- 19 Mayıs 2020
- 47.318
- 212.583
- 548
Kocasından şiddet gören prof kadın, kocadan habersiz kuruş harcayamayan öğretmen kadın örneği bir tercih durumu. Bu kadınlar elinde gücü olmasına rağmen bir aksiyon almıyorlar, neden çünkü o hayatı seçmişler. Konu sahibi evde oturarak sanki söz sahibi mi eve giren gelirde? Zaruriyet ve özgür irade farkı var. Karşı koyacak gücün varken elindeki her kuruşu verir dayağını yer oturursun bu tercihtir. Çalışmadığın için çalışan kocan sana bir dilim fazla ekmeği çok görür, evde oturarak da böyle bir adamla baş edemezsin, tek lafıyla susturur, bu zaruriyet olur.Siz de konunun başından beri sürekli çalışan kadınlardan bahsediyorsunuz ama her çalışan kadın özgürce dilediğini alamıyor, sizin bahsettiğiniz gibi onurlu bir hayat yaşadığı anlamına da gelmiyor. Nice prof kadınlar var evde kocadan şiddet gören. Ya da nice doktorlar var kartı kocasında olup eşinden izinsiz tek parça alışveriş yapamayan. Bizzat tanıdığım öğretmen var eşi çok para harcadığına karar verip! alışveriş yapmasını yasaklamış. "Kime göre neye göre çok fazla" diye sorarsın mesela ama onu bile soramamış
Bu arada tekrar etme ihtiyacı duyuyorum, sosyoekonomik durumu veya eğitimi ne olursa olsun bir insanın ekonomik fiziksel duygusal veya cinsel şiddete uğraması, onurunu kaybettiği anlamına gelmez...Uğrayan değil şiddeti uygulayandir "onursuz " olan...Bu vesileyle hayatının bir döneminde şiddetle karsilasmış veya şu anda şiddet görmekte olan bütün kızkardeslerime sarılıyorum ve güçlü olmalarını diliyorum...Her çalışan kadın özgürce dilediğini alamıyor, sizin bahsettiğiniz gibi onurlu bir hayat yaşadığı anlamına da gelmiyor. Nice prof kadınlar var evde kocadan şiddet gören. Ya da nice doktorlar var kartı kocasında olup eşinden izinsiz tek parça alışveriş yapamayan.
Ev ,araba ve borç olarak 3 aşağı 5 yukarı aynı olduğunuz , çalışan karı koca sizden kötü durumdaysa eşiniz abilik yapıp ev ekonomisi dersi versin.
Kamu personeli olmaktan com daha kolay ve konforlu emin olun ..Bu konuda da lafı açıldığına göre sormak istiyorum. Ben devlet memuruyum atanıp göreve başladım. Fakat mesela ev hanımı bi kadının iş bulabilme olasılığı kolay oluyor mu? Benim gözüme biraz korkutucu geliyor bilinmezlik. Özel sektörde iş arama durumları vs. Bir de aşırı yorup çok az para veriyorlar diye biliyorum. İş bulmak kolay mı bu kadar?
Ay ben yarin KPSS ye gireceğim beni heyecanlandirmayinMuhteşem kendine yatırım planı KPSS de olabilir.
Kusura bakmaYanlış kişiye yazdınız sanırım.
Kocasından şiddet gören prof kadın, kocadan habersiz kuruş harcayamayan öğretmen kadın örneği bir tercih durumu. Bu kadınlar elinde gücü olmasına rağmen bir aksiyon almıyorlar, neden çünkü o hayatı seçmişler. Konu sahibi evde oturarak sanki söz sahibi mi eve giren gelirde? Zaruriyet ve özgür irade farkı var. Karşı koyacak gücün varken elindeki her kuruşu verir dayağını yer oturursun bu tercihtir. Çalışmadığın için çalışan kocan sana bir dilim fazla ekmeği çok görür, evde oturarak da böyle bir adamla baş edemezsin, tek lafıyla susturur, bu zaruriyet olur.
Benim gözümde kocasından şiddet gören prof kadın veya eşinden habersiz para harcayamayan öğretmenin konu sahibinden bi farkı yok. Güçleri olduğu halde boşanmak istemiyor bu şiddete maruz kalıyorlar. Boşanamamak farklıdır ama boşanmamak çok farklı. Bakın konu sahibinin kocası problemli. Bu kadın işe girip para kazansa da harcayamayacak, yine eş ailesine para yollanacak. Çünkü adamın zihniyeti bu. Bu durumda para harcayamayan öğretmenden ne farkı kalacak. Ozmn da mesleği olan kadınsın boşansana niye çekiyorsun denilecek. Benim demek istediğim problemin kadınlarda değil tamamen erkeklerin zihniyetinde olduğuBu arada tekrar etme ihtiyacı duyuyorum, sosyoekonomik durumu veya eğitimi ne olursa olsun bir insanın ekonomik fiziksel duygusal veya cinsel şiddete uğraması, onurunu kaybettiği anlamına gelmez...Uğrayan değil şiddeti uygulayandir "onursuz " olan...Bu vesileyle hayatının bir döneminde şiddetle karsilasmış veya şu anda şiddet görmekte olan bütün kızkardeslerime sarılıyorum ve güçlü olmalarını diliyorum...
Ben şiddete uğrayan kadınlar onursuzdur demedim, saptırmayın isterseniz. Ama siz her şeyi paraya bağladığınız için, çalışsa onurlu olurdu dediğiniz için her çalışan da söz hakkı olmuyor anlamında dedim onuBu arada tekrar etme ihtiyacı duyuyorum, sosyoekonomik durumu veya eğitimi ne olursa olsun bir insanın ekonomik fiziksel duygusal veya cinsel şiddete uğraması, onurunu kaybettiği anlamına gelmez...Uğrayan değil şiddeti uygulayandir "onursuz " olan...Bu vesileyle hayatının bir döneminde şiddetle karsilasmış veya şu anda şiddet görmekte olan bütün kızkardeslerime sarılıyorum ve güçlü olmalarını diliyorum...
Ben bunu nerde demişim?Ben şiddete uğrayan kadınlar onursuzdur demedim, saptırmayın isterseniz. Ama siz her şeyi paraya bağladığınız için, çalışsa onurlu olurdu dediğiniz için her çalışan da söz hakkı olmuyor anlamında dedim onu
Konunu başından beri yazdığınız mesajların alt metni bu değil mi, illa birebir yazmak mı gerekiyor.Ben bunu nerde demişim?
Siz de konunun başından beri sürekli çalışan kadınlardan bahsediyorsunuz ama her çalışan kadın özgürce dilediğini alamıyor, sizin bahsettiğiniz gibi onurlu bir hayat yaşadığı anlamına da gelmiyor. Nice prof kadınlar var evde kocadan şiddet gören. Ya da nice doktorlar var kartı kocasında olup eşinden izinsiz tek parça alışveriş yapamayan. Bizzat tanıdığım öğretmen var eşi çok para harcadığına karar verip! alışveriş yapmasını yasaklamış. "
Ben şiddete uğrayan kadınlar onursuzdur demedim, saptırmayın isterseniz. Ama siz her şeyi paraya bağladığınız için, çalışsa onurlu olurdu dediğiniz için her çalışan da söz hakkı olmuyor anlamında dedim onu
Benim gözümde kocasından şiddet gören prof kadın veya eşinden habersiz para harcayamayan öğretmenin konu sahibinden bi farkı yok.
Sanmıyorum, üç kuruşa çok ağır iş yaptırıyorlar genellikle. Çok az sektörde dediğiniz gibi olabilirKamu personeli olmaktan com daha kolay ve konforlu emin olun ..
Adamda problem olduğunda hemfikiriz. Peki adam ciddi problemli ise ilerde çocuklu haliyle , çalisiyor olsa da olmasa da konu sahibine ne diycez? Boşan kurtul diycez...Peki boşanması için önce ne gerekli? Ekonomik özgürlük....O güne kadar bütün parasına el koyulmuş olsa da düzenli geliri olan bir kadın kimseye el açmadan yoluna bakabilir, ama hiç desteği ve geliri yoksa dik durup çocugunu koruyabilir mi sizce?Konunu başından beri yazdığınız mesajların alt metni bu değil mi, illa birebir yazmak mı gerekiyor.
Sizle aynı düşüncedeyim orda bi sıkıntı yok evet kadın kocası çok kazansa da çalışmalı... Siz bu kadına başından beri çalışsaydın deyip duruyorsunuz. Bu kadın çalışsa da farklı olmayacaktı diyorum. Bu adam yine kadına parasal konularda söz hakkı tanımayacaktı. Çünkü adamda problem var
Yani biz de elindekini elinle vermek ile kendini adamın eline mecbur etmek arasındaki farktan bahsediyoruz. Çalışan kadına çekme boşan diyoruz çünkü biliyoruz ki bunu yapmaya gücü var. Çalışmayana ne dicez? Bırak yeni bir hayat kurmayı cebinde dava harcı ödeyecek parası olmayan kadın napacak? Zaten ilk denen şey iş bul çalış oluyor. Aile desteği varsa bile bi yaştan sonra o da bitiyor. Kimsenin sabrını taşırmadan bi yol çizmesini söylüyoruz. Yani paran yoksa hiçbirşeyin yok, söyleyecek tek sözün yok. Vicdana kalıyorsun. Hayat böyle yani kuralları ben yazmadım olanı söylüyorum.Benim gözümde kocasından şiddet gören prof kadın veya eşinden habersiz para harcayamayan öğretmenin konu sahibinden bi farkı yok. Güçleri olduğu halde boşanmak istemiyor bu şiddete maruz kalıyorlar. Boşanamamak farklıdır ama boşanmamak çok farklı. Bakın konu sahibinin kocası problemli. Bu kadın işe girip para kazansa da harcayamayacak, yine eş ailesine para yollanacak. Çünkü adamın zihniyeti bu. Bu durumda para harcayamayan öğretmenden ne farkı kalacak. Ozmn da mesleği olan kadınsın boşansana niye çekiyorsun denilecek. Benim demek istediğim problemin kadınlarda değil tamamen erkeklerin zihniyetinde olduğu
Mesajlarında sıkıntı olan ne anlayamadım. Konunun başından beri çalışsan böyle olmaz, kocana muhtaç olmazsın,onurlu olursun denmiyor mu? Mesele sadece çalışmak değil yani. Hani demişsiniz ya adam bozuk çalışsa rahatça boşanır. Herkes öyle değil işte. Sizce dayak yiyen her kadının mı boşanmaya imkanı yok
Ben sizi anladim , üst mesajlarımda da yazdım, her ev hanımı zor durumda değil tıpkı her çalışan kadının evliliginin mükemmel olmadığı gibi...Ama iş katlanilmayacak kadar kötüye gittiğinde veya mutsuz olduğunda (bunlar da kişiden kişiye değişir) çalışan veya ailesinden varlıklı olan bir kadının çozum yollarıyla, eli ekmek tutabilecek haldeyken bile isteye bunu tercih etmeyen kadının çozum yolları aynı mıdır? Hangisi "muhtaç" duruma düşer? Dün burda açilan iki konu vardı, ikisi de kocaları tarafından ölümle tehdit edilen kadinlardi...Birisi çalisiyordu diğeri bebek yüzünden çalismiyordu, hiç kimse burda onların onurunu sorgulamadi, kocalarına beddua zinciri yaptık ama ikisine de yüreğimiz hopladi , ikisine de hemen hemen ayni tavsiyeler verildi....Bir de bebeğine 7 liralık bir emzik almak için kocasıyla gunlerce kavga ettigini söyleyen ve 7 lirayı alabidığı için bununla övünen bir kadın vardı...Keşke çalissaniz veya bosansaniz diyenleri de Türk aile yapısını bozmakla suçladi...Mesele sadece çalışmak değil yani. Hani demişsiniz ya adam bozuk çalışsa rahatça boşanır. Herkes öyle değil işte. Sizce dayak yiyen her kadının mı boşanmaya imkanı yok
Anlaşabiliyor olduğumuza sevindim. İnşallah tüm hem cinslerimiz rahat ve mutlu bir hayat yaşarBen sizi anladim , üst mesajlarımda da yazdım, her ev hanımı zor durumda değil tıpkı her çalışan kadının evliliginin mükemmel olmadığı gibi...Ama iş katlanilmayacak kadar kötüye gittiğinde veya mutsuz olduğunda (bunlar da kişiden kişiye değişir) çalışan veya ailesinden varlıklı olan bir kadının çozum yollarıyla, eli ekmek tutabilecek haldeyken bile isteye bunu tercih etmeyen kadının çozum yolları aynı mıdır? Hangisi "muhtaç" duruma düşer? Dün burda açilan iki konu vardı, ikisi de kocaları tarafından ölümle tehdit edilen kadinlardi...Birisi çalisiyordu diğeri bebek yüzünden çalismiyordu, hiç kimse burda onların onurunu sorgulamadi, kocalarına beddua zinciri yaptık ama ikisine de yüreğimiz hopladi , ikisine de hemen hemen ayni tavsiyeler verildi....Bir de bebeğine 7 liralık bir emzik almak için kocasıyla gunlerce kavga ettigini söyleyen ve 7 lirayı alabidığı için bununla övünen bir kadın vardı...Keşke çalissaniz veya bosansaniz diyenleri de Türk aile yapısını bozmakla suçladi...
Maalesef yüzde doksan oranında yok...Gidecek yeri veya gücü yoksa hele çocukları varsa dövse de sovse de kalıyorlar..Çunku çareleri yok...Kalan yüzde 10 ise ellerindeki gücü kullanmayı öğrendikleri veya yaşadıklarını analiz edebildikleri anda er ya da geç kurtuluyorlar....Aradaki fark da büyük oluyor...Sizce dayak yiyen her kadının mı boşanmaya imkanı yok
Oha dayııı link atsana bu korkunç konuyu okumak isterim.Bir de bebeğine 7 liralık bir emzik almak için kocasıyla gunlerce kavga ettigini söyleyen ve 7 lirayı alabidığı için bununla övünen bir kadın vardı...Keşke çalissaniz veya bosansaniz diyenleri de Türk aile yapısını bozmakla suçladi...
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?