Elin lezzetine bende inanırım, kimi dünya malzemeyle uğraşır didinir ama yemekte lezzet olmaz. Yemeği sevgiyle yapmak çok önemli bence, yemeği yaparken ben mesela hep yiyeceğim anı düşünürüm daha yaparken iştahlanırım, ağzımın suyu akar desem yeridir. Belki sırrım budur bilmiyorum yemeklerim çok güzel olur, pişirirken ne tadına ne tuzuna bakarım, ne ölçü kullanırım. Annemden geçen bişey belkide.
Ne fazla vıcık vıcık yağ güzel yapar yemeği, nede kıpkırmızı bir salça görüntüsü bence ikiside değil. Ben çok az yağlı, salçasız zeytinyağlılar yaparım örneğin çokda güzel olurlar. Yemeğin tadını baskılayan baharat da değildir bence, ağzıma direk acı tat gelsin istemem veya yemekten çok baharat kokusu hoşuma gitmez benim. Birde sonuçta herkesin damak tadı farklıdır, benim yemeklerim benim damak tadıma göre sonuçta bize göre çok güzel ama başka bir yörenin damak tadına göre de güzel olmayabilir.
Nitekim benim stilim tencere yemeklerinde eti soğanı salçayı kavurduktan sonra sebzeyide çok güzel kavururum, rengi değişene kadar. Ve suyunu çok az koyarım pişmesine yetecek kadar. Önce hızlı ateşte 5-10 dak fokurdatırım sonra altını kısarım. Birazda dinlenmesine müsade edersek bi kaç saat çok çok daha güzel olur yemeğimiz.