bende de inanılmaz bir işkoliklik vardı. ailece çok önemsediğimiz için birimiz hastanelik olsa bile beni illa işe gönderirlerdi git işinden kalma diye.
6 sene gece gündüz demeden çalıştım. 3. yılımda terfi aldığım halde salmadım.
annem hastalanınca ve tüm özel hayat şartlarım değişince bir anda birkaç ay bazı şeylerle ilgilenemedim diye "sen çalışmıyorsun, seni idare ediyoruz" dediler. ve benim elemanımı benim yerime geçirip bana alakasız bir title verdiler.
o 6 sene pufff....
şimdi diyorum ki keşke o kadar emek vermeseydim.
eşinizin ne hissederek çalıştığını çok iyi anlıyorum. pazar kahvaltılarında ailemle otururken masada bilgisayarımda olurdu benim.
ama bunun hiçkimse için bir anlam ifade ettiğini, o herşeyi verdiğimiz işin nankör olduğunu çok net öğrendim.
eşim belki de cok kazık yemedi belki de yedigi kazıkları cok cabuk unutan biri.
ben yaklaşık 6 yıldır özelde calşıyorum ve nedense ne zaman heveslenerek bi adım atsam kariyer anlamında hep bş haksızlıga ugradm belki de o yüzden bu konuda çok hırcınım ona karşı en azından his olarak.
annem hafta sonu giderken eşimle konuşmuş bana mı güvenip yaptınız biz herzaman kızımızın yanındayz ama siz birbirinize destek olmak zorundasınız braz vakit ayır demiş.
annemi bırakıp geldikten sonra ilgilendi benimle öptü bebekle konuştu birbirimizi üzmeyelim dedi.
cumartesi işim var diyen adam hafta sınu telefonla işle ilgilş cok konuşmadı. işe gitmedi hafta sonu. evde 1 aydır aksattıgı işi halletti.
ve pazar günü annemlerden yemek dönüşü bişeye kızmştım. sen arabaya bin bakalım söyleyecegim neye kızdıgımı dedim.
o anda benimkineilk tanıstıgımz günlerdeki sakinlik ve beni kırmasından neye kırıldıgımı merak etme hareketleri başladı söyle söyle falan dedi. dedimm tamam demek ki ben sana hırcın olup istemedigim seyleri bagırarak söyledigimde bende ipler koptugunda sen benim neye üzüldügümü önemsemiyorsun. 4. yılun sonunda bunu çözdüm.
sonra kırıldıgım seyi sakince gülerek söyledim ve özür dilerim ben onu düşünemedim dedi konu başka bi konuydu.
demek istedigim şu evet benim eşim işkolik bu degişmedi ve degişmeyecek belkş zamanla cocugumuz önem noktasnda ilk olacak .
ama ben bundan sonra asla kızdıgım ve kırıldgm üüldügüm seyi aglayarak , bagırarak kendimden gecerek hırcın bi şekilde söylemicem. cnkü o konu ne kdar önemli de olsa . kocamın beyni bu kadın bunu bu şekilde söylüyorsa önemsemiyorum moduna geciyo. ne zaman gercekten neye kızdıgımı merak eden moda geciyo o zaman algılayıp dinliyor.
ve bende hayat önceligimden ondan sürekli bişiler beklememek gerektigini ögrendim. zorla kimseye kendinş baktıramaz , merak ettirmezmişim . sözde bunu biliyordum ama uygulamada bu böyle. 3 ay evde durmak sürekli endişe halinde bebegi düşünmek sadece annenin yapacagı bişiymiş. evet istisnai babalar olabilir onlara derin bir saygı duyuyorum ama bizimki bu modelmiş.