- 23 Ağustos 2012
- 51.381
- En iyi cevaplar
- 1
- 239.223
- 898
Ben de çocuk daha çok annesini arar annesini ister,en çok ona ihtiyaç duyar diyorum. Kendim olsam vermem velayet net diye de belirttim. Ama herkes aynı düşünmeyebilir,şartlar ilişki dinamiği vs.
Bir çok konuda çocuklu boşanan kadınlardan şikayet var çocukları bana attı gitti,kendisi hayatını kuruyor her şey benim sırtımda.
Veya
anne baba boşanıyor,baba çocuğuyla ilgilense de nafakası haftasonu her şeyini 4*4 yapsa da hayatına biri girdiği an hanımefendi çılgına dönüp çocuğunu eski eşe karşı doldurup kullanmaya başlıyor. Öfkesini hazmedemyişini çocuğunu kullanarak yapıyor.Haftasonu değil 5 gün babasından almamaya başlıyor. Ama velayeti de vermiyor.Ben annesiysem o da babası eşşek gibi bakacak,orası çocuğumun evi istediği kadar kalacak diyor.
Bende diyorum ki madem o da babası tıpkı annesi gibi haklarında 50/50 bir ebeveyn olarak pekala da verebilir velayetini
demek ki bu yüzden mi çok hassasız acabaAllah ayrılık vermesin, ben nereye çocuğum oraya.. Annesiz büyümüş ve annesiz yaşayan bi anne olarak söylüyorum ki çocuğun hayatı boyunca en çok anneye ihtiyacı var.
Babası niye annesi kadar olamıyor da çocuk 10. günde anneyi özlemeyi başlıyor ? Bu babasının yetersiz bir baba olmasından başka bir şey değilAşırı kişisel bir durum sizin açınızdan, doğrusu yanlışı yok, hepsi duruma özel yorumlanabilir.
Birebir örnek verebilirim. Eşimin ilk evliliğinden olan çocuğu. Anne asla velayeti vermedi. Cesedimi çiğnersiniz noktasındaydı baba istediğinde. Fakat "çocuğu iki kişi yaptık boşandık, adam gitti yeni hayat kurdu, evlendi kadınla bekar çocuksuz hayatı yaşıyor; bu çocuk bana kaldı ben cezalandırıldım ben evlenemiyorum, özel hayatım olmuyor" diye günden güne hırslanacak bir yapınız varsa çocuğu kesinlikle ama kesinlikle babaya verin. Bizdeki durum buydu.
Çocuk yanımızda 1 ay kalmaya geliyordu, 10. gün "anneme gidicem, çok özledim, rüyamda görüyorum" diyordu. Biz aramasına izin vermiyorduk çünkü "çocuğu siz başınızdan atıyorsunuz" diye küfür kıyamet kopuyor, asla almaya gelmiyordu. Daha kötü oluyordu. En son çocuk bizden gizli telefon etmiş, ağlamış, özledim demiş 15 gün daha almadı. Maksat biz çocuklu olalım, güya intikam işte. Geçen yaz da çocuk yaz tatilinde 4 ay boyunca başka bir şehirde bir akrabaylaydı, anne çok yoğun çalışıyormuş, vakti yokmuş. Eminim o çocuk 15 günden sonra kötü olmuştur. Fakat yapacak bir şey yok. Anne de kendince "bekar" olmayı hak ettiğini düşünüyor.
Bu anlattığım örneğe dönecekse kesinlikle verin, sakın "anneyim ben gibi arada gelen duygusal çöküşlerle" ya da "çocuk annede kalır" diye toplumsal baskıyla çocuğu vermemezlik yapmayın. Verecekseniz de boşanır boşanmaz verin, çocuk bir düzen kursun. Deneme tahtası yapmayın.
Bu konular çok kişiseldir. Baz alabileceğiniz tek durum içinizde bundan sonra çocuklu olarak hayatınıza devam edecek olmanız sizde bir öfke, haksızlık, adaletsizlik duygusu yaratıyor mu? Buna odaklanın.
Mutlaka öyle anneler var ki diyorsun bu nasıl anne. Aşık olmuş kaçmış çocukları evde bırakıp arkasında bıraktığı baba gözünün içine bakıyor evlatlarının öyleside var. Biz bu sene muhtemelen taşınacağız doğuya. temmuz ayında bir iki haftalığına oğlumu annemlere bırakacağız evi düzeni kurmak için ama gel bana sor içime ateş düşüyor nasıl bırakacağım diye düşünmeye başladım şimdiden.
Mecbur değilseniz vermeyin.Merhaba
Cocuklarının velayetini babalarına bırakan anneler varmı acaba ?
Teoride oyle ama anneyle cocuk arasindaki bagla babayla cocuk arasindaki bag pratikte asla ayni degil. Cani aciyan cocuk anne diye aglar. Benim oglum babasina da cok duskun ama bir yeri acisa once bana kosar. Ama babasinin hareketlerini taklit eder. Bazi konularda ona ozenir. Anneden de babadan da farkli taraflarini besliyor cocuklar. Ve ozellikle kucuk cocuklar sefkat ve sevgiyi en cok anneden istiyorlar.Anneyle çocuk arasındaki bağ kadar babayla çocuk arasındaki bağ da özel olabilir. Olmalı da ama işte toplumun iki yüzlülüğü baba anne gibi olamaz diye diye babaların üstünden bu yük alınmış.
Anne çocuk arasındaki bağ ile baba çocuk arasındaki bağ arasında en ufak bir fark olmamalı normalde
7-8 yaş çocuğu olan anneler cevaplasın.Babası niye annesi kadar olamıyor da çocuk 10. günde anneyi özlemeyi başlıyor ? Bu babasının yetersiz bir baba olmasından başka bir şey değil
Her çocuk ayrıdır. Ama çocuğu kandırmak da kolaydır. Babanın babalık yapması lazım. Gerçekten uğraşmalı. Çocuk bu şimdi ağlar, babası dikkatini dağıtacak bir şey bulunca susar. Çocuk her ağladığında annesine gönderilirse çocuk da bunu fark eder. Çocuğa onu özlediğini, yanında kalmasını istediğini hissettirmiyorsa, çocukla birlikte planlar yapmıyorsa vs çocuk 15. gün de ağlar 15. saat de. İlişkiyi yetişkin olan baba yönetir, 7 yaş çocuğu değil.7-8 yaş çocuğu olan anneler cevaplasın.
Ben de size katılıyorum.Her çocuk ayrıdır. Ama çocuğu kandırmak da kolaydır. Babanın babalık yapması lazım. Gerçekten uğraşmalı. Çocuk bu şimdi ağlar, babası dikkatini dağıtacak bir şey bulunca susar. Çocuk her ağladığında annesine gönderilirse çocuk da bunu fark eder. Çocuğa onu özlediğini, yanında kalmasını istediğini hissettirmiyorsa, çocukla birlikte planlar yapmıyorsa vs çocuk 15. gün de ağlar 15. saat de. İlişkiyi yetişkin olan baba yönetir, 7 yaş çocuğu değil.
Ay çok tatlısınız.Ben de böyleyim doğduğundan beri çocuğuma tek başıma bakıyorum, sürekli birlikteyiz. Bu tatilde 9 gün falan ayrı kalmamız gerekti, sizin gibi düşündükçe üzülüyordum. İlk günler bir alışamadım, kalkayım kahvaltı hazırlayayım, bir yere gidicem üstünü giydireyim diye evin içinde çocuk aradım falan. İlk geceler uyandım çocuğumu kontrol edeyim diye. Sonra ama hunharca uyudumBiz de Doğu'dayız taşınırken falan hep yanımdaydı ve her şey gerçekten çok zordu. 7/24 birlikteyiz, kışın zaten dışarı çıkamıyoruz hiç, farkında olmadan bir tükenmişlik gelmiş bana. O 9 gün içimde bir boşluk vardı ama bir yandan da dinlendim, uyudum. O süreçte çocuğum da gezdi eğlendi bol bol. Geldiğinde bomba gibiydim valla. Tabi bu süre 1 ay falan olsa belki ağlıyor olurdum ama süre de kısa olunca bi iyi geldi yalan yok. Çocuğunuz kaç yaşında bilmiyorum ama küçük çocukla ev düzmek de haddinden uzun sürüyor, çocuk perişan oluyor bir düzen yok falan. Uzun uzun yazdım çünkü ayrı kalmadan önce ben de çok üzüldüm nasıl ayrı kalacağız diye. İçiniz rahat olsun, düşündüğünüz kadar zor olmayacak
Egecell hanım hiç katilamayacagim yorumunuza. Kızım ilk dogdugunda sezaryenden dolayı babası baktı bir saat yani ilk bağı onla kurdu. Sonraki bir iki hafta da benim kadar onun kokusuyla uyuyordu. Hatta göğsünde saatlerce. Eşim yedi sekiz aydır evden çalışıyor. Baba olarak uykusu , yemeği , alt değiştirmesi her şeyiyle ilgilenir. Her sabah yürüyüşe çıkarlar ikisi . Gel gelelim çocuk babası bir yere gittiğinde baban gitti gelecek dediğimde duruyor .1.5 yaşında bu arada . Ben gidersem en fazla yarım saat sonra çok her tarafı arıyor eve geldiğimde bana yapışıyor bırakmıyor . Anne ve baba kesinlikle bir değil.Anneyle çocuk arasındaki bağ kadar babayla çocuk arasındaki bağ da özel olabilir. Olmalı da ama işte toplumun iki yüzlülüğü baba anne gibi olamaz diye diye babaların üstünden bu yük alınmış.
Anne çocuk arasındaki bağ ile baba çocuk arasındaki bağ arasında en ufak bir fark olmamalı normalde
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?