldular.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?