- Konu Sahibi ciceklimor
-
- #21
Onun gibi gülüp eğlenebildiğim birini bir daha bulamayacak olma fikri beni çok üzüyor...
"Kıskandırma" adı altında basitlestirdigin şey sapıklık.Bu yılın başında tanıştığım biriyle (ben 30, o 41 yaşında) görüşüyordum. İlk başta onu ne fiziksel ne de duygusal olarak pek beğenmemiştim. Karısı tarafından aldatılmış, travmali, boşanmıştı ve 14 yaşındaki kızı anoreksiya ile mücadele ediyordu. Bu yüzden, bir ilişkiye hazır biri gibi gelmemişti bana. Bu durumu ona açıkça ifade ettim ama pesimden kosmaya baslayinca, “Biraz zaman tanıyalım, hemen bir ilişki başlatmak istemiyorum,” dedim. O da bunu kabul etti.
Daha sonra bu süreçte birçok şey paylaştık, hergun yazismalar, gunaydin mesajlari, planlar, , kişisel sorunlarımız... Aramızda duygusal bir bağ oluştu. Bu bağı onun da hissettiğini düşündüm. Hatta geçen hafta beni kuzeninin düğününe davet etti. Ancak bir haftada hazırlanamayacağım için gelemeyeceğimi söyledim.
O ayni görüşmede bana şöyle dedi: “Seninle tanıştığımızda ciddi bir ilişkiye hazır olduğunu söylemiştin ama hala bir belirsizlik içindeyiz. Sanırım sadece arkadaş olmak istiyorsun. Bunu en başta bilseydim, ben de farklı davranırdım...” Daha sonra cümlesini yarım bıraktı ve konuyu değiştirdi. Aslinda ben arkadas olmak istemiyordum, sadece ondan bir netlik bekliyordum.Ne yazık ki benim bu zamana kadar kararsız kalmamın sebebi, onun duygularını açıkça ifade edebilecek biri olmamasıydı. Çünkü tanıştığımızdan bana beri sürekli kıskandırma oyunları oynuyordu. İş yerindeki kadin arkadaslari ya da başka kadınlardan bahsediyor, cok guzel bir kiz vesaire gibi, ben yanındayken başkalarına açıkça bakıyor, fizikleri hakkinda yorum yapıyor, bazen beni görmezden geliyordu. İlk başta “nasıl olsa henuz sevgilim degil” diyerek geçiştiriyordum ama zamanla bu davranışların dozu arttı. Ben tepki göstermedikce sınırları daha da zorladı.Ama sanki benden bir tepki alıp “Bak işte, beni kıskanıyor,” diyerek egosunu tatmin etmek istiyordu. Ona bu istediğini vermemek adına hep bu hareketlerini görmezden geldim, umursamiyormus gibi davrandim.
Geçen hafta bir kafede otururken, ben ona telefonda bir şey gösterirken, eski bir flörtümden bir mesaj geldi “Yarın buluşsak mı.” diye, Bunu görünce bozuldu. “Bu kim?” diye sordu. “Eski bir arkadaş,” dedim. Bana mesajlara bakabilirmiyim dedi bende “ tabi bak, mesajlarına cevap vermemişim bile,” dedim. Mesajları gösterdim. Yukarıya kaydırınca telefonu eliden aldım. O an biraz kıskandığını fark ettim. Ama sakaya vurdu, O yazan çocuk aslında ben cevap vermedikçe sürekli yazan, yapışkan biriydi. Yemin ederim, hiç dışarıda görüşmedim bile. Aktif olarak yazistigim biri de degildi.
Sonrasında arkamızda oturan genç bir kız ona laf attı: “Şu sigarayı mı içiyorsun?” diye. O da kızla konuşmaya başladı. Kızın yaşı belki 20, belki 22’dir. Bu durumdan rahatsız oldum çünkü kizla konuşmayı bilerek uzatıyor gibiydi, sanki beni kıskandırmak için. Dayanamadım, “Tuvalete gidiyorum,” deyip masadan kalktım. Döndüğümde bana “Bir şey içer misin?” dedi. “Olur,” dedim. Döndüğünde elinde üç bardak vardı. O kıza da içki almıştı. Ardından bana “Hadi onun masasına geçelim,” dedi ve kızın yanına oturdu. Bu, bardağı taşıran son damla oldu. Çantamı aldım ve “Sen devam et, bana müsaade,” diyerek oradan ayrıldım. Arkamdan birkac kez bağırdı, sonra koşarak gelip kolumdan tuttu. “Yanlış anladın, gitme” dedi, "kiz zaten benim onun yanina oturmamı istemiyormuş zaten" dedi, bende kolumu bırak, diyerek gittim.
Sonrasında bana mesajlar attı. “Neden gittiğini biliyorum, seni sinirlendirdiğim için özür dilerim,” yazdı. Ben “Sen devam et,” dedim. O da “Niye?” diye sordu. Ben de “Saygısız birini hayatımda istemiyorum,” dedim ve onu her yerden engelledim.
Şu an kalbim kırık ve kararsızım. Acı çekiyorum ama saygısızlığı da affedemiyorum. Ama onu da deli gibi ozluyorum, Belki de tüm bunlar, o an gelen mesaj yüzünden oldu ama ben o kişiyle gerçekten konuşmuyordum.
Size sormak istiyorum:
Bu adam beni gerçekten sevmiş olabilir mi? Yoksa ben sadece onun egosunu tatmin ettiği, boş vakitlerinde görüştüğü biri miydim? gercekten seven biri o kiza icki alip, onunla flortlesirmiydi? Yoksa kiskancliktan mi yapti.
Sizce bir şans verip engeli kaldırmalı mıyım, yoksa bu karakterde birinden kurtulduğum için şanslı mı hissetmeliyim?
Onun gibi gülüp eğlenebildiğim birini bir daha bulamayacak olma fikri beni çok üzüyor...
Ben deBu bana niye bildirim olarak geldi onu anlamadim
Hep boşanan kadınlarda sorun var, kadının psikolojik sorunları var, eve bakmaz yemek yapmaz, karılık görevini yapmaz, yersennn. Önceden insanlar ne düşünür diye çok takardım sonra bi baktım ki boşanan çoğu erkek hep aynı yalanlarla kendini avutuyor. Aklı başında olanlar her şeyin farkında.Fiziksel ve ekonomik durumunuzu bilmiyorum ama sosyal olarak siz bu adama 4 gömlek büyüksünüz. Boşanmış, 14 yaşında psikolojik sıkıntılı ergen bir kızı olan adamdan daha iyisini bulursunuz. Bir de üstüne üstlük barda kendisiyle konuşan kadına elinde içkiyle koşup masasına oturuyor. Siz yanında değilken yapması bile çirkinken sizinleyken yapması iyice rezillik. Özrü de kabahatinden büyük. Kız masasına oturmasını istememiş zaten, bunun sizin ilişkinize ne faydası varsa???
Ayrıca o aldatılma konusunda da boşanma evraklarından okumadıysanız inanmayın. Bu boşanan erkeklerin hepsi de sütten çıkma ak kaşık, yersen.
Belki de duygusal bi boşluktasın ve tutunmak istiyosun. Duygularınjn ön planda olduğu yaşı geçmişsin, biraz daha mantıklı düşünmeye çalış lütfen. Bir noktada içine sinmeyen şeyler varsa zaten orda sorun vardır.evet disaridan bakinca , mantigimla dusununce zaten oyle, ama sanirim seytan tuyu vardi ondan, cok iyi bir manipulator olsa gerek, aslinda ilk basta hic begenmemistim ama ona ragmen bu kadar baglanmisim, ben de kendime sasiriyorum
Şeytan tüyü müyü yok bu herifte. Biraz mantıklı bakarsanız olgunlaşmamış zamparanın teki olduğunu hemen anlarsınız.evet disaridan bakinca , mantigimla dusununce zaten oyle, ama sanirim seytan tuyu vardi ondan, cok iyi bir manipulator olsa gerek, aslinda ilk basta hic begenmemistim ama ona ragmen bu kadar baglanmisim, ben de kendime sasiriyorum
evet disaridan bakinca , mantigimla dusununce zaten oyle, ama sanirim seytan tuyu vardi ondan, cok iyi bir manipulator olsa gerek, aslinda ilk basta hic begenmemistim ama ona ragmen bu kadar baglanmisim, ben de kendime sasiriyorum
Yarisina kadar bile okumadan fikrimi yazıyorum. Ki aslinda aceleci tavrindan bile şunu dusunmustum: onun derdi siz değilsiniz ,onun derdi hayatinin duzene girmesi yani onun evini kizini cekip cevirecek "beyinide" mutlu edecek bir dişi. Elbette bu niyetle bulduğu kisiyi kacirmamak icin biraz uğraşacak. Ama bakın baktıki siz pek onun istedigi gibi hemen evet demiyorsunuz, bilseydim bu kadar zaman harcamazdim. Baska kapiya giderdim demek istemiste diyememis.Bu yılın başında tanıştığım biriyle (ben 30, o 41 yaşında) görüşüyordum. İlk başta onu ne fiziksel ne de duygusal olarak pek beğenmemiştim. Karısı tarafından aldatılmış, travmali, boşanmıştı ve 14 yaşındaki kızı anoreksiya ile mücadele ediyordu. Bu yüzden, bir ilişkiye hazır biri gibi gelmemişti bana. Bu durumu ona açıkça ifade ettim ama pesimden kosmaya baslayinca, “Biraz zaman tanıyalım, hemen bir ilişki başlatmak istemiyorum,” dedim. O da bunu kabul etti.
Daha sonra bu süreçte birçok şey paylaştık, hergun yazismalar, gunaydin mesajlari, planlar, , kişisel sorunlarımız... Aramızda duygusal bir bağ oluştu. Bu bağı onun da hissettiğini düşündüm. Hatta geçen hafta beni kuzeninin düğününe davet etti. Ancak bir haftada hazırlanamayacağım için gelemeyeceğimi söyledim.
O ayni görüşmede bana şöyle dedi: “Seninle tanıştığımızda ciddi bir ilişkiye hazır olduğunu söylemiştin ama hala bir belirsizlik içindeyiz. Sanırım sadece arkadaş olmak istiyorsun. Bunu en başta bilseydim, ben de farklı davranırdım...” Daha sonra cümlesini yarım bıraktı ve konuyu değiştirdi. Aslinda ben arkadas olmak istemiyordum, sadece ondan bir netlik bekliyordum.Ne yazık ki benim bu zamana kadar kararsız kalmamın sebebi, onun duygularını açıkça ifade edebilecek biri olmamasıydı. Çünkü tanıştığımızdan bana beri sürekli kıskandırma oyunları oynuyordu. İş yerindeki kadin arkadaslari ya da başka kadınlardan bahsediyor, cok guzel bir kiz vesaire gibi, ben yanındayken başkalarına açıkça bakıyor, fizikleri hakkinda yorum yapıyor, bazen beni görmezden geliyordu. İlk başta “nasıl olsa henuz sevgilim degil” diyerek geçiştiriyordum ama zamanla bu davranışların dozu arttı. Ben tepki göstermedikce sınırları daha da zorladı.Ama sanki benden bir tepki alıp “Bak işte, beni kıskanıyor,” diyerek egosunu tatmin etmek istiyordu. Ona bu istediğini vermemek adına hep bu hareketlerini görmezden geldim, umursamiyormus gibi davrandim.
Geçen hafta bir kafede otururken, ben ona telefonda bir şey gösterirken, eski bir flörtümden bir mesaj geldi “Yarın buluşsak mı.” diye, Bunu görünce bozuldu. “Bu kim?” diye sordu. “Eski bir arkadaş,” dedim. Bana mesajlara bakabilirmiyim dedi bende “ tabi bak, mesajlarına cevap vermemişim bile,” dedim. Mesajları gösterdim. Yukarıya kaydırınca telefonu eliden aldım. O an biraz kıskandığını fark ettim. Ama sakaya vurdu, O yazan çocuk aslında ben cevap vermedikçe sürekli yazan, yapışkan biriydi. Yemin ederim, hiç dışarıda görüşmedim bile. Aktif olarak yazistigim biri de degildi.
Sonrasında arkamızda oturan genç bir kız ona laf attı: “Şu sigarayı mı içiyorsun?” diye. O da kızla konuşmaya başladı. Kızın yaşı belki 20, belki 22’dir. Bu durumdan rahatsız oldum çünkü kizla konuşmayı bilerek uzatıyor gibiydi, sanki beni kıskandırmak için. Dayanamadım, “Tuvalete gidiyorum,” deyip masadan kalktım. Döndüğümde bana “Bir şey içer misin?” dedi. “Olur,” dedim. Döndüğünde elinde üç bardak vardı. O kıza da içki almıştı. Ardından bana “Hadi onun masasına geçelim,” dedi ve kızın yanına oturdu. Bu, bardağı taşıran son damla oldu. Çantamı aldım ve “Sen devam et, bana müsaade,” diyerek oradan ayrıldım. Arkamdan birkac kez bağırdı, sonra koşarak gelip kolumdan tuttu. “Yanlış anladın, gitme” dedi, "kiz zaten benim onun yanina oturmamı istemiyormuş zaten" dedi, bende kolumu bırak, diyerek gittim.
Sonrasında bana mesajlar attı. “Neden gittiğini biliyorum, seni sinirlendirdiğim için özür dilerim,” yazdı. Ben “Sen devam et,” dedim. O da “Niye?” diye sordu. Ben de “Saygısız birini hayatımda istemiyorum,” dedim ve onu her yerden engelledim.
Şu an kalbim kırık ve kararsızım. Acı çekiyorum ama saygısızlığı da affedemiyorum. Ama onu da deli gibi ozluyorum, Belki de tüm bunlar, o an gelen mesaj yüzünden oldu ama ben o kişiyle gerçekten konuşmuyordum.
Size sormak istiyorum:
Bu adam beni gerçekten sevmiş olabilir mi? Yoksa ben sadece onun egosunu tatmin ettiği, boş vakitlerinde görüştüğü biri miydim? gercekten seven biri o kiza icki alip, onunla flortlesirmiydi? Yoksa kiskancliktan mi yapti.
Sizce bir şans verip engeli kaldırmalı mıyım, yoksa bu karakterde birinden kurtulduğum için şanslı mı hissetmeliyim?
Onun gibi gülüp eğlenebildiğim birini bir daha bulamayacak olma fikri beni çok üzüyor...
Vayy adama da 20 yaşında kız yanında kadın varken laf atıyor, masasına çağırıyor.hayy maşallah.kaç erkek boyle birşey yaşar ki.yakışıklı biri mi?Bu yılın başında tanıştığım biriyle (ben 30, o 41 yaşında) görüşüyordum. İlk başta onu ne fiziksel ne de duygusal olarak pek beğenmemiştim. Karısı tarafından aldatılmış, travmali, boşanmıştı ve 14 yaşındaki kızı anoreksiya ile mücadele ediyordu. Bu yüzden, bir ilişkiye hazır biri gibi gelmemişti bana. Bu durumu ona açıkça ifade ettim ama pesimden kosmaya baslayinca, “Biraz zaman tanıyalım, hemen bir ilişki başlatmak istemiyorum,” dedim. O da bunu kabul etti.
Daha sonra bu süreçte birçok şey paylaştık, hergun yazismalar, gunaydin mesajlari, planlar, , kişisel sorunlarımız... Aramızda duygusal bir bağ oluştu. Bu bağı onun da hissettiğini düşündüm. Hatta geçen hafta beni kuzeninin düğününe davet etti. Ancak bir haftada hazırlanamayacağım için gelemeyeceğimi söyledim.
O ayni görüşmede bana şöyle dedi: “Seninle tanıştığımızda ciddi bir ilişkiye hazır olduğunu söylemiştin ama hala bir belirsizlik içindeyiz. Sanırım sadece arkadaş olmak istiyorsun. Bunu en başta bilseydim, ben de farklı davranırdım...” Daha sonra cümlesini yarım bıraktı ve konuyu değiştirdi. Aslinda ben arkadas olmak istemiyordum, sadece ondan bir netlik bekliyordum.Ne yazık ki benim bu zamana kadar kararsız kalmamın sebebi, onun duygularını açıkça ifade edebilecek biri olmamasıydı. Çünkü tanıştığımızdan bana beri sürekli kıskandırma oyunları oynuyordu. İş yerindeki kadin arkadaslari ya da başka kadınlardan bahsediyor, cok guzel bir kiz vesaire gibi, ben yanındayken başkalarına açıkça bakıyor, fizikleri hakkinda yorum yapıyor, bazen beni görmezden geliyordu. İlk başta “nasıl olsa henuz sevgilim degil” diyerek geçiştiriyordum ama zamanla bu davranışların dozu arttı. Ben tepki göstermedikce sınırları daha da zorladı.Ama sanki benden bir tepki alıp “Bak işte, beni kıskanıyor,” diyerek egosunu tatmin etmek istiyordu. Ona bu istediğini vermemek adına hep bu hareketlerini görmezden geldim, umursamiyormus gibi davrandim.
Geçen hafta bir kafede otururken, ben ona telefonda bir şey gösterirken, eski bir flörtümden bir mesaj geldi “Yarın buluşsak mı.” diye, Bunu görünce bozuldu. “Bu kim?” diye sordu. “Eski bir arkadaş,” dedim. Bana mesajlara bakabilirmiyim dedi bende “ tabi bak, mesajlarına cevap vermemişim bile,” dedim. Mesajları gösterdim. Yukarıya kaydırınca telefonu eliden aldım. O an biraz kıskandığını fark ettim. Ama sakaya vurdu, O yazan çocuk aslında ben cevap vermedikçe sürekli yazan, yapışkan biriydi. Yemin ederim, hiç dışarıda görüşmedim bile. Aktif olarak yazistigim biri de degildi.
Sonrasında arkamızda oturan genç bir kız ona laf attı: “Şu sigarayı mı içiyorsun?” diye. O da kızla konuşmaya başladı. Kızın yaşı belki 20, belki 22’dir. Bu durumdan rahatsız oldum çünkü kizla konuşmayı bilerek uzatıyor gibiydi, sanki beni kıskandırmak için. Dayanamadım, “Tuvalete gidiyorum,” deyip masadan kalktım. Döndüğümde bana “Bir şey içer misin?” dedi. “Olur,” dedim. Döndüğünde elinde üç bardak vardı. O kıza da içki almıştı. Ardından bana “Hadi onun masasına geçelim,” dedi ve kızın yanına oturdu. Bu, bardağı taşıran son damla oldu. Çantamı aldım ve “Sen devam et, bana müsaade,” diyerek oradan ayrıldım. Arkamdan birkac kez bağırdı, sonra koşarak gelip kolumdan tuttu. “Yanlış anladın, gitme” dedi, "kiz zaten benim onun yanina oturmamı istemiyormuş zaten" dedi, bende kolumu bırak, diyerek gittim.
Sonrasında bana mesajlar attı. “Neden gittiğini biliyorum, seni sinirlendirdiğim için özür dilerim,” yazdı. Ben “Sen devam et,” dedim. O da “Niye?” diye sordu. Ben de “Saygısız birini hayatımda istemiyorum,” dedim ve onu her yerden engelledim.
Şu an kalbim kırık ve kararsızım. Acı çekiyorum ama saygısızlığı da affedemiyorum. Ama onu da deli gibi ozluyorum, Belki de tüm bunlar, o an gelen mesaj yüzünden oldu ama ben o kişiyle gerçekten konuşmuyordum.
Size sormak istiyorum:
Bu adam beni gerçekten sevmiş olabilir mi? Yoksa ben sadece onun egosunu tatmin ettiği, boş vakitlerinde görüştüğü biri miydim? gercekten seven biri o kiza icki alip, onunla flortlesirmiydi? Yoksa kiskancliktan mi yapti.
Sizce bir şans verip engeli kaldırmalı mıyım, yoksa bu karakterde birinden kurtulduğum için şanslı mı hissetmeliyim?
Onun gibi gülüp eğlenebildiğim birini bir daha bulamayacak olma fikri beni çok üzüyor...
Aynen niye ?Bu bana niye bildirim olarak geldi onu anlamadim
Karşınızdaki kişinin yaşı kaç olursa olsun kendini büyütememiş biri gitsin annesinin dizinin dibinde otursun liseli tribine gerek yok. Muhtemelen ilişkiniz var olduğu sürece bu küçük çaplı oyunları devam edecek. Daha fazla toksikleşmeden kurtulduğunuz için şanslısınız. Ve emin olun daha iyileri karşınızda olacak siz çıtır grubundasınız :)Bu yılın başında tanıştığım biriyle (ben 30, o 41 yaşında) görüşüyordum. İlk başta onu ne fiziksel ne de duygusal olarak pek beğenmemiştim. Karısı tarafından aldatılmış, travmali, boşanmıştı ve 14 yaşındaki kızı anoreksiya ile mücadele ediyordu. Bu yüzden, bir ilişkiye hazır biri gibi gelmemişti bana. Bu durumu ona açıkça ifade ettim ama pesimden kosmaya baslayinca, “Biraz zaman tanıyalım, hemen bir ilişki başlatmak istemiyorum,” dedim. O da bunu kabul etti.
Daha sonra bu süreçte birçok şey paylaştık, hergun yazismalar, gunaydin mesajlari, planlar, , kişisel sorunlarımız... Aramızda duygusal bir bağ oluştu. Bu bağı onun da hissettiğini düşündüm. Hatta geçen hafta beni kuzeninin düğününe davet etti. Ancak bir haftada hazırlanamayacağım için gelemeyeceğimi söyledim.
O ayni görüşmede bana şöyle dedi: “Seninle tanıştığımızda ciddi bir ilişkiye hazır olduğunu söylemiştin ama hala bir belirsizlik içindeyiz. Sanırım sadece arkadaş olmak istiyorsun. Bunu en başta bilseydim, ben de farklı davranırdım...” Daha sonra cümlesini yarım bıraktı ve konuyu değiştirdi. Aslinda ben arkadas olmak istemiyordum, sadece ondan bir netlik bekliyordum.Ne yazık ki benim bu zamana kadar kararsız kalmamın sebebi, onun duygularını açıkça ifade edebilecek biri olmamasıydı. Çünkü tanıştığımızdan bana beri sürekli kıskandırma oyunları oynuyordu. İş yerindeki kadin arkadaslari ya da başka kadınlardan bahsediyor, cok guzel bir kiz vesaire gibi, ben yanındayken başkalarına açıkça bakıyor, fizikleri hakkinda yorum yapıyor, bazen beni görmezden geliyordu. İlk başta “nasıl olsa henuz sevgilim degil” diyerek geçiştiriyordum ama zamanla bu davranışların dozu arttı. Ben tepki göstermedikce sınırları daha da zorladı.Ama sanki benden bir tepki alıp “Bak işte, beni kıskanıyor,” diyerek egosunu tatmin etmek istiyordu. Ona bu istediğini vermemek adına hep bu hareketlerini görmezden geldim, umursamiyormus gibi davrandim.
Geçen hafta bir kafede otururken, ben ona telefonda bir şey gösterirken, eski bir flörtümden bir mesaj geldi “Yarın buluşsak mı.” diye, Bunu görünce bozuldu. “Bu kim?” diye sordu. “Eski bir arkadaş,” dedim. Bana mesajlara bakabilirmiyim dedi bende “ tabi bak, mesajlarına cevap vermemişim bile,” dedim. Mesajları gösterdim. Yukarıya kaydırınca telefonu eliden aldım. O an biraz kıskandığını fark ettim. Ama sakaya vurdu, O yazan çocuk aslında ben cevap vermedikçe sürekli yazan, yapışkan biriydi. Yemin ederim, hiç dışarıda görüşmedim bile. Aktif olarak yazistigim biri de degildi.
Sonrasında arkamızda oturan genç bir kız ona laf attı: “Şu sigarayı mı içiyorsun?” diye. O da kızla konuşmaya başladı. Kızın yaşı belki 20, belki 22’dir. Bu durumdan rahatsız oldum çünkü kizla konuşmayı bilerek uzatıyor gibiydi, sanki beni kıskandırmak için. Dayanamadım, “Tuvalete gidiyorum,” deyip masadan kalktım. Döndüğümde bana “Bir şey içer misin?” dedi. “Olur,” dedim. Döndüğünde elinde üç bardak vardı. O kıza da içki almıştı. Ardından bana “Hadi onun masasına geçelim,” dedi ve kızın yanına oturdu. Bu, bardağı taşıran son damla oldu. Çantamı aldım ve “Sen devam et, bana müsaade,” diyerek oradan ayrıldım. Arkamdan birkac kez bağırdı, sonra koşarak gelip kolumdan tuttu. “Yanlış anladın, gitme” dedi, "kiz zaten benim onun yanina oturmamı istemiyormuş zaten" dedi, bende kolumu bırak, diyerek gittim.
Sonrasında bana mesajlar attı. “Neden gittiğini biliyorum, seni sinirlendirdiğim için özür dilerim,” yazdı. Ben “Sen devam et,” dedim. O da “Niye?” diye sordu. Ben de “Saygısız birini hayatımda istemiyorum,” dedim ve onu her yerden engelledim.
Şu an kalbim kırık ve kararsızım. Acı çekiyorum ama saygısızlığı da affedemiyorum. Ama onu da deli gibi ozluyorum, Belki de tüm bunlar, o an gelen mesaj yüzünden oldu ama ben o kişiyle gerçekten konuşmuyordum.
Size sormak istiyorum:
Bu adam beni gerçekten sevmiş olabilir mi? Yoksa ben sadece onun egosunu tatmin ettiği, boş vakitlerinde görüştüğü biri miydim? gercekten seven biri o kiza icki alip, onunla flortlesirmiydi? Yoksa kiskancliktan mi yapti.
Sizce bir şans verip engeli kaldırmalı mıyım, yoksa bu karakterde birinden kurtulduğum için şanslı mı hissetmeliyim?
Onun gibi gülüp eğlenebildiğim birini bir daha bulamayacak olma fikri beni çok üzüyor...
Bana da gelmiş, çok enteresanBana da aynısı oldu.sebep ne acaba
İnsan kendini bile bile ateşe atarmı ilerde bu mesajını okuduğunda kendin kendine gülersin Rabbim hayırlı insanlar çıkarsın karşimiza inşallah30 yaşında 41 yaşında üstelik ergen çocuğu olan ve kendisi de dengesiz birini napacaksınız boşverin gitsin... Adam sizin yanınızda çocuğu yaşındaki kızla flörtleşmiş sadaka verin ki gerçek yüzünü göstermiş. 30 çok genç bir yaş denginizi bulursunuz bu andavalla vakit kaybetmeyin...Sorunuza gelince hayır sevmemiş sadece genç oluşunuz cazip gelmiş...
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?