Ne alakası var siz yazarşık öğrenilen bir şey değil dediniz bende öğrenilen bir şey dedim. Konu sadece yazarlıkla ilgiliydi. Evet yazarşık öğrenilen bir şey ama ben eşimin maddi yönü olmayan bir işte kadınları etkileme fırsatı yakaladığını düşündüğüm için istemedim. Ben diyorum bursa sen diyorsun fatsa...O zaman biraksaydin o kadinlara verseydi dersi hayır işi olurdu, derdin neydi merak ettim o kadar olabilirligi vardi ise bu işin? Neden sorun çıkardin ki adam haklı senin düşüncelerine gore. Bir yardımı çok gormussun resmen eşine.
Sanırım benimde biraz kırgınlığım ve öfken sevgimin önünde. Daha önce yazdığım yazılardaki duygusallık bunda yok yazdıktan sonra fark ettim. Bıkkınlık var.
çocuk ruhlu ise belki de öyle yola gelir.Kesinlikle o kadar acınası bir tatmin yöntemi ki beni rahatsız ediyor bir süredir. Eşim çocuksu değil çocuktur hiç büyümeyenlerden. Bugün gelir hadi şu şehre gidelim der öbür gün gelir hadi at alalım der öbür gün gelir evi satalım der... Alkış bekler. Övülmek ister bildiğiniz çocuk. Aslan kaplan yapsam çık tepeme çıkar mıki? Ben pek övmem ben bilmem sen bilirsin erkeğimsin falan gibi davranmadim hiç. Acaba daha çok kendini bir şey sanar mıki?
Hamgisi bizim için daha iyi kestiremiyorum ama hayırlısı olsun inşallah.eşiniz geri adım atar, özür diler ve o işten vazgeçtiğini söyleyerek size gelirse ne ala, ama yapmazsa zannediyorum ki sizin içinizde daha büyük bir yara açılacak ve tamiri çok daha zor olacak.
Aslında doğru hani kadınlığını kullan diye bir şey varya ben onu hiç beceremiyorum böyle düzüm ben. Neyse onu söylüyorum. Doğuştan cilve eksikliği var bende. O işi bir çözebilsem...çocuk ruhlu ise belki de öyle yola gelir.
bazı erkekler hayır kelimesine tahammül edemez, evet canım dersiniz ama kendi dediğinizi çaktırmadan kabul ettirirsiniz.
akıllı kadınsınız, biraz daha düşünürseniz eminim çözüm bulursunuz.
hani bir söz vardır, her başarılı erkeğin arkasında kadın vardır. bunu eşinize uyarlamak gerekir belki de böylece kendisinin önemli ve başarılı, karısının ona hayran olduğunu düşünerek rahatlar.
başarılıysam senin sayende aslan kocacığım, beni övüyorlar ama sen olmasan ben yapamazdım kaplanım gibi.
çünkü ne kadar modern olursa olsun erkeklerin geneli çatır çatır hakkını savunan, kendisinden daha başarılı kadından kaçıyor. ama cilve, işve, alttan alır gibi davranıp kendi sözünü dinleyen (aslında dinleten) kadından hoşlanıyor.
Yazarlık öğrenilmez? Yazım teknikleri, anlatımı geliştirme yokları, yazı türleri? Bunları duydunuz mu hiç? Gazetelerdeki köşe yazarları okuduğunuz kitapların yazaraları izlediğiniz filmlerin senaryolarını eğitiösiz insanlar mı yazıyor sanıyorsunuz?
konu sahibinin eli yaralıYolları ,yazarları, eğitimsiz
Baştada belirttiğim gibi sağ elim kesik olduğundan kullanamıyorum, dikiller var. Bu sebeple Sol elimle yazıyorum. Bu yğzden özürde dilemiştim zaten. Düzeltince daha iyi hissettiyseniz ne ala.Yolları ,yazarları, eğitimsiz
her şey öğrenilir, bunu da öğrenirsiniz eğer isterseniz.Aslında doğru hani kadınlığını kullan diye bir şey varya ben onu hiç beceremiyorum böyle düzüm ben. Neyse onu söylüyorum. Doğuştan cilve eksikliği var bende. O işi bir çözebilsem...
Yazdığın cevaplarin ve savunmalarından sonra bu kadar ısrarla savunduğun eşini neyden kiskandin, yaptıkları bu kadar normal geliyorsa sana diye sormustum tabi dolaylı yoldan. Birazda ironi vardı ya neyse :d? Pek anlamadım ama anladığım kadarıyla cevap vereyim. Beni tez öğrencilerimden vs kıskandığından iş değiştirdiğimi belirtmiştim onun üstüne ben bu istediğine tamam desem delirirdim. Bana istediklerini yaptırıp sonra kendi istediğini yapamaz. Birde üst üste geldi diye garson olayını anlatım. Tek olaydan dolayı değil tüm bu lardan dolayı karşı çıktım.
Baştada belirttiğim gibi sağ elim kesik olduğundan kullanamıyorum, dikiller var. Bu sebeple Sol elimle yazıyorum. Bu yğzden özürde dilemiştim zaten. Düzeltince daha iyi hissettiyseniz ne ala.
Aman yarabbi:) iyiymiş sizden ders alsam?her şey öğrenilir, bunu da öğrenirsiniz eğer isterseniz.
siz de bir anda değişemezsiniz, zamanla inşallah.
ben evlenmeden önce erkeklere neredeyse tekme tokat dalan bir insanken, evlilikte "kocacım beni koru, sen olmazsan kime güvenirim, beni kim korur" cilveleri, sözleri ile ana kuzusu olmaktan karısının kuzusu olmaya terfi ettirdim.
yani isterseniz yaparsınız. ne de olsa evlilik kurumu da diplomasi, taktik gerektiriyor.
İronik yaklasiyorum anlaşamadık, neyse :dNe alakası var siz yazarşık öğrenilen bir şey değil dediniz bende öğrenilen bir şey dedim. Konu sadece yazarlıkla ilgiliydi. Evet yazarşık öğrenilen bir şey ama ben eşimin maddi yönü olmayan bir işte kadınları etkileme fırsatı yakaladığını düşündüğüm için istemedim. Ben diyorum bursa sen diyorsun fatsa...
Ayy bilmiyorumki eşimi korumak hiçte adetim değildir aslında ama başta bi sert yorum geldiye gurur yaptım heralde koruduğumumda farkımda değilimde nasıl diyim işte aldatmıyoda herif kendini kanıtlama peşinde amanda ben ne seksiyim oh oh dedikçe gıcık oldum kafasını ezmek istedim en dürüstçesi bu. Bizde gerçekten kaybetme korkusu yok hatta bu kavgalarda rutinimiz var evi terk ederim ayrı yaşarız gelir özür diler konuşulur sözler verilir bir süre soğukluk olur romantik zaman geçirmeye çalışılır belki bir tatil ve oh normale dönmüşüz. Kaybetme korkusu olmayıncada birbirimize yapmadığımız kalmıyor. Sağlam bir ders lazım onada banada. Yada gerçekten ayrılmak lazım. Kafam baya karışık.Yazdığın cevaplarin ve savunmalarından sonra bu kadar ısrarla savunduğun eşini neyden kiskandin, yaptıkları bu kadar normal geliyorsa sana diye sormustum tabi dolaylı yoldan. Birazda ironi vardı ya neyse :d
Senin işin zor. Seni kısıtlayan ama kısıtladığı şeyleri kendinde hak giren insanlarla uğraşmak zordur. Çünkü kendileri hep haklıdır. Beyinleri diğer olasılıkları dusunmek bile istemez. Kavgalarinizin şiddeti de ne zaman azalır biliyor musun? Gerçekten boşanma noktasına geldiğinizde, birbirinizi kaybedeceğinizi kesin olarak anladığınizda. Şiddetli kavga edip barışmak sizde '' nasılsa bitmeyecek'' alışkanlığı kazandırmış aslında. Aynısı bizde vardı. Anlaşmalı boşanma duruşmasının olduğu gün baktık biz cidden bosaniyoruz, 5 dk sonra hakim karşısına çıkacağız o zaman dank etti. Beni aldı bir panik, o egodan eser kalmadı. Egolarinizdan siyrilmaniz gerek ve cidden alttan almayı bilmek gerek. Boyun egmislik olarak algilardim ben, gurur yapardım çoğu şeyi. Bundan Vazgeçtim mesela. Artık sinirlendigimde mantığımı devreye sokmak icin uğraşıyorum. Agzimdan cümleler çıkmadan önce düşünüyorum.
24 sattir uyumamış kafein nikotin ve radyasyonla beslenen bağırmaktanda göğüs kafesi ağrımış kaş çatmaktan resmen kırşımış bir kadına ironi yapışır mı el insaf. Okuduğumu zor anlıyorum.İronik yaklasiyorum anlaşamadık, neyse :d
Estagfurullah.Aman yarabbi:) iyiymiş sizden ders alsam?
Beş yıl bitti öncesinde de 2 senemiz var. Gerçi biz hep böyleydik. Hiç alttan alma sakin kalma dönemimizde olamadı malesef. En başta benim o evdne gitmeme mgel olmalıydı. Hadi o sinirle olmadı sakinleşince aramalı gelmeliydi. Erkek erkek olmalı önce...Hmm güçlü kadın kendine güvensiz erkek... siz kaç yıllık evlisiniz.. ikinci ve ücüncü yılda özellikle evlilik çatırdar toplarsanız sonra sağlamlasır. Severken saçma sebeplerle ayrılmak saçma ama bunu toplamak adama düser sevdiği kadını ele yar edememeli bi erkek.. en kısa zmnda is yerine gelip konusmalı ve sizde çileden çıkarmadan açıkca konusmalısınız.. hırs ve gurur evliliğe ağır geliyor malesef
malesef evliliklerin genelinde demesem de büyuk cogunligunda tahammulsuzluk hat safhaya ulasiyor hayirlisi olsun kendini uzme tabi ki kiskanacak sahipleneceksin kocan sonuctaÖncelikle ufak bir kazadan dolayı elimde kesik olduğundan olası yazım hataları için özür diliyorum.
Daha öncede eşimle dalgalı giden bir ilişkimiz vardı. Defalarca ayrı yaşadık tıpkı bugün olduğu gibi.
Bu aralar kayın validem psikolojik bir rahatsızlık geçirdiğinden ve hastalığının bit parçası olarakta sürekli duygu sömürüsü yaptığından eşimin kafası sürekli onda. Yansıtmamaya çalışsada içten içe bunalımlarda haklı olarak. Bu da ikimizinde tahamül sınırını düşürüyor. İkimizide yoğun çalışan sürekli eve yorgun gelen insanlarız.
Bu seferki olayda açıkçası eşimi üst üste gelen bir kaç olaydan sonra kıskandığım halde susuyordum. İş yerinde gereksiz sammiyetler bardaki garson kızla gereksiz flört falan derken dolmuştum. Bunun üzerine 18-25 yaş arası kadınlara yönelik yazarlık kursunda eğitmen olmak istediğini duyunca aklıma hemen yanımda çalışan asistanları kıskanması tez yapan çocukları kıskanmaları sonucu iş değişikliği yapmam geldi daha bir dolup maddi getiriside yol parasını anca karşılayacak bu işi mantıksız gördüğümü söyledim ve bu noktada boğazının çıkarabileceği en yüksek sesle bağırmaya başladı. Bunun üzerine bende delirdim bağırmaya başladım. Sonra karşılıklı hakaretler iftiralar düşmanmışız gibi birbirimizin canını acıtacak ne varsa saydık döktük. Sonuç olarak ikimizde evi terj ettik ne o nerde ben biliyorum ne ben nerdeyim o biliyor.
Uzun süredirde iyi idare ediyorduk aslında kendimizi frenleyerek tartışıyorduk ama ortaya çıkan sonuç şu; eşimin istediği olmadığında kavga ederiz ben alttan alır kabul edersem düzeliriz. Benim fikirlerim konusunda yine tartışırıZ onun istediği olursa kavga biter ben diretirsem kavga büyür. Bu durumunda verdiği bunalmışlıkla evden çıkarken son sözüm " seni terk ediyorum. Mahkeme celbini bekle" oldu. Yani yine boşanma kararıyla çıktım o evden.
Bunu yazmadan önce eski konularına baktım büyük aşk acılarıyla yazan seven bir kadının kaleminden çıkmış yazılar. Şimdi yazdıklarıma bakıyorum bıkmış bir kadının yazıları.
Ben onu severken çok seviyorum bebeğim gibi annem gibi babam gibi en yakın arkadaşım gibi dünyadaki en seksi erkek oymuş gibi... O da beni çok sever kucağına yatırıp bir kız çocuğu sever gibi dünyanın en seksi en şanslı en güzel kadını benmişim gibi hissederim. Ama sevgimiz o kadr büyükki nefretinizde o kadaa büyük. Hırsımızda o kadar yoğun. O iki sevgili dünyanın en kanlı iki düşmanına dönüşüyor en ufak kıvılcımla.
Ne yapmalı? Ne yapmalıda kendimden bu kadar vazgeçmeden devam edebilmeli? Ne yapmalıda kalp krizi geçiriyormuşum hissi veren bu çarpıntıları baş dönmelerini geçirmeli? Acı çekmekle geçen ömrüm hep mutluluğu kovaladı ama ucundan yakalasada tuttuğu kısım elinde kaldı hep. 24 saattir sadece sigara ve kahveyle beslendim ve uyumadım beynim çok aktif olmadığından kendimi istediğim gibi ifade edemedim ama olfuğu kadaar.
Çok sevindim sizin adınıza,arada aklıma geliyordu sizin mesajlarınızi görünce,soramıyordum da.Allahıma binlerce şükürler oldunki çözdük şu an maddi bir sıkıntımız yok. İşte onunda alttan almaya çalışması laım ama ben çabalıyorum n
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?