şasecim (bundan sonra böyle dicem), burçincim, böcükçüm, günaydın...
yüzüm gözüm şiş, ağlamaktan bitap düştüm artık, buz gibi suyun altına girdim yine sabah sabah, yinede açılamadım, zatüre olcam bu gidişle...
olanları anlatayım
maillerime bakmadım bakmadım, sonunda dayanamadım, 32 tane mail atmış, sonuncusuna bakayım sadece dedim. "telefonunu açacaksın, herşeye hakkın var ama telefonunu açacaksın, bak kapına gelirim, ofise gelirim, rezil ederiz kendimizi, lütfen telefonunu aç" yazıyodu.
açmadım,kudursun merak etsin diye. onun derdi kendimebişey yapmamdan korktu. yapmam öyle bişey asla ama korktu işte, daha önce böyle bişey hiç olmamıştı, nası davranacağımı bilemedi, yanından ayrılırkende gözümden ateş fışkırıyodu, sakın bi kelime bile etme demiştim, çok tuhaf görünüyodum eminim. neyse işte korktu. sonra kapıya geldi, çaldı çaldı açmadım cevap da vermedim, sonra komşulara rezil olmaktan korktuğumdan git burdan dedim, mina lütfen aç şu kapıyı konuşalım dedi, hangi yüzle konuşacaksın dedim, açmazsan gitmem dedi, bekledim bekledim gitmeyince açtım mecbur, tabi ben tarumar haldeyim, işte anlattı durdu, bende ağladım durdum, of ya offf, ne gerek vardı bunlara
((