merhaba Amonra
konu kedi olunca akan sular durur benim için de.
Şu anda ben de eşimin 4 yıl önce sokaktan daha yaşı yokken getirdiği kedimiz ile yaşıyoruz.Biz sokak kedisi sanırken meğer ise
rusia blue cinsiymiş.Ben kedimin hergün her an gözlerinin içine bakıp bak oğlum benim evladım yada evlatlarım olursaseni yavrularımdan ayırd etmiyeceğim diye söz veriyorum.
Bir yerde okumuştum hayvan sevgisi evlat sevgiisine yakınmış diye.geçenlerde anneme anne ben anneliği henüz tatmadığım için sana sorayım gerçekten evlat sevgisine yakın mı sevdin sen de kedini dedim.O da bana aynen öyle dedi.
Bu bir yürek işi her kula nasip olmaz.Kocaman yüreğinize ve evinize kedilerin de sığar evladın da.Yeter ki sen tedbirini al dışarıya çıkartma sokak kedisi teması olmasın ve aşıları tam olsun yeter.
24 kedi bebeğin :) + 1 insan : bebeğin =25 :)) bebeklerin ve eşinle mutlu sağlıklı ve uzun ömürlü yaşamanızı dilerim.
Çocuğun her yönden hayvanlarla büyümesi faydalıdır. Aksine hiç hayvan sevmemiş, hayvanla alakası olmayan çocukların bağışıklık sistemi hassas oluyor. Sonuçta bilimsel açıdan sen farkındasın herşeyin. O önyargılı insanlarda oturup araştırmak zahmetinde bulunmadıkları için yıllarca bu kafayla devam edecekler. Değiştiremiyoruz maalesef onları. O yüzden sen onları takmamaya çalış. Bebeğin için de çok sevindimSağlıklı, mutlu, huzurlu gelecekleri olsun inşallah.
Merhaba herkese.
Konu aslında dert değil ama üzüntü verici benim için. Şöyle ki; ben eşimle 4 yıldır evliyim. Uzun yıllar istememize rağmen çocuk sahibi olamadık biz. Benim diyabet hastası olmam sebebiyle de son 1 yıldır sadece benim sağlığıma odaklandık. Bebek fikrini ertelemiştik ki kendiliğinden geldi bebeğimiz. Her şey rüya gibi gelişti. Yıpratıcı bir süreçte çocuk sahibi olacağımızı düşünüyorduk artık iyiden iyiye.
Ama rabbim ol deyince oluyormuş meğer. Tabi bu durumdan ben ve eşim inanılmaz mutluluyuz, heyecanlıyız. Aileler, arkadaşlar, eş, dost da sağ olsunlar öyle. Ancak bir sorun var can sıkıcı olan. Kedilerimiz. Bizim açımızdan değil ama etrafımız açısından.
Bizim evimizde 4 tane kedimiz var, sokakta ise baktığımız yaklaşık 20 tane. Evlendikten bir süre sonra edinmeye başladık ve her yıl sayı birer birer arttı. Bazı dönemler sayı onları buldu. Eşimle sokaktan alıp, bakımlarını, tedavilerini yaptırıp yuvalandırdığımız sayısı yüze yakın hayvanımız oldu.
Maddi manevi çok sarsıldığımız zamanlarda oldu ama allah bir şekilde yardım etti bize. Biz bu durumdan hiç rahatsızlık duymuyoruz. ama hamile olduğumu duyan, öğrenen herkes buna en yakınlarım da dahil tebrikten sonra ilk söyledikleri cümle o kedileri evden gönder artık!! oluyor. Feci canımı sıkıyor bu durum. Yıllardır zaten yeni yıkabilmiştik insanların ön yargılarını.
Bunu zaman zaman kırıcı olarak, tavır alarak yaptığımız da oldu. Buna mecbur bırakıldık daha doğrusu. Evinize gelmeyiz diyene gelmeyin siz bilirsiniz demekten hiç çekinmedik karı koca. ama şimdi işi iyice abartıp bebeğe zarar vereceklerine, düşük yapacağıma kadar getirdiler. bu konuda oldukça bilinçli ve donanımlıyım. kulaktan dolma fikirlerle değil bilimsel verilerle cevap versem bile cehaleti yenmek, sabit fikri kırmak çok zor.
Biliyorum kötülüğümü istemiyorlar. Çünkü bunu söyleyen insanlar gerçekten beni seven, düşünen ve benimde sevdiğim insanlar. Ama beni ne kadar üzdüklerini bir bilseler. Ben yıllarca onları evladım gibi sevdim. Hepsi el kadarken geldi evime. Elimde büyüdüler. Bana dost oldular. Şimdi ben onları nasıl atarım sokağa ya da nasıl veririm başkasına. Kaldı ki yetişkin kedi sahiplendirmek inanılmaz zordur. Yavrular bile yuva bulamazken hiç şansları yok. Kaldı ki zaten böyle bir niyetim de yok.
Üzerimde ciddi psikolojik baskı kuruluyor. Çocukla aynı evde olmaz diyerek abuk subuk hurafelerden bahsediyorlar ve ciddi şekilde sinirlenirim yıpranmaya başladı. Önceden olsa hiç takmazdım ama bebeği öne sürmüyorlar mı deliriyorum. Herkesle tek tek kavga edecek gücüm, halim inanın yok. Çünkü kendimi son yıllarda hiç olmadığım kadar mutlu hissediyorum bebeğimden dolayı ve bu mutluluğumu saçmasapan inanışları yüzünden insanların kaçırmasına tahammül edemiyorum artık.
bende aynı baskılardan ve sağlık sorunumdan dolayı köpeğimi verdim.. çok ama çok pişmanım ilk günler çok boşluk ve vicdan azabı olmuştuama verdiğimm kişi çok ii bakıyor ve bu da üzülmemi giderdi.hurafelere kanma ama şu da bi gerçek ister istemez tüyü mikrobu çok temiz olsada olacak bebeğin hassas olursa sorun olur. bi tane olsa yine aşılır ama dört tane.. bence onlara yeni yuvalar bul.
Parazit aşısı , kuduz aşısı olduktan sonra kim ne karışır ya düzenli olarakda tırnaklarını kesersiniz bitti gitti. Benim çocuğum yok belki o yüzden bu kadar rahat konusuyorum bilmiyorum ama ne biliyim üzüldüm :2: Evde kedinin olması çocuğun psikolojik gelişimi açısındanda çok iyidir hem doktorlar kendisi söylüyo bunu. Neyse uzatmayım fazlaKalbinizin sesini dinleyin derim ben
Merhaba herkese.
Konu aslında dert değil ama üzüntü verici benim için. Şöyle ki; ben eşimle 4 yıldır evliyim. Uzun yıllar istememize rağmen çocuk sahibi olamadık biz. Benim diyabet hastası olmam sebebiyle de son 1 yıldır sadece benim sağlığıma odaklandık. Bebek fikrini ertelemiştik ki kendiliğinden geldi bebeğimiz. Her şey rüya gibi gelişti. Yıpratıcı bir süreçte çocuk sahibi olacağımızı düşünüyorduk artık iyiden iyiye.
Ama rabbim ol deyince oluyormuş meğer. Tabi bu durumdan ben ve eşim inanılmaz mutluluyuz, heyecanlıyız. Aileler, arkadaşlar, eş, dost da sağ olsunlar öyle. Ancak bir sorun var can sıkıcı olan. Kedilerimiz. Bizim açımızdan değil ama etrafımız açısından.
Bizim evimizde 4 tane kedimiz var, sokakta ise baktığımız yaklaşık 20 tane. Evlendikten bir süre sonra edinmeye başladık ve her yıl sayı birer birer arttı. Bazı dönemler sayı onları buldu. Eşimle sokaktan alıp, bakımlarını, tedavilerini yaptırıp yuvalandırdığımız sayısı yüze yakın hayvanımız oldu.
Maddi manevi çok sarsıldığımız zamanlarda oldu ama allah bir şekilde yardım etti bize. Biz bu durumdan hiç rahatsızlık duymuyoruz. ama hamile olduğumu duyan, öğrenen herkes buna en yakınlarım da dahil tebrikten sonra ilk söyledikleri cümle o kedileri evden gönder artık!! oluyor. Feci canımı sıkıyor bu durum. Yıllardır zaten yeni yıkabilmiştik insanların ön yargılarını.
Bunu zaman zaman kırıcı olarak, tavır alarak yaptığımız da oldu. Buna mecbur bırakıldık daha doğrusu. Evinize gelmeyiz diyene gelmeyin siz bilirsiniz demekten hiç çekinmedik karı koca. ama şimdi işi iyice abartıp bebeğe zarar vereceklerine, düşük yapacağıma kadar getirdiler. bu konuda oldukça bilinçli ve donanımlıyım. kulaktan dolma fikirlerle değil bilimsel verilerle cevap versem bile cehaleti yenmek, sabit fikri kırmak çok zor.
Biliyorum kötülüğümü istemiyorlar. Çünkü bunu söyleyen insanlar gerçekten beni seven, düşünen ve benimde sevdiğim insanlar. Ama beni ne kadar üzdüklerini bir bilseler. Ben yıllarca onları evladım gibi sevdim. Hepsi el kadarken geldi evime. Elimde büyüdüler. Bana dost oldular. Şimdi ben onları nasıl atarım sokağa ya da nasıl veririm başkasına. Kaldı ki yetişkin kedi sahiplendirmek inanılmaz zordur. Yavrular bile yuva bulamazken hiç şansları yok. Kaldı ki zaten böyle bir niyetim de yok.
Üzerimde ciddi psikolojik baskı kuruluyor. Çocukla aynı evde olmaz diyerek abuk subuk hurafelerden bahsediyorlar ve ciddi şekilde sinirlenirim yıpranmaya başladı. Önceden olsa hiç takmazdım ama bebeği öne sürmüyorlar mı deliriyorum. Herkesle tek tek kavga edecek gücüm, halim inanın yok. Çünkü kendimi son yıllarda hiç olmadığım kadar mutlu hissediyorum bebeğimden dolayı ve bu mutluluğumu saçmasapan inanışları yüzünden insanların kaçırmasına tahammül edemiyorum artık.
Öncelikle hayırlı olsun bebeğiniz,
Sokak kedileriyle bu kadar haşır neşirken toksoplazmanızın negatif çıkması çok ilginç, tekrar mı baktırsanız acaba, benim çok yüksek bağışıklığım vardı mesele, doktor sonuçları görür görmez sokak hayvanlarına düşkünüz galiba demişti
sonuçta evdeki kedileriniz, bakımlı, aşılı, hiçbir zararı olmayacağını siz de biliyorsunuz tekrar söylememin anlamı yok, asıl diyeceğim emin olun çevrenizdekiler hamile olduğunuzu duydukları anda hayatınıza müdahale çalışmalarına başlayacaklardı zaten.
kediniz olmasaydı da, neden dar giydin, onu yeme, şunu içme, havuza girme, koşma v.s. v.s. söyleyecek milyonlarca şeyleri var onların.
siz kulaklarınızı tıkayın, sadece doktorunuzu ve içgüdülerinizi dinleyin.
evimde kedim yok ama hamileliğim boyunca sokakta kedi besledim, kızım da şu an her tür hayvanla yakın münasebet halinde, hiçbir şey olmadı çok şükür. hamileliğim boyunca sadece sığ düşünceli insanlardan zarar gördüm...
Allah sana da bebeğine de sıhhat nasip etsin, çok sevindim bebek haberine
Belli ki inançlı bir insansın, o konuşanlara söyle Rabbimin neyi ne sebeple yapacağı hiç belli olmaz, belki de o gariplere gösterdiğin sevginin hürmetine sana güzellikler nasip etmiştir. Unutmasınlar ki, her yaratılanın bir rızkı vardır, o gariplerinki de senden demekki. Hiç üzme kendini, dinleme kimseyi. Zaten bilinçli bir hayvanseversin, neyin olduğunu biliyorsun, forumda zaman zaman rastlıyorum sana, bir şey olmaz Allah'ın izni ile.
O haddim olmayarak kızıyorum böyle insanlara, her insanın görüşü ayrıdır tamam ama, içimden o hayvanların bacakları gözünüze girsin diye bir cümlenin geçmesine mani olamıyorum. Ne var, siz mi uğraşıyorsunuz, siz mi debeleniyorsunuz, bir insanın ev hayatına karışma, akıl verme haddini nereden buluyorlar anlamıyorum.
Sevgili Amonra;
Sen anneliği zaten tatmışsın, onların ve bebişinin sevgisi sana ömür yeter, Rabbim nazardan saklasın
ne güzel bir insansın sen. nasıl duygulandım yazdıklarını okurken. teşekkür ederim.
bebeğim olmasa üzülürdüm biliyor musun ama kedilerim beni avuturdu bir nebze. ben anne gibi seviyorum gerçekten onları.
oğlum, kızım dedikçe, gözümün içlerine bir bakmaları var nasıl minnet ve mutluluk dolular. belki de bazı şeylerin mükafatı bu bebek imkansız derken. insanlara bunu anlatmaya çalışıyorum. bir kısmı anlıyor senin gibi yüreğime dokunabilenler, bir kısmı da laf söylemek için sanki söylüyor içimi acıtıyor.
Oooooo sen yeterki örnek iste,bende örnek bitmez..kaynım ve eltimin 2 adet alman kurdu var ve seneler sonra tüp bebek yöntemiyle bebekleride oldu2,5 yaşında şuan ve köpeklerle diyoloğunu görmen lazım kardeş gibiler ben yanlarına giderken çekinirim ama ufaklık onlarla yatar güreşir...bu arada eltimde dr.
Öncelikle bebeğiniz hayırlı olsun, Allah sağlıkla huzurla analı babalı büyütmeyi nasip etsin.
Kediler konusunda aşırı hassas ve hayvanların insanlara emanet edilmiş dilsiz kulları olduğuna inanan biri olarak o kedilerden vazgeçmeyin derim ben, "Bebek fikrini ertelemiştik ki kendiliğinden geldi bebeğimiz. Her şey rüya gibi gelişti. Yıpratıcı bir süreçte çocuk sahibi olacağımızı düşünüyorduk artık iyiden iyiye" demişsiniz ya hani belki de bu o hayvanlara yaptığınız iyiliğin bir sonucudur, bu sürecin bu kadar sorunsuz olması, kim bilebilir ki?
işin dini byutuna gelince ''evde hayvan beslenmez'' ibaresini neye göre kullanıyorlar bilmiyorum
ve genellikle köpekler için söyleniyor
hurafe mi yoksa gerçek mi ben de çok merak ediyorum.
bizim ailede ve akrabalarda hiç yok öyle bir örnek malesef. ama arkadaşlarım var öyle. kediler çok korumacı gördüğüm kadarıyla bebeğe karşı. tabi bu hayvanon karakterine göre de değişir ama benim kedilerim çok munis sevgi dolular.
teşekkür ederim çok sağ ol. vazgeçmeye niyetim yok. sadece biraz daha dikkat etmem daha fazla eve vakit ayırmam gerekecek. şimdi gün aşırı süpürüyorsam evi o zaman her gün gerekirse günde 2 kez süpürürüm. biraz yorulurum belki ama olsun. onlar bizim hayır işlememize vesile oluyor hi zararları yok faydaları var aksine.
dini açıdan da var tabi. ben sürekli peygamber efendimizden bahsede bahsede bu algıyı yıktım artık ama nankörlüğünden sahibini yiyeceğinden bahsediyorlar. klasik şehir efsaneleri işte.
Muhtemelen dini boyuttan bahsediliyor. Sana şunu anlatacağım Amonra. Sahabe efendilerimizin bir tanesi,kediye dokunduktan sonra namaz kılmış ve eşi bu duruma çok şaşırmış.Neden tekrar abdest almadığını sorduğunda ise ''Ben Resulullah'ın kedinin su içtiği kaptan abdest aldığını gördüm.''demiş.(İlk kısımda hata olabilir ama Peygamberimiz ile olan kısımdan eminim.)
İkinicisi ise.Ebu Hureyre r.a adında bir sahabe efendimiz vardır. Mescide bir gün kıyafetinin altında bir şeyle gelmiş,kıpırdanıyormuş.Efendimiz ne olduğunu söylediğinde kediyi çıkarıp göstermiş.Efendimiz tebessüm etmiş ve bundan sonra senin adın kedilerin babası olsun demiş,yani Ebu Hureyre.
Dini açıdan hiçbir sakıncası yok ne sana ne bebeğine.Eğer sağlıksız bir durum olsaydı en başta Efendimiz bu konuda uyarırdı.
Ayrıca köpek kisti vs.çok duydum ama kedi kisti hiç duymadım.
Kimseyi dinleme ve kedicikleri bırakma.
Rabbim sağlıkla kucağına almayı nasip etsin bebeğini.
ben kediden pek hoşlanmam elliyemem korkarım mesela,kedisi olanın evine gidemem ben kendime davet ederim.
kedi besleyen bir sürü kişi tanıyorum, kimseyede kedini dışarı at demem, demedim. bana mı düşmüş milletin kedisi diye düşünürüm.
bazı insanlar malesef sınırlarını bilmiyorlar, işte ondan ötürüde böyle başkalarının evlerine karışıyorlar.
senin gönlün onların yanında olmasından rahatsa öyle olmalı bence. çok takma insanları.biz böyle memnunuz de geç.açıklama yapmak zorunda değilsin.
bebeğin hayırlı olsun. Allah sağlıkla analı babalı büyütmeyi nasip etsin inş.
Onlarla bir ömür geçirdiğim için bu yaşadıklarını anlayabiliyorum. Öyle zor şeyler yaşadım ki hayatta, ansiklopedi kalınlığında romanlar yazabilirim ve tüm bunları yaşarken insanların beğenmediği kedilere sığındım ben. Evime peynir alacak parayı bulamadığım zamanlarda bu bıdı bıdı konuşan insanların hiç biri yoktu. Yüzlerce hayvan geçti elimden, bu kez aşamam dediğim neler yaşadım, ben inanıyorum ki; Allah'ın bana verdiği rızıkta da, sağlıkta da, bugün yaşadığım her şeyde de onların payı var.
Ne evimizdeki ağır kemoterapi dönemlerinde ne büyük yokluklarda onlardan hiç vazgeçmedik. Kazalar olmadı mı oldu =) oğlum bir kere oynarken annemi ciddi şekilde çizdi, kemoterapinin en ağır zamanlarıydı, onunla aynı bardaktan su içerdi rahmetli, ne oldu ? Hiç bir şey =) Bir doktor asla eve hayvan sokmayın derken, bir diğeri annenizin üzülmesi mikrop kapmasından daha büyük bir sorun bırakın kedileriyle rahat etsin dedi. Son nefesine kadar bizimle birlikte baş ucundaydı pisileri.
Biz onlarla hayatı paylaştık, en ağır depresyonlarımı oğluma sarılarak atlattım ben, kendime kanser tanısı konulduğunda tüm süreci ona sığınarak geçirdim. Ameliyattan sonra hastaneden iki günde kaçtım apar topar, sırf oğlumun kokusuna kavuşayım diye. İnsanların bunları anlaması için onlarla yaşaması gerek. Bir kediye sarılmayı, onunla uyumayı, aynı kaptan yemek yemeyi, onunla dertleşmeyi, ağlarken yaşlarını silen patilerini yaşamadan anlamanın imkanı yok. Öyle büyük şeyler ki bunlar, baştan ayağı mikroplu olsalar gık demem =) Çok uzattım farkındayım, büyük sevgilerinden vazgeçme, 5 evlat sahibi kocaman bir annesin, Allah mutluluklarını daim etsin
İslam'da özel bir hayvan: Kedi - Hayvanlar alemi Haberleri
http://......................./peygamberimiz-in-kedisi-mueazza/Blog/?BlogNo=409646
Ne mutlu sana canım.Bizim de 5 yavrumuz vardı,balkonda besliyorduk,ama kimi öldü,kimine araba çarptı malesef.
Sahibi öldüğünde kedi onu yer derler hep, olsun diyorum kabirde börtü böcek yiyecek zaten, elin böceği yiyene kadar kendi kedilerim yesin =)) Dumur olup kalıyorlar, o hallerine bitiyorum =))))))
gerekli önlemleri ve testleri yaptırdıktan sonra hiçbir sorun olmaz.dışardakilerle bi süre eşin ilgilensin evdekilerde dışarıya çıkmadığı sürece sorun olmaz bence.tüyleri dökülüyorsa traş yaptırabilirsin evdekilere.benimde çoğu akrabamın evinde kedi köpek var.birde kedinin kumundan vazgeçme.bebeğini sağlıklı bir şekilde dünyaya getirebilirsin.
sevgili amon ra .seninle mart anneleri topicinde de beraberiz şimdi farkettim ki tek ortak noktamız bu değilmiş:)öncelikle uzun süre bebek isteyip hiç beklemediğimiz anda geliveren bebeklerimiz ve kedilerimiz.daha dişleri bile çıkmamışken sahiplenip kucağımızda biberonlarla besleyip büyüttüğümüz kedilerimizi çok normalmiş gibi evden uzaklaştırmamızı hatta sahiplendirmeyi geçtim sokağa atmamızı isteyen zihniyetler ,etrafımızda hatta bazen en yakın cevremizde olabiliyor malesef.hayatları boyunca kedi beslememişler dolayısıyla konuyla ilgili en ufak araştırma yapma ihtiyacı ile duymamışlar ama parazit aşıları yapılmış bir kedinin tüyünün asla kiste neden olmayacağını ,kist yapanın tüy değil ,tüye yapışmış ve gözle farkedilemeyecek büyüklükte olan parazit yumurtaları olduğunu ayrıntılı biçimde açıklamama rağmen ısrarla yanlış biliyorsun "tüy akciğere yapışırsa kist yapar" diye benimle tartışamaya girip üste cıkmaya calışan insanlardan bıktım.bende diyordum etrafımdakiler iyi niyetle beni ve bebeği ve korumak için kendilerince uyarıyorlar diye.ama madem bizi o kadar düşünüyorsunuz ve bu konuda ciddi endişeleriniz var bunu dile getirmeden önce bir veterinerle bir drla konusun.hiçbirini yapamıyorsanız internette 5 dk nızı almayacak bir araştırma yapın.bilip bilmeden ahkam kesenlere artık en ufak saygı duymuyorum bende.bana bebek olunmnca kediler ne olacak diyenlere insan kardeşleriyle birlikte kucak kıcağa büyüyecekler diyorum.bir arkadasında yazdığı gibi kediler olmasa da insanlar hamilelikte mutlaka birşeylere müdehale edecekler.sanki biz bebeklerimizi onlar kadar düşünmüyoruz .nasıl beslenmemiz gerektiğinden baslıyorlar yüzümüze karnımıza bakıp cinsiyetini bile dr tahmin edemezken onlar biliyor:) bence üzülme de sinirlenme de.kim ne derse desin sonuc değişmeyecek ve sen kedilerinden ayrılmayacaksın.tuvalet temizliğiyle bu dönemde eşlerimiz ilgilendiğine ve sokaktaki aşısız kedilerden uzak durduğumuza göre de sağlık açısından problem yaşamayacağımızdan eminiz.
benim inanç sistemim din öğretilerinin çok dışında olmasına rağmen ,uzun uğraşlrdan sonra beklemediğimin halde bebeğimin gelmesini bile kedilerime bağlıyorum.sanki onlara bir aile verdiğim için ve baska bir canlıyı bu kadar sevip sorumluluk duyabildiğim için yüce bir mekanizma bunu değerlendirmiş ve beni ödüllendirmiş gibi geliyor :)
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?