Hayır zorunluluk değil ama bence sizin durumunuz çocukluğunuzdan kalma bir travma. Psikologa başvurabilirsiniz ben sizin kendi kararınız olduğunu değil kendi çocukluğunuza duyduğunuz öfke ve üzüntünün sebebi olduğunu hissettim nedense. Yoksa anormal bir durum değil
35 yasindayim. 15 yasindayken de cocuk istemezdim, 25 yasindayken de, simdi de.
Cocuk istemek, yapmak zorunda degilsiniz. Artik kendi istegiyle çocuksuz olan cok fazla insan var. Ust nesil hala bunu kabullenmedi ama 35 alti icin cok normal bir sey oldu.
Cocuk istemek kadar istememek de normal. Kendinizi elalemin lafiyla hirpalamayin.
Belli bir kesim dışında artik kimse mecburiyetten evlenmiyor ki artik. O kadar iğrenç bir sey olsa kimse zaten evlenmez. Evlenmek hapis hayati degil ki anlamadım yazdığınız şeyleri. Aile evinde rahatım falan, yani evlenince de rahatım ben, yine paramı kendime harcıyorum, istediğimi yapıyor istemediğimi yapmıyorum. Çocuk konusu da ayni şekilde, istemedim şimdiye kadar yapmadım ki 10 senedir birlikteyiz eşimle. 32 yaşından sonra fikrim değişmeye başladı ve muhtemelen 35 gibi yaparim çocuk. Kayinaile derdi de herkes çekmiyor. Çok aşırı gereksiz genellemeleri dert ediyorsunuz. İnsan kendisini bilir karşıdakini tanırsa böyle sorunları zaten yaşamaz.
Evlenip de yıpranan kendi hatasından yaşar öyle şeyleri. Enayi olunca semer vuran çok olur. Benim çevremde hic yok öyle insanlar. Siz de kimseye hizmetçi olacak gibi durmuyorsunuz su an buradan. Kendinizi niye o kesimin yaninda konumlandiriyorsunuz anlamadım bile. Ona bakarsanız Müge anlıya çıkanlara da bakarsak kimse anasına babasına da güvenmesin, evlenmesin de ama insan kendisini bilmez mi yahu? O kesimden değilim demez mi?Herkes sizin gibi değil ki, evlenip de yıpranmayan arkadaş sayım çok az
Hic oyle uyumsuz hissetmeyin. Cevrenizin yasam sekli bu diye sizinki de oyle olmak zorunda degil.Kendimi hırpalamak değil de uyumsuz hissettiriyorlar. Sanki evlenip çocuk yapmadığım sürece hayatım beklemedeymiş gibi. Oysa benim de hayatım akıp gidiyor 29 yaşındayım, en güzel çağlarımdayım ve hayatım beklemede falan değil
Ben de istemiyordum çocuklara zaten tahammül edemiyorum da işte sorumluluk istemezdim kocam istese de ben istemiyordum o da ara ara çocuk yapalım bebemiz olsun derdi ben de istiyorsan ayrılalım belki hiç istemicem sen de çocuksuz kalma derdim ne oldu bilmiyorum birden bire bana çocuk isteği geldi rüyamda doğurduğumu görür oldum sonra boşluk oluyordu üzülüyordum kocam büyü yapmış olabilir mi bilmiyorum ama öyle istek geldi gittim ilaç bıraktım sigara bıraktım çocuğu yaptım onun öncesinde asla düşüncem yoktu çocuk içinÇocuk istememek istemek kadar normal bunda bir anormallik yok. Bende kendimi bildim bileli istememişimdir. Ama bir şekilde oldu iyikide oldu diyorum. Zormu evet çok zor geliyor bazen ama iyiki doğurmuşum diyorum. Kesin ve net istemiyorsanız erkek arkadaşınızla en başından konuşun. Evlenince problem olmasın bu konu.
Herkes sizin gibi değil ki, evlenip de yıpranmayan arkadaş sayım çok az. Evlenince sorumluluk illa ki 2 katına çıkacak bundan kaçış yok ki
Evlenip de yıpranan kendi hatasından yaşar öyle şeyleri. Enayi olunca semer vuran çok olur. Benim çevremde hic yok öyle insanlar. Siz de kimseye hizmetçi olacak gibi durmuyorsunuz su an buradan. Kendinizi niye o kesimin yaninda konumlandiriyorsunuz anlamadım bile. Ona bakarsanız Müge anlıya çıkanlara da bakarsak kimse anasına babasına da güvenmesin, evlenmesin de ama insan kendisini bilmez mi yahu? O kesimden değilim demez mi?
Half birthdayi ilk kez duydum. 6. ayda mi kutluyorlar?İnsanın kendi varlığını ispatı farklı şekillerde oluyor. Kimisi bunu düğünle yapıyor hatta defalarca düğününü izleyenler var asla anlam veremediğim şey. Hayatında her şeyin merkezinde olabildiği tek an onlar çünkü. Her şey gelin merkezinde kurgulanmış yapay bir Barbie dünyası gibi.
Bunun devamında da kimisi gebelikle doğan çocukla merkezde kalma ihtiyacını gideriyor. Sünnet düğünleri, doğun günleri, half birthdayler, bebek kınaları, cinsiyet partileri vs…
Bazı sosyal medya uygulamalarını da kendi merkezini herkese gösterme ihtiyacı doğrultusunda kullanılıyor.
Ne yaptığının gayet farkında görünen bir Truman show gibi.
Her neyse kimisi de bu merkez fikrinden hoşlanmaz, zaten kendisi kendi dünyasının merkezindedir, farkındadır. Ne istediğini ya da istemediğini bilir bunu da kimseye göstermekten hoşlanmaz. Evlenmek isteniyorsan istemiyorsundur. Çocuk istemiyorsan istemiyorsundur. Zaten bunlar büyük sorumluluk gerektiren istemedikçe de yapılmaması gereken şeyler.
Evleneceğin kişiyle ikiniz dışında bu konular hakkında kimse söz sahibi bile olamaz.
Evlendin, diyelim ki karşı taraf istemeye başladı o zaman yolları ayırırsınız. Belki de sen fikir değiştirirsin. Bunlar yıllar içinde yeniden şekillenebilir şekillenmeye de bilir.
muhteşem olan, İstediğini ya da istemediğini bilip o doğrultuda hareket etmek.
Herkesin hissettiği şeyler farklıdır ve maalesef toplum baskısı yüzünden insanlar kendi isteklerini değil aile büyüklerinin isteklerine göre yaşadığı için mutsuz evlilikler ve mutsuz anne babalar, sorumsuz ebeveyn ve maalesef sorunlu çocuklar çoğaldı. Bence hayır hepimiz aynı şeyleri yaşamak zorunda değiliz herkes evlenmek ya da anne baba olmak zorunda değil. Kimisi kadın sıfatının yanına eş ya da anne eklensin istemiyor. Belki çocukluktan gelen bi travma belki de hayata doyamama ve kendi özgürlüklerinden vazgeçememe sebep oluyor buna. Lütfen kendi hayatınızı o böyle yaşıyor bu evlendi diğeri anne oldu geç mi kaldım düşüncesiyle doldurmayın. Bence sağlıklı olan düşünce sizin ki gibi, insan kendini bilir ve ona göre yaşamını şekillendirir. Bu bilinçle hareket etseysi eğer bi çok insan şu an daha mutlu daha sağlıklı olacaktı toplulumumuz.Direkt konuya gireceğim. 29 yaşındayım ve 2 senelik güzel giden bir ilişkim var. Evliliği 1 sene daha istemiyorum çünkü 1, 1 buçuk sene sonra atanma durumum var ve 1 sene daha erkek arkadaşımla vakit geçirip onu tanımak istiyorum, çünkü çok uzun süre uzak mesafedeydik. Erkek arkadaşımla evlilik hakkında konuştuğumuzda kesinlikle çocuk istemediğimden bahsediyorum ve o da onaylıyor ama sanki o benim gibi değil gibi, daha çekimser bu konuda. Acaba daha geleneksel bir kadınla daha mı mutlu olur diye zaman zaman düşünüp üzülüyorum onun için.
Ama asıl sorun ben kendimi topluma ait normal bir insan gibi hissetmiyorum bunun yüzünden. Çünkü ben ne zaman çevreme çocuk istemediğimden bahsetsem(çocukluğumdan beri aynı şeyi söylüyorum) bana çok farklı hissettirdiler, çevremde 23-24 yaşında çocuk derdine düşen kadınları görünce hep şok oldum ve neden bu kadar erken istediklerini idrak edemedim, bana o kadar uzak ki bu duygular.
İşin üzücü tarafı ben evliliği de bu yüzden ertelediğimi fark ettim, yani bu bende çocuk istemeyen duygular her neyse, evlilikten kaçan tarafın kaynağı da aynı. Evlilik fikrinden de zaman zaman midem bulanıyor çünkü. Biriyle her gün aynı yatakta kalkmak, eş ailesinin akrabalarıyla uğraşmak, sorumluluklarımın iki katına çıkması falan. Durduk yere sorumluluklarım neden iki katına çıksın, dertsiz başıma dert alayım diyorum çünkü aile evinde keyfim o kadar yerinde ki, tüm maaşım bana kalıyor istediğim gibi yiyorum, içiyorum, akşam istediğim saatte yatıyorum.
Ben neden toplumun bir parçası olamıyorum ve uyumsuz hissediyorum. Herkes evlenmek ve çocuk sahibi olmak zorunda değilse neden bunları yapmayan sadece arada tek tük çıkıyor. Bir aile dostu beni ve kız kardeşimi her gördüğünde Allah karşınıza hayırlı bir kısmet çıkarsın diyor iyi de dilber ay'ın da dediği gibi zorunda mıyız. Yani bu bir zorunluluk mu.
Sormak istediğim; herkes robot gibi evlenip zamanı gelince muhakkak üremek zorunda mı yahu? Bunun herkesçe özellikle de kadınlar tarafından sorgulanmadan yapılma sebebi içgüdüler mi? Öyleyse benim içgüdü ve hormonlarımda bir sıkıntı olabilir mi? Çünkü son zamanlarda bunu da düşünmeye başladım. Şimdiden teşekkürler
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?