- 23 Aralık 2009
- 5.907
- 2.250
- 248
- Konu Sahibi ipektuncer
-
- #81
öfff ne aksiyonlu hayatın varmış beaa.
bi gün komşun eşini aldatır. öbür gün tefeciler şirketi basar....
ya niye çekiyosun bukadar belayı üstüne.
kızı kıskanmışşsın işte açıkça ortada....
okumuşsun. güzel. mak. müh olmuşsun....
bende iyi bir üni bitirdim. iyi bi yerde çalışıyorum ama evinde oturup çocuğuna kendine daha çok vakit ayıran hanımlara gıpta ediyorum. ki bu kızın maddi durumuda harikaymış. ohh ne güzel ....
(başka bir konunda da 2. çocuğu doğurunca işi bırakıp, çocuğuna daha fazla vakit ayırmak istiyosun ama maddi durumun korkutuyo seni, oysa ki o kızın hiç bir sorunu yok)
birileride çıkmış demiş ki o aşkı tattımı yok bilmeme ne..
ya adam zengin diye aşık olamaz mı
kadınlar çekemez birbirini. okadar ki düz saçlısı kıvırcık saç ister. kıvırcığı düz.. :97:
İpek lütfen artık itiraf et "sen kuzenini kıskanıyorsun"
Yahu nedir bu anlamlandıramadığınız herhangi bir davranışı "kıskançlığa" yormak anlamıyorum...
Sadece ilk mesajınızı okuyabildim.
Bunu üzerinden yorum yaptığımı bilmenizi isterim.
Siz doğru bildiğinizden şaşmayın.
Aklınızı yok yere karıştırmayın.
Farzedelim ki kuzeniniz orta halli bir adamla evlendi o zamanda size sabahlara kadar çalışacağına zengin koca bulsaydın manasında sözler eder miydi?? Hiç sanmıyorum. Nasipten öte köy yok derler. Onun nasibi kısmeti oymuş sizinkisi bu. Ki halinizde bir tuhaflıkta yok. Ne mutlu size emeğinizle hakkınızla rızkınızı kazanıyorsunuz. Hele ki sevdiğinizde bir işiniz varsa ne şanslısınız. Şahsen ben kuzeninizin sizi sevse bile size imrendiğini ama takdir etmeyi bilmediğini düşünüyorum. Gülüp geçin bence. Allah ikinizinde yuvasında mutluluğunu daim etsin. Mesleğinizde de başarılar dilerim...
Ben de bir ODTÜ mezunu olarak ve de iyi maaşlı ama çok yoğun bir işte çalışarak çoğu zaman kuzeniniz gibi düşünürken buluyorum kendimi.White collar slave( Beyaz yakalı köle)'yiz aslında çoğumuz...Tamam ayakları üzerinde durmak iyidir hoştur da, o ekonomik özgülrük her zaman daha mutlu mu ediyor bizi sanki? Çoğu zaman başımıza buyruk, kocayı çekmeyen, anlaşmaya yanaşmayan, müdahanası olmayan, kültürel birikimiyle, arkadaş çevresiyle, ve de iyi maaşıyla kendine yetebilen insanlar olduğumuz için bi dönem sabredilse atlatılabilecek anlaşmazlıklar yüzünden eşinden ayrılanlarımızın sayısı o kadar çoğaldı ki...İstifa eden arkadaşlarımın yeni hayatlarına bakınca anladım ki ev hanımıyken sosyal olmak isteyene aktivite de bol, gezmek isteyene vakit de çok.Çalışırken çok para, hiç vakit, çocuklarım mı işim mi, evim mi kariyerim mi sorgulamasındayız sürekli.Cehalet erdem işte çoğu zaman, bilgi de yük.Daha az bilmeyi, daha az düşünebilmeyi isterdim bazen...Kuzeniniz de erdemli kesimden belli ki (!) Biz kendimizi paraladıkça, yaşadığımız stres yanımıza zarar kalıyor.7 yaşımdan beri okuyorum, dersaneler sınavlar falanlar filanlar, diğer tarafta hep vasat geçmiş ama şu an çok daha rahat ve mutlu hayatlar...Aldığım eğitim bana kendine güven kazandırdı ama diğer taraftan da sorgulayıcı ve eleştirel oldumBir arkadaş demiş ya bu hayatın adaleti mi var diye, işte okumak para kazandırıyor insan, huzur, mutluluk, rahatlık gibi faktörleri belirleyen şeyler başka oluyor çoğu zaman.Kiminin aile çevresi, kiminin kocasının maddi durumu,kimininse içinden geliyor mutluluk..Bu devirde bilgi, sosyallik vs. için de eğitime çok gerek yok aslında...Edepli insanların arasında büyümek ve internet tv vs., cahil kalmak istemeyene herşeyi öğretiyor. Okumak artık sadece çile çekmek, karşılığında da para kazanmak demek..Para için başka kaynakları varsa bence de çalışmaya ve kendini harap etmeye gerek yok.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?