çok utandımnereye giiyosunuzz :) ya sz çok tatlısınız sölemeden geçemiycem imrenerek takipteyiz efendim :)
Al bizden de o kadarBiz de çok seviyoruz gezmeyi, bunun için fırsat yaratmaya çalışıyoruz.. normalde oldukça tutumluyuz böylece yurtdışı seyahatlerine bütçe ayırmaya çalışıyorz başka şeylerden kısarak
evlenince hızlı başladık sonra bi ara verdik başka öncelikler oldu falan
şimdi yine fırsat yaratmaya çalışıyoruz
bayramda 4 gün Lizbon 3 gün Amsterdam planı yaptık kısmetse
Ben hepsini beğendim örtmenimAl bizden de o kadar
Ekonomik tatil yapmanın yollarını da çözdük
Sömestr tatilinde çok farklı Bi yerden teklif aldım. Eğitim vereceğim. Eşimle oğlumu da götüreceğim inşallah. Tapınak filan gezeriz Bi aksilik olmazsa
Bayram'larda biz çıkamıyoruz Malesef. Aile ziyaretleri yapıyoruz.
Ama seneye yaz için bile aklımın köşesine koydum Bi yerleri
Hem Lizbon'u hem Amsterdam'ı görmedim daha.
Keyifli tatiller
Fotolarımı beğendiniz mi bakayım...
Yoklama yapacağım
Dur Bi bakayım...Ben hepsini beğendim örtmenim
canım evin sorumluluğu da ben de bir de yalnız evde kalamk sıkıyor diye sürekli arkadaşlar modu. aielemle yaşarken öle bi derdim yoktu :)
Dur Bi bakayım...
100 verdim sana hem de yıldızlı
Namazımı kılayım da sefillere devam edeyim. Hergün 30 sayfa demiştim. Bugün okudum. Ama Azıcık daha okuyayım
sağol canım
iyi eğlenceler ozamansağol canım
yok biz hiç bi yere turla gitmiyoz.. kendimiz ayarlıyoz önceden her şeyi
yılladrır merak ettiğim bir kitap bir gün elbet okurum inşallah :)Umberto Eco__Gülün Adı bitti.
Yazar Ortaçağ'da geçen, Hristiyanlık düşüncesini tartışan -bunu yaparkende İtalya'da o dönem var olan birçok tarikata ait bilgiler veriyor- aynı zamanda bir manastırda ardı ardına işlenen cinatleri çözmesiyle bir polisiye tadında bir kitap yazmış. Kitap Adso adında, rahip William'a cinayetleri çözmede yardım eden bir çömez tarafından anlatılıyor. Bu ikili bana Sherlock ve Dr.Watson'a çağrıştırdı. Tabi Adso Watson kadar bilgili değil, her ne kadar kitapta istemeden de olsa önemli bilgiler verse de. :)
Kitabın dili, ağır bir kitap ne kadar yalın olabilirse o kadar anlaşılır, çevirmeni takdir etmeden geçemiyeceğim, zor bir çevirinin hakkını vermiş bence. Eco, bir dergideki yazısında "yayınevindeki arkadaşlar çok zorlayıcı ve usanç verici buldukları ilk 100 sayfayı kısaltmamı öğütlediler. Hiç kuşkunuz olmasın, reddettim; çünkü, diye öne sürüyordum, bir insan manastıra girip orada yedi gün yaşamak istiyorsa, onun ritmini kabul etmek zorundadır. Bunu başaramazsa, kitabın bütününü de okumayı da başaramayacaktır. Bu nedenle, ilk yüz sayfanın bir kefaret ve başlangıç işlevi vardır; her kim bundan hoşlanmazsa kendi bilir, tepenin eteklerinde kalır." demiştir. Gerçekten de kitabı elime aldım bir solukta okudum demek çok zor. Eco'nun bilgi birikimi o kadar fazla ki kitaplarını genelde 'aa burda şunu mu ima etti ki' demeden kendimi alamıyorum. Kısacası, doyurucu bir roman ama sakin kafa ve de sabır gerekli.
Eco'm emeğine sağlık, huzur içinde uyu der ve susarım.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?