Olmak istediğimiz kişi gibi davranmak sahtelik mi?

Uzun bir süredir duyduğum fake it till you make it sözünden yola çıkarak gerçekten olmak istediğim kişi olmaya çalışmak veya öyle davranmak bana mantıklı geliyor.
Mesela atıyorum bir dizi izliyorum veya gerçek hayatta birisiyle tanışıyorum konuşması düşüncesi tarzı tavrı hoşuma gidiyor ve böyle olmak istiyorum. Ama kendime bakıyorum sessiz bir çocuk olarak yetiştirildim kişilik olarak da çekingen, yer yer sosyal fobisi olan, insanların ne dediğini çok önemseyen biri oldum hep.

Tabiki gidip başkalarının onayı için benimle alakası olmayan biri gibi davranmayı doğru bulmuyorum, ama herkesin kendine idol olarak gördüğü kişiler vardır, ben de izlediğim bir televizyon programında birinin duruşunu konuşma üslubunu özgüvenini beğeniyorum mesela ve böyle olmak istiyorum
Herkesten şunu duyuyorum kendini sev kendin gibi ol. Evet ama kendim gibi davrandığımda kullanılmaya sömürülmeye açık saf kişiliğim yüzünden çok canım yanıyor. Gerçekten sırf övgü vs. almak için demiyorum, belki görünümümden dolayı böyle saf masum zannedilip "sen anlamazsın, sen bilmiyosundur dur ben açıklayım sana" tarzı cümleler çok duydum benim en büyük problemim özsaygımın olmadığını hissettirmem ve çok kullanılmaya açık gözükmem olabilir.

Bu yüzden nasıl olmak istiyosam öyle olmaya çalışıyorum ama bunun sahte olup olmadığı konusunda da emin değilim. Bu konuda düşüncelerinizi merak ettim.
hoslanmadigim huylarımı değiştirmeye calisiyorum.
ama sunun gibi olayım gibi degil, kendimde farkettiğim durumları törpülemek gibi.
neden baskasını kopyalamaya calisayim.
iyi yönlerim olduğu gibi, sevmediğim değiştirmeye calistigim olumsuz yönlerim de var.
herkes de boyle, dışardan görünenle veya -gösterilmekte istenenle- ic dunya cogunlukla uyumlu degil.
ben de buyum, diyip kendine deger vermek onemli olan.
 
şöyle söyleyim, tamamiyle benimsemediğim davranışlar değil ama öyle olsam daha mutlu daha özgüvenli hissedeceğim ve daha sağlıklı ilişkiler kurabileceğim özellikler. kendim gibi olduğumda biraz saf bir tarafım olduğu için şu cümleleri duyuyorum "bak şunu bilmiyosundur ben sana söyleyim "aa sen onu biliyor muydun" veya işte ben insanlardan aşağıdaymışım gibi bakışlar. kısaca özsaygı problemim var ve bu karşımdakine de hissettirdiğim bir şey oluyor artık. ama örnek aldığım kişinin tavrını çok beğeniyorum, bu yapaylık olabilir çünkü ben öyle biri olmadım hiç ama öyle olsam daha mutlu olacağım sanırım ki isteğim o yönde. anlatabildim mi bilmiyorum.
Sorunuzun cevabı herkese göre değişir bence, aslında doğrusu kendiniz gibi olmak değil midir? Selly gibi olmak ve olduğunuz gibi davranarak da karşınızdakilerin sizse saygı duymasını sağlamak daha mantıklı.

Profildeki yaş doğruysa henüz 18 yaşındasınız, o yaşlarda çoğumuz daha saf ve tecrübesizdik, zaman içinde hata yaparak, arkadaş ve yakın çevreden kazık yiyerek yoğrulduk tecrübelendik, karakterimizi şekillendirdik.

Bana kalırsa olduğunuz gibi davranın ama mesela beni rahatça kandırabilirsiniz sömürülmeye hazırım duruşu sergilemeyin, duruş sözlerden daha etkilidir, kendinize güvenmediğinizi saygı duymadığınızı gösterir şekilde mahçup bir şey bilmez gibi durmamalısınız, belki kişisel gelişim kitapları okumanızın yararı olur, özgüveni kazanırsanız bu halinize tavrınıza bile yansır.
 
Alakası yok.
Asıl bir insan sürekli aynıysa bence gelişmiyordur.
Ben de bu şekilde düşünüyorum.
 
Bu anlattıklarınız kişinin kendini kandirmasi değil aksine kendini geliştirmesidir bence. Mesela konuşmanizda birkaç noktayı beğenmeyip başka birinin konuşmasını örnek almak kişinin konuşmasını geliştirmesidir. Bu kendimizi kandirmaksa diksiyon kurslarına gitmek de kendimizi kandirmak oluyor bu bakış açısıyla. Bu arada konuşma konusunda diksiyon kursunu öneririm, kursa gideceginiz süre zarfina kadar da internette bu tarz videolara bakabilirsiniz.
Duyguları mantığın gerisinde tutma konusuna gelince bu da genelde yaş ve tecrübelerle değiştiğimiz bir ayrı nokta. Siz belli ki duygularınıza ağırlık verince uzulmussunuz ve bu tecrübeden yola çıkarak tam tersini yapmaya çalışıyorsunuz, bu da kendini kandırmak değildir.
Diğer konuya gelince biliyorum demek kadar bilmiyorum demek de erdemdir. Ama çevremizdeki herkes bu erdemi anlayabilecek kafa yapısında olmadığı için duruma göre bazen bilmiyorum diyebilir bazense bilmiyorum demek yerine bildiğiniz konularda öne çıkabilirsiniz bu da kandırmak değildir. Bir arkadaş konusunda örneğin filmler konusu gectiginde konuya çok dahil olamazsiniz film kültürünuz yoksa. Ama ben hiç filmleri bilmiyorum demek yerine bir süre sonra konuyu bir şekilde ilgi alanıniz olan/bilginiz olan bir noktaya çevirip sohbete dahil olmak gayet normal.
ben de böyle düşünüyorum aslında ama şu kendini sevmek kendinle barışık olmak gibi kavramlara ters düşüyor sanki biraz. yani bu da me kadar doğru bilmiyorum çünkü kendimizde bir şeyi sevmiyorsak onu illa kabullenmek zorunda değiliz ben doğal halimi sevmiyorum mesela çünkü küçüklükten beri muhafazakar bir çevrede belli kurallarla susturularak büyüdüm ve artık bu kadar ezilmeye açık durmak istemiyorum
 
başlığa soru işareti koyamamışım çok gözüme battı :KK43:
Olduğun Selly mi umursadı bu durumu olmak istediğin Selly mi 😅
Şaka bir yana soruna yanıtım bunu yapabilmek için her adımını düşünen demir iradeli, süper kontrollü olman gerekir. Başarabiliyorsan ne mutlu.
 
Başlığı gördüm, tam "fake it until you make it' yazacaktım ki konu başında sen demişsin zaten:))
Kendini düzeltmek istediğin konularda "mış gibi" yapip kendini tutmanın nesi kötü ki? Mesela ben bir ilişki sırasında çıt diye kolaycacik kirilabiliyorum, ve tamamen ilkel güdülerle kalbimi kıran kişinin canını sıkacak şeyler söylemek, trip atmak istiyorum.
Ama çok uzun süredir bu davranışı kendime yakistiramadigimdan bir cevap vermek yerine telefonu benden uzakta bir noktaya bırakıp kendimi sakinleştirmeye başka odaya gidip, sonradan daha ılımlı bir cevap yazıyorum.
Ya da yuzyuzeysek birkaç saniye düşünüp bu sözü söyleyip rahatladigimi düşünüyorum,ve rahatlama duygusunun akabinde yaşayacağım pişmanlığı hatırlıyorum ve öfkemi yutup daha sakin bir tepki veriyorum.
Aslında bu vereceğim bir tepki değil ama kendime yakiştirdigim bir tepki.
Bu neden beni olmadığı gibi görünen, ikiyüzlü biri yapsın ki?
Keşke herkes kötü duygularini torpuleyebilse.
Ayrıca bazı şeyler tekrar ettikçe sizin davranisiniz haline gelir,yapmak kolaylaşır. Mesela bu bahsettiğim şey eskiden benim için çok zordu ama artık cidden hiç zor değil...
Ya da Mesela çok sık ekilirim, insanlar plan yapar yapar uygulamaya gelince kaybolurlar. Eskiden buna da sinirlenirdim, zamanla bazi kararlar aldım,umursamamak için. Çünkü biri beni ekti diye o şeyden vazgeçmeye, ya da günümü kötü etkilemesine izin vermeyi kendime yakıştıramadım. O yüzden kizmamis gibi yapip kendime başka planlar yapmaya başladım...
Şimdi o kadar alıştım ki,biri beni ekecek gibi olunca (mesela cuma tiyatroya cagirdiysam ama Perşembe öğlen attığım mesajıma cuma olup hala cevap vermediyse) hemen başkasını davet ediyorum, hatta geçen biriyle buluşmak için yıllık iznimi kullanacaktim, buluşma saatine on dakika kala,ben otobusteyken 'hasta hissediyorum, çıkamadım' diye beni ekmek istedi, anında uygulamadan gezdirecek bir turist buldum. Ne trip ne baska bir şey , kendime yeni ve keyifli bir plan yaptım :p
Ya da geçenlerde doğumgünümdü, görüşeceğim kişi telefonunu acmadi ben buluşma mekanina varmış olmama rağmen (bak kaç gün oldu hala cevap yok). canımı sıkmak ya da o kişiye öfkemi sunmak yerine çok sevdiğim birini aradım , 'bugun benim doğum günüm,hadi bana kahve ısmarla' dedim, harika bir akşam üstü gecirdim :))
Yani eskiden cidden takilirdim ama fake it until make it felsefesi gerçek oldu ve artık bu benim için sıradan, takilmayacagim bir durum haline geldi:)
Korktugumda ve endiselendigimde de aslında cidden endişelensem bile kendimi 'ufff,bir şey yok.. daha kötü durumlar yasadin' diye aldatıyorum :) bir süre sonra daha da rahatlıyorum cidden...
Yani bence böyle devam et
hahahaha çok teşekkürler önce yorum için çok tatlı anlatmışsınız:)
ben de aslında bu durumu hep mantıklı buldum ama son zamanlarda kişisel gelişimle alakalı her tavsiyede kendini sevmek, kendin olmak konusu bana biraz kendimi sahte hissettirmeye başladı. mesela ben aslında duygusallığımı mantığımın önünde tutarım bu her kararımda böyle olmuştur, ama böyle olmak istemiyorum, bir yararını görmedim pek. bu yüzden mantığını ön planda tutan birinin konuşmasını davranışlarını gözlemlediğimde ben de böyle olmalıyım dedim ve bunu yapmaya çalışıyorum.
ama bu kendim olmaktan çıkmak da oluyor bir noktada, bu kişinin mesela bir tartışma anında gayet sakin bir şekilde yerinde cevaplar vermesi, karşısındaki çıldırırken onun sesini bile yükseltmeden deyim yerindeyse kudurtucu davranması baya bir hoşuma gitti. ben normalde haklıyken haksız duruma düşebilecek bir hale girerim, sesim falan titrer sinirden. ben olduğum halde buyum yani ama ikili bir diyologda sanki benim yerimde o model aldığım kişi varmış gibi konuşmaya çalışacağım artık.
verdiğimiz örnekler baya benziyor aslında, bence de bu kendini geliştirmek gibi bir şey çünkü tıpatıp aynı kişi olamayız zaten, sadece hoşumuza giden davranışları almaya çalışıyoruz.
 
mesela şöyle bir örnek vereyim, ben normalde hızlı konuşan konuşurken kelimeleri yutan birisiyim ama daha tane tane konuşmaya çalışıyorum artık, veya normalde duygularıyla hareket eden birisiyim ama mantığını ön plana alan birisini gözlemledim ve bana çok özgüvenli geldi ben de artık böyle olmak duygularımı mantığımın gerisinde tutmak istiyorum.
normalde özgüven problemleri olan bir şeyleri bilmiyosam bunu hemen söyleyip sonra da bu konu yüzüne verilen birisi oldum, ama yine şunu gözlemledim kendi bildiği şeyleri bilmediklerinden daha ön plana çıkaran birisi daha özgüvenli hissediyor daha ciddiye alınıyor. kısaca benim kişiliğimde biraz özgüvensizlik biraz travmaya bağlı içine kapanma gibi durumlar var ve ben bunu başka birisini model alarak çözmeye çalışıyorum, biraz kendimi mi kandırıyorum bilmiyorum.
Yapabiliyorsan yap elbette. Bu anlattıkların olması gerekenler zaten. İnsan yeri geldiğinde değişmeli, kendini yenilemeli, beğendiği ne varsa kendine katmalı. Burcunuz aslan mı?
 
Sorunuzun cevabı herkese göre değişir bence, aslında doğrusu kendiniz gibi olmak değil midir? Selly gibi olmak ve olduğunuz gibi davranarak da karşınızdakilerin sizse saygı duymasını sağlamak daha mantıklı.

Profildeki yaş doğruysa henüz 18 yaşındasınız, o yaşlarda çoğumuz daha saf ve tecrübesizdik, zaman içinde hata yaparak, arkadaş ve yakın çevreden kazık yiyerek yoğrulduk tecrübelendik, karakterimizi şekillendirdik.

Bana kalırsa olduğunuz gibi davranın ama mesela beni rahatça kandırabilirsiniz sömürülmeye hazırım duruşu sergilemeyin, duruş sözlerden daha etkilidir, kendinize güvenmediğinizi saygı duymadığınızı gösterir şekilde mahçup bir şey bilmez gibi durmamalısınız, belki kişisel gelişim kitapları okumanızın yararı olur, özgüveni kazanırsanız bu halinize tavrınıza bile yansır.
19 yaşındayım :) mesela birkaç ay sonra üniversite açılacak ve orda ilk defa yüz yüze geldiğimiz insanlara karşı güzel bir ilk imaj vermek istiyorum. eskiden olduğum kişi gibi oldum hep ama biraz yetiştirilme şeklim biraz da genetiğimden dolayı saf, iyi niyetli, sessiz sakin, etliye sütlüye dokunmayan biri gibi gözüktüm. beni yakınlarıma söyleyin böyle derler mesela. ama olmak istediğim kişi bu değil, bu özelliklerimin tam tersi gibi davransam asıl mutlu olduğum kişilik özelliklerine sahip olmuş olacağım ama o da ben değilim. biraz hayatı sahte yaşamak gibi oluyor bu da ama sonucunda kendimi kabul edip daha mutsuz olmaktan iyidir diye düşünüyorum.
 
Yapabiliyorsan yap elbette. Bu anlattıkların olması gerekenler zaten. İnsan yeri geldiğinde değişmeli, kendini yenilemeli, beğendiği ne varsa kendine katmalı. Burcunuz aslan mı?
hayır boğa :)
 
Elbette bazı davranışlarımızı değiştirebiliriz, bu karakterimizi değiştirdiğimiz başka bi insan olduğumuz anlamına gelmez.
Hızlı konuşmak sizi rahatsız etmeye başladıysa tane tane konuşmayı tercih edebilirsiniz, ben buyum hızlı konuşurum demek zaten mantıklı değil. Becerebiliyorsanız tane tane konuşmaya alışın elbette.
Özgüvenim normalde düşüktür ben böyleyim demek de anlamsız, özgüven geliştirilebilen bir şey
Hepimiz ömür boyu yeni davranışlar kazanırız.
Ben mesela çok cimri biriydim, ailem de beni öyle bilirdi, kendimi törpüledim, bazı davranışlarımı tutumlarımı değiştirdim.
Çok içe kapanıktım, asosyaldim üni yıllarımda şimdi o halimden eser yok. Elbette başkalarından etkileniriz, başkalarının davranışlarına özenip kendimizde uygulayabiliriz. Bunu yaparken kendinizi "kendiniz" gibi hissetmiyorsanız sorun vardr tabi, samimi olmaz yapmacık durur, taklitten öteye geçmez. İçselleştirmeniz lazım.
bir noktada taklit etmek gibi hissettiriyor aslında beni, çünkü hiçbir zaman o kişi olmadım ve üzerimde eğreti duruyor gibi gözüküyordur belki. ama kendim gibi olduğumda olumsuz özelliklerimle beraber yaşıyorum ve beni üzüyor sonuç olarak. olmak istediğim kişi modeline girmek zamanla ona dönüşterecektir beni diye düşünüyorum
 
hoslanmadigim huylarımı değiştirmeye calisiyorum.
ama sunun gibi olayım gibi degil, kendimde farkettiğim durumları törpülemek gibi.
neden baskasını kopyalamaya calisayim.
iyi yönlerim olduğu gibi, sevmediğim değiştirmeye calistigim olumsuz yönlerim de var.
herkes de boyle, dışardan görünenle veya -gösterilmekte istenenle- ic dunya cogunlukla uyumlu degil.
ben de buyum, diyip kendine deger vermek onemli olan.
şöyle oluyor mesela, birinin videolarını veya işte bir dizide kesitlerini izlediğinizi düşünün. bölüm bölüm izledikçe düşünceleriniz şekilleniyor. bu gerçek hayatta zamanla tanıdığınız biri de olabilir tabi. sonra bu kişinin özgüvenli, güzel üslupla konuşan, jest ve mimiklerini iyi kullanan, olaylara daha mantıkla yaklaşan biri olduğunu anlıyorsunuz. kendiniz de aslında bu şekilde kültürlü, gelişmiş, asil vs. artık ne denirse böyle olmak istiyorsunuz. ama böyle biri olmadınız hiç mesela ben ikili tartışmalarda kendimi savunamam, sesim titrer, beni tanıyan biri özgüvensiz olduğumu düşünür genelde ki bunu bana söyleyenler de oldu.
şimdi ben kendim olsam böyle mutlu değilim, o olmak istediğim özelliklerlerde ve tarzda olan kişiyi model aldığımda kendimle barışık değil mi oluyorum
 
Olduğun Selly mi umursadı bu durumu olmak istediğin Selly mi 😅
Şaka bir yana soruna yanıtım bunu yapabilmek için her adımını düşünen demir iradeli, süper kontrollü olman gerekir. Başarabiliyorsan ne mutlu.
olduğum selly :):)
evet haklısınız gerçekten o özelikleri iyi oturtmak gerekiyor. ama ben şu yaşıma kadar nasıl desem biraz yanlış kalıplarla büyümüşüm. mesela birinin beni reddetmesi beni yıkar, birinin beni güzel bulmaması bile günlerce aklımdan çıkmaz tadımı kaçırır. özgüvensizim kısaca ve asosyallik de var biraz.
model almak istediğim o kişiye baktığımızda gerçekten hayatta bazı şeyleri aşmış, özgüvenli birisi. ben de böyle olmak istiyorum mesela bu ölçüde ilerlemek onun gibi düşünmek, ama kendim olduğumda bu özelliğimle barışık olamıyorum çünkü mutlu değilim, olduğum kişi evet bu ve herkes de beni böyle biliyor ama böyle olmak istemiyorum açıkçası.
 
mesela şöyle bir örnek vereyim, ben normalde hızlı konuşan konuşurken kelimeleri yutan birisiyim ama daha tane tane konuşmaya çalışıyorum artık, veya normalde duygularıyla hareket eden birisiyim ama mantığını ön plana alan birisini gözlemledim ve bana çok özgüvenli geldi ben de artık böyle olmak duygularımı mantığımın gerisinde tutmak istiyorum.
normalde özgüven problemleri olan bir şeyleri bilmiyosam bunu hemen söyleyip sonra da bu konu yüzüne verilen birisi oldum, ama yine şunu gözlemledim kendi bildiği şeyleri bilmediklerinden daha ön plana çıkaran birisi daha özgüvenli hissediyor daha ciddiye alınıyor. kısaca benim kişiliğimde biraz özgüvensizlik biraz travmaya bağlı içine kapanma gibi durumlar var ve ben bunu başka birisini model alarak çözmeye çalışıyorum, biraz kendimi mi kandırıyorum bilmiyorum.
Bu mesajinizi alintilamak istedim örnekler içerdiği icin.
Ben de sen iyi ol, sen alttan al, sen adim.at seklinde hep fedakar, iyi niyetli cici kiz olmasi gereken biri olarak yetistirildim. Yine özümde hassas, kibar ve nahif bir karakterim var. Ama daha özgüvenliyim, kendimi daha net ifade ediyorum, insanlara sınırlar çizebiliyorum. Eskisi kadar aa böyle yaptım ama alındı mi gücendi mi cok mu sert çıktım diye düşünmüyorum. Hanımefendi cizgimden cikmadan da kendimi düzgün ifade edebiliyorum. Şimdi gelelim bu kıvama nasil geldiğime.
Özgüven konusunda videolar izledim, kitaplar okudum. Bilgi ve kültürel anlamda kendimi geliştirdikce kendimi daha net ifade eder oldum. Simdi bir ortamda beni de saf buldukları icin sen bilmezsin diyenler çıkıyor, anlatiyorlar ben de dinliyorum sonra pat diye daha bilgili olduğum konusunda bir cümle/kelime kullanıyorum karsimdaki şaşıp kalıyor :) ama bunu onu ezmek için ya da kendimi ispat etmek icin degil, seni dinledim saygi duyuyorum ama ben de biliyorumu tatli dille ifade etmis oluyorum.
Bu arada birilerini örnek almak yerine, siz kimsiniz onu bulun. Yani mesela ben hazir cevap insanlari severim ama hazir cevap verecek kadar pratik zekali biri degilim ve bunu da kabullendim :) örneğin annem öyledir pratik zekasina hayranımdır 😃
Yani birilerine bakip kendinize örnek almayin ya da onun o yönünü denemeye calismayin. Evet "fake it 'till you make it" olayı bazi konularda geçerli olabilir ama herseyde değil. Bunda da yansittiginiz enerji devreye girer. Mesela bazi kadinlar kendiliğinden seksidir, dikkat cekicidir. Bakisiyla, tavrıyla. Ama ben degilim bunun da farkındayım siz de kendinizde olmasini istediginiz yönlerden ziyade sizin karakterinize ve enerjinize uyanı alın.
Özgüven için de en azindan bir konuda kendinizi geliştirin, imkan varsa uzmanlasin. Bol bol iletisim kurun insanlarla. Mesela şu an ben o kadar cok insanla muhatap oluyorum ki, etrafimdakiler de lily'nin iletişimi guclu diye arkamdan bile konusuyorlarmis halbuki önceden susmaktan konusmayi unutmustum.
Yani tavsiyem iletisim ve özgüven konularinda kitaplar okuyun, videolar izleyin. Youtubeda psikologlardan Tülay Kök, Beyhan Budak ve Esra Ezmeci gibi isimlere göz atın. Motivasyon konusunda da Başak Kablan, Şeyma Ünal gibi isimlere bakabilirsiniz. Zaten izlerken öneri videolari da çıkıyor, oradan oraya gecis yaptıkça ufkunuz genisliyor.
 
Bu konuyu ben de düşünmüştüm ve kendi içimde aştığımı düşünüyorum. Size de anlatmaya çalışacağım.
Olmak istediğin kişi gibi davranmaya çalıştığında ve bunu kendi içinde hissettiğinde öyle yaşamak istediğinde aslında kendinden farklı biri olmuyorsun. Senin duyguların düşüncelerin seni o kişi gibi davranmaya itiyor ve duygu ve düşüncelerin de senin özünden geliyorsa sana aitse aslında senin bir parçan da o olmak istediğin kişidir. Böyle davranarak o parçanı öne çıkarmış oluyorsun. Ve böyle davranmaya devam ettiğinde bir gün geliyor o olmak istediğin insana daha da çok benzediğini ve sonunda o kişi olduğunu görüyorsun.
Not: Ben bir kişiyi kopyalamaktan bahsetmiyorum insanın kendi kafasında oluşturduğu veya birçok farklı insanın farklı özelliklerinden etkilenmesi ile oluşturduğu bir karakterden bahsediyorum.
 
Bu mesajinizi alintilamak istedim örnekler içerdiği icin.
Ben de sen iyi ol, sen alttan al, sen adim.at seklinde hep fedakar, iyi niyetli cici kiz olmasi gereken biri olarak yetistirildim. Yine özümde hassas, kibar ve nahif bir karakterim var. Ama daha özgüvenliyim, kendimi daha net ifade ediyorum, insanlara sınırlar çizebiliyorum. Eskisi kadar aa böyle yaptım ama alındı mi gücendi mi cok mu sert çıktım diye düşünmüyorum. Hanımefendi cizgimden cikmadan da kendimi düzgün ifade edebiliyorum. Şimdi gelelim bu kıvama nasil geldiğime.
Özgüven konusunda videolar izledim, kitaplar okudum. Bilgi ve kültürel anlamda kendimi geliştirdikce kendimi daha net ifade eder oldum. Simdi bir ortamda beni de saf buldukları icin sen bilmezsin diyenler çıkıyor, anlatiyorlar ben de dinliyorum sonra pat diye daha bilgili olduğum konusunda bir cümle/kelime kullanıyorum karsimdaki şaşıp kalıyor :) ama bunu onu ezmek için ya da kendimi ispat etmek icin degil, seni dinledim saygi duyuyorum ama ben de biliyorumu tatli dille ifade etmis oluyorum.
Bu arada birilerini örnek almak yerine, siz kimsiniz onu bulun. Yani mesela ben hazir cevap insanlari severim ama hazir cevap verecek kadar pratik zekali biri degilim ve bunu da kabullendim :) örneğin annem öyledir pratik zekasina hayranımdır 😃
Yani birilerine bakip kendinize örnek almayin ya da onun o yönünü denemeye calismayin. Evet "fake it 'till you make it" olayı bazi konularda geçerli olabilir ama herseyde değil. Bunda da yansittiginiz enerji devreye girer. Mesela bazi kadinlar kendiliğinden seksidir, dikkat cekicidir. Bakisiyla, tavrıyla. Ama ben degilim bunun da farkındayım siz de kendinizde olmasini istediginiz yönlerden ziyade sizin karakterinize ve enerjinize uyanı alın.
Özgüven için de en azindan bir konuda kendinizi geliştirin, imkan varsa uzmanlasin. Bol bol iletisim kurun insanlarla. Mesela şu an ben o kadar cok insanla muhatap oluyorum ki, etrafimdakiler de lily'nin iletişimi guclu diye arkamdan bile konusuyorlarmis halbuki önceden susmaktan konusmayi unutmustum.
Yani tavsiyem iletisim ve özgüven konularinda kitaplar okuyun, videolar izleyin. Youtubeda psikologlardan Tülay Kök, Beyhan Budak ve Esra Ezmeci gibi isimlere göz atın. Motivasyon konusunda da Başak Kablan, Şeyma Ünal gibi isimlere bakabilirsiniz. Zaten izlerken öneri videolari da çıkıyor, oradan oraya gecis yaptıkça ufkunuz genisliyor.
çok güzel yazmışsınız teşekkür ederim 🙏 o eski halinizi anlatırken beni anlatmışsınız gibi okudum, bu sene yeni insanlarla yeni bir ortama gireceğim ve bir şeyleri değiştirmek istiyorum ama o bambaşka değişim nasıl olacak bilmiyorum yani olur mu onu da bilmiyorum çünkü değişmeyecek şeyler de var bu hayatta diye düşünüyorum. Yepyeni birisini model almak, sanki oymuş gibi davranmak evet taklit etmek oluyor bir noktada ama yavaş yavaş kendi karakterimizi de istediğimiz şekilde oluşturmuş oluyoruz, tamamen birisini kopyalabileceğimizi düşünmüyorum.
O önerdiğiniz kanalları çok izledim, eminim ki bana da faydaları dokundu ama kısa süreli etkileri dışında içimdeki o öz değişmiyor. Özümde ise olumsuz diyebileceğim özelliklerle yetişmiş birisiyim ve sanki ben bir özelliği almak yerine, kendimi başka birisi gibi düşündüğümde biraz daha karakterimde değişim olmuş gibi hissediyorum.
 
Bu konuyu ben de düşünmüştüm ve kendi içimde aştığımı düşünüyorum. Size de anlatmaya çalışacağım.
Olmak istediğin kişi gibi davranmaya çalıştığında ve bunu kendi içinde hissettiğinde öyle yaşamak istediğinde aslında kendinden farklı biri olmuyorsun. Senin duyguların düşüncelerin seni o kişi gibi davranmaya itiyor ve duygu ve düşüncelerin de senin özünden geliyorsa sana aitse aslında senin bir parçan da o olmak istediğin kişidir. Böyle davranarak o parçanı öne çıkarmış oluyorsun. Ve böyle davranmaya devam ettiğinde bir gün geliyor o olmak istediğin insana daha da çok benzediğini ve sonunda o kişi olduğunu görüyorsun.
Not: Ben bir kişiyi kopyalamaktan bahsetmiyorum insanın kendi kafasında oluşturduğu veya birçok farklı insanın farklı özelliklerinden etkilenmesi ile oluşturduğu bir karakterden bahsediyorum.
Anlatmak istediklerimi çok güzel ifade etmişsiniz ben de böyle düşünüyorum. Tabi bunu her zaman yapamıyorum. Yine kendime ait olan o özelliklerim devreye giriyor. Yani o kontrolü sağlamak da çok zor. Benim istediğim o özelliklere sahip olan kişi gibi olmak biraz da aslında genetik sanırım. Sürekli tetikte olmak gibi, içimden geleni yapınca kendim oluyorum ama mutlu olmuyorum.
 
mesela şöyle bir örnek vereyim, ben normalde hızlı konuşan konuşurken kelimeleri yutan birisiyim ama daha tane tane konuşmaya çalışıyorum artık, veya normalde duygularıyla hareket eden birisiyim ama mantığını ön plana alan birisini gözlemledim ve bana çok özgüvenli geldi ben de artık böyle olmak duygularımı mantığımın gerisinde tutmak istiyorum.
normalde özgüven problemleri olan bir şeyleri bilmiyosam bunu hemen söyleyip sonra da bu konu yüzüne verilen birisi oldum, ama yine şunu gözlemledim kendi bildiği şeyleri bilmediklerinden daha ön plana çıkaran birisi daha özgüvenli hissediyor daha ciddiye alınıyor. kısaca benim kişiliğimde biraz özgüvensizlik biraz travmaya bağlı içine kapanma gibi durumlar var ve ben bunu başka birisini model alarak çözmeye çalışıyorum, biraz kendimi mi kandırıyorum bilmiyorum.
Asıl yapmanız gereken kendinizi tanımak ve geliştirmek.
birilerinin hareketlerine birilerinin düşünce-hayat yapısına birilerinin mimiklerine özenerek hiçbirşey elde edemezsiniz.
Yola çok yanlış yerden çıkıyorsunuz. Herşeyin başlangıç noktası kendiniz olmalı. Şöyle görüneyim böyle düşünülsün hakkımda yada şunun gibi bunun gibi….değil doğru olan.
siz kendinizi bulamamışsınız henüz.
Bu taklit olayı çocukken yapılır, biri model alınır ve üstüne kendinden birşey ekleye ekleye yetişkin olunur. İşin doğası bu. Sizin bunu bu yaşta yapmaya çalışmanız işin doğasına aykırı
 
çok güzel yazmışsınız teşekkür ederim 🙏 o eski halinizi anlatırken beni anlatmışsınız gibi okudum, bu sene yeni insanlarla yeni bir ortama gireceğim ve bir şeyleri değiştirmek istiyorum ama o bambaşka değişim nasıl olacak bilmiyorum yani olur mu onu da bilmiyorum çünkü değişmeyecek şeyler de var bu hayatta diye düşünüyorum. Yepyeni birisini model almak, sanki oymuş gibi davranmak evet taklit etmek oluyor bir noktada ama yavaş yavaş kendi karakterimizi de istediğimiz şekilde oluşturmuş oluyoruz, tamamen birisini kopyalabileceğimizi düşünmüyorum.
O önerdiğiniz kanalları çok izledim, eminim ki bana da faydaları dokundu ama kısa süreli etkileri dışında içimdeki o öz değişmiyor. Özümde ise olumsuz diyebileceğim özelliklerle yetişmiş birisiyim ve sanki ben bir özelliği almak yerine, kendimi başka birisi gibi düşündüğümde biraz daha karakterimde değişim olmuş gibi hissediyorum.
Yasiniz cok genc ben uni gittigimde sizden büyüktüm orada herkes kendince olgun tavırlar takınıyordu ama hepsi de yasca benden büyüktü (bizim sınıfın yas ortalamasi yüksekti)
Ben kendimi zaman icerisinde yetistirdim bence acele etmeyin, herseyin bir zamani var. Değişim bir günde olmaz, zaman alir. 19 yasindasiniz, neden 30 yaşında gibi davranmaya calisasiniz ki? Birakin hayat olmasi gerektigi sekilde yogursun sizi, hata da yapın, yanlış da konusun, utanmayi da yasayin. Hic kimse 18-19 yaslarindayken cok özgüvenli olamıyor, çünkü toy bir yas. Hatta bazı gencler her seyi biliyorum havasında olup da gereksiz bir "cahil cesareti " gösterebiliyorlar.
Siz bence yasiniza göre gayet iyisiniz. Hayat insani olgunlastiriyor zamanla. Siz yasinizin tadini cikarin 😉
 
Back
X