• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Yıllar çare olmadı unutmaya...

Eee bal gibi boşanabiliyormuş işte.Madem öyle, zamanında senin için boşansaymış.
Yok zorla evlenmiş,yok sen boşta değilsin diye 2. kez başkasıyla evlenmiş.Vah vah...
Bırak kardeşim ya,sen kendi hayatına bak,unut o adamı.Gözünde büyüttüğün gibi bir sevgi yok ortada
 
ya herkes kendince yargılamış, şöyle olsaymış falan demiş de,

olay bir kavuşamama veya özleme, görüşmek isteme olayı değil...

geçmişle ilgili yaşanılanları yazdım, çünkü bana acı vermişti herşey...

en ufak bir ah keşkem yok benim geçmişe dair...

ben sadece aklıma geliyor olmasından rahatsızım... beilmem belki bunu yaşamış ve psikoloğa giderek atlatmış biri vardır diye düşündüm...

ben ah vah yapmıyorum durumuma, rahatsızım ve çare arıyorum...

bakıyorum da eşimi aldatıyormuşum gibi yotum yapanlar olmuş... öyle birşey olsa zaten buralarda duyurmam değil mi? ben sadece çare arıyorum. belli ben inkar etsem de aklım biyerde takılmış, bilinç altı, rüya olarak çıkıyor karşıma... bunlar benim için rüya değil, kabus oluyor. beni rahatsız ediyor ve kurtulmak istiyorum....

okuduklarınızı başka şekilde yorumlayıp tepki vermek kolay değil mi?
açıkcası senin de aklın karışık,duyguların karışık gibi geliyor bana.
geçmişle olan bu bağına ve yaşanmışlıklarına sıkı sıkı bağlısın,
bir nevi takıntı olmuş.
bunu ancak kendi gayretinle aşabilirsin,dışarıdan sana söylenecekler hep burada yazılanlar çerçevesinde olacaktı ve sen yorumları da pek beğenmedin sanırım.
herneyse bir psikolog yardımı ile aşmayı denesen daha yararlı olacaktır.
ama yorumlarda yazılanları da yabana atma.
 
bir travma yaşamışsın o dönem belli ki ve zaman zaman karşına çıkıp da depreştiriyor
Yerinde olsa bir doktora gider temizletirim o zihni temiz yeni bir hayat..dene derim..sonsuza kadar aşk olmuyor can yakıyorsa kesip atmak lazım bir yerde
insanın zihni rahatlıyor kurtulunca inan bana;)
 
Bende biraz gariplik mi var nedir anlamadimo_O siz soruyosunuzya nasil unutacam bana cok ucuk geliyo yani bende 6 sene ciktim bi adamla deli gibide asiktim sonra ayrildik 1 ay felan gecmedi sanirim unuttumo_O hatta sonra ben bununla nasil beraber olmusum onca sene dedim kendi kendime..nasil unutulmuyo bende bunu bilmiyorum :KK57:
sizinki zaten bitmiş:) kimse 6 seneyi de bir ayda unutmaz:) en azından ara ara hatırlar ama eninde sonunda geçiyor konu sahibi fazla derin yaşamış...
 
bazı yaraların küllenmediğine şahit oldum
ama bunun nedeni
ZAMANIN İLAÇ OLAMAMASI DEĞİL
ilaç alıp iyileşmek istememek

hayatımızda bazı insanları bazı yerlere koyarız
ve ne depremler yaşarsak yaşayalım
o yerin ona ait kalmasını isteriz

senin durumunda bu

insan ancak YARIM KALMIŞLIKLARINA YAŞANMAMIŞLIKLARINA BU DENLİ BAĞLANABİLİR

çünki:
o anılara herşeyi yükleriz
onun gibi bakan onun gibi gülen onun kadar mükemmel kimse yok deriz
halbuki
hayalimizdeki mükemmeli işlemişizdir
yaşanmayanlarımıza


DAVAULUN SESİ misali
bu denli uzak bu denli imkansız olduğu için
bu kadar hoş görünür

ama emin ol
yaşamış olsaydın
şuan tüm mükemmel özellikleri sığdırdığın o insanın
aslında sıradan olduğunu anlardın


şimde sana ne söylense boş
çünki sen SÜPERMAN inin pelerinini çıkartmasına hiçbirzaman müsade etmeyeceksin

elinden gelen tek bir şey var
o da bu düşüncelerini evliliğine yansıtma


kimbilir
belki senin eşin de
birilerinin
SÜPERMAN İ olmuştur

kavuşalamayan işte böyle birşeydir


KAÇAN BALIKTIR HERZAMAN GÖZE BÜYÜK GÖRÜNEN
yorumuna bayıldım.
ben de çat pat bunları ifade etmeye çalışmıştım.
konu sahibimiz alınganlık yapmadan okur ise pek çok gerçeği görecektir.
 
o kişi üçüncü kere mi evlenmiş? adam üç kez evlilik yapıyor ama sizi de istemem yan cebime koy hesabı yapacak imkanı olsa. ben okurken masalsı bir aşk gibi falan bulmadım. güven vermeyen bir kişilik gördüm. o eğer gerçekten onurlu bir adam olsaydı daha nişanlıyken ya ayrılır size gelirdi, ya da sizden ayrılır nişanlısına bu ihaneti yaşatmazdı. onun yaptığını şimdi siz yapmayın, madem evlisiniz ve mutlusunuz, geçmişi arkanızda bırakın artık.
 
Şimdi doğru mu anladım, beşik kertmesi olan biri 3. evliliğini yapıyor?

Kertmeye lafım yok, olabilir.
O kişiyle sevmeden nişanlanması? olamaz.
Arada sizle devam etmesi? olamaz.
Onunla evlenmesi? olur, nişanlılarsa evlenirler tabi.
Ayrıldıktan sonra başkasıyla evlenme hazırlığı yaparken size umut vermesi? olamaz

"başka biriyle evleneceğim, biliyorsun. beni bu kadar severken buna nasıl bu kadar uzak durabiliyorsun?"
ne demek bu? bir açıklar mısınız? "Ben seninle evlenmeyeceğim ama neden yanımda değilsin?"

Sen de benim seni sevdiğim kadar sevsen, yanımda olurdun demek yerine, düğününde kendinizi öldürmeyi düşünürseniz, o yaptığınız şey sorumluluklarına saygı olmuyor, kendi karakterinizi ona o kadar uyumlu hale getirmiş oluyorsunuz ki, elinin altında devamlı manipüle edilebilir hale geliyorsunuz.

"şimdi sana herşey toz pembe geliyordur. ama o seni benim kadar tanıyamaz, bilemez. o aldanıyor sadece, bilmiyor."
ona ne hakkaten? Kim ki? Siz yerine her zaman başkasını tercih etmiş biri.

Unutamamanızı tabi ki anlarım, geçmişi iyiymiş gibi hatırlama çabanızı da ama buna kader falan demeyin lütfen, ilk ayrılığınızda herşeye yeni baştan başlasaydınız bugün arada rüyalarınıza girecek bir insan olmayacaktı büyük ihtimalle. İlk aşk diye sorulduğunda ancak anlatırdınız. Şimdiden sonra da yaparsınız, bütün detayları gözünün önüne getirip, şimdiki aklınızla araya kendi duygularınızı koymadan bir daha düşünün, böyle bir adamla hayallerinizi falan gerçekleştiremezdiniz, onun hayallerinde figüran olurdunuz sadece.

:KK9::KK9::KK9::KK9::KK9::KK9::KK9::KK9::KK9::KK9:
 
kızlar yazdığınız herşeye katılıyorum. evet istese evlenmez benimle olurdu, sonra da beni boşar başkasını alırdı. çok şükür olmamış, çok şükür karşıma eşim çıkmış, çok şükür mutluyum...

tek bir ortak arkadaş bile bırakmadım bu insanla. ben bu kadar çabalarken, neden neden? kendime de kızıyorum

ama benim anlayamadığım, eşinizin varlığına şükrediyorsunuz,çok mutluyum diyorsunuz, fakat bu herif ( özür dilerim ama kendisine adamlık sıfatını layık göremedim) hala aklınızı ruhunuzu kalbinizi meşgul ediyor? adam gayet güzel hayatına devam etmiş,üçüncü evliliğini bile yapmış, siz hala onunla yaşadıklarınıza ya da yaşayamadıklarınıza üzülüyorsunuz buna zamandır. değer mi?
 
Eşinizle hersey yolunda gibi anlatmissiniz ama tatmin olmadım. Bu kadar mutlu ve hayalleri gerçekleşen bir evlilikte eski sevgili akla gelmez. O halde siz öyle olduğunu zannediyorsunuz fakat evliliginiz normal değil bence.kimse yıllarca eski aşkını düşünüp yanıp kocasıyla mutlu olmaz.kusura bakmayın. Adamida gözünüzde çok buyutmussunuz sizide bırakıp başkasıyla evlenmiş olacak olan, bir çapkindan başka bişey degil

kesinlikle olayın özeti bu :KK56:
 
Adam daldan dala koşarken siz dediğiniz gibi "harika evliliğinizi" kirletiyorsunuz. Ulaşılamamış şeyler tatlı gelirin sonucu olmuş bu. Çok acı çekmişsiniz, etkisinde kalmışsınız. İlkleri yaşamışsınız... İnsan geçmişi silemez zaten. Ama aklınıza geldiğinde "iyiki olmamış da eşimle evlenmişim" diyebiliyor musunuz? Diyemiyorsanız geçmiş olsun...
 
sorun neden olmadı vs değil. bitti gitti sonuçta... geçmişi ecet unutmalıyım, bunu da biliyorum ve çok istiyorum ama sıkışıyorum bazen... deneyimleyen varsa yardım istiyorum sadece

Ben seni çok çoookk iyi anlıyorum. Yaşadıklarının %70'lik kısmında sanki kendi hayatımdan,hislerimden birçok kesitler gördüm. Gerçekten taşıması zor bi yük bu kalp için,ruh için... Biliyorum.
 
evliyken seninle görüşmek istemesi seni sevdiğini değil sevmediğini gösterir bence. unutmaya çalış eşine sarıl, o kafasına göre seni hayatına alıp çıkarıyor ayrıca da düzgün evlilk yapabilen bi insan da değil gibi görünüyor neden 3 kere evlenmiş
 
Yazım biraz uzun olucak, okumak için sabır gösterenlere şimdiden teşekkürler...

36 Yaşındayım, 6,5 yıllık evliyim ve şuan bir bebeğe aile olabilmek için başvurumuzu yapmış durumdayız... Eşimi çok seviyorum, mutluyuz, mutluyum... oturmuş bir ilişkimiz var, hayatta kurduğumuz hayalleri tek tek gerçekleştiriyoruz.

ama kimselere anlatamadığım çok eski bir yaram var. kapanmıyor.

henüz 18 yaşındaydım onunla tanıştığımızda. 6 sene boyunca oldukça inişli çıkışlı bir ilişki yaşadık. ne onunla kalmama izin verdi ne de ondan gitmeme. Herşeyi onunla yaşadım, aşkı, tutkuyu, kıskançlığı, cinselliği, arkadaşlığı, doatluğu, eğlenmeyi, üzülmeyi, yaşamayı, ölmeyi istemeyi, terkedilmeyi, tekrar kavuşmayı, tekrar ayrılmayı, güçlü olmayı, güçsüz kalmayı, direnmeyi... hani böyle kitaplarda okunan, filmlerde izlenen birşey gibiydi ilişkimiz, bazen masal, bazen kabus....

daha ilk başlarda bana demişti ki; hayat yarınlarla bize ne yaşatır bilinmez; beraber oluruz-ayrılırız, ayrı insanlarla beraber oluruz belki... belki yıllar olur, görüşemeyiz. ama şunun bil, elim her zaman arkanda olacak. ne zaman ihtiyacın olsa araman yeter...

sonraki yıllarda çok deneyimledim bunu. çok ayrıldık. çünkü başkası ile nişanlıydı, taa çocukluktan gelen bir söz nedeniyle. bir koptuk, bir kavuştuk bu yüzden. öyle zamanlar oldu ki, aylarca görüşmedik, ama ne zaman ona ihtiyacım olsa aradı beni, sadece iyi misin demek için ve ben iyi oldum.

onun hayatında olanlara hep saygı gösterdim, verdiği sözzlere, sorumluluklara. isyan etmedim hiç. sadece bir gün bana "başka biriyle evleneceğim, biliyorsun. beni bu kadar severken buna nasıl bu kadar uzak durabiliyorsun" dedi. ağladım bir süre, sonra dedim ki ona "Ne istiyorum biliyor musun? Evlendiğin gün gelip düğününde kendimi öldürmeyi... o gece ona neler yapacağını bilerek yaşamak sanki imkansız..."

herşeye yeniden başlayabileceği bir hayatı olsa yanındaki tek kişi ben olacaktım, yıllarca söyledi bunu bana. ama öyle anlar oldu ki, dayanamadım, kalamdım yanında, kaçtım ondan. her defasında buldu beni, toparlamaya çalıştığım kendimi gelişi ile hep bambaşka biri yaptı.

sonra evlendi... öldürmedim kendimi... ailem ilaçlarla uyuttu 1 hafta -10 gün boyunca, uyandığımda sersem gibiydim... ama yaşadım...

evlendiğinde de girmek istedi hayatıma, izin vermemek için direndikçe her yerde çıktı karşıma, planlı değil tesadüflerle buluştuk her seferinde. olmadık yerlerde bir bakışı yakaldı bazen beni...

ve bu arada eşimle tanıştım, beraberliğimiz başladı. onunla bunu konuşurken bana dedi ki "şimdi sana herşey toz pembe geliyordur. ama o seni benim kadar tanıyamaz, bilemez. o aldanıyor sadece, bilmiyor." döndüm arkamı çıktım...

yıllar geçti görüşmeden, telefonumu değiştirdim, evi taşıdık. iş değiştirdim. izlerimi sildim, izini de kaybettim. Yıllar sonra bir gün yolda karşılaştık. bir fincan kahve içtik. boşanmıştı, ama yeniden evlenme hazırlığındaydı. o an neler hissettim bilmiyorum... "bekliyor olsam bir şansım olur muydu" diye sordum. "Biliyorsun" dedi, olurdu...

son görüşmemiz bu oldu...

sonrasında ben de evlendim, hatta şehirden de taşındım. yepyeni bir hayata başladım.

hayat bana inat sanki karşıma onu çıkarmaya devam ediyor. mesela instagramda bir anneyi takip etmeye başladım. iki çocuğu vardı ve bebeklere yönelik bir ürün üretiyordu, bir yandan da çocuklarının neşeli resim ve fotolarını paylaşıyordu. aylarca takip ettim. birgün instagramı açtığımda bir aile tablosu vardı karşımda, iki çocuğu ile gülümseyen o anne ve yanında eşi, çocukların babası o... bu arada bu kişinin üçüncü eşi olduğunu da öğrendim...

kader diyorum bir yandan, ondan koparmıyor beni... ama kendime ait bir hayatım da var artık... yıllar geçti üstünden diyorum. mutluyum diyorum.

yine de an oluyor rüyalarımda görüyorum, bazen olmadık bir anda, ufacık birşeyle onu hatırlıyorum. ve bundan çok, gerçekten çok yoruldum. düşünmemek için elimden geleni yapıyorum, olmuyor... çıkamıyorum işin içinden. bazen onu rüyamda görmeyeyim diye uyumuyorum bile... geçmiyor ama işte...

bunu yaşayan ve atlatan var mı? ne olur yargılamadan sadece yardım edin...


cok uzuldum durumuna. Allah'a sukur yasamadim, Allah ta yasatmasin, zor.
 
Eşinize haksızlık olmuyor mu bu ? Empati yapmayı denediniz mi kendinizi onun yerine koyup ?
 
üç kere evlenmiş ikisini mutlu edememiş,size metresliği teklif etmiş birine"bekliyor olsam bir şansım olur muydu" diye nasıl sordunuz..inanınki sizinle olmazdı,adam sevmeyi bilmiyor ki sizi yada başkasını gerçek anlamda sevsin .üstelik 18 yaş ayrı şimdiki yaşınız ayrı . o yaşta yaşadıklarınız peri masalı gelmiştir size,kavuşamadığınızdan gözünüzde büyütmüşsünüz.sizi sevgiliyken mutsuz eden biriyle evliyken nasıl mutlu olacaktınız? çoktan boşanmış olurdunuz.
 
Sadece hayranlk diye düsünüyorm biçde aşk kavusamamaktır derler...
 
Boşanmış yeni evlilik yaparken ''bekleseydin bir şansın olurdu'' diyen biri.
Dünya kendi etrafında dönüyor sanıyor belli.

3. evliliğini de yapmış ohh hayat ona güzel.
Sen de mutlu evliliğini, yuvanı bir hiçi düşünerek yarala..

Laf ebeliği yapacağına aşkına sahip çıksaydı da seninle evlenseydi madem..
Böyle düşünsen silip atman çok kolay olur aslında.
 
Yazım biraz uzun olucak, okumak için sabır gösterenlere şimdiden teşekkürler...

36 Yaşındayım, 6,5 yıllık evliyim ve şuan bir bebeğe aile olabilmek için başvurumuzu yapmış durumdayız... Eşimi çok seviyorum, mutluyuz, mutluyum... oturmuş bir ilişkimiz var, hayatta kurduğumuz hayalleri tek tek gerçekleştiriyoruz.

ama kimselere anlatamadığım çok eski bir yaram var. kapanmıyor.

henüz 18 yaşındaydım onunla tanıştığımızda. 6 sene boyunca oldukça inişli çıkışlı bir ilişki yaşadık. ne onunla kalmama izin verdi ne de ondan gitmeme. Herşeyi onunla yaşadım, aşkı, tutkuyu, kıskançlığı, cinselliği, arkadaşlığı, doatluğu, eğlenmeyi, üzülmeyi, yaşamayı, ölmeyi istemeyi, terkedilmeyi, tekrar kavuşmayı, tekrar ayrılmayı, güçlü olmayı, güçsüz kalmayı, direnmeyi... hani böyle kitaplarda okunan, filmlerde izlenen birşey gibiydi ilişkimiz, bazen masal, bazen kabus....

daha ilk başlarda bana demişti ki; hayat yarınlarla bize ne yaşatır bilinmez; beraber oluruz-ayrılırız, ayrı insanlarla beraber oluruz belki... belki yıllar olur, görüşemeyiz. ama şunun bil, elim her zaman arkanda olacak. ne zaman ihtiyacın olsa araman yeter...

sonraki yıllarda çok deneyimledim bunu. çok ayrıldık. çünkü başkası ile nişanlıydı, taa çocukluktan gelen bir söz nedeniyle. bir koptuk, bir kavuştuk bu yüzden. öyle zamanlar oldu ki, aylarca görüşmedik, ama ne zaman ona ihtiyacım olsa aradı beni, sadece iyi misin demek için ve ben iyi oldum.

onun hayatında olanlara hep saygı gösterdim, verdiği sözzlere, sorumluluklara. isyan etmedim hiç. sadece bir gün bana "başka biriyle evleneceğim, biliyorsun. beni bu kadar severken buna nasıl bu kadar uzak durabiliyorsun" dedi. ağladım bir süre, sonra dedim ki ona "Ne istiyorum biliyor musun? Evlendiğin gün gelip düğününde kendimi öldürmeyi... o gece ona neler yapacağını bilerek yaşamak sanki imkansız..."

herşeye yeniden başlayabileceği bir hayatı olsa yanındaki tek kişi ben olacaktım, yıllarca söyledi bunu bana. ama öyle anlar oldu ki, dayanamadım, kalamdım yanında, kaçtım ondan. her defasında buldu beni, toparlamaya çalıştığım kendimi gelişi ile hep bambaşka biri yaptı.

sonra evlendi... öldürmedim kendimi... ailem ilaçlarla uyuttu 1 hafta -10 gün boyunca, uyandığımda sersem gibiydim... ama yaşadım...

evlendiğinde de girmek istedi hayatıma, izin vermemek için direndikçe her yerde çıktı karşıma, planlı değil tesadüflerle buluştuk her seferinde. olmadık yerlerde bir bakışı yakaldı bazen beni...

ve bu arada eşimle tanıştım, beraberliğimiz başladı. onunla bunu konuşurken bana dedi ki "şimdi sana herşey toz pembe geliyordur. ama o seni benim kadar tanıyamaz, bilemez. o aldanıyor sadece, bilmiyor." döndüm arkamı çıktım...

yıllar geçti görüşmeden, telefonumu değiştirdim, evi taşıdık. iş değiştirdim. izlerimi sildim, izini de kaybettim. Yıllar sonra bir gün yolda karşılaştık. bir fincan kahve içtik. boşanmıştı, ama yeniden evlenme hazırlığındaydı. o an neler hissettim bilmiyorum... "bekliyor olsam bir şansım olur muydu" diye sordum. "Biliyorsun" dedi, olurdu...

son görüşmemiz bu oldu...

sonrasında ben de evlendim, hatta şehirden de taşındım. yepyeni bir hayata başladım.

hayat bana inat sanki karşıma onu çıkarmaya devam ediyor. mesela instagramda bir anneyi takip etmeye başladım. iki çocuğu vardı ve bebeklere yönelik bir ürün üretiyordu, bir yandan da çocuklarının neşeli resim ve fotolarını paylaşıyordu. aylarca takip ettim. birgün instagramı açtığımda bir aile tablosu vardı karşımda, iki çocuğu ile gülümseyen o anne ve yanında eşi, çocukların babası o... bu arada bu kişinin üçüncü eşi olduğunu da öğrendim...

kader diyorum bir yandan, ondan koparmıyor beni... ama kendime ait bir hayatım da var artık... yıllar geçti üstünden diyorum. mutluyum diyorum.

yine de an oluyor rüyalarımda görüyorum, bazen olmadık bir anda, ufacık birşeyle onu hatırlıyorum. ve bundan çok, gerçekten çok yoruldum. düşünmemek için elimden geleni yapıyorum, olmuyor... çıkamıyorum işin içinden. bazen onu rüyamda görmeyeyim diye uyumuyorum bile... geçmiyor ama işte...

bunu yaşayan ve atlatan var mı? ne olur yargılamadan sadece yardım edin...

Issız adamı ilk izlediğimiz zamanlar. O meşhur final sahnesi ve kahramanların hüzünlü konuşması. Ay ne kadat romantik demiştim ve o zamanki kankam bir erkek arkadaşım de get ne romantikliği demişti. Ne alaka oldum. Orda Ada'nın kocasını kimse düşünmüyor demişti. Neyse çok detaya girmeyeceğim sizi de kınamıyorum çünkü sizin yaşanmışlıklarınız bunlar ama yanlış anlamadıysam nişanlı bir adamla cinsellik de dahip pek çok şey yaşadınız. Nişan değil beşik kertmesi bile deseniz nişan ne demek bu iki insan evlenecek demek. Ve bu iki insan evlenecekmiş. Orda o nişanlı kıza yapılan haksızlığa ortak oldunuz. Sonuçta onun da bir gururu bir hayatı var. Sonra sizi bu kadar sevseydi o kızla evlenmezdi. Bu kadar rahat boşanabiliyorsa bir insan küçükken verilen bir sözü de bozabilir. Kan davası çıkmaz sonuçta, ki sonuçta boşanabilmiş. Bu kadar çok sevseydi sizi bir şansın olabilirdi demezdi. Şansınız olmak için deli gibi çabalardı. Evet o zaman sizin hayatınızda şimdiki eşiniz varmış ama daha önce de onun hayatında biri vardı ve bu ikinizi de durdurmadı.
Yani zamanında bir kızın hakkına girecek kadar güçlü olan duygularınız o zaman da devam etseydi kesin birlikte olurdunuz. Demek ki ya zamanındaki duygular kalmamış ya da sizin için o kadar mücadele etmemiş. Gözlemlediğim kadarı ile tek mücadelesi de bir telefon oluyor ve siz zaten yumuşuyorsunuz.
Bu hayatta sevdiği nsanlar ölünce bile hayatlarına devam ediyorlar insanlar. Sizinki de geçer. Neden geçmesin. Ama hislerinizi ve yaşadıklarınızı basitleştirin, yüzeyselleştirin. Bir zamanlar bir peri masalını yaşadığınızı düşünürseniz buna odaklanırsanız buna inancınız gün be gün artar ve unutamazsınız.
 
Back
X