Geleneksel kadın ve erkek rolleri

Selamlar, ciddi şekilde kararsız kaldığım ve artık doğruyu yanlıştan ayırt edemediğim için soruyorum. Fikirleriniz önemli. Ben 27 yaşındayım. Evlenene kadar hiç yemek yapmadım. 3 yıl önce evlendim. Eşim iyi biri. İç Anadolu'nun bir şehrinden. Neyse, eşimin aşırı borcu olduğu için çalışmam gerekiyor. Aslında hiç çalışmak istemiyorum. Çok yoruluyorum. Haliyle zamanım ve enerjim pek kalmıyor. Bazen yemek yapabiliyorum. Ama genelde basit şeylerle gecistiriyoruz. Ya da eşim yapiyor. Bugün bir vesileyle konusu açıldı. Bana şunları söyledi: sende adet, gelenek falan yok. Hepsini yok sayıyorsun. Kadın erkek rollerin çok karışık. Sen borç ödemek zorunda değilsin(zorundayım çünkü o mutsuz olunca evde huzur bırakmıyor) ama yemek yapmak zorundasın. Evi toplamak zorundasın, bunlar senin görevin. Ev kızı gibi yetişmemişsin. Bir evi çekip çeviremiyorsun. Bu halinle iyi anne olabilecek misin? Yemek yapmayan anne olur mu? Bak dayilarima hangisi yemek yapıyor. Ben sana fazla müsamaha gösteriyorum falan filan...
Bana göre ise bunlar görev gibi olmamalı. Ben o mutlu olsun diye elimden geleni yapmalıyım, o da aynı şekilde ben mutlu olayım diye yapmalı. Bu ara hamile olduğum için de biraz fazla saldım doğrudur. Düşük tehlikem var. Ben uzandım eşim yemek yaptı hep. Acaba abartıyor muyum? Ne yapmalıyım?
Evliliğimin bir senesi makarna haşlamayı bile bilmiyordum nerdeyse, bir salatalık soymam dakikalar alırdı. Ben o zaman hem öğrenciydim hem özel derse gidiyordum eşim ise öğlen eve geliyordu. 1 sene yemek ve sonrasında çay yanına yenecek keki tatlıyı bile o yaptı. Ben dersten gelince mutfak masasına güzel bir Amerikan servis üstüne 2-3 çeşit yemeği önüme koyardı kalkmadan çayı koyardı. Bi gün kayınpeder vb geldi yine yemeği o yapmıştı (kremalı ıspanak yatağında tavuk hiç unutmam) kayınpederim de çok beğendi kızım nasıl yaptın diye sordu (çünkü kayınpeder de severdi mutfağı) ben de yapmadım diyemedim ıspanağı pişirdim üstüne tavuk koydum dedim ama iki gün eşimle güldük. Sonraki sene eşime böyle ayıp oluyo yarın öbür gün çocuk olsa ne yedireceğim bilmiyorum dedim İsmek e yemek kursuna yazıldım. O gün pişirdikkemden eve getirdim iyi de yapsam kötü de yapsam yedi eşim. Kurs bitmeden pratik kazanmıştım baya. 15 senelik evliyim eşim şimdi keyfi girer mutfağa (mangal vb için) hatta hep der ben beceremiyorum sen daha iyi yaparsın diye. Sadece misafir gelecekse pilavı ona yaptırırım daha kararlı yapıyo diye. Kızım 13 yaşına girecek bir kere aman ne yiyeceğiz demedim. Dolapta ne varsa hemen bi çorba olmadı buzluğa attığım köftelerden çıkarırım, genelde sabah erken yemeği pişirip evden çıkarım( 4 sene önceye kadar çalışıyordum eve gelince yemeğin hazır olması bi nimet). Ara ara yolda kermes vb görürsem sarma, mantı, içli köfte vb alırım hazır olsun misafire diye. Bunların hepsini şu yüzden anlattım ilk sene eşim bana sizin eşiniz gibi konuşsaydı soğurdum herhalde yemek olayından. Mevbur kalmadan kendi isteğimle yapmak istedim yoksa sorumluluk yine eşimde olurdu. Tek sıkıntı o zaman aşırı derli toplu yemek yapan adam artık mutfağı savaş alanı gibi bırakıyor şu an girmemesi daha hayrıma. Geçen 3 yılda 4 kere ağır covid oldum hepsinde odanın kapısına kadar çorba vb getirdi olmadı sipariş etti. 1 seneden fazladır her pazar yemek listesi yapıp ona gösteriyorum (yoksa hep hamur işi ya da et istiyo çocuklar da dengesiz beslenmesin diye) beğenmediğin gün varsa ya makarna haşla ya dışarıdan ye kendin diyorum. Bazen o gün ısrarla akşam dışarıdan söyleyelim diyor (karnıbahar filan varsa). Hiç bilmediğiniz için siz de ufak ufak başlayın hatta beraber girin mutfağa. Mideniz almıyorsa kokuları malzeme hazırlarken yardım edersiniz ne bileyim akşamdan fasülye ıslatma (hatta buzluğa atın ıslatıp bir kiloyu hep hazır olur) salatalık malzemeleri yıkayıp kaplarda mıahafaza etme, pirinci yıkayıp suya bırakma, patates soyma vb. O gelince de malzeme hazır benim midem almıyor dersiniz tık tık hazır malzeme ile yapar o da. Bi de borç konusunda kendinizi zorlamayın 10 küsür sene sadece evliyken çalıştım sonra 4 sene önce yoruldum bırakacağım dedim ben sana çalış demedim ki diyor. Kredi bitene kadar kendimi boşuna sıkmışım sanırım. Çok uzun yazmışım kusura bakmayın. Evliliğin ilk seneleri otorite kurma, iddialaşma inatlaşma ile geçebilir. Karşılıklı olarak dengelemeye çalışın birbirinizi
 
Selamlar, ciddi şekilde kararsız kaldığım ve artık doğruyu yanlıştan ayırt edemediğim için soruyorum. Fikirleriniz önemli. Ben 27 yaşındayım. Evlenene kadar hiç yemek yapmadım. 3 yıl önce evlendim. Eşim iyi biri. İç Anadolu'nun bir şehrinden. Neyse, aşırı borcumuz olduğu için çalışmam gerekiyor. Aslında hiç çalışmak istemiyorum. Çok yoruluyorum. Haliyle zamanım ve enerjim pek kalmıyor. Bazen yemek yapabiliyorum. Ama genelde basit şeylerle gecistiriyoruz. Ya da eşim yapiyor. Bugün bir vesileyle konusu açıldı. Bana şunları söyledi: sende adet, gelenek falan yok. Hepsini yok sayıyorsun. Kadın erkek rollerin çok karışık. Sen borç ödemek zorunda değilsin(zorundayım çünkü o mutsuz olunca evde huzur bırakmıyor) ama yemek yapmak zorundasın. Evi toplamak zorundasın, bunlar senin görevin. Ev kızı gibi yetişmemişsin. Bir evi çekip çeviremiyorsun. Bu halinle iyi anne olabilecek misin? Yemek yapmayan anne olur mu? Bak dayilarima hangisi yemek yapıyor. Ben sana fazla müsamaha gösteriyorum falan filan...
Bana göre ise bunlar görev gibi olmamalı. Ben o mutlu olsun diye elimden geleni yapmalıyım, o da aynı şekilde ben mutlu olayım diye yapmalı. Bu ara hamile olduğum için de biraz fazla saldım doğrudur. Düşük tehlikem var. Ben uzandım eşim yemek yaptı hep. Acaba abartıyor muyum? Ne yapmalıyım?
Not: Herkesin sorduğu evlenmeden önce konuşmadınız mı? Konuştuk. Standart birini istemediğini, zeki, eğitimli ve sadık birini istediğini, bunun da tam olarak ben olduğumu, ev işi yapma yükümlülüğümün bile olmadığını söylerdi. Sanırım bana olan sevgisi azaldığı için bunlar gözüne batıyor. Bana karşı merhametsiz duruşu son 5 ayda falan yavaş yavaş başladı. Bebeğim de yanlışlikla oldu. Korunma yönteminin yetersizliği. Şu an bunları yüzüne saymamamın tek nedeni var, kavga anında sinir krizi gibi bir şey geçiriyorum. Nefes alamıyorum, kaslarım kilitleniyor. Bu durumu yaşamak istemiyorum. Kalbi atan bebegime zarar vermek istemiyorum.
Siz eşinizi seviyor musunuz yoksa hamile olduğunuz için mi bu evliliği devam ettiriyorsunuz anlayamadım.Çocuk için yanlışlıkla oldu demişsiniz.Sanki evliliği bitirme düşünceniz varmış gibi geldi.Yanılıyorda olabilirim.
Yanlış anlamayın boşan falan demiyorum sadece o düşünceniz var gibi geldi.Eşinizi çokta sevmiyorsunuz sanki
 
Selamlar, ciddi şekilde kararsız kaldığım ve artık doğruyu yanlıştan ayırt edemediğim için soruyorum. Fikirleriniz önemli. Ben 27 yaşındayım. Evlenene kadar hiç yemek yapmadım. 3 yıl önce evlendim. Eşim iyi biri. İç Anadolu'nun bir şehrinden. Neyse, aşırı borcumuz olduğu için çalışmam gerekiyor. Aslında hiç çalışmak istemiyorum. Çok yoruluyorum. Haliyle zamanım ve enerjim pek kalmıyor. Bazen yemek yapabiliyorum. Ama genelde basit şeylerle gecistiriyoruz. Ya da eşim yapiyor. Bugün bir vesileyle konusu açıldı. Bana şunları söyledi: sende adet, gelenek falan yok. Hepsini yok sayıyorsun. Kadın erkek rollerin çok karışık. Sen borç ödemek zorunda değilsin(zorundayım çünkü o mutsuz olunca evde huzur bırakmıyor) ama yemek yapmak zorundasın. Evi toplamak zorundasın, bunlar senin görevin. Ev kızı gibi yetişmemişsin. Bir evi çekip çeviremiyorsun. Bu halinle iyi anne olabilecek misin? Yemek yapmayan anne olur mu? Bak dayilarima hangisi yemek yapıyor. Ben sana fazla müsamaha gösteriyorum falan filan...
Bana göre ise bunlar görev gibi olmamalı. Ben o mutlu olsun diye elimden geleni yapmalıyım, o da aynı şekilde ben mutlu olayım diye yapmalı. Bu ara hamile olduğum için de biraz fazla saldım doğrudur. Düşük tehlikem var. Ben uzandım eşim yemek yaptı hep. Acaba abartıyor muyum? Ne yapmalıyım?
Not: Herkesin sorduğu evlenmeden önce konuşmadınız mı? Konuştuk. Standart birini istemediğini, zeki, eğitimli ve sadık birini istediğini, bunun da tam olarak ben olduğumu, ev işi yapma yükümlülüğümün bile olmadığını söylerdi. Sanırım bana olan sevgisi azaldığı için bunlar gözüne batıyor. Bana karşı merhametsiz duruşu son 5 ayda falan yavaş yavaş başladı. Bebeğim de yanlışlikla oldu. Korunma yönteminin yetersizliği. Şu an bunları yüzüne saymamamın tek nedeni var, kavga anında sinir krizi gibi bir şey geçiriyorum. Nefes alamıyorum, kaslarım kilitleniyor. Bu durumu yaşamak istemiyorum. Kalbi atan bebegime zarar vermek istemiyorum.
Canım, öncelikle bence iş bölümü her iki kişi de çalışıyorsa mutlaka olmalı.
Ne şanslısın ki eşinin elinden geliyor yapıyor, bana kalırsa madem çalışma evin işini gör diyor o zaman çalışma.
Ha diyorsun ki o zaman sorun yaratıyor, huzursuzluk çıkarıyor sende diyeceksin ki hayatım elimden gelen bu. Bende çalışıyorum yoruluyorum madem iki canlıyım, çocuğun durumu da malum. Sende beni uzmek kırmak yerine ben silsem sen süpürsen sen pişirsen ben yıkasam olmaz mı? Bu şekilde konuşmayı dene bence. Çünkü yapmayan adam yapmaz erkekleri bu konuda geleneksel hayata alıştırmak çok zor. Aman diyim dayısına ona buna özenipte bu huyunu kaybetmesine izin verme :p
 
Siz eşinizi seviyor musunuz yoksa hamile olduğunuz için mi bu evliliği devam ettiriyorsunuz anlayamadım.Çocuk için yanlışlıkla oldu demişsiniz.Sanki evliliği bitirme düşünceniz varmış gibi geldi.Yanılıyorda olabilirim.
Yanlış anlamayın boşan falan demiyorum sadece o düşünceniz var gibi geldi.Eşinizi çokta sevmiyorsunuz sanki
Ya ne alakası var her şeyden bir şey çıkarıyorsunuz. Kadın kadının en büyük düşmanı ya.
Kadın borcumuz var demiş görmüyor musunuz Allah aşkına hamile kadına yazdığınıza bakın. Dünyaya çocuk getirmek kolay mı? Ya da siz sanıyor musunuz evli olsanız bile çattadanak o adama hemen çocuk vermek büyük maharet. 27 yaşındayım ve 3 senelik evliyim demiş. Belki hala tam olarak anne olmaya hazır değil, eşinden ziyade? İlla eşini sevmiyor güvenmiyor ya da bitirmek istiyor mu olması lazım?
Nefret ediyorum sizin gibi abuk subuk konuşan hemcinslerimden.
 
Siz eşinizi seviyor musunuz yoksa hamile olduğunuz için mi bu evliliği devam ettiriyorsunuz anlayamadım.Çocuk için yanlışlıkla oldu demişsiniz.Sanki evliliği bitirme düşünceniz varmış gibi geldi.Yanılıyorda olabilirim.
Yanlış anlamayın boşan falan demiyorum sadece o düşünceniz var gibi geldi.Eşinizi çokta sevmiyorsunuz sanki
Ben evliliğimizin çocuğa hazır olduğunu düşünmüyordum. Kendime de güvenmiyordum. Depresif bir kişiliğim olduğu için her çocuk sağlıklı bir anneyi hak ediyor düşüncesiyle çocuk istemiyordum.
 
Benimki iki begenmedigi bisey oldu mu eee anan köyunden bulaydi kiz almayaydin ayagina mi kapandim dua et karsina ben ciktim sansli say kendini diyorum :süslü: Erkek milletinee ayyy irkegimmm iyi ki varsin sen olmasan ben bu isi nasil yaprdimm dersen iki gun sonra yuz verdik ayiya geldi micti haliya muhabbetine donuyo:KK53:
10 yıl oldu evleneli, zamanında kalayı iyi ki bastım, yıllardır nereye doğru şükür edeceğini bilmiyor. O arkadaşlarının karıları az parasız kalsın az rahatı bozulsun adamın beyninin etini yiyor, yok zamanımız da oldu var zamanımız da, ben bir gün ezmedim para yüzünden onu. Çünkü benim ev işi tek başına görevim değilse onun da para getirmek tek başına görevi değil.
 
Eşinizin söylediklerinden ziyade siz ne düşünüyorsunuz bu konuda?
Benim yetistigim ailede erkek işi kadın işi diye bir ayrım olmadı
Kendi evliligimde de kadın rolü, erkek rolü diye bir kavram yok , evimizde iş bölümü var , daha eşimle beraber yaşamaya başladığımız ilk gün iş bölümü yaptık, 10 senedir evliyiz hala o isbolumu devam eder, mesela mutfaktaki hersey esimdedir yemek bulaşık vs , banyodaki her iş bendedir gibi
Çocuklarımız da doğal olarak bu şekilde yetişiyor
Mesela kızım ileride evlenir de eşi ona böyle birsey söylese büyük ihtimalle koca bir tencereyi kocasının kafasına geçirir, yani siz ne düşünüyorsunuz? Gerçekten yemek yapmanın kadının görevi olduğunu mu düşünüyorsunuz? Burada bizlere sormussunuz bunu ama her kafadan ses çıkar burda doğal olarak birbirinden farklı binlerce kadınız, siz eğer bu rolü kabul ediyorsanız sizin dogrunuz bu ise işten ayrılın ve ev hanımı olun , eğer bu şekilde dusunmiyorsaniz zaten bu evlilik baştan hata olmuş, ya adama rest çekin kendini düzeltsin ya da devam etmeyin
 
Tuvalet terliğiyle vuracan bunun ağzına.Çok biliyosa o kadar evine dört dörtlük baksın söylenmeden borclarını ödesin. Karıcığım borçları ben öderim sen dert etme cocuğumuza odaklan dinlen işlerini yap desin.Para kazanırken borc ödenirken sorun yok eve gelince erkegın kadının rolleri var.Hehe oldu canım😠
 
Ben de İç Anadoluluyum. İç Anadolu’da erkekler evlenirken her şeyi ama her şeyi karşılar tam olarak âdetlere uyacak olursa. Tüm eşyaları erkek alır, düğünü yapar, kadına hem nişanda hem düğünde altın takar vb. Bunları yaptı mı beyefendi de size şimdi âdetten, gelenek görenekten söz ediyor? Ayrıca karşısında eğitimli ve çalışan bir kadın var, gelenek vb. abuk subuk safsatalar işlemez o kadına. Kadın erkek rollerini közü sadece kendi önüne deşerek hatırlamasın bir zahmet.
Bavulunuzu hazırlayıp kapı önüne koyun. Eşinize de “Düşük tehlikem varken bile bana bu lafları söyleyipkendi çıkarları doğrultusunda ilişkimizi şekillendiriyorsan yarın öbür gün doğum yapıp işten çıkıp evde oturunca yediğim lokmaları sayarsın. Mahkemede hâkime anlat derdini. Ben gidiyorum.” deyin. Kavga etmeye, cinnet geçirmeye hiç gerek yok. Sakince söyleyin bunları ve çıkın gidin. O dönsün peşinizde. Dayılarına özeniyorsa yengelerinden biriyle evlenseydi lafını sözünü bilmeyen eş kişisi!
 
"Dayıngillerin" tarafından biriyle evlendeydin o zaman denir böylesine.
Düşük riskini varmış ve çalışıyormuşsunuz. Normal şartlarda da kadın erkek evin bütçesine katkıda bulunmalı. Onum afra tafrasından dolayı değil yani... Ama içinize de atmamalısınız. Sizin hata olmayan durumlarınızı size anlatıp manipüle ediyor siz ise onun hatalarını söylemekten imtina ediyorsunuz. Kavga gürültü arasında değil de eğlenceli bir anda laf sokun gülerek 😈🤭
 
Ev isini/yemek yapmayı sadece kadinin gorevi olarak goren biriyle hayatta evlenmezdim, ayni evde yasamaya başlayınca anladim diyelim fitratini, hamile kalmaz ayrilirdim. Bi ömür bu herifle gecer mi?

Hem calismayi sevmiyorum, yoruluyorum ne demek? Hamilelikten dolayi ise (ki hamilelikte bir hastalik değil) okey ama normal dusunceniz bu ise, bu da normal değil, siz calisamam derseniz, bu tipler de iyice ezer sizi zaten.
Son zamanlarda hamile kadınlara yapılan şu yorumdan rahatsız olmaya başladım.Hamilelik hastalık değil ama sonu ölüme dahi gidebilen bir süreç. Vücut hastaymış gibi değişiyor. . Kokulardan dolayı kusuyorlar, karın büyüdükçe iç organlar sıkışıyor, bazıları hamilelikten kaynaklı kaburgasında sorunlar yaşıyor. Kadın azıcık uykusuz kalmış gibi yazmışsınız.
 
Son zamanlarda hamile kadınlara yapılan şu yorumdan rahatsız olmaya başladım.Hamilelik hastalık değil ama sonu ölüme dahi gidebilen bir süreç. Vücut hastaymış gibi değişiyor. . Kokulardan dolayı kusuyorlar, karın büyüdükçe iç organlar sıkışıyor, bazıları hamilelikten kaynaklı kaburgasında sorunlar yaşıyor. Kadın azıcık uykusuz kalmış gibi yazmışsınız.
Ozel durumu varsa diye belirttim, ona diyecek lafimiz yok. Ama kabul edelim ki, turk kadinlari olarak hamileligi ciddi anlamda hastalik olan goren, anneligi de kutsallastiran baska irk yok.
 
Sizi depremzede olarak hatirliyorum, bir baslikta sanki boyle birsey yazmistiniz gecen gun tabi yaniliyor da olabilirim.

Sunun icin soyledim, ikinizde depremzede olarak psikolojisi yipranmis bireylerseniz ve bunun ustune de surpriz bir hamilelik yasandiysa belki eşiniz de maksadini aşan cümleler kurmus olabilir.


Yok depremzede degilseniz ve adam saglikli bir psikolojiyle bu cumleleri kurduysa vay halinize, kendisine hamile oldugunuz icin "artik nasilsa gidemez" rahatligi gelmiş.

Kendisine "bebege ragmen" gidebileceginizi gosterin, cok geleneklerine bagliysa köyünden biriyle evlenseydi, zeki egitimli kadin isteyip, o kadinin altinda ezilecegini anlayamayan pipili bireylere karsi sessiz kalmak olmaz, illa edepsizlik yapmak zorunda degilsiniz, ama ben erkegim diye dolaniyorsa, dusuk tehlikesi olan karisindan is beklemesin.

Cok erkekse dusuk tehlikesi olan karisina bi yardimci bulsun, masraflarini da karsilasin.

Borc onu sinirli birine donusturuyorsa, satin arabayı borcunuzu kapatin.


Susuyorsunuz, tamam bebegin sagligi icin kavga etmeyim diyorsunuz, anliyorum ama bu yasadiginiz sey de stres ve en az bagirmali çağırmali bir kavga kadar bebeginize zarari var.
 
Son zamanlarda hamile kadınlara yapılan şu yorumdan rahatsız olmaya başladım.Hamilelik hastalık değil ama sonu ölüme dahi gidebilen bir süreç. Vücut hastaymış gibi değişiyor. . Kokulardan dolayı kusuyorlar, karın büyüdükçe iç organlar sıkışıyor, bazıları hamilelikten kaynaklı kaburgasında sorunlar yaşıyor. Kadın azıcık uykusuz kalmış gibi yazmışsınız.
Gerçekten o kadar haklısınız ki... benim de bir konum vardı, hamileyim, eşimle tartışmıştık, "ben hamileyim beni alttan alması gerekirken bana yaptıklarına bakın" gibi bir cümle kurmuştum, ve kimse hamilesiniz diye sizin kaprisinizi nazınızı çekmek zorunda değil, hamilelik hastalık değil tarzında bir sürü yorum olmuştu.
 
X