Hiçlik içinde hiç olmak benimkisi

adigegokcen

Aktif Üye
Kayıtlı Üye
16 Ocak 2009
80
0
86
42
Diğer
çok uzun zamandır forumu takip ediyorum ama hiç konu açmadım. daha doğrusu bir konu açacak olsam nerden başlarım bilemedim. benim her neyi denedimse yola getiremediğim bir eşim var. aslında eşim demek ne kadar doğru bu durumda bilmiyorum çünkü eş olamadık biz birbirimize. 7 yıllık flörtün arkasından 2,5 yıl önce evlendik bir de çocuğumuz var. zaten o olmasa çoktan sonlanmıştı bu birliktelik olmayan birliktelik. evliliğimiz süresince düğün zamanı olan çok saçma sebeplerden ötürü eşim bana evlendiğimiz günden hatta evlilik aşamasından başlayarak bu güne kadar hep kötü davrandı. basit diye adledilemeyecek hakaretler küfürler aşalamalar hatta sonunda şiddet. zaten ruhsal olarak şiddeti vardı ama fizikseli de ekledi. şimdilik ikide kaldı. ama her kavgada şimdide beni yine dövmekle tehdit ediyo. boşanmaya kalktım ama bir şans daha verdik çocuk için o üzülmesin hayatını etkilemeyelim diye. hep kavga hep dövüş birde kayna kaynata bizimle kalıyor ben çalıştığım için çocuga bakıyorlar. hizmet ediyorum o kadar ama bir gün teşekkür eden yok çok yavaşsın diyorlar sadece. ailemin yanına gidemiyorum ama o her haftasonunu onlarla geçiriyor. hafta içi beraber kaldiğimiz yetmiyo haftasonuda beraber kalıyoruz minnacık evlerinde. saygı sınırını çoktan aştık zaten. şuan hala niye oturuyorum o evde bilmiyorum aslında. sürüklüyorum birşeyleri ama gitmiyo duruyo yerinde yani şuan ben ne gidebiliyorum bu evlilikten ne de kalabiliyorum. ailem hasret kaldım. bu hafta çok uygun bir zamandı ama göndermiyorum seni şuan gidemezsin dedi kestirip attı. kendimi her ne kadar anlatmaya çalışsamda dinlemedi. 6 ay önce gitmiştim en son öyle zırt pırt gidemezmişim. düğünde ailem ona çektirmiş(ki çektirdikleri birşey yok sadece abartıyo) şimdide o onlara ve bana çektiriyormuş. niye buraya yazdın diye düşünecek olursanız; ben ayrılmayı çok istiyorum ama bir taraftanda babasız bir çocuk büyütmek istemiyorum. başka bir çerçeveden bakacak olursak böyle mutsuz bir ortamda büyüyen çocuğa babalı büyümenin ne gibi bir katkısı olur onu da bilmiyorum. eşim itaat et boyun eğ ben ne dersem o senin düşüncelerin ancak benimde düşüncelerim olursa kabul görür bilincinde. hep ittat et hiç itiraz etme. ki ben çok sosyal yaşamış fikri dinlenen kendine özgüveni olan bir insandım. şuan en çokta evlenmeden önce yaşadığım şeyleri görememekle suçluyorum kendimi . şuan ki en büyük üzüntüm kendimi bile bile mahkum etmek.... çok sıkıntılı bir günümde bende birşeyler yazmak istedim sadece...
 
boşanmak bunca yılını bırlıkte gecrmış ınsan ıçın cok zordur emınım.ve ustelık babasız cocuk buyutmekte oyle..kendımden bılırım babasz buyumenın zorluklarını.
ama eger anlaşmıyosan zhuzursuz bı ortamda buyumesnden ıyıdr dıye duşunuyorum boşanmak demek cocuğuyla ılgılenmıceğı alamına gelmez esınızn..
ama tabıkı oncelıke duzeltmeye kalksanz aranzdakı sorunları oturup konuşsanz ne bılım işte askınızı canlandrmaya calışsanz bırlıkte bışeyler paylaşsanz belkı aranzdakı sorunlar cozulur ne bılım..
 
teşekkürler cevabınız için. çok yol denedik aslında piskoloğa bile gittik. 3 seanstan sonra eşim bu işe yaramaz deyip gitmeyi bıraktı. piskologla başbaşa görüşmemezde sen bu evliliği sürdürmeye kararlı mısın dedi bana sonrada ekledi senin eşin ataerkil bir yapıya sahip bu adam değişmez ancak zamanla az biraz yontulur. iyi olmaya çalıştıkça sen kötüsün dedi bana. aklımın almayacağı konulardan suçlu bulundum. bunları yazmak karar verip uygulayamadıktan sonra birşey ifade etmiyor ama yazıyorum işte belki az biraz rahatlarım diye.
çok ilgili bir babadır hatta fazla ilgili çocuğun herşeyine o kara verir. giyimi uykusu yemeği aklına ne geliyorsa. benim anneligimi beğenmez. memlekete gidince günde 10 kez arayıp çocuğu yedirdin mi yeleğini giydirdin mi dikkat ettin mi düşmesin diye arayıp durur. bana güvenmiyorsan bir bakıcı tutsaydın dediğimdede senden iyi bakacağı kesin dedi.
ben hiçbir şekilde beğenilmiyorum aslında. heçbir yaptığım iş takdir edilmiyo. çalışıyorum 5 e kadar eve geliyorum kaynana kaynata çocuk eş yemek hazrılamaya girişiyorum(kaynanam bir tas yemek yapmaz sağolsun) yemeği pişiriyorum sofra kuruyorum bulaşık çay derken birde çocukla uğraşıyorum aralarda gün bitiyo. onlara göre ben çok yavaşım. hiç takdir görmeden ilerlemek inan çok zor bir durum.
temizlikten yemeğe çocuk bakımına aklına ne geliyorsa herşeye karar verme yeteniği olduğuna inan beni hiçbirşey anlamadığımı düşünen bir kocayla ömür geçirmeye çalışıyorum. ben ailemin yanına gidecem yada birşey istiyorum diyince biz hep sıkışık durumda oluyoruz ama başka birşey olunca benden hariç para gani. üstelik çalışıyorum ben. tabi şöyle bir durumda va banka kartım bende değil harçlık usulü yani benim çalışmam.
okadar sıkıntın var ayrıl diyenler olacak ama şöylede bir durum var yapamıyorum. ayrılsam da yine onu görcem çünkü çocuk var. sürekli beni takip edecek uzaktan da olsa çocuğu almak için sürekli fırsat kollayacak. huzuru bulamayacam yani. çocuk olmasa çoktan kestim dönüş biletimi ama olmuyor işte...
 
teşekkürler cevabınız için. çok yol denedik aslında piskoloğa bile gittik. 3 seanstan sonra eşim bu işe yaramaz deyip gitmeyi bıraktı. piskologla başbaşa görüşmemezde sen bu evliliği sürdürmeye kararlı mısın dedi bana sonrada ekledi senin eşin ataerkil bir yapıya sahip bu adam değişmez ancak zamanla az biraz yontulur. iyi olmaya çalıştıkça sen kötüsün dedi bana. aklımın almayacağı konulardan suçlu bulundum. bunları yazmak karar verip uygulayamadıktan sonra birşey ifade etmiyor ama yazıyorum işte belki az biraz rahatlarım diye.
çok ilgili bir babadır hatta fazla ilgili çocuğun herşeyine o kara verir. giyimi uykusu yemeği aklına ne geliyorsa. benim anneligimi beğenmez. memlekete gidince günde 10 kez arayıp çocuğu yedirdin mi yeleğini giydirdin mi dikkat ettin mi düşmesin diye arayıp durur. bana güvenmiyorsan bir bakıcı tutsaydın dediğimdede senden iyi bakacağı kesin dedi.
ben hiçbir şekilde beğenilmiyorum aslında. heçbir yaptığım iş takdir edilmiyo. çalışıyorum 5 e kadar eve geliyorum kaynana kaynata çocuk eş yemek hazrılamaya girişiyorum(kaynanam bir tas yemek yapmaz sağolsun) yemeği pişiriyorum sofra kuruyorum bulaşık çay derken birde çocukla uğraşıyorum aralarda gün bitiyo. onlara göre ben çok yavaşım. hiç takdir görmeden ilerlemek inan çok zor bir durum.
temizlikten yemeğe çocuk bakımına aklına ne geliyorsa herşeye karar verme yeteniği olduğuna inan beni hiçbirşey anlamadığımı düşünen bir kocayla ömür geçirmeye çalışıyorum. ben ailemin yanına gidecem yada birşey istiyorum diyince biz hep sıkışık durumda oluyoruz ama başka birşey olunca benden hariç para gani. üstelik çalışıyorum ben. tabi şöyle bir durumda va banka kartım bende değil harçlık usulü yani benim çalışmam.
okadar sıkıntın var ayrıl diyenler olacak ama şöylede bir durum var yapamıyorum. ayrılsam da yine onu görcem çünkü çocuk var. sürekli beni takip edecek uzaktan da olsa çocuğu almak için sürekli fırsat kollayacak. huzuru bulamayacam yani. çocuk olmasa çoktan kestim dönüş biletimi ama olmuyor işte...

bedava hizmetçi bulmuşlar tepe tepe kullanıyorlar.ailen de pasif kalıyor anladığım kadarıyla.bunlar da bu durumunu seni sömürmek için sana karşı kullanıyorlar.bence artık uyan.kendini ve çocuğunu düşün.
 
ailem şu yönden pasif kalıyor ben hala o evde oturmaya devam ettiğim için müdahale etmiyorlar ama eşime sorsan bizim evimizi onlar yönetiyorlar. o annesiyle aynı evde oturmasına rağmen günde yarım saat telefonda konuşuyo artık ne konuşuyorsa ben uzaktaki ailemle nadiren görüşüyorum ama onun inancı bu yönde. sırf bu düşüncesi yüzünden konuşmak istemiyorum onlarlada. birde dayanamıyorum gidemiyorum çünkü istediğim zaman. o da beni daha kötü yapıyo. abimin ayrıntılardan haberi yok tam olrak bilseki beni dövdü bilseki bana küfür edip aşalıyo kimse tutamaz onu. ama ben kötülük olsun istemiyorum. bugün çıkıp gitsem annem babam niye geldin demez banada çocuğumada paşalar gibi bakarlar. kaldı ki ben memurum çalışıyorum.
 
Takdir edilmemek cok kötü bir sey. Kendini değersiz gibi hisseder insan. Bi süre sonra özgüvenini yitirirsin zaten. Ne demek yaa bakıcı cocuga senden iyi bakar! Hic kimse cocuga annrsinden daha iyi bakamaz. Benim diyen adam anne gibi olamaz... Densizlik bu resmen.

Ben size cıkıp bosanın arkadasım diyemem ama hep su gelir aklıma böyle durumlarda:

Sen simdi cocugum var onun icin katlanıyorum dersin ama cocugun büyüdüğünde bosansaydın bana sordun mu derse napıcaksın? Evlatlar böledir bizim gibi empati yapamazlar. Anneye değer verilmeyen bir evde büyümesindense sizin yanınızda huzurla büyümesi daha evla bence. Yavas yavas aklı ermeye baslayınca babası nasıl davranıyorsa o da öyle davranmaya baslayacak. Büyükleri anneye saygı duymuyo o da duymayacak. Aksama kadar siz yanında deilsiniz cünkü....

Bir de eşiniz niye sizi rahat bırakmasın ki. kanun var nizam var. Siz kontrolü elinize aldıktan sonra gerisi kendiliğinden çözülür. Kafanızı takmayın bosyere; yok beni takip eder bilmm ne die. İki kere eder 3. de edemez.

Silkinin ve kendize gelin bence. Kendinize de evladınıza da bu eziyeti yapmayın...
 
Son düzenleme:
Çok ataerkil de utanmıyor mu peki senin paranı yemeye, banka kartını almaya. Karısının parasını yemeye gelince modernmiş ama.

Bu adam ayrılsan da çocuğu vermemek için elinden geleni yapar. Ama sanırım seni sahipsiz sanmış. Abinden çekinir mi? Çekiniyorsa abinle konuşsan az çok kulağını çekse. En azından sahipsiz olmadığını anlar.
 
neden bu kadar olan bitene ragmen hala cocugunuz icin katlanmak zorunda oldugunuzu hissediyorsunuz?
cocugunuzun psikolojisi ne olacak?
esiniz sizi doverken,soverken,hakaretler ederken ailesinin eli armut mu topluyor?
neden engel olmaya calismiyorlar?neden ogullarina biraz olsun nasihatta bulunmuyorlar?
esinizin cocugunuza karsi cok ilgili,ona cok duskun oldugunu soylemissiniz.
bana gore hic de ilgilibir baba degil.
ilgilenmek demek yemegine suyuna,bakimina karismak ozen gostermek degildir.
cocugunuzu yasattiginiz ortamida mutlu hale getirebilmektir.
her dk anneyle kavga eden bir baba,hakaretlerde bulunan,dayak atan bir baba bence cocugunu dusunuyor olamaz.
eger dusunseydi hadi sizi es olarak kabul edip etmemesini gectim cocugunun annesine boyle davranmazdi.
anne ne kadar mutsuz ve huzursuzsa cocuk da bir o kadar mutsuz ve huzursuz olur.
bence artik biseyler yapmalisiniz.hem calisiyormussunuz,ekmeginizi kendiniz kazaniyorsunuz.
bence bu adama artik bir dur deyin.
 
şuan olayların içinde olduğunuz için ne kadar sakinim de deseniz idrak edemeyeceksiniz. karşılaştığınız şiddet sizi pıstırır, özgüveninizi kaybedersiniz. " ben eskiden böyle değildim, nasıl farkedemedim böyle olacağını daha önce, bu adam böyle biri miydi " tüm düşünceleriniz bunlar arasında dönüp dolaşacak.
halbuki bir süre uzaklaşsanız ilişkinizi tahlil edecek ve en uygun tepkiyi vereceksiniz.
bu süreç içinde kendinizi düşünerek ne yaparsanız yapın eşinizle burun buruna geleceksiniz, hazırlıklı olmalısınız. eşinizle anlaşmanın tek yolu dediği gibi ona itaat edip buyruklarını yerine getirmek ve egosunu tatmin etmek. siz bu arada ezildikçe ezilecek kendinizden hiç beklemediğiniz kadar özgüvensiz korkak biri olacaksınız. kaldı ki sadece eşinizin şiddetinin değil, eşinizin ailesinin aşağılamaların da muhatabısınız. bunu hangi kadın yaşarsa yaşasın böyle olurdu, unutmayın.

yapmanız gerekenler,
1- banka hesabınızın hakimiyetini tekrar kazanmalısınız. kime ne kadar vereceğinize siz karar vereceksiniz. elbette bir evi beraber yürütüyorsunuz ve lazım gelen parayı da verebilirsiniz. paranızı istediğiniz zaman kullanabileceğinizi bilmek hem size biraz cesaret verecektir hem de hareket kabiliyetinizi artıracaktır.
benzer pozisyondaki bir arkadaşım bir tartışma sonrasında evden kocası ve ailesi tarafından kovulmuş. yaşadığı tartışmalara o kadar alışmış onu şaşırtmıyor ki derdini anlatırken "evden gitmek için eşime bana bilet al demek çok daha incitici idi" demişti.

2- eşinizden bir daha şiddet görecek olursanız hiç beklemeden mahkemeye başvurup tedbir isteyin. eşiniz bir süre ailesinin de kaldığı o evden uzaklaşsın, sizin için durum daha kolaylaşmayacaktır. size yaklaşamayacağı o sürede belki biraz hafiflersiniz. ilişkinizzi tahlil edebilirsiniz ailenizin yanına gidebilrisiniz vesair.

3- insanlar değişebilirler, kusurlu yönlerini törpüleyebilirler. bunu ancak kendileri karar verirlerse yapabilirler. yoksa birinin bir başkasını değiştirmeye gücü yetmez. yontma dediğimiz o şey ufacık hatalar için olabilir, sizin karşılaştıklarınız değil. hele de sizin durumunuzda değişen siz olacaksınızdır, eşinizin bu şartlarda değişmesi mümkün değil. size boşanın diyemem, boşanın ya da boşanmayın, ama eşinizi affedebilmeniz lazım bunun için de durumun değişmesi şart. biraz diş göstereceksiniz karşı duracaksınız bir aralık bulup nefes alabilmeye başlayınca çok başka kararlar bile verebilirsiniz. o yüzden şuan bu olayların içinde iken boşanıp boşanmamaya karar vermeniz çok güç. hep aynı şeyleri düşünüp duracaksınız. şartları değiştirmek zorundasınız.


kırk kere düşünüp evirip çevirip yazmaya çalıştım. bu konuda çok akıllı değilim, dik başlıyım hiç uzlaşmacı olamıyorum. o yüzden ben bu durumda olsa idim diye düşünmeden yazmayı denedim. sizin yerinizde olsa idim muhakkak ki sizin verdiğiniz tepkilerden başkasını veremezdim. ama zamanla hakarete karşı hakaret ederdim, bana bir el kalkmışsa vaziyetimi düşünmeden o ele ben de el kaldırırdım ve iş içinden çıkılmaz hale gelirdi. kendim ve diğer tüm kişiler bir kat daha hasarlı çıkardı bu işten. bu iyi bir yol olmaz.

kesinlikle bu durumdan bir süre uzaklaşmanız lazım.
 
arkadaşım dönüp dönüp defalarca okudum , acaba olayı ben mi anlayamıyorum diye ...ama halen neden sürdürmeye çalıştığınıza anlam veremedim...insan dünyaya bir kez gelir, her geçen gün sizin ömrünüzden gidiyor...böyle bir ortamda sizin ruh sağlığınız yerinde olamaz ki, yetiştirdiğiniz çocuğunuza da bir faydanız olamaz bu durumda ...
siz herşeyden önce bir annesiniz , çocuğunuz için bir modelsiniz...sürekli aşağılanan, ezilen, hakkını aramaktan aciz bir model olmayın rica ediyorum...siz sağlıklı olmalısınız ki bu topluma sağlıklı bir birey yetiştirebilesiniz.
madem çalışıyorsunuz , madem aileniz size de çocuğunuza da sahip çıkabilecek durumda , lütfen sizden çok rica ediyorum artık boyun eğmeyin bu insanlara
 
Durumunuzun kısmen olmasada çoğunu yaşadım. Şuanda eşimden ayrıyım.Şimdi düşünüyorumda neden önce ayrılmamışım çocuğum ,kurulu düzenim ,belkiler ve el gün ne derlerle geçti günlerim.Allaha şükürler olsunki ayrıldı benden beni bırakan o oldu ama iyi yapmış insan olduğumu anladım.Bende devlet memuruydum harçlık alırdım maaş kartım ondaydı. vede hiçbir zaman takdir edilmedim hep horgörüldüm 2 çocuğumla birlikte nasıl yaparım derken ev tuttum çok güzel bir düzen kurdum ve oturduğum evi aldım çok şükür. Şimdi deli gibi peşimde ama nafile ben kim olduğumu değerimi anladım çünki..
Sana sadece şunu söyleyeceğim ezdirdirdikçe kendini dahada kötü olacaksın hiçbirşey için geç değil lütfen ama lütfen kendini ve çocuğunu düşün: (( Hayat okadar güzel ki.....
 
canım yanlış anlama ama evliliğinde dayak var küfür var aşağılama var sürekli benden dinlensin diyen seni hiçbir şekilde beğenmeyen sürekli eleştiren bir eşin var.sende çalışıyorsun memursun ekmeğin elinde peki neden bu duruma katlanıyorsun ki:26:
çocuğum için deme canım çünkü o bu ortamdan daha kötü etkilenir
ayrılık durumunda da eşin size hiçbir şey yapamaz.kanun var nizam var hiç korkma:50:
ben yerinde olsam bitirirdim açık konuşuyorum ama tabi sen böyle yap diyemem
ama sana bu şekilde davranmasına da izin verme:50:
 
bu hafta itibariyle ailemin yanına gitmek için beni el üstünde tutan eşimden izin istedim ki haftaya iki gün kendileri şehir dışında olcağından çocuğada benim bakmam gerektiğinden iki gün izin almak zorundayım. bende hem ailemi çok özledim hemde 2 günüm boşa gitmesin diye izin istedim ondan oda olmaz dedi kendince bir iki madde sıraladı bence hepsi saçmaydı. bugün tekrar şansımı denim dedim ama ters tepti. arabada öğle tatili için eve giderken konu açıldı (ben açmadım) başçavuşun beygirimiyim ben sen beni hiç sallamıyon dedi. ende onu sen bilemezsin dedim
kim bilir dedi
allah dedim
namaz kılmıyon giyimine dikkat etmiyon kocana saygı göstermiyon
büyüğünü küçüğünü bilmiyon
bu mu iman dedi
iyi yok benim imanım dedim
bu seferde sen say niye imanlısın dedi
aklıma bişe gelmiyo dedim
sonra başladı yine
dövme olayına çevirecen bu konuyuda
geçen sefer annem aldı seni elimden bu sefer kimse alamaz
........................sin sen
haysiyetsiz karaktersiz bir insansın
gerçi ne terbiye almışın ki ailenden ne veresin dedi
şimdi olayları neden bu boyuta getirdin ki dedim
ben sana yok dedim sen neden soruyon şu suratının haline bak dedi
üzüyorsun beni nasıl bir surat beklion sonra dedim
hiçbirşey söylemedim aslında konuyla ilgili günlük şeylerden bahsettim arabadada
ama kendi açtı kendi etti
eve geldik
annesini mutfağa çekti
bu karaktersiz bana memleketine gitmek istediğini söyledi bende şimdi olmaz sonra gönderirim dedim
ama o bu konuyu sabah tekrar açtı
kaynanamın tepkisine gelelim
niye tekrar sordun
uygun olunca gönderecem demiş
benim gitmek istememin neden bir önemi yok bile diyemedim
ağlıyordum çünkü
ben sana dedikten sonra diretmedim dedim
suratının hali ne dedi
sen arabada bana o kadar laf saymasan beni tehdit etmesen böyle değildim ben dedim
kaynanam sormasaydın bi daha deyince kafamı salladım
çok alınmış bu konuya
ağlamaklı geeldi
sen beni de çok üzüyorsun dedi
zaten yaşı hazırdır gözünde
sanmaki biz oğlumuzu tutuyoruz dedi
hiç tutmazlar tutmadıkları için o tepkiyi verdi zaten
sonra namaza duracaktı benim ne durumda bu eve geldiğimi biliyormusunuz siz dedim
ben sizi üzmek için birşey yapmadım dedim
cevap verme tenezülünde bile bulunmadı
ben ağlamaya devam
şimdi eminim ben kötü gelin kötü eş kötü anne oldum yine
zaten öyleyimde en azından dedikodumu yapabilecekleri uzun bir konu çıktı onlara
ben kadın mıyım ki kocamın yok dediği birşeyi tekrar gündeme getirim
ne ayıp bana
lanet olsun hepsine
akıttıkları her damla yaşımı Rabbim sorsun onlardan
 
son yazınıza cidden çok üzüldüm
şimdi bu nasıl bir erkektir ki gidip hemen annesine yetiştiriyor
olur mu böyle şey
erkege böyle olmak hiç yakısmıyor
aklıma takılan şey
eşinizin ailenize düşmanlıgı nedir ben bunu anlamadım
biraz daha açar mısın
eger gercekten dediğin gibi ufak bişeyse onca yıl sürdürülecek bi yanı olmamalı
sadece bahane gibi geldi bana
bilmiyorum kafam durdu yazıp siliyorum aklıma kayınwalideniz geliyo aileniz gelio eşiniz geliyo
hepsine bişiler yazmak istiyorum yazıcak o kadar sey war ki:47:
 
sevgi saygı bitmiş
aşağılamalara hakaretlere geçilmiş,
birşeyler düzelmeli ya
evlilikler çok karmaşık geliyor bana artık
 
bu kadar olmaz arkadasim cikin gidin su evden.
bosanin bu kadar zor olmasin
son yazinizi okurken agzim acik kaldi vallaha.
neden cekiyorsunuz?
cok afedersiniz ama o insan musfettesinin hakaretlerini isitmek icin mi?
annenize babaniza ne hakla laf eder?
yok seni duzgun yetistirememisler
bu mu sizin evlilik anlayisiniz?
agzima o kadar cok sey geliyorki o adam hakkinda
buraya yazamiyorum
aciz olmayin lutfen cekin ve gidin almayin esyanizi falan da cik git
babanin kapisina mi dayanacak bu adam?
milletin ayrildi geldi demesinden mi cekiniyorsunuz?
en fazla 1 ay konusur millet
sonra herkes cenesini kapar
ama esiniz olacak adamin cenesinin ayari yok bir omur mutsuz olursunuz
 
genellikle konuları okurum yorum yapmam
ama okuyunca yazdıklarınızı dayanamadım
maaşınız var aileniz arkanızda

6 aydır ailenizle görüştürmüyor
size ve ailenize devamlı hakarette bulunuyor
sizin anneliğinizi sorgulayabiliyor

belki yazdıklarım katı gelecek ama
yarın öbürgün çoçugunuz babayı örnek alacak
evlilik böyle olur diye
erkekse çoçugunuz eşine babası gibi davranacak
kızsa sizin gibi pasif olup başını egecek
şu forumda kaçtane kadın var işim olsun yada ailem arkamda
olsun eşimden ayrılabilirim diyecek
niye çekiyorsunuz anlamıyorum
heleki benim aileme hakaret ettiği anda
yada gidemezsin dediği anda biter benim için o evlilik
evladınız için iyi düşünün lütfen
önemli, olan o çoçugun saglıklı bir ortamda büyümesi
 
herkese yorumları için teşekkür ediyorum. yaptığınız bu yorumları paylaştığım kişilerden o kadar çok duydum ki. ama ben haraket edemiyorum öylece kalakalıyorum tabi buna kalmak denirse... MeLaNqOliqH sormuşsun ailen ne yaptı diye aklıma geldiği ölçüde anlatim. çeyiz almaya gelecekleri zaman babam gelecekleri gün hazır olmayacağını bir iki gün sonra gelmelerini söyledi. vay efendim onlar arabayı ayarlamış ogün gelmeleri lazımmış diye bür sürü laf ettiler. ailemi bana suçladılar ve beni o kadar güzel işlediler ki bende kendi aileme kızdım küstüm. neyse almaya gittiklerinde babam çayizi düzeltmeye gelecek olan iki kişinin tek gidemeyeceklerini çeyizi almaya gelen ya annesi yada eşim için biriniz misafirlerimle birlikte dönün dedi. buna da çok içerlediler. babam ben iki kadını tek gönderemem demiş hala kullanır bu lafı benim üzerimde bende seni tek göndermiyorum baban yapınca birşey olmadı ben yapıncada olmaz der. işin aslı bizde çeyizi düzeltmeye gidecekleri erkek tarafından birileri götürür. ama bu çok kötü bir istek oldu onlar için. onlar gitmekte direnince babamda ben yalnız çeyizi yollamma diye diretmiş hala söylerler. sonra düğün zamanı babam minibüs istedi yakınlarımızı düğüne ötürmek için bu da çok büyük olay oldu. babam inat etti eşim inat etti. babam biz babasıyla hallederiz siz işin içine girmeyin desede benim herşeyi bildiğini sanan eşim konudan hiç sapmadı. düğün zamanı bu yüzden gerginlik oldu. kınaya bir iki gün kala babam babasına eren biraz erken gelsin damatlık alınacak dedi. amam çok geç haber vermiş onlar için gitmiş kendisi almış hala başıma vurur senin baban cimri bir damatlık bile alamadı bana diye. biz senin gelinliğini 1 ay öncesinde aldık. siz ne yaptınız hiç dedi durdu halada diyor. gelinlikle damatlık bir mi dedim ama anlatamadım... düğünde amcam buna sakın kızımızı üzme karşında beni bulursun ve benzeri laflar etmiş. hiç tasvip etmesemde bu da bana patladı. unut dedim suçlu oldum benim ona unut demem onu dahada sinir ediyormuş. babamı cimri annemi fesat yaptı. oturma odasını yatak odasını mutfağı aklınınza gelecek her türlü şeyi yaptık evlenirken. siz ne yaptınız ki dedi. çeyizimi beğenmedi. bohça yapmışlardı tüm ailesi için bir sandık dolusu içi çok güzel hazırlanmış bohça getirdim ama hiçbirini verdirmedi ailesine sadece anne baba ve kardeşlerine çıkanları verdik. gerekçe olarakta annen hazırlarken anneme sordu mu dedi. sorması gerekmez bizde dedim ama o da olmadı hala duruyorlar öylece bir sandık dolusu bohça. kaç tane minübüs eder onlar oysaki. siz herşeyi benim burnumdan getirdiniz şimdi sıra bende dedi durdu. ilk evlendiğimizde 1 ay sonra zorla götürdü beni el öpmeye aileme. oda 2 günlüğüne. o zamnalar ne zaman baban kapıma minübüs gönderecek o zaman götürecem seni dedi durdu. bunlar aklıma gelenler. ama ne kavga oldu düğünümüzde ne de kötü bir söz. bunlar işte onu delirten bizi ona göre bu pozisyona getiren şeyler. ben ne zaman aileme gitmek istesem yok dedi. ara söyle siz benim evliliğimizin içine ettiniz şimdi bende mutlu değilim sizde değilsiniz. babam hasta birde üstüne üstlük yakın zamanda kalp krizi geçirdi 1 ay yoğun bakımda kaldı bypass oldu. arkasından şekeri çıktı ayak parmağını kestiler. yoluna zor gidiyor ama hiç önemli değil bunlar. baban gelsin seni çok görmek istiyorsa diyor. ben babamın ameliyatından sonra yaşadıklarımın bir kısmını anlattım aileme 2 yılın ardından büyük tartışmalara sahne olan bir telefon görüşmemizden sonra. boşanma kararı aldım ama çocuk için bir şans daha verdik şanssız evlliğimize. abim asla gelmez zatende babam da sırf benim hatrıma gelir gelirse. aslına bakarsanız çekilecek bir tarafı yok ama mutluluk oyunu oynuyorum tabi ne zamana kadar oynayabilirsem....
 
Canim bak hamileyim ve ikinci evliligim
bir ailenin butunlugunden yanayim
"bosan" demenin kolay olmadigini bilirim
ve senin o adamla kalmanin zarardan baska bir yarari olduguna inanmiyorum!
- ailene olan saygisizlik (ustelik baban hastayken)
- sana olan saygisizlik (anneligini sorgulamasi, hakaret etmesi, dovmesi heleki)
- kaynananin sana olan davranisi seni ezmesi
bunlar nereye kadar?
tamam cocuk icin diyorsun ama bu kadar saygisizlik goren bir anneye o cocuk
ne kadar saygili olacak? veya ilerde esine ne kadar saygili olacak?
tum haklarin elinden alinmis
cocuk gibi herrseyde izin istiyorsun
ne calisman ne emegin ne susman bir seye saygi duyulmuyor
aileni asagiliyor seni ezdiriyor
bunlari gercekten cekmek zorundamisin sen?
yani bu cektiklerine nasil bir cikar yol bulunur
bulacagina inaniyormusun? yada ben bu dunyaya her zaman gelirim
bu seferde cekiyim ne olacakmi diyorsun?
vallahi cok uzuldum sana.. umarim kendini kurtarirsin
ve kolay degil soylemek ama ayrilman en iyisi!
 
boşanmayı bende istedim hatta kararımı verdim(güya) ama sonunu getiremedim. inandım ve boyun eğmeye devam ettim. kendimi boşanma olayına hazırlıyamıyorum. eşyaları evden çıkarmak bile öyle zor geliyor ki bana. evimi çocuğumun akşam babasıyla oynamalarını hasta olduğunda birlikte ilgilenmelerimizi atmaya hazırlıyamıyorum kendimi. seviyormusun dersen bir sevgi hissetmiyorum sadece alışkanlık. ben okadar sevilmeye alışkınım ki bu bile çok ağır geliyor bana. eşim her ne kadar sanki o beni almasa ben evde kalacaktım havasında olsada o kadar beğenilen biriydim ki ben. zaten çevremdekiler bunları benim yaşayabileceğime inanamıyorlar. kıyafetimden oturup kalkmama konuşmama gülmeme varana kadar müdahale etti eşim bana. ki ben her yerde sözü dinlenen herkesin çok sevdiği çok beğendiği biri olarak büyüdüm. nasıl sindirdin bu kadar şeyi dersen inan bende bilmiyorum. nasıl böyle bir evliliğe sürükledim kendimi bunu da bilmiyorum... basiretim bağlandı sanırım.

boşanmak bir çözüm belki ama ben o çözüme ulaşmakta zorlanıyorum. düşünüyorum taşınıyorum nasıl yaparım bilemiyorum. ailem başka şehir de belki aynı şehirde olsak daha kolay olurdu birşeyler çekip gitmek... şimdi gitmeye kalksam çocuğumu benimle göndermezler. biri beni almaya gelse hır çıkar... her yönden çözüm bulmakta zorlanıyorum. birde biri seni bir takip eder iki takip eder 3. de bırakır adalet var demiş ama ben eşimi çok iyi tanıyorum beni huzursuz etmeden duramaz bir şekilde çıkar karşıma... çocuğum aramızda top gibi bir oraya bir buraya gider durur...

çok zor bir durumdayım ve çıkamıyorum bu durumdan...
 
Back
X