Merhaba 2yaşında bir kız çocuğu annesi olarak yazmak istedim. Yeni üyeyim ve ilk yorumum sizeMerhabalar. Aslında ne yazsam bilemiyorum. Ben 2 ünv. mezunu yüksek lisans sahibi bir kadınım. Bekarken herkes gibi ben de gezer tozardım, kimseye hesap vermezdim. Ailem de karışmadı bana açıkçası özgürdüm, rahattım. Canım ne zaman ne istersen onu yapardım. Sonra eşimle tanıştım ve evlendik. Evliliğimin ilk kısmı ve hamilelik sürecim çok sıkıntılı geçti eşim yüzünden. Ailesine aşırı bağlıydı bense çok bireysel. Neyse bir şekilde sorunları aştık şu an iyiyiz bir sıkıntımız yok. Fakat ben kendimi çok kötü hissediyorum. Bebeği olanlar bilir bana her şey lüks olmaya başladı. Duş almak, tırnaklarını kesmek, kuaföre gidebilmek vs. tüm özbakım konuları. Ayrıca kedilerim var. Evlenmeden önce bakıyordum ve şu an 13 yaşındalar. Asla sahiplendirmek, birine vermek istemiyorum. Ölene kadar benimleler. Onlarla ilgilenmek temizlik ve bakımlarını yapmak çok zor oluyor. Bebeğim zaten 10 aylık ve çok mızmız hiçbir şey yaptırmıyor. Kısacası ben özgür, rahat bir hayat yaşarken bir anda bir cendereye düştüm. Sürekli bebek bakan, temizlik ve yemek yapan, kendine yarım saat bile ayıramayan birine dönüştüm. Doğum kilolarım kaldı, önceden oje ve makyaj olmadan bir yere gitmezdim şimdi duş alabilsem şükrediyorum. Eşim de bakıyor bebeğe yardım ediyor bana açıkçası ama üzerimde aşırı yük var ve ben artık patladım yetişemiyorum. Özellikle bebekten sonra bir arkadaşım ya da eşimle dışarı çıkıp bir kahve bile içemedim. Bir saat bile bırakacak kimse yok. Sorum benle aynı durumu yaşayanlara. Nasıl başa çıkıyorsunuz? Ben çıkamıyorum. Hiçbir şeye yetişemiyorum, çok kötü göründüğünü hissediyorum. Evlilik böyle bir şey mi? Benim hayatım hep böyle mi geçecek? Bu soruları atamıyorum kafamdan.
Merhabalar. Aslında ne yazsam bilemiyorum. Ben 2 ünv. mezunu yüksek lisans sahibi bir kadınım. Bekarken herkes gibi ben de gezer tozardım, kimseye hesap vermezdim. Ailem de karışmadı bana açıkçası özgürdüm, rahattım. Canım ne zaman ne istersen onu yapardım. Sonra eşimle tanıştım ve evlendik. Evliliğimin ilk kısmı ve hamilelik sürecim çok sıkıntılı geçti eşim yüzünden. Ailesine aşırı bağlıydı bense çok bireysel. Neyse bir şekilde sorunları aştık şu an iyiyiz bir sıkıntımız yok. Fakat ben kendimi çok kötü hissediyorum. Bebeği olanlar bilir bana her şey lüks olmaya başladı. Duş almak, tırnaklarını kesmek, kuaföre gidebilmek vs. tüm özbakım konuları. Ayrıca kedilerim var. Evlenmeden önce bakıyordum ve şu an 13 yaşındalar. Asla sahiplendirmek, birine vermek istemiyorum. Ölene kadar benimleler. Onlarla ilgilenmek temizlik ve bakımlarını yapmak çok zor oluyor. Bebeğim zaten 10 aylık ve çok mızmız hiçbir şey yaptırmıyor. Kısacası ben özgür, rahat bir hayat yaşarken bir anda bir cendereye düştüm. Sürekli bebek bakan, temizlik ve yemek yapan, kendine yarım saat bile ayıramayan birine dönüştüm. Doğum kilolarım kaldı, önceden oje ve makyaj olmadan bir yere gitmezdim şimdi duş alabilsem şükrediyorum. Eşim de bakıyor bebeğe yardım ediyor bana açıkçası ama üzerimde aşırı yük var ve ben artık patladım yetişemiyorum. Özellikle bebekten sonra bir arkadaşım ya da eşimle dışarı çıkıp bir kahve bile içemedim. Bir saat bile bırakacak kimse yok. Sorum benle aynı durumu yaşayanlara. Nasıl başa çıkıyorsunuz? Ben çıkamıyorum. Hiçbir şeye yetişemiyorum, çok kötü göründüğünü hissediyorum. Evlilik böyle bir şey mi? Benim hayatım hep böyle mi geçecek? Bu soruları atamıyorum kafamdan.
Rahat olacaksiniz. Biliyorum cok zor bir durum ve insan bilemiyor ne yapacagini ama cok rahat olmak zorundasiniz. Ben cocuklari disarida salamiyordum. Ustleri kirlenicek o olacak bu olacak diye sonra krese bir basladilar. Ust bas toz toprak icinde gelmeye baslayinca anladim rahatligin ne oldugunu. Birakin oynasin, hersey temizlenir. yemek konusu da ayni. Birakin kendi yesin 1 sene sonra cok rahat edeceksiniz.Ben huniyi takardım kafama herhalde ikiz olsa.Destek olmadan çok zor oluyor gerçekten.
Bebek ağlasın boşverin, yani karnı toksa 7-24 yatakta yanında yatacak değilsiniz. Siz alıştırdığınız için hep ağlayarak sizle bir şeyler yapmaya çalışıyor. Amerikali bir anne bir kitap yazmış. Bebeği 3 aylıkken restorana gidermiş fransa'da ve Fransız bebekleri sessizce kendi kendine otururken kendi bebeği neden aşırı sorun yaratıyor şaşırırmış. Sonrasında öğrenmiş ki fransızlar 2 3 atlik bebeğe uyku eğitimi vermeye başlıyor ve her ağladığında istediğini yapmıyor.Şöyle söyleyeyim gündüz ancak bebeğim için yemek yapabiliyorum. Mama sandalyesi, zıpzıp, yürüteç aldım(ki doktorun önermemesine rağmen) hiçbirini sevmedi. Sürekli ağlıyor kriz geçiriyor koyunca. Eşim de 7de eve geliyor. O gelince yemek yapmaya başlıyorum. E yapıldı yendi derken saat 9 oluyor. 10da zaten gece uykusuna geçiyor. Maalesef bensiz uyumadığı için gecelerim de iptal. Cumartesi ve pazar günleri de evin ihtiyaçları market temizlik derken ışık hızıyla geçiyor. Evet uyku problemim olmuyor mesela ama özellikle bir kadın olarak hiçbir ihtiyacımı karşılayamıyorum. Tam bir gün belirliyorum eşime diyorum şu gün şu işim var bebeği idare et tamam diyor ama mutlaka bir şey çıkıyor. Ya misafir geliyor ya bebek durmuyor. Aileler de uzakta bırakacak kimse yok. Babamı da kaybedeli 1 yıl oldu. Annem de pek iyi değildi bu süreçte bana pek yardımı dokunamadı. 10 aydır kısacası kadın gibi hissetmeyi bırakın insan gibi bile hissetmiyorum.
10 da yatıyor olması bence geç bir saat . Çocuk erken yatacak alışacak ki sizde dinlenin . Hep öyle erkenden yatırmaya alıştırdım bizim evde 20:00 de ortada çocuk olmaz . Büyüme hormonu içinde önemli . Mesela çocuk uyumadan sabah kahvaltıdan hemen sonra mama sandalyesinde otursun bi sesli kitap açın masal vs hem dinleyin hemde yanınızdayken eline mutfak malzemesi vs verip oyalarken bir yandan da yemeği yapın neden akşam saatinde yemek yapıyorsunuz?Sabah 8 gibi uyanıyoruz oyun kahvaltı vs derken 11de öğlen uykusuna yatıyor bazen 2 saat bazen yarım saat belli olmuyor sonra tekrar oyun yemek yarım saat kadar yürüteçe koyuyorum etrafı topluyorum ama yine ağlayarak peşimde dolanıyor tabii. Uyandıktan 3-4 saat sonra diğer uykusuna yatıyor yarım saat uyuyor. Uyanınca ara öğün veriyorum oyalıyorum babası gelene kadar sonra babasına devrediyorum ben yemek yapmaya gidiyorum. 8 gibi yemek yiyoruz 10da da gece uykusuna geçiyor. Her gün böyle geçiyor.
Sorun orada zaten işte yemek yedirene kadar mama sandalyesinde zor tutuyorum. Masal, şarkı, oyuncak, mutfak malzemesi her şeyi denedim ama durmuyor. Bebek arabasında da aynı şeyi yapıyor sürekli kucak istiyor. Ben de taşıyamıyorum haliyle. Doğru düzgün dışarı bile çıkamıyoruz bu yüzden. Yani oyalanması 5 dk falan sürüyor. Sonra sıkılıp fırlatıyor elindekileri ve ağlamaya başlıyor. Yere bırakınca zaten yürüme denemeleri yapmaya başladı her yere tırmanıyor. Düşmesin diye sürekli peşindeyim ya da o benim peşimde yine bir iş yapamıyorum.10 da yatıyor olması bence geç bir saat . Çocuk erken yatacak alışacak ki sizde dinlenin . Hep öyle erkenden yatırmaya alıştırdım bizim evde 20:00 de ortada çocuk olmaz . Büyüme hormonu içinde önemli . Mesela çocuk uyumadan sabah kahvaltıdan hemen sonra mama sandalyesinde otursun bi sesli kitap açın masal vs hem dinleyin hemde yanınızdayken eline mutfak malzemesi vs verip oyalarken bir yandan da yemeği yapın neden akşam saatinde yemek yapıyorsunuz?
Şu bilinçle çocuk sahibi olmak lazım "benim hayatım bitiyor, onun hayatı başlıyor". Çevremde çok fazla bu şekilde şikayet eden arkadaşlarım var. Ben 30 yaşındayım ve bu cendere ve koşuşturmaya hazır olmadığımı, şu anki özgür hayatımdan ödün verirsem mutsuz olacağımı çok iyi anladım. Çok şükür rabbim size bi bebek nasip etmiş sağlıcakla büyüsün. Ama şöyle düşünürseniz daha pozitif yaklaşırsın herşeye,ev işi de yapılır o kedilerin bakımı birazcık aksasa hiç bişey olmaz, eski bakımlı halinize biraz geç dönseniz hiç bişey kaybetmezsin. Fakat bebişinizin bu yaşları bir daha asla geri gelmiycek o yüzden bebeğinizin tadını çıkarın olsun bazı şeyler lüks kalsın milyonlarca kadın vardır şu an sizin yaşadıklarınızı yaşayan ama anne olmak böyle bişey tamamen bi fedakarlık işi. Sadece bebeğinize odaklanın bırakın geri kalan herşey zamanla düzene oturur.Merhabalar. Aslında ne yazsam bilemiyorum. Ben 2 ünv. mezunu yüksek lisans sahibi bir kadınım. Bekarken herkes gibi ben de gezer tozardım, kimseye hesap vermezdim. Ailem de karışmadı bana açıkçası özgürdüm, rahattım. Canım ne zaman ne istersen onu yapardım. Sonra eşimle tanıştım ve evlendik. Evliliğimin ilk kısmı ve hamilelik sürecim çok sıkıntılı geçti eşim yüzünden. Ailesine aşırı bağlıydı bense çok bireysel. Neyse bir şekilde sorunları aştık şu an iyiyiz bir sıkıntımız yok. Fakat ben kendimi çok kötü hissediyorum. Bebeği olanlar bilir bana her şey lüks olmaya başladı. Duş almak, tırnaklarını kesmek, kuaföre gidebilmek vs. tüm özbakım konuları. Ayrıca kedilerim var. Evlenmeden önce bakıyordum ve şu an 13 yaşındalar. Asla sahiplendirmek, birine vermek istemiyorum. Ölene kadar benimleler. Onlarla ilgilenmek temizlik ve bakımlarını yapmak çok zor oluyor. Bebeğim zaten 10 aylık ve çok mızmız hiçbir şey yaptırmıyor. Kısacası ben özgür, rahat bir hayat yaşarken bir anda bir cendereye düştüm. Sürekli bebek bakan, temizlik ve yemek yapan, kendine yarım saat bile ayıramayan birine dönüştüm. Doğum kilolarım kaldı, önceden oje ve makyaj olmadan bir yere gitmezdim şimdi duş alabilsem şükrediyorum. Eşim de bakıyor bebeğe yardım ediyor bana açıkçası ama üzerimde aşırı yük var ve ben artık patladım yetişemiyorum. Özellikle bebekten sonra bir arkadaşım ya da eşimle dışarı çıkıp bir kahve bile içemedim. Bir saat bile bırakacak kimse yok. Sorum benle aynı durumu yaşayanlara. Nasıl başa çıkıyorsunuz? Ben çıkamıyorum. Hiçbir şeye yetişemiyorum, çok kötü göründüğünü hissediyorum. Evlilik böyle bir şey mi? Benim hayatım hep böyle mi geçecek? Bu soruları atamıyorum kafamdan.
Maalesef çocuğu birşeye alıştırmak için ağlayacak başka bir yolu yok sürekli onun istediğini yaparsanız 1 sene sonra sizi parmağında oynatır hale gelecek maalesef. Oğlum da oto koltuğuna oturmamak için ağlıyordu ağlaya ağlaya alıştı bu iş böyle .Sorun orada zaten işte yemek yedirene kadar mama sandalyesinde zor tutuyorum. Masal, şarkı, oyuncak, mutfak malzemesi her şeyi denedim ama durmuyor. Bebek arabasında da aynı şeyi yapıyor sürekli kucak istiyor. Ben de taşıyamıyorum haliyle. Doğru düzgün dışarı bile çıkamıyoruz bu yüzden. Yani oyalanması 5 dk falan sürüyor. Sonra sıkılıp fırlatıyor elindekileri ve ağlamaya başlıyor. Yere bırakınca zaten yürüme denemeleri yapmaya başladı her yere tırmanıyor. Düşmesin diye sürekli peşindeyim ya da o benim peşimde yine bir iş yapamıyorum.
Kızınız ek gıdaya geçmiş. Bı Spor salonuna yazilin akşamları babası baksın hem spor hem endorfin iyi gelir mutluluk hormonunuz artar. Eşinizle de bebekle birlikte planlar yapabilirsiniz böyle böyle alisiliyor. Hepimiz bu yollardan geçtik bunları yaşamak çok doğal kendinize yuklenmeyinMerhabalar. Aslında ne yazsam bilemiyorum. Ben 2 ünv. mezunu yüksek lisans sahibi bir kadınım. Bekarken herkes gibi ben de gezer tozardım, kimseye hesap vermezdim. Ailem de karışmadı bana açıkçası özgürdüm, rahattım. Canım ne zaman ne istersen onu yapardım. Sonra eşimle tanıştım ve evlendik. Evliliğimin ilk kısmı ve hamilelik sürecim çok sıkıntılı geçti eşim yüzünden. Ailesine aşırı bağlıydı bense çok bireysel. Neyse bir şekilde sorunları aştık şu an iyiyiz bir sıkıntımız yok. Fakat ben kendimi çok kötü hissediyorum. Bebeği olanlar bilir bana her şey lüks olmaya başladı. Duş almak, tırnaklarını kesmek, kuaföre gidebilmek vs. tüm özbakım konuları. Ayrıca kedilerim var. Evlenmeden önce bakıyordum ve şu an 13 yaşındalar. Asla sahiplendirmek, birine vermek istemiyorum. Ölene kadar benimleler. Onlarla ilgilenmek temizlik ve bakımlarını yapmak çok zor oluyor. Bebeğim zaten 10 aylık ve çok mızmız hiçbir şey yaptırmıyor. Kısacası ben özgür, rahat bir hayat yaşarken bir anda bir cendereye düştüm. Sürekli bebek bakan, temizlik ve yemek yapan, kendine yarım saat bile ayıramayan birine dönüştüm. Doğum kilolarım kaldı, önceden oje ve makyaj olmadan bir yere gitmezdim şimdi duş alabilsem şükrediyorum. Eşim de bakıyor bebeğe yardım ediyor bana açıkçası ama üzerimde aşırı yük var ve ben artık patladım yetişemiyorum. Özellikle bebekten sonra bir arkadaşım ya da eşimle dışarı çıkıp bir kahve bile içemedim. Bir saat bile bırakacak kimse yok. Sorum benle aynı durumu yaşayanlara. Nasıl başa çıkıyorsunuz? Ben çıkamıyorum. Hiçbir şeye yetişemiyorum, çok kötü göründüğünü hissediyorum. Evlilik böyle bir şey mi? Benim hayatım hep böyle mi geçecek? Bu soruları atamıyorum kafamdan.
Erkeklere göre ev hep temizOluyor ama onun öncelikleri daha farklı diyebilirim. Ev temiz bence diyor ama değil mesela. Bebeğim emekliyor yerde saç kedi tüyü kırıntı toz ne varsa eline ağzına yüzüne geliyor o yüzden sürekli temizlik gerekiyor. Yaz günü kapılar camlar açık ev gerçekten pisleniyor. Ama eşim bunun farkında değil. Yapıyor da ama Allah var. Sırayla bebeğe bakarak yapmaya çalışıyoruz her şeyi ama bana çok daha fazla yük biniyor tabii ki.
Benim çocukların arasi 16 ay. Eşime süt sagdim .markete kahveye vs gittim ilk kızımda. İkincide de birincinin uyku saatini denk getirip ikisini birden bırakıp çıktım. 2-3 haftada bir de olsa risk aldım, eşimi de bu hep zorladım aslansin kaplansin gaza getirdim. Ki ikinci bebeğim zor bir bebekti gazi bile ancak 1 yaşında bitti. Aralıksız 2 saat uykuyu 2 yaş sonrası gördük. Gaza getirin eşinizi, hem bebek arabası vs ile gezdirsin işte mevsim de yaz.Eşim gerçekten elinden geldiği kadar yardımcı oluyor bana hakkını yiyemem. Bebeğim zor bir bebek bensiz pek durmuyor, bebek arabasında da durmuyor. Eşim de yalnız bakmak istemiyor. Bir yere çıksam sürekli ne zaman geleceksin ağlıyor diye arıyor. Bu sefer de bana zehir oluyor. Yanıma alıp çıksam sürekli kucak istiyor ağlıyor taşıyamıyorum çok ağır.
Canım seni en iyi ben anlarım bem bebeğim de doğduğundan beri kucak isteyen bir bebek hala daha öyle oğlum 16 aylık oldu bir işin ucundan tutmaya kalkıyım hemen yapışıyo kucağına al beni bırak işini gücünü beni kucağına al diye öyle onunla oyun oynasak bile gelip meme meme diye yapışıyor veya kucağıma oturuyor tuvalete giriyorum kucak diye mızmızlanıp ağlıyo meme istiyo klozette vs sabahları kahvaltı hazırlamak benim için bi kabus kucak istiyor kucağa alıyorum tek elle kahvaltı hazırlayamıyorum yere indiriyorum kucaktan mızmızlanıp ağlıyor kafasını yere vuruyo almıyorum diye öğleden sonra akşam yemeği hazırlığında da aynı senaryo ben temizlik zaten hak getire evi süpürüyorum süpürgeyi ben tutucam diye süpürgeri elimden almaya çalışıyor ağlıyo kendini atıyo zaten evi silemiyorum bile kayınvalidemle aramızda bir bina var yardıma dahi gelmiyor annem de çakışıyor o da gelmiyor eşim mutfak şefi geceli gündüzlü çalışıyor destek çıkam kimse yok çevreme anlattığımda da evimi gören kınayarak bakıyor anlamıyo kimse çünkü yaşamayan anlamıyo bebeği duran anneler herşeylerini yapıyorlar ama bebeği durmayanlar yapamıyor işte bizim gibi sana şöyle bir tvasiye vereyim ben bebeğim yürümeye başlamadan nasıl rahatladım bebeğim uyanıkken karnını doyurup altını demizledikten uykusunu aldıkran sonra gündüzleri günde iki kez kanguru ile dışarı çıkardık bebeğim de rahatlardı böylece bana da iyi gelirdi parka giderdim parktaji fiğer annelerle konuşurdum sosyalleşmeye çalışırdım ben burda daha önce yaşamadım buraya gelin geldim tanıdığım kimse yok burada arkadaşım dahi kismem yok arkadaşım bile yok diye çok depresyona girmiştim ama sonradan eşimin çevresine girdim mecburen istemesem deKeşke söyledikleriniz çözüm olsaydı. Benim kuaförden kastım dip boyası değil mesela saç kesimi, mesela kaşımı aldırabilmek. Ben her gün çıkıp kahve içmek de istemiyorum. Evde zaten kahvemi yapıp içebilirim. Ama 10 ay boyunca bir insanla bile ne bileyim bir cafeye gidip bir çay içip sosyalleşmek istemek hakkım değil mi sizce? Keşke dursa bebeğim bebek arabasında da eve hiç girmesem. Sürekli kucak istiyor. 11 kilo bebeği siz mesela kaç saat taşıyabilirsiniz? Ben de biliyorum bebeğimin daha önemli olduğunu o yüzden zaten bu haldeyim. Evet geçecek biliyorum ama olayın içinde olunca hiç geçmeyecekmiş gibi geliyor.
Bebeğimsiz ve eşimsiz ilk defa dışarıya geçen gün çıktım bu arada çevremdrki herkes o kadar anlayışsız ki sizin eşiniz size yardım ediyormuş onu biraz daha zorlayım bence eşiniz bebeği dışarı çıkarsın akvaryuma götürsün veya bulunduğunuz şehirdeki bebeklerim ilgisini çekecek yerlere götürsün kanguruyu taksın bebeği işe gezdin siz de o ara kendiniz dışarı çıkınCanım seni en iyi ben anlarım bem bebeğim de doğduğundan beri kucak isteyen bir bebek hala daha öyle oğlum 16 aylık oldu bir işin ucundan tutmaya kalkıyım hemen yapışıyo kucağına al beni bırak işini gücünü beni kucağına al diye öyle onunla oyun oynasak bile gelip meme meme diye yapışıyor veya kucağıma oturuyor tuvalete giriyorum kucak diye mızmızlanıp ağlıyo meme istiyo klozette vs sabahları kahvaltı hazırlamak benim için bi kabus kucak istiyor kucağa alıyorum tek elle kahvaltı hazırlayamıyorum yere indiriyorum kucaktan mızmızlanıp ağlıyor kafasını yere vuruyo almıyorum diye öğleden sonra akşam yemeği hazırlığında da aynı senaryo ben temizlik zaten hak getire evi süpürüyorum süpürgeyi ben tutucam diye süpürgeri elimden almaya çalışıyor ağlıyo kendini atıyo zaten evi silemiyorum bile kayınvalidemle aramızda bir bina var yardıma dahi gelmiyor annem de çakışıyor o da gelmiyor eşim mutfak şefi geceli gündüzlü çalışıyor destek çıkam kimse yok çevreme anlattığımda da evimi gören kınayarak bakıyor anlamıyo kimse çünkü yaşamayan anlamıyo bebeği duran anneler herşeylerini yapıyorlar ama bebeği durmayanlar yapamıyor işte bizim gibi sana şöyle bir tvasiye vereyim ben bebeğim yürümeye başlamadan nasıl rahatladım bebeğim uyanıkken karnını doyurup altını demizledikten uykusunu aldıkran sonra gündüzleri günde iki kez kanguru ile dışarı çıkardık bebeğim de rahatlardı böylece bana da iyi gelirdi parka giderdim parktaji fiğer annelerle konuşurdum sosyalleşmeye çalışırdım ben burda daha önce yaşamadım buraya gelin geldim tanıdığım kimse yok burada arkadaşım dahi kismem yok arkadaşım bile yok diye çok depresyona girmiştim ama sonradan eşimin çevresine girdim mecburen istemesem de
Vala işin ucu hep paraya dokunuyor. Parası olana hiçbir şey ağır gelmiyor. Allah yardımcın olsun. Zamana ihtiyacın var. En azından çocuğun kendini ifade edene kadar.Eşim gerçekten elinden geldiği kadar yardımcı oluyor bana hakkını yiyemem. Bebeğim zor bir bebek bensiz pek durmuyor, bebek arabasında da durmuyor. Eşim de yalnız bakmak istemiyor. Bir yere çıksam sürekli ne zaman geleceksin ağlıyor diye arıyor. Bu sefer de bana zehir oluyor. Yanıma alıp çıksam sürekli kucak istiyor ağlıyor taşıyamıyorum çok ağır.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?