- 11 Şubat 2023
- 11.136
- En iyi cevaplar
- 2
- 26.090
- 528
- Konu Sahibi MoonlitSoul
-
- #81
Al kendine ye zaten kibarligini yapmışsın. Canı isteyen bir telefon uzağında alır.Zaten çevremde fazlasıyla var yani pinti derken de dışarı çıktığımızda hesabı ödetmeye çalışanlardan bahsediyorum. Onu bir şekilde aşıyorum, ya görüşmüyorum bir daha ya da garson geldiğinde herkes kendi yediğini ödesin diye başta atlıyorum hemen. Yoksa bana kalıyor.
Ama ofiste bizden yaşça küçük bir arkadaşımız var, Z kuşağı işte. Küçük bir ofiste çalıştığımız için, işyerine bir şey söyleyeceğimiz zaman diğerlerine de söylemek zorunda kalıyorum(yiyecek vs). Her gün değil ama haftada 1-2 mesela. Diğer arkadaşlarım mahcup olup diğer zamanlarda kendileri söylüyor. Yani böyle bir dönüşüm var aramızda. Ama bu Z kuşağı arkadaş, küçük diye çok takılmadım ama artık 50 kere ben bir şeyler ısmarlamışımdır bir kere kendisi böyle bir şey yapmadı. Durumu yok dicem ama o kadar da sanmıyorum yani.
Onun yüzünden ben de kısıtladım kendimi. Siz olsanız ne yaparsınız? Ofis küçük olduğu için tek başıma hareket edemiyorum, garip kaçıyor sanki. Büyük bir dert değil biliyorum ama gerçekten pinti ve düşüncesiz insanlara katlanamıyorum.
Z kuşağı böyle.Zaten çevremde fazlasıyla var yani pinti derken de dışarı çıktığımızda hesabı ödetmeye çalışanlardan bahsediyorum. Onu bir şekilde aşıyorum, ya görüşmüyorum bir daha ya da garson geldiğinde herkes kendi yediğini ödesin diye başta atlıyorum hemen. Yoksa bana kalıyor.
Ama ofiste bizden yaşça küçük bir arkadaşımız var, Z kuşağı işte. Küçük bir ofiste çalıştığımız için, işyerine bir şey söyleyeceğimiz zaman diğerlerine de söylemek zorunda kalıyorum(yiyecek vs). Her gün değil ama haftada 1-2 mesela. Diğer arkadaşlarım mahcup olup diğer zamanlarda kendileri söylüyor. Yani böyle bir dönüşüm var aramızda. Ama bu Z kuşağı arkadaş, küçük diye çok takılmadım ama artık 50 kere ben bir şeyler ısmarlamışımdır bir kere kendisi böyle bir şey yapmadı. Durumu yok dicem ama o kadar da sanmıyorum yani.
Onun yüzünden ben de kısıtladım kendimi. Siz olsanız ne yaparsınız? Ofis küçük olduğu için tek başıma hareket edemiyorum, garip kaçıyor sanki. Büyük bir dert değil biliyorum ama gerçekten pinti ve düşüncesiz insanlara katlanamıyorum.
Düşündüm de haklısınız İkinizde aynı maaşı alıyorsunuz hatta hepiniz. Bu yüzden aslında yiyecek aldığınızda ofisteki herkese ısmarlamak zorunda değilsiniz. Ayıp olacağını sanmıyorum canı çeken alabilir çünküO da çalışan ben de çalışanım. İlk başta ben de öyle düşünüyordum ama insan bir kere demez mi? Ben niye bir şey almıyorum diye. O kadar da değil.
Size bana sunu ismarlayin dememis ki . Hem bisey ismarlayip hemde insanlari borclu cikariyorsunuz. İsmarlamayin kimseye .kendinize kadar soyleyin.O da çalışan ben de çalışanım. İlk başta ben de öyle düşünüyordum ama insan bir kere demez mi? Ben niye bir şey almıyorum diye. O kadar da değil.
Belki olayın farkında değildir belki de daha farklı sıkıntısı vardır para biriktirmesi lazımdır.Zaten çevremde fazlasıyla var yani pinti derken de dışarı çıktığımızda hesabı ödetmeye çalışanlardan bahsediyorum. Onu bir şekilde aşıyorum, ya görüşmüyorum bir daha ya da garson geldiğinde herkes kendi yediğini ödesin diye başta atlıyorum hemen. Yoksa bana kalıyor.
Ama ofiste bizden yaşça küçük bir arkadaşımız var, Z kuşağı işte. Küçük bir ofiste çalıştığımız için, işyerine bir şey söyleyeceğimiz zaman diğerlerine de söylemek zorunda kalıyorum(yiyecek vs). Her gün değil ama haftada 1-2 mesela. Diğer arkadaşlarım mahcup olup diğer zamanlarda kendileri söylüyor. Yani böyle bir dönüşüm var aramızda. Ama bu Z kuşağı arkadaş, küçük diye çok takılmadım ama artık 50 kere ben bir şeyler ısmarlamışımdır bir kere kendisi böyle bir şey yapmadı. Durumu yok dicem ama o kadar da sanmıyorum yani.
Onun yüzünden ben de kısıtladım kendimi. Siz olsanız ne yaparsınız? Ofis küçük olduğu için tek başıma hareket edemiyorum, garip kaçıyor sanki. Büyük bir dert değil biliyorum ama gerçekten pinti ve düşüncesiz insanlara katlanamıyorum
Erkek mi kadin mi calisma arkadasınız?Zaten çevremde fazlasıyla var yani pinti derken de dışarı çıktığımızda hesabı ödetmeye çalışanlardan bahsediyorum. Onu bir şekilde aşıyorum, ya görüşmüyorum bir daha ya da garson geldiğinde herkes kendi yediğini ödesin diye başta atlıyorum hemen. Yoksa bana kalıyor.
Ama ofiste bizden yaşça küçük bir arkadaşımız var, Z kuşağı işte. Küçük bir ofiste çalıştığımız için, işyerine bir şey söyleyeceğimiz zaman diğerlerine de söylemek zorunda kalıyorum(yiyecek vs). Her gün değil ama haftada 1-2 mesela. Diğer arkadaşlarım mahcup olup diğer zamanlarda kendileri söylüyor. Yani böyle bir dönüşüm var aramızda. Ama bu Z kuşağı arkadaş, küçük diye çok takılmadım ama artık 50 kere ben bir şeyler ısmarlamışımdır bir kere kendisi böyle bir şey yapmadı. Durumu yok dicem ama o kadar da sanmıyorum yani.
Onun yüzünden ben de kısıtladım kendimi. Siz olsanız ne yaparsınız? Ofis küçük olduğu için tek başıma hareket edemiyorum, garip kaçıyor sanki. Büyük bir dert değil biliyorum ama gerçekten pinti ve düşüncesiz insanlara katlanamıyorum.
Bir gün o gelirken ona sipariş verin, gelirken kahve alır mısın diye. Bir iki kere siz aldırın. Sıkıntı çıkarırsa o zaman konuşursunuz. Belki de sadece düşüncesizdir.Şöyle şimdi biz biraz mahrumiyet bölgesinde olduğumuz için arada motivasyon olsun hem yer içerken sohbet ederiz diye haftada 1-2 kez bir şeyler alıyoruz. Ama zamansız yani. Mesela bu hafta ben donut aldım, baklava aldım sallıyorum herkese kadar alıyorum. Ertesi hafta başka bir arkadaş gelirken size kahve aldım diyor. Böyle bir süreç anlatabildim mi? Ya da güzel bir çikolata paketi getiriyor diğeri, güzel bir pastaneden. Hepimiz bir şeyler aldığımız için hesap yapmıyorduk. Benim de elim açıktır hep bir şey getiririm ama bu arkadaş hiçbir şey yapmıyor. Ama teşekkür edip alıyor ona aldığımız şeyi de, mesela kahvesini ya da ona özel alınmış her ne ise. Bir süredir dikkatimi çekiyor kendisinin de bir şey yapması gerekir, ya da bana almayın demesi gerekir. Herkese alıp ona almasak da göze batar yani.
İyi de ısmarlamayın.Zaten çevremde fazlasıyla var yani pinti derken de dışarı çıktığımızda hesabı ödetmeye çalışanlardan bahsediyorum. Onu bir şekilde aşıyorum, ya görüşmüyorum bir daha ya da garson geldiğinde herkes kendi yediğini ödesin diye başta atlıyorum hemen. Yoksa bana kalıyor.
Ama ofiste bizden yaşça küçük bir arkadaşımız var, Z kuşağı işte. Küçük bir ofiste çalıştığımız için, işyerine bir şey söyleyeceğimiz zaman diğerlerine de söylemek zorunda kalıyorum(yiyecek vs). Her gün değil ama haftada 1-2 mesela. Diğer arkadaşlarım mahcup olup diğer zamanlarda kendileri söylüyor. Yani böyle bir dönüşüm var aramızda. Ama bu Z kuşağı arkadaş, küçük diye çok takılmadım ama artık 50 kere ben bir şeyler ısmarlamışımdır bir kere kendisi böyle bir şey yapmadı. Durumu yok dicem ama o kadar da sanmıyorum yani.
Onun yüzünden ben de kısıtladım kendimi. Siz olsanız ne yaparsınız? Ofis küçük olduğu için tek başıma hareket edemiyorum, garip kaçıyor sanki. Büyük bir dert değil biliyorum ama gerçekten pinti ve düşüncesiz insanlara katlanamıyorum.
Bu bir adetse o zaman şöyle yapın. Artık toplu alalım bu işi. Haftada 50 lira kişi bası topkuyıruz. Kimler katılır. O ben isterim der katılır ya da para katmaz ve katılmaz. İkram edip bu hisse girmenizdense acık net bunu yapmanız daha doğru.Nasıl denir ki böyle bir şey de?
İnsanlar sizin nezaketen ısmarladığınızı anlamayabilir. Kendiniz alıp önüne koyuyorsanız o da belki ayıp olmasın diye reddedemiyordur. Madem çalışan insansınız biraz duruşunuz ve net çizgileriniz olsun. Altından kalkamayacağınız şeyleri nezaket kisvesi altında yapmayın.O da çalışan ben de çalışanım. İlk başta ben de öyle düşünüyordum ama insan bir kere demez mi? Ben niye bir şey almıyorum diye. O kadar da değil.
Altından kalkarım, maddi olarak zorlamaz beni. Daha önceki yorumlarda da yazdım, motivasyon olsun hepimize diye arada bu tarz şeyler yapıyoruz, çünkü çalıştığımız yer sıkıcı bir bölge, dışarı çıkıp bir şeyler yiyebileceğimiz alternatifler yok. Konu o arkadaşın düşüncesizliği. 1-2 kere olan bir durum değil. Ama o da düşünüldüğünü bilip ufak birkaç bir şey alabilirdi, ultra lüks beklentilerimiz yok.İnsanlar sizin nezaketen ısmarladığınızı anlamayabilir. Kendiniz alıp önüne koyuyorsanız o da belki ayıp olmasın diye reddedemiyordur. Madem çalışan insansınız biraz duruşunuz ve net çizgileriniz olsun. Altından kalkamayacağınız şeyleri nezaket kisvesi altında yapmayın.
Evet eski çalıştığım yerde daha bireyseldim, isteyen kendine istediğini alır yerdi. Sorun olmuyor öyle. Burada benden önce de böyleymiş ve böyle devam ettik. Bundan sonra bireysel takılmayı denerim belki.Bence bu konuda siz hatalisiniz. Bazı insan suyunu bile evden getirir. Yemekten tasarruf yapar. Siz burda gönlü bol davranıp ismarliyorsaniz sizin bütçeniz ile ilgili bir durum. Karşılık beklemeniz yanlış bence.
Ben olsam ofis dışında yerim veya hiç yemem.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?