Sizce ayrılmalımıyım

Adam yalan üstüne yalan söylemiş her konuda, asla aldatmaz beni diyorsunuz. Niye adam çok mu güvenilir bir profil çiziyor Allah için?
 
Kuzum sen madem bir halt ettin temizle diyen mi var illa hemen evlen diye başına vuran mi var ne sevgisi çocuk yirmi yaşında hayatının tam en hızlı zamanında erkekler geç olgunlaşır kaldiki sen bir cocuk sayılacak yaşta birisi ile çıkmışın acilen bu yoldan dönmeli kendi hayatina bakmalısın
 
Otu gerçekten iki üç kere içip devam etmemiş olabilir. Az kullanımda ot bağımlılık yapmaz. Ama telefonunda, özellikle de gizli fotoğraflarda niye saklıyor, övünç meselesi mi, bakıp bakıp yad mı ediyor?

Çevresi çok tekin değil, kendisi yapmasa bile başka maddeler kullananlar muhtemelen vardır. Öyle bir ortamda denemesi de an meselesi.

Sizin sorununuz çocuğun iki üç kere ot içmesi değil. Sizin kafa yapınız. Bu kafa yapısıyla ne ilişkiye ne hayata sağlıklı şekilde devam edemezsiniz.
 
Peki tavsiyeniz nedir
 
İleride ne yapıcam
 
diğer konularda yazılan yazılmış ben kenevir konusunda biraz bilgi vermek istedim.
ot bu kadar korkulacak bir bitki değil ama sizden gizli saklı yapacaksa bu ilişkiye devam etmeyin. zaten yaşla ilgili de yalan söylemiş. siz okuyor musunuz, çalışıyor musunuz? kendi hayatınızı kuruyor musunuz?

avrupadan örnek veriyor ama kendi de tam bilmiyor aslında. dünyada çok az ülkede tüketimi ve satışı yasal. onun dışında bazı ülkelerde denetime tabi lisanslı yerler satışını yapabiliyor ama yetiştirilmesi yasak. çoğu ülkede satışı ve yetiştirilmesi yasak olsa bile belli bir miktara kadar tüketimi göz ardı ediliyor. bazı yerlerde üretim ve tüketim miktarına yasal sınır belirlenerek izin veriliyor. ot bunun gibi bir sürü hukuki sınırlamaya tabi ama gün geçtikçe yasallaştıran ya da yasallaşmasının önünü açan kanunlar çıkaran ülkeler çoğalıyor.
en son bizim meclisten tıbbi kullanım amaçlı kenevir yetiştirmeye tekrar izin çıktı. eczanelerde kenevir içerikli ürünler vs. satılacak gibi. o sebeple acaba keyfi tüketimi yasallaşır mı diye bekleyenler var ama bunların işi belli olmaz. sonuçta kimyasal uyuşturucuyu ülkeye sokan bunlar. neden böyle kocaman bir pazarı, hem de illegal şekilde istedikleri gibi yönetirken otun keyfi tüketimini yasallaştırsınlar? tabii bundan da para kazanma amaçlı işin başına geçebilirler ama öyle yaparlarsa kimyasal uyuşturucu kullanımının azalması ihtimali var (ki bu onların işine balta vurur) çünkü diğer ülkelerdeki örnekler ot tüketimi serbest hale gelince kimyasal uyuşturucu tüketiminin azaldığını gösteriyor. hatta yasal hale gelince ot tüketiminin bile azaldığı düşünülüyor.
bu arada kimyasal maddeler de esasen psikiyatrik tedavi, ameliyat (morfin=opioid) veya başka alanlarda tedavi için kullanılan maddelerdir. aldığımız en basit ağrı kesici (bazıları opioid) bile "uyuşturucu" maddedir. kimyasal maddelerin üretimi ve tüketimini legal kuruluşlar/kişiler yönetiyor. bunun üretimini ve dağıtımını yapan tekil şahıslar veya organizasyonlar sizce hammadelerini nereden alıyorlar? yani tekelin başında birileri var her zaman. bu tekelleşme elbette insanların yararına olduğu kadar (çünkü bu maddeler tehlikeli) aslında ilaç şirketleri tarafından zehirlendiğimize de dikkat çekmek istedim. bunu itiraf eden doktorlar da var, tedavi etmiyoruz ilaca bağımlı kılıyoruz diyorlar. yani konunun farklı boyutları var.
anksiyete - depresyon tedavisi veya parkinson hastalarında kenevir tüketiminden sonuç alınmış. bu konuda o kadar bilgi sahibi değilim. bizzat şahit olduğum şöyle bir şey oldu, lösemi hastası arkadaşım doktorundan da izin alarak yurtdışından kenevir yağı sipariş etti ve tedavi boyunca kullandı. bunun dışında izlediğim yemek programında bir adamın kenevir yağı içerikli baharat markası kurduğunu gördüm. aynı programda michelin yıldızlı şefler kenevir yağı veya yağı içeren başka malzemeler ile yemekler yapıyordu. amerika'da kenevir içerikli ürünler üzerine fuarlar düzenleniyor. yani başka yerlerde sektör almış başını gitmiş bu doğru. hani bir söz var ya bir şey hem zehir hem ilaçtır, önemli olan dozdur diye. önemli olan aynı zamanda senin o şeyi hangi amaçla kullandığını bilmen.
bizim ülkede illegal olduğu için ne içildiği belli değil. biz yurtdışından örnek vererek buradaki mevzuyu aklayamayız. bunu kullananla güvende diyemeyiz. o yüzden kişinin bilgili olması gerekiyor. dediğim gibi neyi neden kullandığını ve nasıl kullandığını bilmen şart. ben uyuşturucu bağımlısı gördüm, kendim de kullandım. o sebeple diyebiliyorum ki mesele madde değil, madde içerideki hastalığın semptomu sadece. kişiyi herhangi bir şeye (alkole, maddeye, alışverişe, hıza, sekse, dedikoduya, yalana, hırsızlığa, estetiğe, bir insana vb.) bağımlı kılan içeride yatan hastalık, dengesizlik. bu bağımlılıklardan tamamen habersiz gibi yaşıyoruz ama alkol, uyuşturucu en görünür olanlar. çünkü işaret edip suçlaması kolay. insan suçu hep şeytana atıyor.
otun düzenli kullanımı bağımlılık yaratmasa da hafızada problem yaratabilir. bitkinin her türü her insana uygun değildir. her tedavi herkese uygun değildir. biz robot değiliz. kişi yıllar süren yoğun stres altındadır, genetik yatkınlıkları vardır, yanlış ortamda yanlış amaçla kullanıyordur vs. ot onda paranoya yapar mesela. sadece o anda yapar, uzun süreli paranoya yapmaz. (tam aksine kimyasal uyuşturucular uzun süreli paranoya ile psikoz yaratabilir) bizim ülkede "ilaçlı" diye bir tabir vardır, bunlar bitki hızlı yetişsin ve çok çiçek versin diye bitkiye sıkılan ilaçları kasteder. bunlara herkesin bünyesi kötü reaksiyon gösterir. kusma, üşüme gibi şeyler yapabilir. bir iki saat içinde geçer. kalıcı etkisi olmaz. nitekim benim gözlemlediğim otun kalıcı etkisi hafıza ve b12 üzerine o da acaba bizim ülkeden mi kaynaklı yoksa legal yerlerde de böyle mi bilmiyorum.
uzun süre kullanım ardından tüketimi bırakıldığı zaman hemen eski hayatınıza dönersiniz. öyle alkol veya eroin (opioid) gibi kullanımı bırakıldıktan sonra fiziksel olarak yoksunluk krizine sokmaz. psikolojik bunalım, duygudurum bozukluğu veya aşırı davranışlar vermez.
kullanımdan sonra etkisi birkaç saat içinde geçer. kasları gevşetir, uyku yapar, acıktırır, o gevşemeyle beraber duygusal boşalma verir. bunun gibi geçici etkiler verir.
yine de beyinde yarattığı etkiler dolayısıyla her gün kullanılması iyi bir şey değildir, aynı nikotin gibi. bu vücudu mahveden bir bağımlılık mesela ama legal. anlatabiliyor muyum?
yani bunu tüketen insan kimyasal madde kullanan insan denkliğinde değil ama siz ben bunu istemiyorum diye sınır çekebilirsiniz. o da sizin kişisel tercihinizdir. sadece siz de bilgi edinin bence internetten ki şuanki kadar korkmayın, temkinli olun. araştırınca osmanlı'da tüketimiyle ilgili makaleler bile bulabilirsiniz. onun dışında belgeseller var. amerika'nın zamanında birden otu çok tehlikeli kabul etmeye başladığını, içerseniz delirtir gibi yalanlar söylediklerini, otu en tehlikeli kimyasal uyuşturucularla aynı sınıfa soktuğunu, bunu aslında ot siyahilerin yaşadığı eyaletlerde daha çok tüketildiği için yaptıklarını ve toplumun algısını nasıl şekillendirdiklerini görebilirsiniz. yani her konuda olduğu gibi bu konuda da hükümetler zihinlerimizi belirli bir yöne yönlendiriyor işte. herkes kendi kararını versin, ben faydalı veya zararlı demiyorum, olan gerçekleri yazdım.

çok mu gerekli? yoo
ama kullananın hayatı sönmüyor. bu kişinin hayatını sürdürme biçimiyle ilgili, bilinçli olmasıyla ilgili, neden tükettiğini bilmesiyle ilgili.
eğer bu bilinç yoksa tembel bir koltuk patatesine döner kişi. maksimum zararı bu olur yani, o da kendine.
ama bir başkasının çalışırken, spor yaparken tükettiğini falan görebilirsiniz. hatta dediğim gibi dünyaca ünlü şef bununla tarif deneyebilir falan.
bir diğer başkasının da ona buna salça olup, suça karışıp, adam öldürüp suçu ota attığını görebilirsiniz ama aslında alakası bile yoktur. kişinin kendiyle ilgili her şey. ülkemizdeki tehlikesini anlattım zaten. biz kendimizi serbest olan ülkelerle kıyaslayamayız.

adamın çevresine gelince kimyasal madde kullanan insanlardan sıyrılması şart. o maddeler otun aksine kontrolü kaybettirir ve her şey olabilir. evet tıp kullanıyor ama kontrolsüz denetimsiz tüketimi zararlı, hem de çok zararlı. yaş da küçük olunca insan her yöne sapabilir. sanıyorum ki tehlikeli bir semtte büyümüş ama o semtlerde bile temiz kalan insanlar var. özellikle de o ortamı gördükleri için uzak kalıyorlar. ben gördüm böyle insanlar. nasıl biri olduğuna siz karar vereceksiniz.
 
Yani oda bu tarz şeyler söyledi bukadar uzatmadan ben senden hiç gizlemedim dedi buyüzden seni kaybetmek istemiyorum sen sorunca söyledim dedi zaten çok sık kullandığım bişey değil dedi ama benim gözümde uyuşturucu uyuşturucudur o ortamlarda takılırsa zamanla bu kesmiyor diyip o kimyasallar zararlı dediği uyuşturucularada kayabilir yada yaşı gereği çünkü şuan bi özentiliği var ben bunu çok rahat görüyorum bir daha yapmayacağım dediği halde yarın bigün içebilir gözüyle bakıyorum çünkü onun gözünde ot bukadar büyütelecek birşey bile değil yâda tamamiyle kesecek bağımlı değilse doğruyu söylüyorsa içmeyedebilir zaten yaşı ilerledikçe soğuyabilir ben ona hep çevresinden örnek veriyorum görüşmesini istemiyorum ama ben bu konuları açtığımda hep sinirleniyor o yaşadığımız durumu anlatınca da sinirleniyor ben de psikolojik olarak iyi değilim kendimde de arıyorum suçu aynı şeyleri sürekli söylüyorum o yaşadığımız durumdan sonra doktora gidelim çok dedi bana madem aklını kurcalıyor netleşsin dedi ben tek gittim ve yırtık var bunuda ona kalkıp söylemedim söylemeyide düşünmüyorum şuan herşeyden tedirginim çünkü gelecegimden ondan bi başka erkekten sağlıklı düşünemiyorum bu kesin ama konuşurken ondan ayrılıcagımı düşündü gözleri doldu ben artık sevdiklerimi kaybetmek istemiyorum dedi ayrılıp bi süre kendimi toparlamaya çalışsam daha da kötü olmaktanda korkuyorum çünkü ben de ona bağımlı oldum yarın bigün o bana kanla ilgili en ufak bişey söyleyemez yaşadığım psikolojik savaşları biliyor kanıda gördü nekadar korktuğumu biliyor ama yinede bu konuyu açtığımda tahriştir biz hiçbişey yaşamadık sürekli bunu söylüyor gerçekten de hiçbişey yaşamadık sadece baskı olmuştu.. bilmiyorum ben artık herşeyden korkar oldum eski hallerimi çok özlüyorum ayrılıp bi süre kendimi dinlemek eminim iyi gelicektir ama geri barışırmıyız vs vs bunlarda aklımı kurcalıyor. Çok yorum okudum ben burdanda farklı sitelerden de benimle benzer durumları yaşayıp bunu nişanlılık döneminde nasıl söylicem diye düşünen çok kız olmuş bizim erkekler gibi değil ki kanamama sebebleri belirli ve çevremde çoğu kişinin ilk gecesinde kanaması olmuş olmadıgında da şüphe bi erkegin içine düşebilir acaba mı olur yani ben şuan bile panik atak geçiriyorken ilerde masıl açıklayacagım yada açıklamayacağım? Ömrümün sonuna kadar bu psikolojide oldugum için kimseyi hayatıma alamamsktan da korkuyorum sevgilimin çok çevresi var orda burda bu konuyu konuşmasından da korkuyorum köyde yaşamıyosun yıl 1950ler değil diyen bi arkadaşım olmuştu mesela ama ben kendi çevremden arkadaşlarımdan baktıgımda bu durum sıkıntı gerçekten benim zaten zarım geride yada esnek olsa o an kanama olmazdı bilmiyorum bitanem bende ne yapacağımı bu olayları yaşamadan önce biri gelip böyle dert yansa kesin sinirlenir kızardım eminim ki kendine böyle mi değer veriyosun seni kabul edecek insan hertürlü kabul eder sende ilişki yaşamamıssın anlaşılmaz madem korkuyosun söylemessin olur biter diye akıl verirdim ama insan her detayı düşünüyor. Bazen diyorum ki doğru insan olsa belkide bukadar kasmazdım bukadar düşünmezdim bi başkasıyla ihtimaline belki hiç girmezdim. İçim gönlüm rahat olurdu ama çekip gitmeyede cesaretim yok sanki sıkışmışım biyerde ve asla çıkar yolu çözümü yok gibi hissediyorum
 
Öyle bir anlatıyorsun ki kişi sende sanki bir engel bırakmış hayatına artık eski sağlığında devam edemeyeceksin gibi konuşuyorsun. Hayatına zarı dert etmeyecek birini alırsın olur biter. Sen 100 erkekten 99 unun da zarı dert ettiğini falan mı düşünüyorsun. Bu konuyu açan seni kötü hissettiren biriyle konuşmazsın olur biter. "Ben bakire değilim yaa senin için sorun olur mu " diye kendini ezip büzmediğin aksine bu konuları açan kişilere yol verdiğin sürece gayet mutlu olursun. "Yok yırtıldı bi kere kimse beni kabul etmez hayatım yandı" falan diye düşünüyorsan da destek al yani burada yazılanlar ya da o okuduğun yazılar belli ki fikrini değiştirmeye yetmiyor. Sanki kalıcı bir engel durumun oluşmuş gibi davranıyorsun. Bu kafayla "beni böyle kabul etti" diyerek karşına çıkan ilk erkekle evlenir sonra da çok dövünürsün benden söylemesi
 
Bu ilişkide değil evlilik gelecek bile göremiyorum. Sırf bir şeyler yaşadınız diye o erkeğe muhtaç değilsiniz ki öncesinde başkasıyla birlikte olup ayrılıp başkasıyla evlenen kadınlar çok. Hayatınıza alacağınız erkek bu tarz muhabbetlere girmeyecek erkek olsun. Siz kendinize değer vermezseniz hiç kimse size değer vermez.
 
O senin dediğin şeyi kullanmak çok yaygın, bi sürü ülkede yasal. Bu yüzden ortalık velveleye verilmez. Seviyosan evlen. Sevmiyosan evlenme. Bu kadar basit. Evlenirken zar mevzusu sorun olacaksa diktirirsin olur biter.
 
Gelecek kaygısı böyle bir şey değil. Cinselliğe bakış açınız ve bedeninizi algılama biçiminiz neredeyse hastalıklı. Psikoloğunuzla bu konular üstünde daha fazla konuşmalısınız.
 
yazdıklarını okuyamadım şöyle bir göz attım da ne kadar “2,3” yazmışsın öyle asfjsj
 
Yani oda bu tarz şeyler söyledi bukadar uzatmadan ben senden hiç gizlemedim
yani senin değerlerinle onunkiler uyuşmuyor kısaca böyle özetleyebiliriz. ayrıca yaşlarınız daha küçük. şuan olduğun hal hep devam edecek sanma. eğer takıntı yapmaya devam edersen bu şekilde devam eder orası ayrı. yani demek istediğim hangi duyguda, hangi düşüncede olacağın hep sana bağlı. kontrol sende. hayatının nasıl geçeceğine sen karar vereceksin bunu önce bir benimse. ayrıca sakin kal ki ilişkiyi bitirip bitirmeyeceğine sakin karar ver. sakin verirsen kararından emin olursun.

cinsel yaşam konusunda şu sitede görüp görebileceğim en mantıklı, en insanca ve en dürüst olan yorumu bu hanımefendi yapmış zaten. böyle yazan pek yok burada. her yönüyle dediklerine %100 katılıyorum.
beraber yaşlanacağımızı hayal ettiğimiz insanlarla dürüst bir ilişkimiz olmalı. yargılamadan yargılanmadan. sadece ilişki geçmişi vs. demiyorum, kök ailesinde yaşananlar, okul hayatında olanlar ne bileyim envai çeşit şey var bir insanın hayatına dair. bunlar sohbet havasında geçmeli, paylaşım şeklinde olmalı. hesap vermek değil. öyle bağlar kurabileceğimiz insanları bulmalıyız. ilişkiler taktik sahası değil, evcilik değil. insanlar birbirini tanımadan, dürüst olmadan evlenince burada okuduğumuz sıkıntılar oluyor.
ayrıca cinsel yaşamı konuşmak birini psikolojik olarak anlamanı sağlar ama hastalık olma ihtimali var mı bunu da bilirsin. evlenseniz nelerle karşılaşabilirsin bunu da bilirsin. bir insanın dürüst olamaması bile çok şey anlatır.
ilişki kurmanın amacı sevgi saygı bağı kurmak. bir insan seni gerçekten tanımıyorsa yani sen kendin olamıyorsan ve o da olmana izin vermiyorsa orada sevgi de saygı da oluşmaz. birbirini yargılarsan, suçlarsan, sen geçmişte şunu yapmışsın o zaman şöylesin böylesin dersen orada gerçek bir ilişki olmaz. sürekli maskeler takıp yalan söylüyorsan veya sen karışamazsın özel hayatım diyorsan ya da paylaştığında bana karşı kullanır mı diye korkuyorsan onunla beraber olsan bile senin hayatına kattığı bir değer olmaz. bir insanın bugün nerede olduğu, neler düşündüğü, geçmişten neler öğrendiği önemli. bugün olduğu insana bakacaksın. kendine karşı da öyle yapacaksın. kendini hatalarınla yargılayıp durursan gene gider o hatayı yaparsın. düşüncelerinle kendi kendine hapishane yaratıyorsun da sen bunu görmeden biz ne desek boş. bir insanın kendi geçmişine bakış açısını dinlediğinde onun ne kadar yol kat ettiğini görürsün. ben böyle düşünüyorum. dürüstlüğü savunuyorum, o dürüstlük karşısında da sen nasıl bunu yaparsın/yapmış olabilirsin diye kompleks yapmaya gerek yok. eğer öyle yapıyorsa onunla zaten bağ kuramam demektir, baştan bitiririm. işte böylece zamanımı yanlış insanla tüketmemiş olurum ve yanlış bir evlilikten de kendimi korumuş olurum. kendin olmak iyidir.

sen de sakin ol bir an önce ki kendine dair düşüncelerini (bekaret hakkında) sakince düzenle ve karşındaki insan hakkında sakince karar ver.
 
Koşa koşa evlen, göz göre göre at kendini bu ateşe.
 
Ben bu konuyu ve devamını bu sezon esra erol da göreceğimizi umuyorum esra erol olur,ezmeci olur,adamın özelliklerine bakılısa müge anlı bile olur
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…