Gerçekten pisboğaz mıyım?

Eşiniz tabiri caizse ot gibi yaşamak istiyor herhalde; işten eve, evden işe... Olabilir, sonuçta kendi tercihidir. Ama işte hayat tarzları birbirinden farklı olan insanlar evlenmemeli zaten. Bence sizdeki sorun bu.
bende ona isim olarak "ot"koydum zaten. bizimki aşk evliliği değildi, mantık evliliğiydi. Hayattan beklentilerimi açıklıkla anlatmıştım. Evlilik bekarlıktaki hayat standardımı yükselmiyorsa anlamı yok açıkçası. Bekarken kardeşimle annemle çok çıkardık dışarı.
 

O zaman yemekleri haftada üç gün onun yapmasını isteyin,çünkü yemeği dışarda yemek türlü meşguliyeti olan kadın için bi konfordur aynı zamanda,kendi bu konforu sağlasın sizin için ya da bi tarhana çorbası yapın ısıtıp üç gün koyun önüne o gelmeden de kendinize et pişirip yiyin. Onunla oturup yarım tabak çorba kaşıklayın elimden bu kadarı gelir deyin.
 
hiç ses etmez yer. öğrenciyken zorluk çektim o yüzden böyleyim diyor. Oysa ben de çok darlıkla okudum. Çok parasız kaldım. Sürekli yemekle kafayı bozmuşmuşum.
 
pisboğaz falan değilsiniz
ikimiz de çalışıyoruz aybaşına ikimiz de dışarıdan yemek canımız istiyor maaşımızı alınca
sadece 1 evimiz var
eşinizin parası kıymetli ve cimri malesef

maaşınızdan özel giderler diye ayırın bu parayı ve diğerini eve katın sadece
eşinize de bildirin
 
Gerçekten ayıp belki bunu söylemek ama geçen yıl tatile arabamızla gittik. Sabah erken yola çıktık. Mola yerinde durdurup da kahvaltı yapmak için tartışma çıkarmak zorunda kaldım. 8 saatlik mesafe otel. Oraya gidince yeriz ne acele ediyorsun diyor.
 
Yok hastalıklı bir düşünce diyemem,hak verebilirim size zira kendi adıma zorunluluk ,maddi yetersizlik vb durumlar yoksa insan kazandığı parayla keyif alabileceği birşey yapmazsa ne işe yarıyor ki para kazanması.
Ne yapmak istedigi kendine kalmış,alışveriş mi mutlu eder onu,sosyalleşmek mi farketmeksizin bu böyle benim için.
Maddi anlamda çok sıkışık dönemlerimde bile dışarı çıktım,kendimi sıkmadım,tabi ki abarmadan,kararınca zira ben böyle mutlu oluyorum.
Eşinizde evde mutlu olabilir,kendi tercihidir ama sizinde hep ona uymanızı beklemesi yanlış. Dısarı çıktığınızda surat yapmasi. O zaman sizde evde oturunca surat yapin,işler iyice sarpa sarsın.
Evlilikte birbirinizi idare etmek durumundasınız.
Ben 9 senelik evliyim,en basitinden izleyeceğimiz film konusunda bile farklıyız,ben gerilim,korku,polisiye severim,eşim aksiyon,bilim kurgu,film izleyeceksek bile ben bazen aksiyon izlerim,o bazen korku izler,birbirimize uyarız. Ben dizi izlemek istiyorsam o nat geo'da aslan belgeseli izlemek ister. Kavga etmek yerine sen izle ben kitap okuyacağım der geçer kitabımı okurum. Eşinizde size ben çıkmak istemiyorum ama sen istersen çık demeli. Yada haftada 1 gün de olsa size uymalı.
 
Gerçekten artık kendimde sorun görecek seviyeye geldim. Çocuk için tedavi görüyorum. Zaten psikolojim iyi değil. En azından bir nebze olsa rahatlamak istiyorum. Bunu da bana çok görüyor.
Eşiniz istemiyorsa sevdiğiniz başka insanlarla yapın planlarınızı. Evet insan eşiyle de paylaşımda bulunmak ister ama sizin zorunuzla gittiği yemekte keyifli vakit geçirdiğini de düşünmüyorum açıkçası.
 
Eşiniz sosyal zevkleri olmayan, asosyal biri. Bir kadın evliliği ile ilgili şikayet ettiği zaman öncelikle, şiddet, aldatma, kumar, alkol var mı diye sorulur. Bunlar yoksa "idare et, derdin ne, adam çalışıp getiriyor işte" gibi tepkiyle karşılaşır. Sanki mutlu olmak için doymak, dayak yememek, aldatılmamak yeterliymiş gibi. Evet bunlarda büyük ve evliliği temelden sarsan şeyler.
Evlilik denen şey 7 gün 24 saat, bir ömür biriyle hayatını geçirmek demek. O hayatın içinde birlikte gülmek, eğlenmek, bir olayda fikir yürütmek, karar vermek, empati kurmak, mutlu edilmek de ihtiyaçtır. Bunları umursamayan biriyle paylaşımın olmaz, paylaşım olmazsa da hayat arkadaşı değil sadece karı koca olunur.
Bence evliliğinizi gözden geçirin, 5 yıl değişmesini talep etmişsiniz ama bir adım ilerleyememişsiniz. Bir şeylerin ters gittiğini ayrı dünyaların insanı olduğunuzu, anne/baba olunca farketmeniz çok daha yıpratıcı olur.
 
hiç ses etmez yer. öğrenciyken zorluk çektim o yüzden böyleyim diyor. Oysa ben de çok darlıkla okudum. Çok parasız kaldım. Sürekli yemekle kafayı bozmuşmuşum.

Manipüle ediyor sizi,kendisinin cimriliğini örtmek için sizin pisboğaz olduğunuzu söylüyor. Her cuma dışarı çıkılacak diye kural koyun,orta yolu bulsun şuanki durumdan mutlu olmadığınızı söyleyin.
 
Eşin cimri.
Çalışıyorum her hafta sonu dışarıda yiyorum, hersene tatile gidiyorum. Seçmesi benden ödemesi eşimden. Yemeğide eşim öder. Yazları çocukları anneanne ye gönderip canlı müziğimize de gideriz, eğlenceli yerlerede gideriz. Kışın tiyatroya, sinemaya gideriz. Çocuk filmini bile ailece izleriz. Maksat film izleme değil ailece bişeyler yapma. Eşim eşinin tam tersi benim eşim beni plan yapma makla gezmeyi hayatı yaşamayı sevmemekle suçlar. Biraz canlan der.
 
bence de canlanın. yoksa karşı taraf çok üzülüyor. Çok yıpranıyor.
 
Asla değil. Ev ve araba almak hayatı yaşamak değil eşiniz bunu öğrenmeli. 5 yılda alıştıramamışsınız bundan sonra zor ama.
İlk günden beri mücadele ediyorum. Ama hiç yol alamadım. Yöntemim yanlış belki. Balayına İstanbul'a gittik. Borçsuz evlendik. Parası da varmış ama tonla yaya gezdik, kahvaltı yaptık otelde diye öğlen yemek yemeye gerek görmedi. Sözde balayı.
 
Bu kural işini deneyeceğim. Çok sağolun.

Eşimle karşılıklı hoşlanmadığımız durumlarda oturup ne yapalım diye konuşuruz. Geçinmeye gönlü vardır çoğu zaman o yüzden uyar, eğer sizi mutlu etmeyi önemsiyorsa kendinden ödün verecektir. İlk başta ekonomik yerlere gidin mesela çok harcamasın,rahatsızlık yaşamasın,uzun uzun muhabbet edebileceğiniz yerler olabilir,iki çay bi kahveyle iki saat oturup dönün önce bi dışarıya alışsın sonra adım adım devam edersiniz.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…