- 29 Ocak 2021
- 1.778
- 3.400
- 53
- Konu Sahibi kafestekikiz
-
- #61
Daha önce konu da açmıştım. Eşim evlilik başlangıcında çok yardımcı oluyordu yaptıklarını söyleyince herkes şaşırıyordu. Ama 2019 Ekim den sonra bitti. Önce ayağı kırıldı 4 ay yattı. O süreçte okula git gel market çocuk ekmek al.hep bendeydi. Sonra iyileşti ama artık hiçbir şey yapmamaya başladı. Üstüne pandemi de çıkınca tamamen bitti. Kaç kez konuştum çözüm bulamadım son 2 ayda.Eşinizden yardım isteyebilirsiniz, leylekler getirmedi bu çocuğu. Böyle alıştırırsanız, iyice tembelliğe alışacaktır eşiniz.
Bak bence sorun ne biliyo musun? Şunu yazmışsın ya "eşimle bile kırk yıllık evli gibiyiz. işe gitsin gelsin yemek yiyelim oturalım, çocuğu uyutayım birkaç saat sonra ben de yatayım. hayatım bundan ibaret. " he işte hayatında heyecan yok, heyecanı geçtim bi mutluluk bulamıyorsun bir değişken yok yarın ne olacak biliyorsun ve artık bu seni bunaltıyor. Sorun ne çocuğa bakman ne özgürlüğünü özlemen, sorun eşinle olan bu ilişkin. Eğer ki birlikte daha sosyal ya da ondan beklentin her ne ise bu beklentilerini karşılayan biri olsaydı sen çocuğunla da mutlu olurdun evliliğinde de. Severek mi evlendiniz peki? Boşanma konusunda hızlı davranma derim önce bi eşinle konuşmalısın. İlişkiniz olduğunu hissetmeye sadece çocuk bakıcısı, eve gelen kocanın bakıcısı olmadığını düşünüp hissetmeye ihtiyacın var, kadınsal duygularının okşanmaya ihtiyacın var ya da en azından biraz daha samimi bir evlilik hayatına. Sadece bu monotonluktan sıkılmışsın gibi. Sürekli "bişileri doğru yapmalıyım" düşünce tarzına girmeye başladığından dolayı bence tüm yazdıkların. Robot elbette değilsin ama kocanla samimi bir konuşma yapman şart konuştuğun halde değişmiyor ise sen bir şeyler öner ve birlikte hatta çocuğunla birlikte bazen de özel ikinize ait bir akşam veya hangi saatiniz uygunsa ona göre bir şeyler deneyebilirsin. Çocuktan vakit bulamıyorsun belki de sıkıldın artık ama boşanmadan önce mutlu olabilecek misin emin ol, boşandıktan sonra aklında kalmasınevliliği ve çocuk büyütmenin sorumluluğunu kaldıramıyorum. sabahtan akşama kadar çocukla evdeyim o kadar boğuluyorum ki. benden eser kalmadı. eski hayatımı özlüyorum, özgürlüğümü. artık çocuktan bağımsız bir şey yapamayacak olmak, veya yapsam bile aklımın hep çocukta kalacak olması beni kahrediyor. ha çocuğumu çoook seviyorum o ayrı. ama mantıklı düşününce akıl alacak iş değilmiş yani. eşimle bile kırk yıllık evli gibiyiz. işe gitsin gelsin yemek yiyelim oturalım, çocuğu uyutayım birkaç saat sonra ben de yatayım. hayatım bundan ibaret. ailesi desen kötü insanlar değil ama gidecek olunca çarpıntım başlıyor, kaynar sular dökülüyor başımdan aşağı. zerre haz etmiyorum akraba ziyareti falan. evlilik insanı değilmişim kesinlikle. geri dönüşü olmaması da mahvediyor beni. boşanmayı düşünüyorum bazen, boşansam ailem yanında kalalım isteyecek zaten ömrüm onlardan uzak kalmaya çalışmakla geçti. iki ucu ... değnek. çok çıkmazda hissediyorum kendimi, çaresiz. şu an maddiyat el vermiyor ama psikoloğa gideceğim en kısa sürede. var mı benim gibi hisseden? hislerimi paylaşmaya çok ihtiyacım var.
Bana göre evlat bir yük değil lütuftur, şükür sebebidir. Siz istemeyerek mi evlat sahibi oldunuz?çocuk büyüdükçe derdi de büyür derler ama bakalım... o zaman da parka götür, etkinlik yap, kreşe götür getir derken gün bitecek muhtemelen. ..
Bendede bu sorun var. Beklenti içinde yim eşimden cok. Evet hakliyim. Beklenti de olmamız cok normal. Ama yapmayinca buyukkk hayal kirikligi ve kavga . Cunku neden yapmadı diye uzulup duruyorum. Niye değişmiyor diye. Bunu naskl asicazBütün mutsuzlukların 1. Nedeni Ekonomi Yetersizliği..
2. Nedeni Pandemi
3. Nedeni de Eşleri merkezimize koymamız.
Ben yurtdisindym . Kucuk cocuklqrim. Istemedhnz anneler varya. Keske biri olsada. Birakabilsem.insanlardan bir şey istemeyi becerebilen bir insan değilim, ha eşime söylesem hemen yarın kapıda annesi. bir ay kalır gitmez istesem ama istemiyorum işte kendi annemi bile. insan sevmiyorum pekkendim halletmeye çalışıyorum her şeyi, böyle daha rahat oluyor kafam kimseye gebe kalmamış oluyorum
eşim evde olduğu zaman markete gidip geliyorum bazen, çok az da olsa etki ediyor
Bende evliyken böyle hissediyordum hem evlilik insanı olmadığımdan hemde eşim çok aşırı sıkıcıydı diye düşünüyorum eşinizle aktivite yapsanız bi nebze de olsa düzelir sanki bu hisevliliği ve çocuk büyütmenin sorumluluğunu kaldıramıyorum. sabahtan akşama kadar çocukla evdeyim o kadar boğuluyorum ki. benden eser kalmadı. eski hayatımı özlüyorum, özgürlüğümü. artık çocuktan bağımsız bir şey yapamayacak olmak, veya yapsam bile aklımın hep çocukta kalacak olması beni kahrediyor. ha çocuğumu çoook seviyorum o ayrı. ama mantıklı düşününce akıl alacak iş değilmiş yani. eşimle bile kırk yıllık evli gibiyiz. işe gitsin gelsin yemek yiyelim oturalım, çocuğu uyutayım birkaç saat sonra ben de yatayım. hayatım bundan ibaret. ailesi desen kötü insanlar değil ama gidecek olunca çarpıntım başlıyor, kaynar sular dökülüyor başımdan aşağı. zerre haz etmiyorum akraba ziyareti falan. evlilik insanı değilmişim kesinlikle. geri dönüşü olmaması da mahvediyor beni. boşanmayı düşünüyorum bazen, boşansam ailem yanında kalalım isteyecek zaten ömrüm onlardan uzak kalmaya çalışmakla geçti. iki ucu ... değnek. çok çıkmazda hissediyorum kendimi, çaresiz. şu an maddiyat el vermiyor ama psikoloğa gideceğim en kısa sürede. var mı benim gibi hisseden? hislerimi paylaşmaya çok ihtiyacım var.
bunu da denedim, ağladı huysuzlandı, bu sefer çocuğu sustur kucağına al bir yandan araba, kabus oldu.Esinizi neden bekliyorsunuz ki?
Koyun bebeginizi arabasina çıkın yuruyus yapin. Havalar guzel artik cocugada iyi gelir hava almak sizede.
güzel yorumunuza çok teşekkür ederim. gerçekten eş çok önemli bir faktör.Oğlumu uyuturken yazacaktım ama o ara ben de dalmışım biraz . 1 saat 10 dakikada anca dalabildi. Sonra mutfağı toparladım falan derken unuttum. Zaten 23.30 da uyudu şimdi de terlemiş diye uyandı. Üstünü değiştirdim sallıyorum.
İlk zamanlar çok zor geliyor. Daha çok uykusuz kalınıyor bölünüyor. Ama geçecek bence. Hoş bizim şimdilik yine uyanıyor tam deliksiz uyumuyoruz ama eskiye göre yine iyiyiz.
Ben ilk atanıp tek başıma ev tuttuğum zamanlarımı özlüyorum. Özgürlük var param var. Her şey kafama göreydi. Şimdi her şey başka . Aslında eşlerimiz gerçekten yeterli destek olsa biz bunları düşünüp üzülmeyiz boş yere. Ama yapmıyorlar. Haliyle de yorgunluk stres derken niye diye sorguluyor insan. Niye çocuk doğurdum, hiç geçmeyecek falan diyor insan...
Ben yardım istemeyi çok bilmiyorum ama siz isteyin bence .Ancak yardımla düzelecektir.
Kendinize özel bir zaman ayırın gün içinde mutlaka. Umarım sağlıkla geçer günleriniz.
doğru söylüyorsunuz, zaten öyle düşünmemeye çalışıyorum kendimi telkin ediyorum sürekli. alışacaksın, kabullen durumu gibi.Günümüzde genel olarak tüm stres ve mutsuzluklara depresyon diyorlar. Ama bunun yanlıs oldugunu söyleyen birçok psikolog var. Siz şu an bir doktora gitseniz eğer emzirmiyorsanız size antidepresan yazacaktır. Ama burdaki birçok üye size hak veriyor, bu durumda bıkkın hissetmenizin doğal bir durum oldugunu söylüyor ki çok haklılar.
Yani siz depresyondayım diye düsünürseniz sizin için her şey daha da zorlaşır. Oysaki bu depresyon filan degil. Monoton hayattan sıkılmışsınız,sosyal bir ortamınız yok, 7 aylık bir bebek sürekli dikkat ve bakım gerektiriyor vs vs. Bu durumda bıkkın hissetmeniz zaten çok normal.Yani tüm duygular bizim için.sürekli neşeli mutlu olmamız mümkün degil bir insan olarak.Bence şu an için yapmanız gerekenler bazı zamanlar bebeğinizi eşinizin yanında bırakıp haftalık bir kez de olsa 2-3 saat yalnız dolaşmak,bazı günler bebek arabasıyla ailecek dışarı çıkıp vakit geçirmek, bu günlerin de geçecegini ve çocugunuzun da kendi başına bir birey olunca tekrardan eski hayatınıza döneceginizi düsünmek.
Büyüdükce dertleri de büyüyor diyenlerin canını sıkmasına izin verme.
7 aylık bir bebek bakımı mı zor 10 yaşındaki bir çocugun bakımı mı? Ki zaten 10 yasındaki çocuk güzel şekilde yetistirildiginde kendi ihtiyaçlarını kendi görebilen biri oluyor.
Ödev,yazılı konularını da kafana takma şimdiden. Insallah ileride sorumluluk sahibi olur ödevlerini,sorumluluklarını seni zorlamadan kendiliğinden yerine getirir.
kaybınıza çok çok üzüldüm, bence arkadaşların dediği gibi geçici bir süreç ancak çok zor. yani anne olmayı gerçekten çok istemek ve kendini buna adamak gerekiyor bence.Ben hamileyken tam da böyle hissediyordum. Bebeklerimi malesef kaybettim ama acaba doğsalardı sizin gibi mi hissederdim yoksa hamilelik bunalimimiydi bilmiyorum. Ikiz olduklarını öğrenince çok strese girmiştim istemediğim birşeydi çünkü ikiz.
umarım bir bebek nasip olur size, isteyen herkese nasip olsun. ben hamile kaldığımda korunuyorduk, plansızdı yani. doğru söylemek gerekirse ben hiç istemedim, eşim çok baskı yaptı bana. kaç tane doktorla görüşmüştüm götürmedi. biraz da bundan dolayı böyle pişmanlıklar yaşıyorumKaç yaşındasınız? Bizde eşimle aksine bi evladımız olsun diye altı aydır uğraşıyoruz ve çok heyecanlıyız. Böyle hissetmenize üzüldüm
çocuk istemeyen biri kesinlikle yapmamalı ne sebep olursa olsun, bunu diyebilirim sizeİşte bu açtığınız konunuz gibi düşüncelere sahip olduğum için bende çocuk istemiyorum
söylediklerinizde çok haklısınız, moralim bozulmadı çünkü bütün günüm bunları düşünmekle geçiyorYeni evliyim esim de ben de 29 yasindayiz. Cocugumuz yok cunku tam da sizin gibi, ustelik bir ömur sizin gibi hissedecegim icin cocuk istemiyorum, esim de istemiyor.
Bence dunyaya cocuk getirmek hele de anne olmak deli cesareti isteyen bir sey. Ozellikle anne dedim cunku malesef bizim turk ailelerinde en ilgili baba bile annenin yarisi etmez ( genel olarak boyle dusunuyorum) o yuzden anne olmak baba olmaktan daha da yipratici.
Yurtdisindayim inanin Avrupadaki turk erkekleri de bizim ulkedekilerden farksiz, cocuk hep annenin yukumlulugunde.
Bir omur bu yukumluluge mecbur olmak, aklinin hep onda olmasi, bir omur bitmeyecek sorumluluklari, hastaligi, basina bisey gelse yasayacagim acısı, benim basima bisey gelse arkamda yarim can birakacak olma kaygısı, hastaliklar caginda kendini ve cocugu koruma telaşı, basta bunlar dusundukce beni inanilmaz geren şeyler.
En basindan zaten hamileligi, kilosu, vucudunun bozulmasi ve belki birdaha eskisi gibi olmayacak olmasi,
Uykusuzlugu, stresi, kosturmacasi, kendime bir daha eskisi gibi vaktimin kalmayacak olmasi, istedigim an esimle istedigim yere gidemeyip istedigimi yapamayacagimi bilmesi, kendim halim olmadiginda pizza soyleyecekken cocuk var diye mecburen sebze corbalari saglikli yemekler yapmasi, okulu dersi , buyuyup biyerlere gittiginde aklinin hep onda olacak olmasi, hayatindaki insanlar sevgilisi ya da esi uzerse sıkıntısı...
Tum tevelleri gecip cocugun da cocuga karisinca tam biraz rahat edeyim diyecegin zaman bu defa hobaaa torun bakması
Yani yok mumkun degil, olacak sey degil.
Moralini daha da bozduysam ozur dilerim konu sahibi.
Sadece fikirlerimi ve duygularimi paylastim ve benim gibi dusunenler var mi diye merak da ediyorum acikcasi.
Malum erkek cocuk istemiyorum dediginde olsun olunca seversin deyip, kadin istemiyorum dediginde öcü gormus gibi hatta nerdeyse seytan gormus gibi bakan, anne olmak istemeyeni elinden gelse taslayacak olan insanlarin hic de az olmadigi bir toplumda yasiyoruz.
sizin adınıza çok üzüldüm, nasıl geçecek bu ruh halimiz inanın bilmiyorum.15 aylık bebeğim var, onu seviyorum ama tamamen sizinle aynı fikirdeyim. Çoğu gece yatarken Allahım sabaha ikimiz de uyanmayalım diyorum. Çok mutlu bir insandım. Sevdiğim bir şarkıyı dinler mutlu olurdum. Yaz tatilinde memlekette bir anın hayalini kurar günlerce yüzümde gülücük gezerdim. Şimdi yaşamıyorum. Hayal kurmuyorum. Arabaya binip ruhumu okşayan bir müzik dinlemeyeli aylar oldu. Çocuğu evde bırak, çık gez, dinle deseniz, aklım evde, sizin dediğiniz gibi hiçbir şey asla eskisi gibi olmayacak. Bana keyif veren ne varsa bitti. Ot gibi bir insan oldum. Eşim de aynı şekilde. Üstelik bu durum dolayısıyla gergin insanlar da olduk. Ot b.ktan tartışıp, saygısızlaşıyoruz.
gelişime, yeni fikirlere, aktiviteye o kadar kapalı ki... defalarca oturup konuştum bak bana yardımcı ol kaldıramıyorum ben. psikolojim çok kötü dedim. tamam haklısın diyor ama yine aynı. çocuğu 10 dk tutsa hemen salıncağa vs koymaya çalışıyor ben de bıktım sürekli bir şey istemektenBak bence sorun ne biliyo musun? Şunu yazmışsın ya "eşimle bile kırk yıllık evli gibiyiz. işe gitsin gelsin yemek yiyelim oturalım, çocuğu uyutayım birkaç saat sonra ben de yatayım. hayatım bundan ibaret. " he işte hayatında heyecan yok, heyecanı geçtim bi mutluluk bulamıyorsun bir değişken yok yarın ne olacak biliyorsun ve artık bu seni bunaltıyor. Sorun ne çocuğa bakman ne özgürlüğünü özlemen, sorun eşinle olan bu ilişkin. Eğer ki birlikte daha sosyal ya da ondan beklentin her ne ise bu beklentilerini karşılayan biri olsaydı sen çocuğunla da mutlu olurdun evliliğinde de. Severek mi evlendiniz peki? Boşanma konusunda hızlı davranma derim önce bi eşinle konuşmalısın. İlişkiniz olduğunu hissetmeye sadece çocuk bakıcısı, eve gelen kocanın bakıcısı olmadığını düşünüp hissetmeye ihtiyacın var, kadınsal duygularının okşanmaya ihtiyacın var ya da en azından biraz daha samimi bir evlilik hayatına. Sadece bu monotonluktan sıkılmışsın gibi. Sürekli "bişileri doğru yapmalıyım" düşünce tarzına girmeye başladığından dolayı bence tüm yazdıkların. Robot elbette değilsin ama kocanla samimi bir konuşma yapman şart konuştuğun halde değişmiyor ise sen bir şeyler öner ve birlikte hatta çocuğunla birlikte bazen de özel ikinize ait bir akşam veya hangi saatiniz uygunsa ona göre bir şeyler deneyebilirsin. Çocuktan vakit bulamıyorsun belki de sıkıldın artık ama boşanmadan önce mutlu olabilecek misin emin ol, boşandıktan sonra aklında kalmasın
ne güzel mutluluk duyuyorsunuz çocuk büyütmekten, ancak yukarıda dediğim gibi tamamen plansızdı. ben ömür boyu çocuk yapmayı düşünmeyen, içinden gelmeyen bir insandım. her kadın anne olamaz, ben buna inanıyorumBana göre evlat bir yük değil lütuftur, şükür sebebidir. Siz istemeyerek mi evlat sahibi oldunuz?
Sıkılıp bunaldığınız rutinler varya benim hayatımın huzur kaynağı.
Çok ağır bir şekilde kovid geçirdim. Bir ay sonra mutfağa girip çay demleyebildiğimdeki mutluluğumu bir bilseniz.
Oğlum 7 yaşında. Eşim evden çalışıyor. Ciddi ve sıkıntılı hastalıklara sahibim. Sabah oğlumu uyandırıp kahvaltı yapıyoruz. Saatlerce ekran başında ders.....evi toparla, yemek yap, saatlerce ödev yaptır, kitap okut, akşam yemeği yedirmekle uğraş gün bitiyor....diş fırçalama, pijama giyme, öpücükler iyi gecele saat oldu 22.30.....tam oğlanı yatırdık çayımızı aldık balkona kaçtık derken hop oğlan geliyor bıcır bıcır anlatıyorda anlatıyor. Çaylar oldu buz gibi hadi baştan yatır öp kokla iyi geceler....iki bardak çay içecez diye gece yarısı oluyor. Yat kalk yine aynı gün....Şükürler olsun. Rutinlerim kendimi güvende hissettiriyor, nasıl zevk alıyorum....
Gün evladımla başlayıp evladımla geçer evladımla biterse güzel, yoksa neyleyim hayatı.
onu parka götürmek mutlu kahkahalarını duymak için vesile, etkinlik yapmak onunla kaliteli vakit geçirmek için fırsat...
Çok yorgunsam oğlumun koynuna yatıyorum sarılıp nefeslerini dinleyip dinleniyorum. Farklı birşey yapmak istiyorsam onu da dahil ediyorum. O benim en iyi dostum. Eşimi sen benim herşeyimsin diye severdim, şimdi kalbimi ikiye böldüm.
gönlünüzü biraz ısıtmaya çalışın....
anne olmak istiyorsa bir insan bence hiç şüpheye düşmez, görüyoruz forumda hasretle yanıp tutuşuyor insanlar.Ben de bazen evlenip o sorumluluk yüklenince böyle hisseder miyim diye düşünüp üzülüyorum.
bu mesele tamamen anne olmak istemekle alakalı diye düşünüyorum.Anne olmak gerçekten çok büyük bir sorumluluk özgürlüğünü bi daha asla geri alamayacak şekilde teslim etmiş oluyorsun ama demek ki o sevgiye değiyor ki insanlar 2. 3. çocuğu doğuruyorlar
beni üzen de bu saydıklarınız, şu dönemde şu şartlarda çocuk yapmak ömrünüzden yılların gitmesi demek. kimseye emanet edemezsin, bütün yükü sende. görüyoruz ki babalarımız da bir baltaya sap olamıyor çocuk konusunda. nasıl umutlu olalım ki şimdi biz? hadi büyüdü rahatladık dediğimizde olacağız 40 45 yaşında. o zamandan sonra ne yapabileceğiz ki? gençliğimizin en güzel yılları geçip gitmiş olacakInsanlar hep hayatin eskiden cok daha zor oldugunu soyler. Evet, eski insanlar kadar fiziksel olarak yorulmuyoruz belki, camasirimiz, bulasigimiz makinada yikaniyor, cogu insanin sahsi araci var, ulasim daha rahat, bazi seyler daha ulasilabilir ama... MUTLU DEGILIZ. Simdi butun gun dort duvar arasinda, sadece zaman öldürmeye calisiyoruz. Pandemiden once de cok farkli degildik aslinda. Cocuklu olunca gorusebilecegin insanlar, gidebilecegin yerler, hatta günün saatleri bile kisitlaniyor çünkü her seyi onlara gore ayarlamak zorundayiz. Eskiden herkes yanyana, komsu akrabadan bile yakin, daha samimi bir hayat vardi. Sabahtan aksama kadar sokakta oynar, bizden kucuklere sahip cikardik. Annelerimiz kapi önünde sohbet eder, babam isten gelene kadar hic sıkılmazdık. Keske camasiri elimizde yikasak ama iki cift sohbet edebilecegimiz insanlar olsa. Kimse kimseye hicbir seyini emanet edemiyor. Insanin çöküşü bundan kaynaklaniyor iste. Insan dogasi geregi guvenmek ister, guvenmek zorundadir. Biz birbirimize guvenimizi kaybettiğimiz icin insanligimizi da kaybediyoruz. Asla cocugumu 10 yil tanidigim komsuma bilr guvenip birakamam. Paranoyak gibi senaryolar kurarim. Boyle hayat mi gecer? Geciyor iste, giden omurden gidiyor. Yilin birkac ayi aileyle bulusmasak, ayda bir iki kuzenler gelip gitmese belki de coktan timarhanelik olmustuk.
Hahahaaa yaşadıklarınız o kadar tanıdık kiben asla ikinci düşünmüyorum. büyük konuşmayayım ama, yok yani.
ilk çocuğunuzu kendiniz istediniz yanılıyor muyumHahahaaa yaşadıklarınız o kadar tanıdık ki8 yıl önce bi daha çocuk yaparsam eşekler tepsin beni derdim kızım 7 yaşına gelince 2. Çocuk için olsun diye dualar ettim sözün özü geçiyor bu zamanlar, geçecek..
Evet ama zor bir doğum ve zor bir lohusalık sonrası ilk bir yıl kendime gelemedim. 2 yok ücretsiz izin alacağım derken 6. Aydan sonra işe başladım evde çok bunalmıştım 2. Çocuğu kesinlikle düşünmüyordumilk çocuğunuzu kendiniz istediniz yanılıyor muyum
Erkeklerin çoğu aynı canım. Onları Umursamayarak ve yok sayarak ozaman akılları başına geliyor..Bendede bu sorun var. Beklenti içinde yim eşimden cok. Evet hakliyim. Beklenti de olmamız cok normal. Ama yapmayinca buyukkk hayal kirikligi ve kavga . Cunku neden yapmadı diye uzulup duruyorum. Niye değişmiyor diye. Bunu naskl asicaz
yok sayınca da her şey üstüme kalıyor, ben bu çocuğu tek başıma mı yaptım? yani delirecek gibi oluyorum bi taraflarını yırttı aman dünyaya getirelim diye, şimdi ben çocukla bi başıma. ben istemedim ki bu sorumlulukların altına girmek. ölümü düşündüğüm oluyor zaman zaman...Erkeklerin çoğu aynı canım. Onları Umursamayarak ve yok sayarak ozaman akılları başına geliyor..
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?