Merhaba Serap,anladım....keşke bu güzel ülkenin toprakları hiç satılmazsaMerhaba Dallidacım
Bunu eşime de söylemeni isterdim
Bravo canım, yürüyüş konusunda ısrarcı olmana hayranım. Kışın yağmuru kollayıp, durunca yürümelerin, durmayınca evde leslie ile yürümelerin... Keşke ben de senin gibi olsam. Sizin sahilde trafik hayli yoğun. Gaz maskesiyle yürümek lazımGerçi maske bulundurmak tehlikeli şu ara Burada sahil trafiği pek yoğun değil, yürürken rahatsızlık vermiyor en azından. Ama yürümeye üşenmeyecek insan lazım. Dediğim gibi niyetlendik iftardan sonra yürüyelim diye, bu sefer de nasıl bir rüzgar... Amam dün markete yürüyerek gidip geldim. Gerçi ihtiyacımız olan her şeyi alamadım ama. Bugün yine çıkarım artık, bahane olur
Sebze - meyve fiyatları uçtu iyice. Adam gibi tadıyla domates yemek için kilosuna 5-6 Lira vermek lazım. Neden böyle oldu: aslında bir kaç sebebi var. Köylüden bize gelinceye kadar bir kaç aracı değişiyor. Köylünün 50-60 kuruşa sattığı ürün el değiştirip hale geliyor, halde tekrar el değiştiriyor, buradan ya pazarcı ya da market alıyor yani bir daha el değiştiriyor. Dolayısıyla herkes karını ve nakliye, işçilik masrafını arada fire oluyor onun masrafını koyuyor. Bizi de fahiş fiyattan alıyoruz. Bu arada köylü direkt hale ürün getiremiyor ...
Diğer sebebe gelince, ihracat. Ürünün büyük bir kısmı ihraç edilince iç piyasadaki talebi karşılayacak arz olamıyor. Arz-talep dengesini üretim yolu ile kuramayınca fiyatlandırma yöntemi ile kuruyorlar. Yani ürün az, istek çoksa ürün fiyatı artıyor. Çeyrek altın gibi. Darphane grevde, çeyrek basılamıyor. Altın fiyatı üzerinden gidilince 132 Lira olması gereken çeyrek 145 Liraya satılıyor. Suni fiyat artışı.
Sebzeye geri dönelim. Şimdi yeni mera yasası çıktı. Artık mera köylünün ortak kullanım alanı olmaktan çıktı. Devlet meraları satabilecek ya da kiraya verebilecek. Ayrıca verimliliği artırmak adı altında köylünün miras yolu ile edindiği giderek küçülen arazisi de (verimsiz kullandığı için) büyük şirketlere hatta yabancı şirketlere satılabilecek. Büyük yabancı şirketler bizim gibi ülkelerde toprak edinip büyük tarım arazisi oluşturuyor. Çin, İsrail, Amerika gibi... Bu da belki fiyatı ucuzlatacak bir seçenek ama tarım ilacı, GDO kullanımının yaygınlaşacağı hatta kontrolün sağlanamayacağı manasına geliyor. Bu firmalar o arazide işini bitirdiğinde o toprak tekrar tohum tutmaz oluyor. 3. dünya ülkeleri bunu yaşadı ve yaşamaya devam ediyor. Sıra bize geldi. Zaten İsrail in hibrit tohumunun düştüğü toprak tekrar eski tohumla ekilemiyor. Var gerisini sen düşün.. Zift gibi kalacak topraklar. Daha kötüsü bu topraklar kiralama değil satış olursa, tarım işlevini kaybetti deyip yabancılar için imara açılmış yer demek.
Diğer zamlara gelince, IMF ye borç bitti de 350 milyar dolar dış borç var. Bu borcun ya da faizinin vadesi geldiğinde farklı kalemlerde ufak ufak zam olur. Ayrıca cari açık denen bir şey var. Cari açık da enflasyon kadar tehlikeli aslında. 90 Milyar dolar bildiğim kadarıyla. Bu da ithalat - ihracat dengesi arasındaki ilişki negatif yönde olduğu için. İhracatımız az çünkü üretmek yerine pek çok şeyi ithal ediyoruz. Bir de sübvansiyon var. Biri üretim yapmak için ham maddesini pahalıya alıp ürününü ucuza satıp zarar ediyorsa ve aradaki farkı devlet karşılıyorsa buna da sübvansiyon denir. Bizde elektrik üretiminde sübvansiyon var. Pahalı olan doğal gazı alıp elektrik üretip doğalgazdan ucuza satıyorlar. Devlet bu sübvansiyon yükünü sırtından atmak için HES projelerine ve nükleere ağırlık vermeye çalışıyor. Bununla ilgili fikrimi de yazarsam okurken uyuyabilirsin
Yine çok konuştum, idare edersin di mi arkadaşım
Merhaba canım
Aaaa çok şaşırdım. Nasıl bakmazlar, bu çok önemli. Hele ki menopozdaki bir kadın için hayati önem taşıyor. Enteresan... Allah kabul etsin canım. Ben de yarın tutabilirim sanırım. E duramazsın tabii... Neden inat ettin ki, uyusana kardeşim
Yok yok Allah' a şükür. Dün biraz tembellik ettim, evi geç topladım nasılsa vaktim var diye. Sonra saat 3 ü geçiyordu eşim aradı. Üstat dediği biri var, iş yapıyorlar. O burada geç saate kadar çalışacağız sen en iyisi yemekleri hazırla buraya getir birlikte iftar yapalım dedi. O saatten sonra markete git, yemek hazırla, fabrikaya git derken girecek fırsatım olmadı. Ama iyi ki gitmişim. Mesaiye kalan diğer arkadaşlar da katıldı. Hep birlikte güzel bir iftar yapmış olduk
Umarım bugün uyumuşsundur, görüşmek üzere. Sevgiler
Evet,bende şaşırdım,hatta doktor dedi 'senin bu yaşa D vitaminini ölçmeye gerek yok':44::44:
Afiyet olsun,iftarını kalabalıkla açmak sevaptır
Bugün uyumaya çalıştım,sadece yarım saat kadar uyudum
Benden de sevgiler