bir de kızının söyledikleri beni taaa çocukluğuma götürdüannem de eşinden ayrı yalnız büyüttü bizi
onun hissettiklerini taa içimde hissettim. anladım sen de çok iyi bir annesin, tıpkı benimki gibi
Başak: Ayrıntılar arasında kaybolur. Hayatı ayrıntıdır (Tabi hayattaki en güzel ayrıntı kendisidir, o başka!). Bir de titizdir ki, koparır insanı (Ben bir kere kopmuştum, zor toparladım). Hastalıktan ödü patlar. Düzenli, tertipli olacam diye kendi huzurunu kaçırır. Zaten rahat da huzur da batar ona. Her tarafı didik didik kontrol etme huyundan cinnet geçirenleri sıralamaya kalksak sayfalar almaz! Dili de acayip sivridir. Onunla dialog kurmak için sağlam bir sinir sistemi gereklidir ve böyle bir oluşumun varolmadığı bilim çevrelerince ispatlanmıştır! Soğuk, ruhsuz tipin tekidir. Depresyona girmek ve hiç çıkmamak istiyorsanız onunla arkadaş olun (önce ona arkadaşın ne olduğunu açıklamanız kaydıyla).
seyyah sen de mi başaksın:))))
aslında cerrahpaşa daha yakın ama ablam hacettepeden arkadaşıyla görüşmüş
ona bi bakıcaz bakalım ne diyecekler
saol canım desteğin için
ama sana hala gıcığım o saray mevzuunda
bu muydu beklediğim işaret
benim artık içimde tutamayıp bugün haykırmam
hepinizin tesellileri
ablamın arayıp bi dua söyleyip bunu oku diye yalvarıp hacettepede bir arkadaşıyla konuştuğunu anlatması
üstüne 15 gün içinde sözleşmeli arkeolog alımı olacağını öğrenmem (yalan değilse ve yine de sıra gelmeyecekse de)
alt katımdaki 60 yaşındaki komşu teyzenin komşuları toplayıp çaya diye gelmesi ve herkes gittikten sonra kalıp konu nerden geldiyse dine imana gelmesi 2 yıldır tanıdığım kadının benim için ağlaması bana saatlerce bişeyler anlatması evimde namaz kılıp bana dua etmesi
ve benim içimde garip bir boşluk sanki başın ağrımasından sonraki uyuşukluk gibi bir şey hissetmem
aylardır beklediğim güzelim karın yağması
her şeyin bir araya gelmesi hepsinin bir günde olması
bu muydu beklediğim işaret
kadın hem ağladı hem beni ağlattı
ben bugün namaza başlıyorum
hem de önceki gibi kendimi zorlayarak değil içimden gelerek
hiç bir şey düşünmeden hiç bir şeye takılmadan şeytana uymadan
allahım utandırmaz inşallah
allah hepinizden yazandan yazmayandan okuyandan okumayandan aklına gelip dua edenden razı olsun
meyraa ons 1647
ben 1640- 1630 olmasını bekliyorum alım için :)))))))))))
olsunyalakalık yapıp şirin gözükecektim oysa tüühh yalan oldu
sen gel ben seni götürürüm en güzel saraylara diyeceğim ama benden çok daha iyi biliyosundur zaten :)
ben de seni balık ekmek yemeye götürürüm sonra da midye dolma yer hayatın anlamını tartışırız
canım inan okurken saçlarıma kadar ürperdimçok duygulandım inan. allah sana da kızına da
güzel günler göstersin inşallahne dileğin varsa gerçekleşir inşallah şimdiden sonra
Yavuz Sultan Selim,Mısır seferinde bir yerde geçici olarak konaklar.Tabii hemen en güzel otağ kurulup emrine hizmetçiler verilir.Bu hizmetçiler Yavuz odasından çıkınca temizliğe başlayıp o gelmeden odadan çıkarlar.Bu her akşam böyleyken,bir gün hizmetçi kızlarımızdan birinin nedense işi uzar ve O daha çıkmadan Yavuz odasına gelir.Alelacele işini bitiren kız Yavuzu ilk kez bu kadar yakından görmenin heycanıyla çıkıp gider.Sert mizacıyla tanınan Yavuz,kızımızın yüzüne bile bakmasa da kalbini fethetmiştir. Yavuzun aşkına kapılan kızcağız, çaresiz olduğunun farkındadır lakin bir şekilde sevgisini belli etmek ister.
Ertesi gün odayı temizleyip çıkarken Yavuzun yastığının altına şu notu bırakırerdi olan neylesin?..
Akşam odasına gelen Yavuz,yatacağı sırada yastığının altındaki notu bulur.Belki de Yavuzdan cevap almayı hayal bile edemeyen kıza şu cevabı yazarerdi neyse söylesin
Sonraki gün heycanla gelip yastığın altına bakan kız,yastığın altında kendi bıraktığı kağıdı görünce üzülse de arkasını çevirdiğinde kendisine yazılmış cevabı görür.Yavuzdan cevap almanın verdiği heyecanla bu cümleyi tekrar edip durur.
Ehh peki kolay mıdır koskoca Yavuz Sultan Selime derdini söylemek? Bıraktığı nottan anlıyoruz ki değildir.Zira bu sefer yastığın altına şu cümleyi yazıp bırakır:Korkuyorsa neylesin?
İyice meraklanan veya kızın derdini zaten anlamış olan Yavuz,cevap olarak şunu yazar:Hiç korkmasın söylesin.
Bu söz üzerine ümitlenen kız akşam olunca Yavuzu kapıda bekler.Yavuz geldiğinde onu beklerken görünce de zaten mizacında biraz sertlik olduğundan Söyle! diye bağırır.Zaten el pençe duran kızcağız korkudan titremeye başlar ve Efendim der devamını bir türlü getiremez.Yavuz,bir kez daha Söyle! diye bağırınca kız korkudan olduğu yere yığılır ve kalbi durur.
Yavuzun telaşından oraya koşan askerler kızcağızın ölmüş olduğunu görünce gözlerini Yavuza dikip beklerler.Durumu anlayan ve içi yanan Yavuz ise uzun süre kızın başında bekledikten sonra gözleri dolar ve şöyle der:Hakiki aşk odur ki,sevdiği uğruna kalbi dursun
orada akıllıbıdıkı unutmuştum.
itiraf ediyorum benim de var negatif elektirik aldığım hatta şalterlerimi attıran biri
ama meyra değil
ben genelden çok özelden mesajlaşıyorum, buradaki arkadaşların bir çoğuyla....
yazdım bir kenara
bende değilim
hani bana hani bana
şu burca neren bakıyorsanız benim içinde bir bakarmısınız halis mulis BALIK ım
walla okudugum saflarda en çok seyyah ile senfatınkiler vardı onlar gelince sayfaların tozunu dumanına katıyorlar
aa yeni katılanalrda onlardan geri kalmıyor maşşallah
seyyahalemi sana süperbi haberim var :)) nişanlım plastikte cerrahpaşada biz yapıyoruz dedi av malformasyonu elde
ve türkiyenin en iyi el cerrahilerinden biri orası sana göndericem dedim tamam dedi :) bekliyo sizi
sen sanki bana geveze dedin
evet evet dedin
olsun fena mı oluyo
hep sıkıntı dert anlatsak iyi mi ha iyi mi
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?