yaa bu ne kadar güzel, ne kadar yerine cuk diye oturan bi benzetmedir :Diger yorumlarınıza bakınca sizde de bi "evini ini gibi görme" durumu var anladığım kadarıyla.
Sizde de diyorum çünkü işin aslı bende de var.
Ben insanlarla vakit geçirmeyi çok severim tabi o vakti bizim evde geçirmediğimiz sürece.
Yani bi kafede saatlerce oturabiliriz, hesabı zevkle ödeyerek bi restoranda sevdiklerimi ağırlayabilirim, sinemaya/bi oyun seyretmeye/bowlinge gidebiliriz, yeni yerler keşfedip saçma sapan sokaklarda kaybolabiliriz, birlikte tatile çıkabiliriz...Ama bize gelmesinler arkadaş.
Evim benim mabedim gibi. Tabiri caizse "ayının ini" gibi. O dışarıda çok sevdiğim insanları evimde görünce inine düşman girmiş ayı gibi tedirgin oluyorum ben, rahatsız oluyorum.Yüzlerine karşı asla belli etmem, çok da iyi agırlarım ama içim huzursuz.
Kendi evimde ayaklarımı toplayarak oturmak istemiyorum, ne giydiğime dikkat etmek istemiyorum; koltuk minderleri yeterince kabarık mı, tuvalet aynasında hiç su damlası kalmış mı, kaç çesit börek yapılması gerekiyor diye düşünmek istemiyorum.
Kahvemi yapıp bornozumla oturup kitap okumayı daima misafire tercih ederim.
Böyle işte, bi garip hal.
Not:Evde agırlamayı sevdigim bi avuç insan var mesela ama onlar da zihnime nasıl yerlestilerse misafir gibi görünmüyolar bana.
eşim hep yemekli gelsin istiyor ama diğer taraftan çok çeşit yapma, bi iki bişey olsa yeter diyor ama ben rahat edemiyorum öyle olunca
Been de cok samimi arkadaslarim haric misafir sevmem. Ben adosyal olarak goruyorum kendimi. Gorustugum insan sayisi sinirlidir hemen kaynasamam.napacaz peki, çözüm nebugün bana çok kızdı gene, ben arkadaşlarımla dışarıda görüşeyim, eşleriyle gelip gitme işi olmasın dedi,biri geleceği zaman suratın beş karış oluyor dedi, misafire karşı güleryüzlüsün ama öncesinde burnumdan getiriyorsun, sonrasında ise yoruldum deyip başımın etini yiyosun dedi kendimi çok bencil, asosyal hissettim
Ay bende sevmem misafiri...Misafir geleceği zaman o kadar gerilip, mutsuz oluyorum ki,etrafı toplama, yemek yapma telaşı sarıyor beni, cok yoruluyorum,evimde misafir ağırlamak işkence gibi geliyor,içe dönüğüm, eşimde tam tersi çok sosyal, bundan ötürü çok tartışır olduk...Yoksa ben asosyal miyim? diye düşünür oldum
Özel derslere gidiyorum birde 2 yaşında çok çılgın hareketli bi veledim var :)Çalışıyor musunuz acaba? Merak ettim yanlızca yanlış anlamayın lütfen.
Napsam ,ne koysam,nasi hizmet etsem de beni begenseler, laf soz etmeseler ,mahcup olmayayim diye dusunuyorsun bence..Evet genelde eşimin arkadaşları ya da akrabaları, aslında bi patavatsızlıklarını da görmedim , kötü insanlar diyemem ama onları ağırlamak bana zevk vermiyor
Sen yine iyisin canım ya,bizimkiler bir gelmelerinde dikkat ettim de evde açılmadık çekmece kalmadı,çocuklar önde büyükler arka da birde pişkin pişkin burası dağınıkmış burayı da bi ara topla diyorlar(inan dondum kaldım cevap bile veremedim tabi sonradan kendime çooook kızdım ama)Ne dersin ne yaparsın bunlara.Ama arkadaşlarımı ağırlamayı severimBunun asosyallikle zerre alakası yok. Ben de misafirden hoşlanmıyorum ama dışarıda buluşmaya koşa koşa giderim. Evde hazırlık yapmak, orayı burayı toplayıp silmek bana zor geliyor çünkü süper kadın değilim. Evim bal dök yala değildir ama bizim kadınların standartları malum. Bir kere çağırdım misafir, eve şöyle bir baktılar dolap içlerine kadar, bir tanesi "yanlış anlama ama ben herhalde kriz geçirirdim fazla titizim bana yetmezdi bu dolaplar" dedi. Bir diğer eşimin akrabası ise kalkmış ev geziyor kendi kendine kapıları açıp bakıyor. Kime sordu acaba gezerken. Böyle misafirler oldukça insan gerilir, dillerinde olmasa da gözlerinde var sevmiyorum süper kadın zihinli misafirleri. Şöyle benim gibi rahat ve açık aramaya değil bir çay içip bir kek yiyip muhabbet etmeye gelecek insan gelsin yatıya kalsın.
Aynı ben... "Tuvaleti banyoyu geçen gün temizledim ama gene temizleyeyim mi,salonun bi tozunu alayım mı, havluları değiştireyim mi, ne çorbası yapayım, ana yemek ne olsun, güzel olacak mı, tatlı ne yapsam, ayy eksik malzemeyi nasıl gidip alsam diye diye panikleye panikleye bütün gün hazırlık yapıyorum, eşim evdeyse onuda bu paniğin içine sürüklüyorum, bağırıp çağırıyorum,yardım etse bile rahat olamıyorum, misafir geldikten sonrada sürekli bi hizmet hali, yok yemekleri hafif ısıt, masayı kur ve kaldır, çay servisine yetiş, bulaşık makinesine hemen diz bilmem ne bilmem ne, mutlaka eşimde servise yardım ediyor ama sonucta en çok işi yapan benim, misafirler gidince de belim her seferinde ağrıdan kopuyo, bel - boyun fıtığıda var bende, bunu dile getirincede eşim diyor ki "aman gelmesinler o zaman, bıdı bıdın hiç çekilmiyor, direk misafirler gelmesin bize de kurtul diyor"evet hiç misafir gelmesin istemiyorum da diyemiyorum, kalpsiz taş yürekli bi hanım konumuna düşmek istemem
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?