- 15 Eylül 2022
- 4.011
- 16.841
- 123
- Konu Sahibi MoonlitSoul
-
- #21
Uzun süredir böyle olduğu için böyle düşünüyorum açıkçası. Onun yaptığı da ayıp. O zaman sağolun ben istemiyorum diyebilir.
Kendisine düzenli olarak bir şeyler alan insanlara bir şey ismalarlamayi akıl edemiyorsa eğer bana almayın demesi gerekir.Böyle ortak şeylerin ofis ortamında konuşulması gerek. Gelen kişiye "bizim aramızda böyle bir döngü var sırayla birbirimize bir şey ısmarlıyoruz katılır mısın?" Katılırım deyip bir şey almazsa sıkıntı olur.
Ama sormadan ısmarlayıp, sonra pinti demek doğru değil ve ayıp.
ne kadar tutuyor mesela aldığınız şeylerO da çalışan ben de çalışanım. İlk başta ben de öyle düşünüyordum ama insan bir kere demez mi? Ben niye bir şey almıyorum diye. O kadar da değil.
Keyfi evet ama her hafta olan bir şey. Şimdi hepimiz bir şeyler alıyoruz, sadece ona almasak garip kaçar. Alsak artık gına geldi. O da demiyor ki bana almayınAma bu sizin keyfi olarak yaptığınız bir şey. İş zorunluluğu değil. Mesela bazı iş yerlerinde, çay/kahve parası olur, her ay çalışandan bu para alınır.
Kahve, tatlı, çikolata, nadiren yemek gibi şeyler. Yemek olmadığını düşünürsek 200-300 lira arası tutuyor toplamda sanırım her seferinde aldığımız şeyler. Yani bana batıyor artık. Bir kere bile bir şey alır insan.ne kadar tutuyor mesela aldığınız şeyler
çikolata vs gibi şeyler mi?
eski ekibimde bikaç kere ben aldım bi de bir arkadaşım baktım alan eden yok başka bıraktık sonra
ama sizde herkes alıyormuş o hariç
olmadı ikram ederken bigün sizden de bekliyoruz x bey diyebilirsiniz şaka ile :)
ya da bilemedim
Nasıl denir ki böyle bir şey de?Ben olsam sçıkca söylerim
Hatalı olan sizsinizZaten çevremde fazlasıyla var yani pinti derken de dışarı çıktığımızda hesabı ödetmeye çalışanlardan bahsediyorum. Onu bir şekilde aşıyorum, ya görüşmüyorum bir daha ya da garson geldiğinde herkes kendi yediğini ödesin diye başta atlıyorum hemen. Yoksa bana kalıyor.
Ama ofiste bizden yaşça küçük bir arkadaşımız var, Z kuşağı işte. Küçük bir ofiste çalıştığımız için, işyerine bir şey söyleyeceğimiz zaman diğerlerine de söylemek zorunda kalıyorum(yiyecek vs). Her gün değil ama haftada 1-2 mesela. Diğer arkadaşlarım mahcup olup diğer zamanlarda kendileri söylüyor. Yani böyle bir dönüşüm var aramızda. Ama bu Z kuşağı arkadaş, küçük diye çok takılmadım ama artık 50 kere ben bir şeyler ısmarlamışımdır bir kere kendisi böyle bir şey yapmadı. Durumu yok dicem ama o kadar da sanmıyorum yani.
Onun yüzünden ben de kısıtladım kendimi. Siz olsanız ne yaparsınız? Ofis küçük olduğu için tek başıma hareket edemiyorum, garip kaçıyor sanki. Büyük bir dert değil biliyorum ama gerçekten pinti ve düşüncesiz insanlara katlanamıyorum.
Neden?Hatalı olan sizsiniz
Ona almayın bu kadar basit.Normalde yemekhanede yiyoruz ama yemek kötü çıkarsa dışardan söylüyoruz ya da tatlı, kahve gibi şeylerden bahsediyorum. Gelenek gibi benden önce de öyleymiş yani. Haftada bir biri söylerse diğer hafta başkası söyler gibi doğal bir süreç aslındaAma bu arkadaş en son gelenimiz ve epeydir sadece yiyor, içiyor ama bişey almıyor. Anlatabildim mi?
Hatalısın sadece kendine söyleyeceksin yemeğini diğerlerine almak zorunda değilsin. Zaten herkes benzer kazanıyorsundur canı isteyen kendine söylesin.Küçük bir ofiste çalıştığımız için, işyerine bir şey söyleyeceğimiz zaman diğerlerine de söylemek zorunda kalıyorum(yiyecek vs)
Ofis küçük diye niye ısmarlama gereği duyuyorsunuz?
Hepiniz maaşlısınız, hepinizin telefonu ve interneti var, ağzı var ee o zaman?
Arayıp kendinize sipariş verin ve kapatın, “bana da söyle” diyen olursa söyleyin, telefonu kapattıktan sonra “şu kadar tuttu, hazırla da gelince verirsin” diyip geçin.
Böyle ısmarlama mevzularında genelde büyük küçüğe ısmarlar
Küçükten ısmarlama bekleyeni de ilk defa görüyorum
Alman usulü en makbulü.. Kimse kimseye bir şey ısmarlamasın, alışkanlık haline gelince zor oluyor..Zaten çevremde fazlasıyla var yani pinti derken de dışarı çıktığımızda hesabı ödetmeye çalışanlardan bahsediyorum. Onu bir şekilde aşıyorum, ya görüşmüyorum bir daha ya da garson geldiğinde herkes kendi yediğini ödesin diye başta atlıyorum hemen. Yoksa bana kalıyor.
Ama ofiste bizden yaşça küçük bir arkadaşımız var, Z kuşağı işte. Küçük bir ofiste çalıştığımız için, işyerine bir şey söyleyeceğimiz zaman diğerlerine de söylemek zorunda kalıyorum(yiyecek vs). Her gün değil ama haftada 1-2 mesela. Diğer arkadaşlarım mahcup olup diğer zamanlarda kendileri söylüyor. Yani böyle bir dönüşüm var aramızda. Ama bu Z kuşağı arkadaş, küçük diye çok takılmadım ama artık 50 kere ben bir şeyler ısmarlamışımdır bir kere kendisi böyle bir şey yapmadı. Durumu yok dicem ama o kadar da sanmıyorum yani.
Onun yüzünden ben de kısıtladım kendimi. Siz olsanız ne yaparsınız? Ofis küçük olduğu için tek başıma hareket edemiyorum, garip kaçıyor sanki. Büyük bir dert değil biliyorum ama gerçekten pinti ve düşüncesiz insanlara katlanamıyorum.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?