Yanlış olan ben miyim?

kesınlıkle kendı dogrularından vazgecme cnm .cınsellık yasanmadıgı ıcın ılıskıden soguyorsa karsı taraf hıc kafanı yorma bıle .erkek mılletıne guvenmı olur ,bugun sana cınsellık yasamıyorsun dıye ayrılık teklıfı eder,yarın sana da ,sen cınsellık yasadıgın ıcın ,baska bırısıyle yasamadıgını nereden bılıyım dıye ayrılık teklıfı eder.yanı cnm sen bıldıgın dogrularından vazgecme .bırak bu yuzden ayrılsınlar senden .cınsellıgı yasayıpda ayrılmak cok daha zordur .en azından bu sekılde kullanılmadan atlatırsn ayrılıkları .

"Pelmeyin kullanıcısından alıntı
ya da tamam birlikte olma ama bozulmadan da bişiyler yaşayabilirsin diyenler
ki şu son yazdığımı hepten iki yüzlülük buluyorum. bişeyi ya yaşarsın ya yaşamazsın
sanki erkekler üstün varlıklar biz onlara yaranmak zorundaymışız gibi düşünüyorlar"




ben de dünden beri bunu söylüyorum ya. Erkekler üstün değil kardeşim.Sen kimseye yaranmak zorunda değilsin.ne öyle ne böyle.Sen kendin gibi bir insan bul sana tavsiyem.Çünkü tecrübeli bir adam seni üzebilir.beklentileri farklı olabilir.Ama sorun ben nasıl anlayacağım doğru insan olduğunu uyum olduğunu diyorsan onu kalbine soracaksın. kalbin seni yanıltamaz mı? evet yanıltabilir.hayat da risk almaktır zaten.Ama sadece kendin için.başkası istedi diye değil.Umarım güzel bir hayatın olur.
kesinlikle ama bu erkeklerin kendilerini üstün varlık gibi sanmalarını sağlayan da yine bazı kendi hemcinslerimiz:44:
bugune kadar kendi yaşıtlarımla görüşünce de bişey değişmedi, bu defa da çocukluklarıyla canımı sıkmışlardı
belki dedim yaş olarak büyük biri daha toleranslı olur , bu fikir de fiyaskoyla çıktı anladım ki olay daha çok karakterle bağlantılı

cnm sen çok doru düşünüyosun aksini iddia eden kendnden utansn bnce
):46:

aynen ama erkekler artık pişkinliğe vurmuşlar işi
 
Böyle çevre mi var diyenlere inanamıyorum.
Her erkek aynı şeyi düşünür, arkadaşımızın çevresindekiler açıkça söylüyor sadece.
Ve evet şu an gidin çocuklarınızın odalarına msn de face te bile ne muhabbeti yapılıyor görün.
 
Böyle çevre mi var diyenlere inanamıyorum.
Her erkek aynı şeyi düşünür, arkadaşımızın çevresindekiler açıkça söylüyor sadece.
Ve evet şu an gidin çocuklarınızın odalarına msn de face te bile ne muhabbeti yapılıyor görün.

Aynen yaa bunu diyebilenler kendilerini nasıl izole etmiş ya da nerede yaşıyorlar ben merak ediyorum.
En basitinden otobüste,dolmuşta liselilerin muhabbetini dinlesinler anlarlar durumu:)
 
Bence senin aşk anlayışın bizim bahsettiğimiz aşk anlayışından biraz farklı...Bizim aşk diye bahsettiğimiz duygu sadece ruhların bir an için bir olması içinde tüm kalbine onun olması...senin o olman onunda sen olma durumu kesinlikle maddi bi durum değil ...vücutların birbirini istemesi durumu değil... önce şehvet olur sonra aşk olabilir diyorsan peki onu kaçıncı şehvet duyduğumuz kişide yakalayacağız bunun bi garantisi var mı? hani evliliğin bir garantisi olmaması gibi..demem o ki aşkı yakalayacağım diye kaç erkekle yatmam gerek sonrada batıya dönüp onlar değişiklik peşinde nasıl derim ben kaç erkek değiştirmiş olacam acaba...şuna inanıyorum ki aşık olduğn kişiyi ilk anda anlar yüreğin ona akar onu yaşarsın..sonra tutkular başlar aşkını yaşarsın istediğin boyutta buna kimse karışamaz ister birlikte yaşar devam edersin ister evlilik yaparsın kendi kiişiliğine düşüncelerine göre ama cinsellik olması için ortada şehvetten öte anlamı bir duygu olmuş olur ki herkesin saygı duyabileceği yüce bir his...yani AŞK:69:

Benim de aşk anlayışım o; fakat bedeni aşmadan ruha geçemezsin. Put gibi düşün. Aynen onu diyorum önce şehvet sonra aşk. Yok garantisi. Ben zaten garantici olunmasın diyorum, en garanti yol bu, burdan gidilmeli demiyorum. Ama gidenler ordan geçmiştir diyorum. Batı tahammülsüz. Şehvet duyduğu insanı, eşi olarak gördüğü insanı en ufak hatasından dolayı değiştirebiliyor. Yontmakla uğraşmıyorlar. Değer vermiyorlar. O yüzden değişime bağımlılar. Lakin şehvet duymadığın sadece yüzeysel, ihtiyaç amaçlı cinsellik yaşadığın insanları sürekli değiştirirsen bir şey olmaz. Değişimden sıkılırsın asıl. Bunun bir zararı yok. Yani ruhu kirletmez.
 
pelmeyin sen benden ileri görüşlüsün canım üzülmene gerek yok ben de tutturdum hiç sevgilisi olmamış bi erkek istiyorum diye.kurdum ütopyamı hayallerde yaşıyorum anlıycağın.ben öleyim o zaman:59:
 
cinsellik benim için de tabu değildir. kimseyi yargılamam, yapanı da yapmayanı da. ancak ayrılma nedeni cinsellik olmaması diyorsa bir erkek, iyi ki ayrılmışsınız! nedir bu, demek ki her an aktif bir hayatı vardı cinsel yönden he? ben almayayım öyle erkekten lütfen.

bunun hastalığı var, sağlığı var. demek ki cinsellik bir süre olmadı mı, ayrılacaklardı senden. sonuçta birkaç ilişkiden bahsediyorsun, ne kadar sürmüş olabilir ki? bu karşılıklı bir şeydir, iki taraf da istiyorsa yaşanır. evlenmeden ilişkiye girmedi benle diye sevgilisini bırakan erkeğe .... biiiipppp denir benim lügatımda:)))
 
Böyle çevre mi var diyenlere inanamıyorum.
Her erkek aynı şeyi düşünür, arkadaşımızın çevresindekiler açıkça söylüyor sadece.
Ve evet şu an gidin çocuklarınızın odalarına msn de face te bile ne muhabbeti yapılıyor görün.


Böyle çevremi var diyenlerden biride benim :1:
Şimdi çevre var
çevre var...Benim "çevremde" hakikaten böyle gençler yok..hepsi pırlanta gibi,idealleri peşinde,kariyerleri peşinde koşuyorlar ve kendilerini kızlardan koruyorlar :1:
Gerçekten benim çevremdeki kızlar konu sahibinin anlattığı şekilde ama erkekler öyle değil.
"Cinsellik" olmazsa olmaz diyen erkek azınlıkta.O azınlıkta cahil kesim.Ya okumamış eğitimsiz ya da okumuş ama baba parası yemekte..
Ve şunun altını çizeyim,erkekler kızda o potansiyeli görmezlerse asla cinsellikten bahsetmezler.Onların aradıklarıda her böceği kabul eden çiçekler değil,koklanmamış çiçek arıyorlar.
 
Son düzenleme:
Konu belki saçma gelecek ama ben bunu bu sıralar gerçekten dert etmeye başladım. Özellikle son dönemler hiç bir ilişkim doğru dürüst gitmiyor.
Ben bazı şeylerin evlilik sonrası yaşanması gerektiğini düşünenlerdenim. Ama ne yazıkki bu düşüncem sebebiyle hep, karşımdaki insanlar benden soğuyorlar, uzaklaşıyorlar.
Gerçekten sevgiye, aradaki hoş diyaloglara, bir insanın başka yerlerine değil de bizzat kendisine değer veren hiç mi erkek kalmadı?
İnanın bunu bir kişiyi baz alıp yazmıyorum. Eski sevgililerim dönmek ister ama hep bişeyler yaşamadan olmaz derler.
Son bir kaç ay içinde çıktığım bir kaç kişi onlarla cinsel anlamda birliktelik yaşamadım diye ya uzaklaştılar, ya da direkt bu şekilde olmaz dediler.
Arkadaş olan normal erkek arkadaşlarım, bu mevzu için benim için farketmez, her önüne gelenle birlikte olmayan biriyse ciddi ilişki olur zaten cinsellik olmadan bi ilişki yürümez , sen hatalısın diyorlar.
Çevremdeki bazı kız arkadaşlarım bile onu yaşamazsan olmaz, erkek bu lisede değiliz sonuçta mantığındalar.
Onlar bile hemcinsim olmalarına rağmen, erkeklere hak veriyor gerçekten anlayamaz oldum.
Hatta yine bir kızlı erkekli bir kaç arkadaşım bu konu açıldığında şu yorumu yapmışlardı. Tamam 20'lere kadar bakire olmak hoş olabilir ama 20'li yaşlardan sonra çok itici, ezik, taşralı bir görüntü dediler.İçten içe bozuldum yani, renk vermesem de.
Tabiiki de etrafımdakilere ben bunu yaşadım,yaşamadım diye anlatmıyorum ama son dönem gerçekten bu yüzden hiç bir ilişkim yürümüyor.
Buna rağmen elbette ben kendi düşüncemden sapacak değilim, hala evlilik öncesi yaşanmaması gerektiğini düşünüyorum ama yaşadıklarım çok psikolojimi bozdu.
Aşka inancım kalmadı zaten. Herşey onun üzerine mi yaa.
Bi de anlamadığım çevremde,bunu yaşayanlar da gayet güzelce rahatça evleniyorlar da.
Böyle düşünen bir ben mi kaldım dünya da yaaaaa:43::43:
Bişeylerin evlilik sonrası yaşamak istiyorum diye ben mi geri kafalıyım ya da yanlış mı yapıyorum?
Benim gibi düşünen varsa lütfen yazsın, eğer yalnız değilsem yalnız olmadığımı bilmek istiyorum
Ya da aşka inancım canlanması için bunu önemsemeyen erkek arkadaşlarınız varsa lütfen örneklendirin. Çünkü aşka umudumu yitirmek istemiyorum.

canım bence kendi kararının kendine göre doğru mu yanlış mı olacağını belirleyecek olan tek şey senin kendi vicdanındır....
vicdanın bu şekilde rahat ediyorsa bu şekilde devam et...bunun kararını verirken bir insanı işin dini boyutu ahlaki boyutu veya toplum
boyutu esir almamalı....gerçi hepimiz az veya çok bunlara önem veririz ama bunlar sadece insanın vicdanını oluşturan araçlardır...vicdan
denilen şey ise bunların oluşturduğu bir bütündür...kimi insan için bu durum vicdanında işin dini yönüyle ağırlık basarken kimi için de geleneksel yönü ağır basabilir veya bunların vicdanının üzerinde hiçbir önemi ve etkisi de olmayabilir...o yüzden bunları din, ahlak veya gelenek diye ayırmanın mantıklı olmadığını düşünüyorum

şu anki dejenere olmuş çevrenin içinde rahat edebilmek ve eleştirilere
uğramamak adına ve bir erkekle ilişkiyi daha uzun süre sürdürebilmek adına kararından dönüp dönmemek de sana kalmış birşey..
ama benim fikrimi sorarsan bu neticeleri elde etmek için kendi yolundan döndüğüne değmez...çünkü bu durum seni mutlu etmeyecek...sadece
sen onların olmasını istediği bir kişi haline geleceksin...günün birinde o erkeklerin veya
o çevrenin görüşleri tam tersi yönde değişedebilir ve o zaman da sen kendi prensiplerini çiğnediğinle kalır ve pişman olursun...
insanın hayatında bazı dönemlerinde bazı düşünceler görüşler vardır ki bunlar moda gibidirler ve zamanla değişebilirler...
çocuklukla yetişkinlikteki düşüncelerin aynı olmayışı gibi mesela
çevrendeki o kişilerin ve erkeklerin ebediyen aynı zihniyette kalabileceklerini kimse garanti edemez..
ama sen kendi kararına sadık kalmadığın için pişmanlık duyabilirsin..

ben de senin gibi düşünenlerdenim ama evlilik öncesi ilişkiyi yaşayan insanlara da saygım sonsuz...
ben 29 yaşındayım ve şu ana kadar sadece bir tane erkek arkadaşım oldu o da lisedeydi...ve onun elini tutmak dışında hiçbir fiziksel temasım olmadı...
öpüşmedim de....sonra 6 ay sonra cinsel ilişki teklif etmişti...reddetmiştim..
ve şimdi iyiki de onunla cinsel ilişkiye girmemişim diyorum...o zaman ilişkiye girmeme nedenim kızlığın bozulma korkusu ve ailemin bunu bir şekilde öğrenmesi korkusu olduğunu sanıyordum...
ama ondan sonra şu günümü kapsayan düşüncem ise ona hayır deme sebeplerim arasında sadece aile ve zar meselesi olmadığını, bunun yanında
o kişi için bu kararı aldığıma değmeyeceğini düşündüğümü anladım...yoksa insan gerçekten çok isterse bütün korkuları çekinceleri de bi kenara bir anda atabilir o anki istekle...
yani karar vermemdeki etki aslında aile ve kızlık korkusu değil... vicdanım onunla olmayı istemediği içinmiş..bunu bugün anlayabiliyorum...yoksa örf adet din gelenek falan bunların hepsi bahane biryerde...
yani herkes gibi benim düşüncelerim ve sebeplerim de zamanla değişti...
çünkü şöyle bir geçmişe dönüp
baktığımda bana karşı olan yanlışlarını daha mantıklı bir şekilde değerlendirebiliyorum ve aslında o kişinin beni ve cinselliğimi zaten
haketmemiş olacağını düşünüyorum....ona evet deseydim çok pişman olacaktım bundan adım kadar eminim..ama şimdi içim çok rahat Allah' a şükür....ben nefsime hakim oldum ve bunun ödülü olarak Allah ın karşıma iyi bir insan çıkarmasını ümit ediyorum...
sen de inşallah nefsine hakim olmuş birisi olarak aradığın aşkı bulursun...sevgiler...
 
Son düzenleme:
Böyle çevremi var diyenlerden biride benim :1:
Şimdi çevre var
çevre var...Benim "çevremde" hakikaten böyle gençler yok..hepsi pırlanta gibi,idealleri peşinde,kariyerleri peşinde koşuyorlar ve kendilerini kızlardan koruyorlar :1:

Ne kadar önemli şeyler değil mi dünyevi işler :) İdealle, kariyerle, parayla, pulla kısırlaştırılmış köpek gibi... İçindeki enerjiyi dışarı atamayan hedefine odaklı robot gibi...
Ruhsuz, mutsuz, her şeyini yarına endekslemiş, günü yaşayamayan, bir yerleri içten içe sürekli kanayan ama yaraları sarılamayan insancıklar yetiştirmek gurur tablomuz oldu :/ Çok acıklı ya.
 
esas dünyevi olan önemsiz olan içindeki enerjiyi en son atabilecegin sey cinsellik
nasıl düsünrseniz düsünün sizin bileceginiz iş ama bu sekilde sanki cokk büyük yanlışlardaymişiz bizde siz doğruyu bulmus gibi davranmayın lütfen
 
sizce evlenmeden önce cinsellik yaşamak doğru değil ise yaşamayın sizde. sırf karşı tarafı memnun edeceksiniz diye yapılmazki. nerde kendinize olan saygınız? etrafınıza bakmayın, kendi doğrularınızla haraket edin. güzel bir bayan olduğum için tanıştığım çoğu erkek o beklenti içersine girerdi. sonradan tarzımı öğrenince ayrılırlardı benden. benimde zaten öyle adamlarla işim olmazdı. çok memnun olurdum niyetlerini anladığım için. sabrettim, kendimi korudum düzgün biriyle evlendim. kısmet işi bu, acele etmeyin. sonra çok üzülürsünüz.
 
ilginç bi tespit..
benim hayatımda henüz sevişmediğim ve uzun yıllardırda birliktelik yaşadığım biri var ve emin olun deli gibide seviyorum kendisini..
elbette o duygularıda tatmak istiyorum ona karş bu tarz şeyler hissetmiyo olsam bi sorun arardım ona hisettiklerimde,
ama "sevişemeyeceği insanla kim sevgili olmak ister" yanlış bi genelleme bence..
ayrıca evlilikte cinsellik çok önemli, denemeden almam, mutlaka ten uyumu olmalı yoksa evlilikte çok sorunlar çıkar gibi sanki evliliği cinsellik ve seks temeline oturtmuş söylemlerede inanmıyorum çünkü bugün "deneyerek" evlendiniz, test sürüşü fln herşey mükemmel ama evlendikten bi süre sonra eşiniz felç oldu, sizinle artık bi cinsel hayatı kalmadı diyelim; o zaman buda boşanma sebebi mi olacak bu mantıktan??
yani artık sevişemiyorum, orgazmı yaşayamıyorum vs diye hayat arkadaşınızı bırakacakmısınız?
elbette herkesin kendi hayatı ama genellemelerede dikkat etmek gerek diye düşünüyorum..

Genellemelerede istisnai durumlarla cevap vermemek lazim... Bu sizin verdiginiz ornek cok istisna bir durum... Evlendikten sonra bu kisinin felc olmasi durumu,,,maalesef evliliklerde cinselligin payi buyuk evli bir bayan olarak soyluyorum.. Cinselligin olmamasi cocuk yoksa cocuk sahibi olmayida engeller, cinsellige alismis evli bir bayanada veya erkegede zorluk cikarir. Elbet olmasi gereken esinin yaninda olmak ama sonucta hayata bir kez geliyoruz ve cok cok az insan kendini tum dunya nimetlerine kapatip esine bakicilik yapabilir. Bu artik maalesef sevmeye arzulamaya aska degil merhamete acimaya donusur...
 
bence tamamen çevrenden kaynaklanıyor bu durum, ve senin çevrendeki imajından. bu kız çok açık görüşlü böyle şeylere asla takmaz imajı verip evlenmeden asla diyorsan, dengini asla bulamazsın.

Sevismeside 1 dakika suren adamla olmamak lazim zaten:DDD

:1: :1: :1:
 
bence tamamen çevrenden kaynaklanıyor bu durum, ve senin çevrendeki imajından. bu kız çok açık görüşlü böyle şeylere asla takmaz imajı verip evlenmeden asla diyorsan, dengini asla bulamazsın.



:1: :1: :1:

heheheh yani evliyim:D( ne kadar yakinda bosanacak olsamda) sevismek 1 dakikaysa tum evli bayanlarin vay haline diyorum:D
 
Genellemelerede istisnai durumlarla cevap vermemek lazim... Bu sizin verdiginiz ornek cok istisna bir durum... Evlendikten sonra bu kisinin felc olmasi durumu,,,maalesef evliliklerde cinselligin payi buyuk evli bir bayan olarak soyluyorum.. Cinselligin olmamasi cocuk yoksa cocuk sahibi olmayida engeller, cinsellige alismis evli bir bayanada veya erkegede zorluk cikarir. Elbet olmasi gereken esinin yaninda olmak ama sonucta hayata bir kez geliyoruz ve cok cok az insan kendini tum dunya nimetlerine kapatip esine bakicilik yapabilir. Bu artik maalesef sevmeye arzulamaya aska degil merhamete acimaya donusur...

bi insanın ömrü hayatında felç olması istisna mı?
felç olması istisna diyelim, başına, cinsel hayatını engelleyecek birçok şey gelmesi de mi istisna?
bence biraz ütopik düşünüyosunuz..
etrafınıza bi bakın derim, insanlar neler yaşıyo..
ve bu bayanın yazdıklarınada bakın, evlilik, aşk, flört gibi bütün ilişkileri cinsellik temeline oturtmuş..
ben evlendiğim insanla seks yapmıyorum diye kendimi "hayatın tüm nimetlerine kapatmış" olarak görmüyorum çünkü benim nefsani duygularımdan ziyade, ruhani duygularım var..
ben bi insanım, seks için, üremek, çiftleşmek için değil; sevmek, paylaşmak, güvenmek, huzur bulmak için yaratıldım..
aksi halde bi hayvandan farkım olmazdı değil mi?
sevdiğim, hayatım boyunca yanımda olan, bişeyler paylaştığım, çocuklarına annelik ettiğim insanla sevişemiyorum diye onu bırakmamayıda ona acımak olarak değil, yine insan olmanın ve sevgiyi çok iyi tatmış ve tattırmış olmanın bi gereği olarak görürüm..
bunun aksini düşünen ve hayatını seks temelli yaşayan birinide işte tam bu sebeplerden tercih etmedim çok şükürki..
yinede yazdıklarımın istisna olduğunu düşünüyosanız; üzgünüm ama böyle bi genellemeye böyle bi istisna..
 
Son düzenleme:
Böyle çevre mi var diyenlere inanamıyorum.
Her erkek aynı şeyi düşünür, arkadaşımızın çevresindekiler açıkça söylüyor sadece.
Ve evet şu an gidin çocuklarınızın odalarına msn de face te bile ne muhabbeti yapılıyor görün.

Ben hiç böyle bir çevre ile karşılaşmadım. Sanırım yaşlandım biraz. Ne lise de ne yetişkin zamanlarımda. Benim çevremde hala erkek yapar kadın yapamaz mantığı mevcuttu ya da yapılan çifte standarda kızmasına tepki vermesine rağmen hala kadın için bekareti şart koşan mantık mevcut. Ha birde o muhabbeti yapanlara da pek inanmayın iş ciddiyete evliliğe gelince bakın nasıl toplumsal tabulara yaslanırlar... Sırf karşısındakinden faydalanmak için öyle düşünüyormuş gibi davrananlar da çok... Konuyu açanın çevresi için söylemiyorum tabi...
 
Bence cinselligi ilk planda tutan zihniyetlere izin verilmemeli!

yaslanacagiz ve hersey degisebilecek ama biz insan olarak biz kalacagiz ve yüregimizdekilerle kalip yasayacagiz......
 
ya bu sitede hatta bütün sosyal medyada siyasi, dini, ahlaki yönden tartışmayı beceremiyoruz.. tartışmamız (biz farketmesek ve inkar etsekte!) hep yargılamak, nasıl düşünüyorsa düşünsün o kişiyi yadırgamak,..

kızın nasıl düşündüğü değilde hemen yok efendim ben bu tarz düşüncelere karşıyım kadınları obje olarak görmemeli, böyle şeylere kadının önem vermesi, önemsemesi diğer daar kafaların ekmeğine yağ sürecek cinsten falan filan. biri derki yok efendim böyle geniş olunurmuymuş, nasıl böyle önüne gelen biriyle birşeyler yaşayıp normal görürler anlamıyorum böylelerinin ar damarı çatlamış falan.. ya arkadaşlar kimse kimsenin düşüncesine, yetiştiriliş, yaşayış tarzına, ahlaki görüşüne laf söylememeli ve saygı göstermeli bunu KENDİMİde içine katarak söylüyorum.. fikir beyanetmeyle yargılmayı ayırtedemiyoruz..

biri bekareti namus olarak baz alıyorsa hayatının en büyük değeri olarak görüyorsa onun ahlaki düşüncesini küçümsemek, aşağılamak kimsenin haddine değil.. aynı şekilde bunun tam aksini söyleyip ''böyle düşünmüyorum bence insan böyle şeylere takılmamalı gönlündeki hiçbir şeye dem vurmamalı ahlak 2 bacak arasında değil'' diyen insanıda ahlaksızlığın büyük bir simgesi olarakta görüp onu aşağılayıcı sözler söyleyenlerinde haddine değil..

böyle konulara burda çok rastgeldim ve hep aynı tartışma hep aynı saygısızlık,... bu izlenimlerimi paylaşmadan edemedim..
 
bi insanın ömrü hayatında felç olması istisna mı?
felç olması istisna diyelim, başına, cinsel hayatını engelleyecek birçok şey gelmesi de mi istisna?
bence biraz ütopik düşünüyosunuz..
etrafınıza bi bakın derim, insanlar neler yaşıyo..
ve bu bayanın yazdıklarınada bakın, evlilik, aşk, flört gibi bütün ilişkileri cinsellik temeline oturtmuş..
ben evlendiğim insanla seks yapmıyorum diye kendimi "hayatın tüm nimetlerine kapatmış" olarak görmüyorum çünkü benim nefsani duygularımdan ziyade, ruhani duygularım var..
ben bi insanım, seks için, üremek, çiftleşmek için değil; sevmek, paylaşmak, güvenmek, huzur bulmak için yaratıldım..
aksi halde bi hayvandan farkım olmazdı değil mi?
sevdiğim, hayatım boyunca yanımda olan, bişeyler paylaştığım, çocuklarına annelik ettiğim insanla sevişemiyorum diye onu bırakmamayıda ona acımak olarak değil, yine insan olmanın ve sevgiyi çok iyi tatmış ve tattırmış olmanın bi gereği olarak görürüm..
bunun aksini düşünen ve hayatını seks temelli yaşayan birinide işte tam bu sebeplerden tercih etmedim çok şükürki..
yinede yazdıklarımın istisna olduğunu düşünüyosanız; üzgünüm ama böyle bi genellemeye böyle bi istisna..

Elbetteki istisna her evlenen insanin esi bir sure sonra felc olmuyor... verdiginiz ornek evet olabilir ama yuzdesi dusuk ve herkedin basina gelmeyecek bir olay. Eger evliysem eger cocugumda yoksa ve esim artik benimle beraber olamazsa ben acik konusuyorum bu ask sevgi degil merhamete acimaya donusur... Sonucta evli bir bayan olarak benimde isteklerim olacak ve cocukta yapamayacagim .... belki tup bebek vs baska seylerle cocuk sahibi olunabilir ama bu da cok zor zahmetli is ki herkesin bir raddede cinsellige ihtiyaci var. Dunya nimetleri derken ben evlilikteki seksten bahsetmistim. Belki evli degilsiniz anlamiyor olabilirsiniz fakat evli veya cinsel hayati surekli olan insanlar icin seks ihtiyactir.... Ve dusunun bunu hayatinizin geri kalaninda asla bir daha yapamayacaginizi... Sadece seks degil insanin sevismeye sevilmeye oksanmaya vs de ihtiyaci var.... tensel temas olarak diyorum. Bunlar felcli biriyle mumkun olmaz. Ben acimasizlik yapmak istemiyorum ama bu sekilde hele gencse cok az kisi katlanabilir. Siz istisnai eger felc olursa.... diye bir yaklasimla baslamissiniz.... eger le baslayip devami gelecek cok sey yazilabilir buraya. Cinsellik yasasin yasamasin bu kendi tercihi evlilikten once.. Fakat evli degilseniz eger duzenli seks yapmaya alismamissiniz boyle konsumayin... siz yasamadiginiz icin size kolay gelebilir ama yasayinca ve alisinca ekmek su banyo yapmak vs gibi ihtiyaca donusuyor ve karsilanmadimi insanda depresyon , rahatsizlik, huzursuzluk ve asabiyet yaratiyor. benden soylemesi. gayet acik konustum baska ne diyebilirim bilemiyorum.
 
Back
X