VELAYETİ BABAYA BIRAKMAK


Aynı şekilde düşünüyorum. Anne-çocuk bağı çok özel bir bağ, asla bozulmamalı yoksa çocuk için sonuçları korkunç şekilde yıkıcı oluyor, hayatboyu travma şeklinde kalıyor.
 
Yani insanların ne yaşadığını bilemeyiz mecbursaniz bir duzen bir hayat kurana kadar 1 yil max ayri kalınır ama cocuk icin zor beraber asilacak . Size şunu soyleyim evladimda oyun oynuyorduk ben burayi aşamam dedim yapamiyorum çocuğumun bana dedigi anne birlikte basaracagiz şok olmuştum 3 yasinda cocuk suan aklimda hep o kelime var birlikte basaracagiz .
kimse cocugu annesi gibi düşünmüyor bilmem kac gece uykusuz kaldim hasta iken ex koca ya hasta iken biraktim sen bak bende hastayim 3 günlüğüne gönderdim 2 gün sabahi koşa koşa getirdi
 
Anneyle çocuk arasında bambaşka bir bağ var. Velayeti babaya bırakmanızdaki sebep nedir? Kalacak yeriniz mi yok mesela, işiniz bakacak gücünüz mü yok aynı zamanda? Büyük konuşmamak lazım asla babaya velayet verilmez demiyorum ben, ama kendim bırakabilmem için çocuğumu çok ciddi bir sebep olması lazım, ki durumu düzeltene kadar, daimi değil.
 
Ben vermedim. Hatta eski eşim ortak velayet diye diretti. Onuda kabul etmedim. Şimdi istedikleri zaman baba da da kalıyorlar zaten. Ama velayet bende. Zaten büyük 6 yıl sonra reşit. Yaşları ufak değil. Hele yaşları ufak çocuklar mutlaka anne ile kalmalı.
 
Allah ayrılık vermesin, ben nereye çocuğum oraya.. Annesiz büyümüş ve annesiz yaşayan bi anne olarak söylüyorum ki çocuğun hayatı boyunca en çok anneye ihtiyacı var.
demek ki bu yüzden mi çok hassasız acaba
bende annesiz büyüdüm ve hep derim ben nerde evlatlarım orda
 
Aşırı kişisel bir durum sizin açınızdan, doğrusu yanlışı yok, hepsi duruma özel yorumlanabilir.

Birebir örnek verebilirim. Eşimin ilk evliliğinden olan çocuğu. Anne asla velayeti vermedi. Cesedimi çiğnersiniz noktasındaydı baba istediğinde. Fakat "çocuğu iki kişi yaptık boşandık, adam gitti yeni hayat kurdu, evlendi kadınla bekar çocuksuz hayatı yaşıyor; bu çocuk bana kaldı ben cezalandırıldım ben evlenemiyorum, özel hayatım olmuyor" diye günden güne hırslanacak bir yapınız varsa çocuğu kesinlikle ama kesinlikle babaya verin. Bizdeki durum buydu.

Çocuk yanımızda 1 ay kalmaya geliyordu, 10. gün "anneme gidicem, çok özledim, rüyamda görüyorum" diyordu. Biz aramasına izin vermiyorduk çünkü "çocuğu siz başınızdan atıyorsunuz" diye küfür kıyamet kopuyor, asla almaya gelmiyordu. Daha kötü oluyordu. En son çocuk bizden gizli telefon etmiş, ağlamış, özledim demiş 15 gün daha almadı. Maksat biz çocuklu olalım, güya intikam işte. Geçen yaz da çocuk yaz tatilinde 4 ay boyunca başka bir şehirde bir akrabaylaydı, anne çok yoğun çalışıyormuş, vakti yokmuş. Eminim o çocuk 15 günden sonra kötü olmuştur. Fakat yapacak bir şey yok. Anne de kendince "bekar" olmayı hak ettiğini düşünüyor.

Bu anlattığım örneğe dönecekse kesinlikle verin, sakın "anneyim ben gibi arada gelen duygusal çöküşlerle" ya da "çocuk annede kalır" diye toplumsal baskıyla çocuğu vermemezlik yapmayın. Verecekseniz de boşanır boşanmaz verin, çocuk bir düzen kursun. Deneme tahtası yapmayın.

Bu konular çok kişiseldir. Baz alabileceğiniz tek durum içinizde bundan sonra çocuklu olarak hayatınıza devam edecek olmanız sizde bir öfke, haksızlık, adaletsizlik duygusu yaratıyor mu? Buna odaklanın.
 
Önce alıp, sonra eski eşiniz evlenirse sırf yeni eşiyle mutlu olmasın diye sürekli yollayacaksanız baştan babaya vermeniz daha güzel olur çocuk sürekli ordan oraya sürüklenmez.
 
Anneyle çocuk arasındaki bağ kadar babayla çocuk arasındaki bağ da özel olabilir. Olmalı da ama işte toplumun iki yüzlülüğü baba anne gibi olamaz diye diye babaların üstünden bu yük alınmış.
Anne çocuk arasındaki bağ ile baba çocuk arasındaki bağ arasında en ufak bir fark olmamalı normalde
 
Babası niye annesi kadar olamıyor da çocuk 10. günde anneyi özlemeyi başlıyor ? Bu babasının yetersiz bir baba olmasından başka bir şey değil
 

Ben de böyleyim doğduğundan beri çocuğuma tek başıma bakıyorum, sürekli birlikteyiz. Bu tatilde 9 gün falan ayrı kalmamız gerekti, sizin gibi düşündükçe üzülüyordum. İlk günler bir alışamadım, kalkayım kahvaltı hazırlayayım, bir yere gidicem üstünü giydireyim diye evin içinde çocuk aradım falan. İlk geceler uyandım çocuğumu kontrol edeyim diye. Sonra ama hunharca uyudum Biz de Doğu'dayız taşınırken falan hep yanımdaydı ve her şey gerçekten çok zordu. 7/24 birlikteyiz, kışın zaten dışarı çıkamıyoruz hiç, farkında olmadan bir tükenmişlik gelmiş bana. O 9 gün içimde bir boşluk vardı ama bir yandan da dinlendim, uyudum. O süreçte çocuğum da gezdi eğlendi bol bol. Geldiğinde bomba gibiydim valla. Tabi bu süre 1 ay falan olsa belki ağlıyor olurdum ama süre de kısa olunca bi iyi geldi yalan yok. Çocuğunuz kaç yaşında bilmiyorum ama küçük çocukla ev düzmek de haddinden uzun sürüyor, çocuk perişan oluyor bir düzen yok falan. Uzun uzun yazdım çünkü ayrı kalmadan önce ben de çok üzüldüm nasıl ayrı kalacağız diye. İçiniz rahat olsun, düşündüğünüz kadar zor olmayacak
 
Merhaba
Cocuklarının velayetini babalarına bırakan anneler varmı acaba ?
Mecbur değilseniz vermeyin.
Eşiniz nasıl bilmiyorum ama çocuklarla çalışıyorum, babalarda kalan çocukları çok iyi görmedim hiç, nadiren denk geliyorum duygusal yönden iyi olana.
 
Teoride oyle ama anneyle cocuk arasindaki bagla babayla cocuk arasindaki bag pratikte asla ayni degil. Cani aciyan cocuk anne diye aglar. Benim oglum babasina da cok duskun ama bir yeri acisa once bana kosar. Ama babasinin hareketlerini taklit eder. Bazi konularda ona ozenir. Anneden de babadan da farkli taraflarini besliyor cocuklar. Ve ozellikle kucuk cocuklar sefkat ve sevgiyi en cok anneden istiyorlar.
 
Ben yurtdışında yaşıyorum. Burada 2 hafta bir ebeveynde kalıyorlar, 2 hafta diğer ebeveynde. Bence adaletli olan bu. Bebek sütten kesildikten sonra anne de baba da denktir. Baba çocukla ilgilenmezse, eline telefon-tablet verip kaybolursa, çocuğun hobisiyle okuluyla ilgilenmezse çocukla tabii ki bir bağ kuramaz.

Bizim toplumumuzda çocukla ilgili her şey annenin üzerine kaldığı için çocuk için sıralama anne-anneanne-babaanne-baba şeklinde ilerliyor. Baba olmasa da olur figüran rolünde. Burada bile çocuğunu gidip başka şehirdeki annesinin evinde doğuranların konularını okuduk. Babayı sürecin en başından beri dışlayarak bunu biraz da kadınlar kendileri yapıyor. Adamların zaten canına minnet. Sonra anne-çocuk bağı bambaşka. Baba-çocuk bağı olmadığından öyle duruyor kimse farkında değil.
 
7-8 yaş çocuğu olan anneler cevaplasın.
Her çocuk ayrıdır. Ama çocuğu kandırmak da kolaydır. Babanın babalık yapması lazım. Gerçekten uğraşmalı. Çocuk bu şimdi ağlar, babası dikkatini dağıtacak bir şey bulunca susar. Çocuk her ağladığında annesine gönderilirse çocuk da bunu fark eder. Çocuğa onu özlediğini, yanında kalmasını istediğini hissettirmiyorsa, çocukla birlikte planlar yapmıyorsa vs çocuk 15. gün de ağlar 15. saat de. İlişkiyi yetişkin olan baba yönetir, 7 yaş çocuğu değil.
 
Benim yegenim var.Güya ortak velayet ama abimle ve annem babamla kaliyor.Dogdugundan beri zaten herseyiyle ilgilenebilen ,yetebilen bir baba abim.Onda sorun yok.Babasi dunyadaki her seyi.Annesinde de haftanin 1 gunu o da abimin zoruyla.Ve bunu yegenim ergenliginin basinda yasamaya basladi.Annesine kotu davraniyor ofkesinden ama bir yandan da onun ilgisine muhtac.Anne de kendi kafasina gore takiliyor iste...Aile drami resmen.
 
Ben de size katılıyorum.

Eşim açısından kişisel konuşmak istemiyorum, çünkü bu kez antipatik oluyor. Anlattığınız davranışlara sahip bir baba değil kendisi. Boşanmış parçalanmış ailelerde farklı dinamikler söz konusu oluyor maalesef. Çocuğun istekleri normal bir ailede olduğundan çok daha fazla sınır koymadan yapıldığı, o vakitte ilişkiyi geliştirmek adına çocuğa aşırı taviz verildiği zamanlar da oluyor. Dediğiniz gibi babalar da var, sağlıklı yöneten babalar da var, suçluluk duygusuyla çocuk az geliyor bari geldiğinde geri gitmek istemesin diye çocuğa hiç sınır koymayan babalar da var.

Babalık yapma meselesi de boşanmış ailelerde çok subjektif bir konu. Ağlamasın geri göndermeyeyim, istenildiğini hissetsin dersiniz, bu da sınırı aşarsa, bu kez de çocuk istismar etmeye başlar, çocuklar aptal varlıklar değiller. Bu kez de baba parayla, gezdirmekle maddi imkanlarla babalık yapıyor, iskele babası haftasonu-tatil babası denir.

Çok subjektif konular.
 
Ay çok tatlısınız. Evet bende çocuk harap olacak taşınana kadar annemlerde kalırsa en azından düzeni bozulmasın diye herşey. O olmadan hayatımın tadı olmaz. Evet bende dinlenmiş olurum o açıdan bakmamıştım açıkçası tecrübe farklı bir şey işte.
 
Egecell hanım hiç katilamayacagim yorumunuza. Kızım ilk dogdugunda sezaryenden dolayı babası baktı bir saat yani ilk bağı onla kurdu. Sonraki bir iki hafta da benim kadar onun kokusuyla uyuyordu. Hatta göğsünde saatlerce. Eşim yedi sekiz aydır evden çalışıyor. Baba olarak uykusu , yemeği , alt değiştirmesi her şeyiyle ilgilenir. Her sabah yürüyüşe çıkarlar ikisi . Gel gelelim çocuk babası bir yere gittiğinde baban gitti gelecek dediğimde duruyor .1.5 yaşında bu arada . Ben gidersem en fazla yarım saat sonra çok her tarafı arıyor eve geldiğimde bana yapışıyor bırakmıyor . Anne ve baba kesinlikle bir değil.

Nedenini sorarsanız bence biyolojik sizin karninizda kalp atışınızi duyuyor ilk . Dokuz ay boyunca içinizde doğduktan sonra hele emziriliyorsa bir cocugun en çok huzur bulduğu yer doğal olarak annesi oluyor . Bu sebeple bence her kadın bakacağı kadar çocuk dogurmali. Bir çocuğun olacağı en uygun yer annesinin yani
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…