Herşeyi onun ödemesi de hoşuma gitmez yurtdışında yeme içme gezme oradakilere göre de ucuz değil ülkemizden farklı siz daha iyi biliyosunuzdur zaten, bu sefer daha cömertti yine o fazla ödemiştir.
Herşeyi onun ödemesi de hoşuma gitmez yurtdışında yeme içme gezme oradakilere göre de ucuz değil ülkemizden farklı siz daha iyi biliyosunuzdur zaten, bu sefer daha cömertti yine o fazla ödemiştir.Aynen oyle ornek ben. Kendi kariyerim icin yurtdisina ciktim burada da esimle tanistim. Benimki Ingiliz degil Ispanyol gerci ama olsun
Pound kazanan bir adamin TL kazanan kiz arkadasina basit bir yemek, kahve parasi odetmesinin cimriligini ve iticiligini bir kenara koyuyorum, sevgilisine 'bi dahakine sen odersin' demek ne demek ya? Yerini yapiyor odemez diye korkusunaBen Turkiye'ye geldigimde arkadasima bile hesap odetmiyorum, ne kadar iyi kazaniyor oluyor olsunlar, sonucta kur farki asla yadsinamaz miktarda.
Evet bölüşücektik. Yani o ödüyor ben ona veriyorum bu sefer de öyle oldu. Taksi paralarının çoğunu o verdi ama.Taksiyi de mi bolusecektiniz?
Herşeyi onun ödemesi de hoşuma gitmez yurtdışında yeme içme gezme oradakilere göre de ucuz değil ülkemizden farklı siz daha iyi biliyosunuzdur zaten, bu sefer daha cömertti yine o fazla ödemiştir.
Öyle bana göre de kazancı çok daha iyi zaten 3-4 katım kazanıyor. Benim kazancımda kötü değil çok şükür daha da artar. O oraya gidince iyi kazanıcam diye de istiyor tabi.Her seyi onun odemesi konusunu degerlendirmeniz icin once onun her seyi odemesi gerekiyor. Soz konusu kendisinin de bindigi bir taksi parasi, bi zahmet odesin, yapmayin. Ne olursa olsun karsinizdaki kisi doviz kazaniyor ve doviz harciyor, siz TL kazaniyor ve her gun deger kaybeden bir para kuru ile bogusuyorsunuz. Kesinlikle ayni etkisi yok uzerinizde, ilk elden soyluyorum bunu.
Neden bu kisiden bir iliski cikarmaya calisiyorsunuz bilmiyorum ama cimrilik bir yana inanilmaz dusuncesiz bir kisi bu ve sizi gercekten sevdigini dusunmuyorum. Insan sevdigi kisiye harcadigi paranin arkasina dusmez, elinde ne varsa ona yapmaya calisir.
Son sevgilim almandi , bir senede 5 ayrı defa buluştuk. Ben de sponsorum gibi her şeyi birisinin karşılaşmasından nefret ederim . Ama bir o ödedi ikincisini ben odeyeyim demeye de bütçem yok (zaten işten ayrılmıştım, kafa tatili yapıyordum, birikimimden yiyordum o dönem. Saçacak param yoktu)Her seyi onun odemesi konusunu degerlendirmeniz icin once onun her seyi odemesi gerekiyor. Soz konusu kendisinin de bindigi bir taksi parasi, bi zahmet odesin, yapmayin. Ne olursa olsun karsinizdaki kisi doviz kazaniyor ve doviz harciyor, siz TL kazaniyor ve her gun deger kaybeden bir para kuru ile bogusuyorsunuz. Kesinlikle ayni etkisi yok uzerinizde, ilk elden soyluyorum bunu.
Neden bu kisiden bir iliski cikarmaya calisiyorsunuz bilmiyorum ama cimrilik bir yana inanilmaz dusuncesiz bir kisi bu ve sizi gercekten sevdigini dusunmuyorum. Insan sevdigi kisiye harcadigi paranin arkasina dusmez, elinde ne varsa ona yapmaya calisir.
Son sevgilim almandi , bir senede 5 ayrı defa buluştuk. Ben de sponsorum gibi her şeyi birisinin karşılaşmasından nefret ederim . Ama bir o ödedi ikincisini ben odeyeyim demeye de bütçem yok (zaten işten ayrılmıştım, kafa tatili yapıyordum, birikimimden yiyordum o dönem. Saçacak param yoktu)
Ben de bir çözüm buldum. Gittiğimiz yer Türkiye'den bir şehir de olsa uzak diyarda bir ülke de olsa şehir şehir bölüşüyorduk. Benim şehirlerde her şeyi ben ayarliyordum, onun şehrinde haritayı bile acmiyordum, baştan aşağı o planlıyordu. Böylece hem herkes kendi bütçesine göre ayarliyordu hem de bazı şehirler/ülkeler tamamen supriz oluyordu. Böylece Paris sendromu denen şeyi (güzelce arastirip gittiğin yerde gördüğün şey sana çok büyüleyici gelmez çünkü resmini zaten defalarca görmüşsündür. Eyfel kulesi gibi) yaşamamış oluyorduk.
Benim günlerimde 15 - 20 €'luk basit yerlerde kalırdık, yanımıza meyve - kuruyemiş alır acıkınca yerdik, turistik değil halkın gittiği lokantalara giderdik, bazen otostop ceker, bazen iki şehir arasında blablacar kullanirdik, şarabı restoranda değil bulduğumuz güzel manzarada içerdik çantada taşıyıp
Onun günlerinde ise ben topuklu terliğimi , elbisemi giyerdim, prenses gibi tatil geçirirdim. Araba kiralardik , deniz lokantasina gider, sarabimizi güzel mekanlarda içerdik. Şehir içinde, şirin , güzel dekorasyonlu yerlerde - ben seviyorum diye güzel magaralarda konaklardik.
Boylece cidden hiç bütçemi asmazdim, kendin gitsem o kadar günde ne harcayacaksam yine o kadar harcardimüstelik tatillerimiz zitliklarla dolu olduğu için normal tatilden daha keyifli geçerdi.
Sevgilisi ile arasında bütçe farkı olan herkese tavsiye ederim.
Eskiden de iyi kazanan, boğa burcu boğazına düşkün bir sevgilim vardı. En büyük hobisi şik yerlere gidip pahalı yemekler yemekti. Benim de onlardan birini bile ismarlasam kendimi zora sokacak bütçem vardı. O yüzden buna benzer bir sistem kurmuştuk. Yengenc günlerinde tiyatroya , bisiklet binmeye , pikniğe falan giderdik. O günleri ben planlar, ödemesini yapardım. O kendini turist gibi hissederdi:) onun günlerinde de buluşur, bir mekanda yemek yiyip takilirdik, kendi götürdüğü için kendi ismarlardiben de hiç vicdanen kötü hissetmezdim.
Çok güzel bir çözüm olmuş gerçektenSon sevgilim almandi , bir senede 5 ayrı defa buluştuk. Ben de sponsorum gibi her şeyi birisinin karşılaşmasından nefret ederim . Ama bir o ödedi ikincisini ben odeyeyim demeye de bütçem yok (zaten işten ayrılmıştım, kafa tatili yapıyordum, birikimimden yiyordum o dönem. Saçacak param yoktu)
Ben de bir çözüm buldum. Gittiğimiz yer Türkiye'den bir şehir de olsa uzak diyarda bir ülke de olsa şehir şehir bölüşüyorduk. Benim şehirlerde her şeyi ben ayarliyordum, onun şehrinde haritayı bile acmiyordum, baştan aşağı o planlıyordu. Böylece hem herkes kendi bütçesine göre ayarliyordu hem de bazı şehirler/ülkeler tamamen supriz oluyordu. Böylece Paris sendromu denen şeyi (güzelce arastirip gittiğin yerde gördüğün şey sana çok büyüleyici gelmez çünkü resmini zaten defalarca görmüşsündür. Eyfel kulesi gibi) yaşamamış oluyorduk.
Benim günlerimde 15 - 20 €'luk basit yerlerde kalırdık, yanımıza meyve - kuruyemiş alır acıkınca yerdik, turistik değil halkın gittiği lokantalara giderdik, bazen otostop ceker, bazen iki şehir arasında blablacar kullanirdik, şarabı restoranda değil bulduğumuz güzel manzarada içerdik çantada taşıyıp
Onun günlerinde ise ben topuklu terliğimi , elbisemi giyerdim, prenses gibi tatil geçirirdim. Araba kiralardik , deniz lokantasina gider, sarabimizi güzel mekanlarda içerdik. Şehir içinde, şirin , güzel dekorasyonlu yerlerde - ben seviyorum diye güzel magaralarda konaklardik.
Boylece cidden hiç bütçemi asmazdim, kendin gitsem o kadar günde ne harcayacaksam yine o kadar harcardimüstelik tatillerimiz zitliklarla dolu olduğu için normal tatilden daha keyifli geçerdi.
Sevgilisi ile arasında bütçe farkı olan herkese tavsiye ederim.
Eskiden de iyi kazanan, boğa burcu boğazına düşkün bir sevgilim vardı. En büyük hobisi şik yerlere gidip pahalı yemekler yemekti. Benim de onlardan birini bile ismarlasam kendimi zora sokacak bütçem vardı. O yüzden buna benzer bir sistem kurmuştuk. Yengenc günlerinde tiyatroya , bisiklet binmeye , pikniğe falan giderdik. O günleri ben planlar, ödemesini yapardım. O kendini turist gibi hissederdi:) onun günlerinde de buluşur, bir mekanda yemek yiyip takilirdik, kendi götürdüğü için kendi ismarlardiben de hiç vicdanen kötü hissetmezdim.
Zaten yurtdışında benim maaşım çok olacak hatta onunkinden çok bile olabilir o yüzden ses etmiyor bence. Ortak bütçe herkes 1500-2000 euro koyar geri kalanını istediğin gibi harca diyor.Harika bir cozum olmus. Ikili iliskilerde marifet %100 esitlikte degil ki, adaletli olmakta. Bu evlenince ev isi icin de gecerli, eve maddi olarak katki saglamak icin de gecerli. Esit olmak demek adaletli olmak demek degil ve adaletin olmadigi yerde huzur da olmaz. Sizinki gayet adil bir cozum olmus.
İyi de şimdiden buna karismasi normal bir şey mi?Zaten yurtdışında benim maaşım çok olacak hatta onunkinden çok bile olabilir o yüzden ses etmiyor bence. Ortak bütçe herkes 1500-2000 euro koyar geri kalanını istediğin gibi harca diyor.
İş bulamadığım süreçte bakacakmış bana ama hemen şunu da ekliyor hayat müşterek benim öyle bişeyim de olabilir sen bakmaz mısın diyor. Bakıcak ama canı gönülden değil bence. İşe gir diye baskı kurabilir. Ben zaten kendim iş bulup gitme taraftarıyım ona güvenerek değil.İyi de şimdiden buna karismasi normal bir şey mi?
Oldu ki hemen iş bulamadın, ya da olacak diye gittin bir aksilik çıktı - COVID gibi, yakın ülkede savaş gibi, şirketin bir aksilik yaşaması gibi. Bir şey oldu işsiz kaldın. Bu adam sana bakacak mi?
Benim nikah şahidi olduğum yakın arkadaşımın kocası da böyleydi. Adam şimdi çocuğuna bez bile almıyor, kadın gelirken süt al dese 'bunu da bana kitledin' diyor. Doğumdan sonra kız ücretsiz izin almak istedi, adam pişman etti kizi yaptigi ekonomik şiddetle. En son da yatırım için bir kredi cekmisti, kızın bildiğine göre adam neredeyse tüm maaşını krediye veriyordu, o yüzden artık eve katkıda bulunmuyordu. Sonradan öğrenildi ki böyle bir şey yokmus, kredi miktari onu yoran bir şey değilmiş. Eve para vermemek için bunu demiş
Sizin adam da aynı bu kafada. Bir ömür maaşları birleştirirseniz ne ala. Ama bir sebeple sen o parayı veremezsen adam seni istemez bile.
Bence tekrar tekrar düşün. Daha iyisine layıksın . saydığın özellikler de kimsede olmayacak harika özellikler değil ki. Çoğu insan gezmeyi sever, çoğu insan yediği yemeğin kalitelisini almak ister - hele ki durumu varsa.
O zaman sorgulama, kurcalama. Evlen katlanCanım istiyor sakıncası mı var?
Peki tamamO zaman sorgulama, kurcalama. Evlen katlan
Bununla evlenirsen hayatın mahvolur, irrite edici bir tip...Arkadaşlar sevgilimle yurtdışı tatili yaptık. O yurtdışında ben ülkemizdeyim uzak mesafe ilişkisi. Biraz cimri olduğunu düşünüyordum. Bu sefer aslında tatil iyi başladı daha eli boldu. Sonrakini sen ödersin demeyi ihmal etmedi ama yine. Beğendiğin bişey olursa alayım almak istiyorum dedi. Bu arada yeme içme konusunda cimri değil. Evlenince ortak bütçe yaparız paranın geri kalanını istediğin gibi harca diyor. Neyse gelelim son güne. Ben gece de gezmek istedim. Gezdik sonra taksiyle dönelim dedi . Ben de fazla para vermek istemedim trenle gidelim dedim. Trende sıkıntı oldu otele giden tren durağı kapalı. Sonra otobüse binelim dedik bulamıyoruz filan saatte 12 ye geldi. Bi yandan da söyleniyor tabi bu arada . İşte gece riske girilmez filan diye. Kendisi de arada kaldı otobüs mü taksi mi diye. Takside de sıra var taksiye binelim dedi giderken otobüs geldi aa otobüs geldi dedim ben de eğleniyorum aslında takılmam böyle şeylere. Bana kötü bir üslupla sen otobüsle git istersen dedi. Ben de bozuldum. Sonra özürler vs tabi. Bir de kalabalık ortamlarda, otobüs yada trende bi tuhaf oluyor geriliyor. Hasta oldu sandım. Onu da itiraf etti sana çaktırmamaya çalışıyorum diye. Bir sorunumu var anlamadım. Çok ayıp ettim kabul etmesen ayrılırsan da anlarım diyor yalvarıyorda. Kafam karıştı iyice. Oysaki ben de tam sevgimden emin olmaya başlamıştım
Yerdeki parayı bile cebine atacak kadar cimri ve paracı bir adamla mi evleneceksiniz harbiden, bu kadar mı yokluktasınızEvet bölüşücektik. Yani o ödüyor ben ona veriyorum bu sefer de öyle oldu. Taksi paralarının çoğunu o verdi ama.
Şöyle bişeyde var ben ödesem hayır da demez. Hatta yerde 20 euro buldu direkt cebe attı. Bu da kötüydü. Adam cimri parasına düşkün. Gelecekte planlarım var savuramam diyor. Mesela ı phone ona göre çok pahalı çok zengin olursa alırmış. Ama ne bileyim bir yemeğe yada market alışverişinde en pahalı ete para verir.
EvetYerdeki parayı bile cebine atacak kadar cimri ve paracı bir adamla mi evleneceksiniz harbiden, bu kadar mı yokluktasınız
Ama evlilik böyle bişey değil kiEvet
Varsa daha iyi bi adayınız alabilirim:)
Bu kadar mı yokluktasınız demişsiniz şimdi de gerek yok diyorsunuz :)Ama evlilik böyle bişey değil kiYanı herkes evlenmek zorunda değil ki , uygun aday yoksa neden bu kadar saçma bir adamla uğraşıyorsunuz ki sırf evlenmek için...
E yoklukta mısınız gerçekten o kadarBu kadar mı yokluktasınız demişsiniz şimdi de gerek yok diyorsunuz :)
Sanki kendinizle çeliştiniz
O kadarını da yapabilir doğru ben boyutunu anlamaya çalışıyorum yapabilir miyim diye. Cimriliği dışında rahatsız eden bir özelliği yok. Bir içeceğe 15 euro verebiliyor mesela. Cimrilikte herşeye karşı değil değişik.E yoklukta mısınız gerçekten o kadare siz hem şikayet edip hem de bu adamla evlenmekten falan bahsediyorsunuz, peki evlenince daha mi iyi olacak sizce , böyle bir adamla aynı evde yaşamak akıl işi değil, yediğiniz yemeği bile hesaplar
Cimri olması yeterli bir sebep , burdaki cimri eş konularını okumanızı tavsiye ederim, cimri bir insanla yaşayacağıma ömür boyu bekâr kalayım daha iyi ...O kadarını da yapabilir doğru ben boyutunu anlamaya çalışıyorum yapabilir miyim diye. Cimriliği dışında rahatsız eden bir özelliği yok. Bir içeceğe 15 euro verebiliyor mesela. Cimrilikte herşeye karşı değil değişik.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?