İlişkilerimin yürümemesi

Uzlaşmacı olunan konular genelde toplumumuzda belli ya. Aslında çok uzatmamak gerek, siz de çevrenizdeki ilişkilere bakarsanız bu sonuca varırsınız. Ben bakıyorum çevremde ilişkisini devam ettiren arkadaşlarımın çoğu kadının fedakarlıklarına dayanıyor.
Galiba karşımızdaki kişi gerçekten çok önemli. Diğer türlü ne yapsak da olmuyor galiba.
Dedikleriniz genel hatlarıyla doğru. Kadın ayrılmamak için biraz daha çaba sarf ediyor, erkek biraz daha kaçınmacı davranıyor. Genel olarak ya hep ya hiç kafasındalar yani.
Arayı bulan erkek sayısı çok az, benim çevremde de yok zaten. Kaç kişi yamalı ilişkiler/evlilikler içinde, görüyorum. İnsan soğuyacağı varsa, en iyi insanı görse bile soğuyor. Tatlı sert olmak herkese iyidir o yüzden.
 
Sizin adınıza çok sevindim ancak ben isteklerim doğrultusunda dürüst olduğumu hissediyorum çoğu zaman. Evren’e de o yönde mesajlar gönderiyorum.
Kimseye sırf görsellik olarak yaklaşmam, yaklaşmadım. Önce de ifade ettiğim gibi olsa şimdiye kadar bir çok ilişkim olurdu. Ama zaten çoğuna ben yanaşmadım. Olacaksa, sırf olsun diye değil gerçekten kafamın ruhumun uyuştuğunu biriyle olmasını istedim.
Okuldaki flörtüm de kısa boylu, çok da yakışıklı olmayan ama göze hoş gelen bir tipti. Ancak ben ona entelektüel, okuyan araştıran bir insan olduğu için yakınlık gösterdim en başta. Konuşmalarımız öyle boş da geçmiyordu.Sonrasında beni eleştirdiğini fark ettim. Mesela beni alışveriş yapıyorum ona göre gereksiz şeyler alıyorum diye eleştiriyordu. Ben de bana göre gereksiz değil diyordum. Onun hayat görüşüne göre, bir kazakla ömür geçer. Her neyse daha sonra bana geri dönmeye çalıştığı bir dönem oldu ve konuşma esnasında senin bu yönünden çok rahatsızım biz bir yola çıkacaksak böyle davranmanı istemem gibi bir şeyler söyledi. Ardından aynı konuşmada iddia oynadığını kaçırdı ağzından.Şimdi, mesela anlayamıyorum. Hayat görüşüne göre gereksiz para harcamak kötü, peki iddia? Diğer bir konu, o dönem bende ne gördün de uzaklaştın ya da bunun bir flört olduğunu reddettin? Evet tanıma dönemiydi, uyuşamadık yerine, yoo biz arkadaştık dedin. Zaten ben bu defteri kapatmıştım ama bu muhabbetteki tutarsızlıktan sonra, imkansızlaştı.
Eski sevgilimle de kısa sürede sevgili olduk, ama sizin söylediğiniz gibi her şeyi paylaşıyorduk, çok güzel sohbetler ediyorduk aynı ortamda farklı şeyler de yapabiliyorduk ama yürümedi. Ama şöyle genelleme de yapmak istemiyorum, rüya gibi başlayan ilişkiler yalandır hemen biter vs. Bence bu genellemeler de çok yanlış. İlişkinin başı elbette rüya gibi olmalı. Sonrasında zorluklar da yaşanır ya da inişli çıkışlı dönemleri olur. Ama başlangıcı kimine göre değişse de genelde en tatlı dönemlerdir bence.
Benim anladığım şu ki, sizin de anlattıklarınıza göre bu işler büyük ihtimalle biraz da şans. Mesela o arkadaş olduğunuz dönem sevgiliniz de size, yoo biz sadece arkadaşız da diyebilirdi. Ya da siz başkasıyla da görüşebilirdiniz. Ve galiba yüzde yüz doğru bir yol yok. Her ilişki kendine özel durumları barındırıyor.
Ben de sizin gibi, taktik yalan vs olmamasını istiyorum ilişkimde. Sürekli taktiğe başvurup olmadığım biri gibi davranamam.
Ama ben şu anda hiç kimseyle anlaşamayacakmışım, uyuşamayacakmışım gibi hissediyorum. Bilemiyorum artık
Sadece arkadaş olduğumuz, o bir yıllık birbirimizi tanıdığımız dönemde benim 2 sevgilim, onun 3 farklı sevgilisi oldu. Ancak biz arkadaşlığımızın başından birbirimize çekim duyduğumuzun farkındaydık ve o fazlasıyla bunu dile getiriyordu. Sadece sevgilim olduğu dönemlerde kendini geri çeker, sevgilimle ayrıldığımızda tekrar hortlardı :KK70:. Sevgililerimizi birbirimizle aldatmadık ama hep bir merak vardı birlikte olsak nasıl olur diye. Başkalarıyla olduğum dönemde bile aklım hep ona gidiyordu. Ne yaparsak yapalım kopamıyorduk gibi bir his vardı en azından. İkimizin de boşta olduğu bir dönemde bir şans vereceğime söz vermiştim kendi kendime. Yoksa çok içimde kalırdı.

Hep düşünüyorum o zamanları da, anlamsız bir heyecan olurdu içimde onu göreceğim zaman, sınıfa girdiğimde gözlerim onu arardı ama belli etmemeye de çalışırdım. Hep bir şeyler vardı beni ona çeken anlamlandıramadığım. Yani çok çok saçma gelecek bu ama üniversitede bölümümüzde zorunlu hazırlık vardı. Hazırlık atlama sınavına girdik ve benden yüksek alan kişilerin arasından onun adı dikkatimi çekti. X Y diyeyim. Günlerce onu düşündüm. Acaba nasıl birisi, İngilizcesi benden iyi olan nadir insanlardandı. Bir de erkek dilciler genelde itici tipler oluyordu vs. Facebook'tan aratıp tipine falan baktım. Çok normal bir insan evladı gibi duruyordu. Öyle kurslara yurt dışı gezilerine giderek değil de tıpkı benim gibi kendi çabasıyla bu kadar İngilizcesini geliştirdiği çok belliydi. Çevremdeki insanlara X Y ile ilgili gözlemlerimi anlatıyordum daha kendisini yüz yüze görmeden :KK70:. Sonra sınıf listeleri açıklandığında kendi adımı bulduktan sonra başka kimler var diye bir baktım, X Y. Aynı sınıfa düşmüştük :KK70:. O kadar çok his, o kadar çok işaret oldu ki. Hep sanki evren bana "hey Delfino, bu tarafa bak, burada senin için çok özel bir insan var" diyormuş gibiydi.

Uzun lafın kısası, doğru insan çıkınca bir şekilde anlıyorsunuz. Kopamıyorsunuz. Hayat bir şekilde yollarınızı kesiştiriyor. Erkek arkadaşımla 1.5 yıl aynı sokakta oturduk. Karşılaştığımız tek anlar aramızın bozuk olduğu anlardı. Sizin de daha zamanınız var belli ki. Henüz tanışmamışsınız o kişiyle.
 
X