Yüzüğüm kayboldu 2

insan ailesine istediğini söyler ama kocası/karısı bile laf etse kaldıramaz. bu hepimiz için geçerli. bence eşinizin lafı bu durumda bozulacağınız bir laf değil. ben de eşim benim ailem için hırsız imasında bulunsa "sen kimsin?" derim.
gözünüzle görmediğiniz, sadece şüphe ettiğiniz birşey için hem bu yafta hoş değil hem de bu kadar kendinizi kaybetmeniz doğru değil.
sorunu misafirler için çıkarın, bu durumda misafircilik dünyanın en saçma işi ama yüzük için bunca kavga, ölüm hepimizin ensesindeyken bence abartı.
 
Ne yüzükmüş arkadaş?
Altı üstü bir yüzük için eşiyle kavga eden,
eş ailesine hırsız diyen,
bulamazsam özür filan dilemem tavrında ısrar eden,
olaylara 'haklıyım, bana ne, ben haklıyım, her durum ve şartta ben haklıyım'
şeklinde bakan biri olarak;
siz bu kafayla, daha çook yıpranır ve yıpratırsınız.
Haklı ol arkadaşım, eşine tavır yap hatta haftalarca küs olur mu?
Eline ne geçecek? Bizi de haberdar et.

Bu arada eşimin bana 25. evlilik yıldönümümüzde aldığı tek taş yüzüğümü,
ben bir-iki ay sonra kaybettim ve yüzüğü tam üç ay sonra nerde, nasıl bulunduğunu yazsam kimse bana inanmaz.
Eşim yüzüğe hatrı sayılır bir para ödemiş olmasına rağmen, ben ''kaybettim'' diye dertlenince, bana, 'dünya malı için üzülme, çıkar bir yerden çıkmazsa da seneye yenisine bakarız, dua et çok özel dersim olsun' diye espri yapmıştı.

hele de ölümün hepimizin ensesinde gezdiği bu günlerde yazdılarınıza daha da bir katılıyorum. allah önce herkese sağlık sıhhat versin. yüzükmüş, küpeymiş.. ne önemi var ?
 
Ben de yatağa attı deyince elektrklenme oldu sıcak dakikalar yaşadınız sandım 😂 ya bnece darp falan yok. Ve kocanız seviyo sizi. Valla ne konular okuyoruz benim konumda dahil. Sevmese seni zorlama kalman için. Aileme hırsız diyorsan defol git deyip kendi bile gösterebilirdi kapıyı

Evet bu salgın günü misafir getirmesi pek hoş olmamış ama diğer konularda abarttığınjzı düşünüyorum. Yüzük bu nolcak yani. Canınıdan evliliğinizden önemli mi. Allah nasip ederse yine alırsınız. Çok seviyosanız gerçeğinş almaya gücünüz yetene kadar imitasyon kullanırsınız. Sıkıntı mı yani.
katılıyorum eşiniz sizi sevmese o kapıyı gitmeniz için kendisi açardı o imâdan sonra.
 
Cidden insanlar çok düz düşünüyor. Ben montumu alıp çıkarken sadece çıkıp hava almayı düşünüyordum. Bu benim sakinleşme metodum tartışma büyüyorsa işleri daha da batırmadan ortamı bir süreliğine terk ederim.
Henüz çocuğumu almadan terkedecek seviyeye gelmedim gelmem de çünkü evden biri gidecek olursa giden eşim olur büyük ihtimal.
Tabii eşim de dahil herkes temelli terk edeceğimi sandı. Şimdi de dersiniz ki kıvırıyorsun ama çocuğumun üstüne yemin ederim ki temelli terk etme niyetiyle çıkmaya çalışmamıştım.
O zaman ona göre davransaydiniz. Kavga anında kötü sözler söyleyip kapıya gitmek evi terketmek anlamına gelir.
Bence sizin isteğiniz eşinizden kötü sözleri duyunca kapıyı açıp gitmek istemeniz-esinizin gitme diye yalvarmasi-sizin vurup kapıyı çıkmanız- onun sizin yoklugunuzdan korkup kıymetinizi anlaması ve dediklerine pişman olması içindi.
Yazıyı okuyunca çocukluğuma döndüm. Annem de babamla kavga ettiğinde kapıyı vurur çıkar, arabayla dolaşırdı gecenin bir körü. Biz de korkardik ablamla, geri gelmeyecek diye. Gelirdi tabii ki ama boşu boşuna bir gerginlik...
Çocuğunuzun hayatında böyle travmalara sahip olup yirmi sene sonra bu anılarla hatırlanmak istemiyorsanız ikinizin de yetişkin gibi iletişim kurmaya ihtiyacınız var.
O an gerilimden kaçıp uzaklasmak istemeniz güzel bir sey. Keşke kapıdan çıkma isini 'daha fazla konuşursak birbirimizin kalbini kırmaya devam edecegiz' cumlesinin ardından yapsaydiniz.
Bence iletişim problemini çözmeye ihtiyaciniz var. Boyle hakliyken haksız olmuşsunuz. Mesela bu ortamda eve misafir davet etme kısmında siz haklısınız, yine de gelene yüz çevirmeyip ev sahipliği yapmışsınız sizin iyi niyetinizden (teyzem gelse kapıdan kovarim su grip ortamında mesela ben) , eşiniz sizden izin almadan çağırmış...burada da siz haklisiniz rahatsız olmakta.
Bunca şeyde hakliyken o imalarla , ailesi hakkında zamanında söylediği şeyleri yüzüne vurmakla, onu ofkelendirmekle,ofkelendigi zaman soyledigi şeyleri ciddiye alıp evden çıkmaya çalışmakla,arbade yaşanmasına sebep olmakla da sen haksizsin.
Bıktım hep alttan almaktan demişsin ama sizi kişi alttan almak değil,iletişim problemi. Ya bu deveyi gudeceksin ya bu diyardan gideceksin demişler.yani ya suncacik olayda boşanıp kendine yeni hayat kuracaksın (ki konundan anladigim esin kötü biri değil. Ama ailen de iyi sayılmaz. Çocuğununa babasız da olsa sevgi dolu yuva verecek bir aileye sahip misin?) ,ya bosanmayip her kavgada ben haklıyım ben haklıyım diye birbirinizi hirqpalayacaksiniz,bir süre sonra söylenen sözler o kadar acı olacak ki içinizde bir sevgi bağı kalmayacak-ayni evde ömür çürüten iki mutsuz insan olarak ihtiyarlayip mutsuz öleceksiniz (bkz toplumdaki çoğu insan)
Ya da bu kavgadan sonra bir daha birbirinizi kırmamak için neler yapacağınizi konuşup , aile içi iletişimle ilgili materyallere ulaşmaya çalışıp (çok güzel kitaplar-psikolog youtubelari var . Ödevler falan veren evde yapılabilecek) ya da bütçeniz varsa bir aile terapistine gitmeniz.
Ki terapist öyle aşırı pahalli bir şey :) inanın boşanmak için yazacağınız bir dilekçe bile size kaç yüz liraya patlayacak. Hele avukat tutacaksaniz milyarlar gidecek. Bütün bu uzun , masraflı ve yıpratıcı sürece girmeden ayda birer gün 150- 200 TL terapi alsanız belki de mutlu bir yuvanız olacak...
Bence siz bu ihtimali bir dusunun. Terapi almak insanı rahatlatan, kendi başına bakamadığı pencereden bakmasını sağlayan- düşünme şeklini değiştiren bir şey. Utanacak ,cekinecek hiç bir şey yok. Ben de gidiyorum mesela.
Keşke çevremdeki herkes gitse hatta:)
 
Ne yüzükmüş arkadaş?
Altı üstü bir yüzük için eşiyle kavga eden,
eş ailesine hırsız diyen,
bulamazsam özür filan dilemem tavrında ısrar eden,
olaylara 'haklıyım, bana ne, ben haklıyım, her durum ve şartta ben haklıyım'
şeklinde bakan biri olarak;
siz bu kafayla, daha çook yıpranır ve yıpratırsınız.
Haklı ol arkadaşım, eşine tavır yap hatta haftalarca küs olur mu?
Eline ne geçecek? Bizi de haberdar et.

Bu arada eşimin bana 25. evlilik yıldönümümüzde aldığı tek taş yüzüğümü,
ben bir-iki ay sonra kaybettim ve yüzüğü tam üç ay sonra nerde, nasıl bulunduğunu yazsam kimse bana inanmaz.
Eşim yüzüğe hatrı sayılır bir para ödemiş olmasına rağmen, ben ''kaybettim'' diye dertlenince, bana, 'dünya malı için üzülme, çıkar bir yerden çıkmazsa da seneye yenisine bakarız, dua et çok özel dersim olsun' diye espri yapmıştı.
Siz hala meselenin yüzük olduğunu düşünüyorsunuz. Bakın çalındıysa da umrumda değil. Benim sinirlendiğim konu benden habersiz bu zamanda misafir çağırması ve eve gelen misafirin yaptığı muameleyi bile hala benim yanlış anladığımı düşünmesi. Hala hatasını kabul etmediği için söylediğim lafta haksız olduğum halde içimden özür dilemek gelmiyor. Bana dese ki ya tamam haklısın, senden habersiz davet ettim ve geleceklerini bile söylemedim kusura bakma bir daha olmaz diye konuya girse ben zaten hırsız demem konusunda özür dilemeye de hazırım. Ama bu adamın tekrar benden habersiz misafir getirme potansiyeli yüksek virüsü falan takmıyor bizim de sağlımızı hiçe sayıyor resmen benim evim getiririm misafir sana ne kafasında hâlâ. İçten içe ettiğim lafın laf olmadığını ben de biliyorum ama eşimin bu tavrından dolayı özür dilemek istemiyorum.
 
Tüm yorumlara katılıyorum eşinizden özür dileyim yüzük konusunu açmayın eve misafir getirmemesini rica edin tekrar. Olur boyle seyler arasira sakinlesin 😍
Huyunu biliyorum eşimin. Şimdi ettiğim laf için özür dilesem, ama sen de hatalısın bu zamanda benden habersiz misafir getirdin desem adım gibi eminim inadıma tekrar çağırır. İlk defa haksız olduğum bir konuda üste çıkmaya çalışıyorum çünkü bunu eşim hep yapıyor asla hatasını kabul etmez ve bildiğini okur e ben de bıktım biraz ben de onun gibi davranayım da nasıl oluyormuş anlasın kafasındayım.
 
Siz hala meselenin yüzük olduğunu düşünüyorsunuz. Bakın çalındıysa da umrumda değil. Benim sinirlendiğim konu benden habersiz bu zamanda misafir çağırması ve eve gelen misafirin yaptığı muameleyi bile hala benim yanlış anladığımı düşünmesi. Hala hatasını kabul etmediği için söylediğim lafta haksız olduğum halde içimden özür dilemek gelmiyor. Bana dese ki ya tamam haklısın, senden habersiz davet ettim ve geleceklerini bile söylemedim kusura bakma bir daha olmaz diye konuya girse ben zaten hırsız demem konusunda özür dilemeye de hazırım. Ama bu adamın tekrar benden habersiz misafir getirme potansiyeli yüksek virüsü falan takmıyor bizim de sağlımızı hiçe sayıyor resmen benim evim getiririm misafir sana ne kafasında hâlâ. İçten içe ettiğim lafın laf olmadığını ben de biliyorum ama eşimin bu tavrından dolayı özür dilemek istemiyorum.
Kuzum mesele yüzük değilse, niye tüm evi kaldırıp, dip köşe temizlik yaptınız?
Kocayla niye yüzük/hırsızlık kavgası ettiniz?
Meseleyi virüs/habersiz misâfirlik üzerinden tartışsaydınız.
Sakın özür dilemeyin, burnunuz yere düşse almayın, gurur huzurdan daha önemli ne de olsa.
Ayy bu konuya daha da yorum yapmayacağım çünkü benim kızım bina okur, döner döner yine okur'un canlı bir örneğisiniz.
Uğraşamayacağım...
 
Kuzum mesele yüzük değilse, niye tüm evi kaldırıp, dip köşe temizlik yaptınız?
Kocayla niye yüzük/hırsızlık kavgası ettiniz?
Meseleyi virüs/habersiz misâfirlik üzerinden tartışsaydınız.
Sakın özür dilemeyin, burnunuz yere düşse almayın, gurur huzurdan daha önemli ne de olsa.
Ayy bu konuya daha da yorum yapmayacağım çünkü benim kızım bina okur, döner döner yine okur'un canlı bir örneğisiniz.
Uğraşamayacağım...
İnsanların yaşamları hakkında ufacık bir bilgiye sahip olmakla her konuda kolayca yargılamak ne kadar da kolay ya. Geçmiş tartışmalarımızı bilmeden, eşimin nasıl bir insan olduğunu bilmeden yargılamak kolay ama insanları da anlıyorum. Zaten virüsten herkes tedirgin herkesin derdi başından aşkın. Benimle mi uğraşacaksınız? Ben olsam ben de sizin gibi yaklaşırdım kendime. Sergilediğim davranışların hatalı olduğunun bilincindeyim. Bile bile de hata yapıyorum bu sefer. Bile bile haksız olduğumu kabul etmiyorum tıpkı eşimin her zaman yaptığı gibi. Yani bana nasıl davranıyorsa öyle davranmaya karar verdim. Normal şartlarda normal bir ailede hırsızlıkla suçlamak evet çok abes çok ayıp. Eşiniz size dese siz ne tepki verirsiniz diyorsunuz. herşeyi söyleyip dökmek istemiyordum ama bilmiyorsunuz ki bir benzerini eşim zaten benim ailemden birine yapmıştı.

Sergilediğim hiçbir davranış bilinçsiz değil. Söylediğim laf kontrolsüzce de ağzımdan çıksa bilerek geri adım atmadım özür dilemedim çünkü bir bildiğim var
 
Kuzum mesele yüzük değilse, niye tüm evi kaldırıp, dip köşe temizlik yaptınız?
Kocayla niye yüzük/hırsızlık kavgası ettiniz?
Meseleyi virüs/habersiz misâfirlik üzerinden tartışsaydınız.
Sakın özür dilemeyin, burnunuz yere düşse almayın, gurur huzurdan daha önemli ne de olsa.
Ayy bu konuya daha da yorum yapmayacağım çünkü benim kızım bina okur, döner döner yine okur'un canlı bir örneğisiniz.
Uğraşamayacağım...
Ha bir de neden dip köşe temizlik yaptık, ben arayıp pes etmiştim ama eşim aramaya devam etmek istedi. Beraber baktık temizledik biz de. derin sularda derin sularda genel anlamda kk da yorumlarını sevdiğim bir üyesin bu arada. Hatta yorum yapan bir çok arkadaşın yorumlarını genel anlamda seviyorum iyi insanlarsınız anladığım kadarıyla.
Ben bir bildiğim var diyerek konuyu kapatmak istiyorum. Kusuruma bakmayın şu dönemde belki bir de ben sizi sinir ettim gerdim. Herkes kendine iyi baksın seviyorum hepinizi. :KK22:
 
İnsanların yaşamları hakkında ufacık bir bilgiye sahip olmakla her konuda kolayca yargılamak ne kadar da kolay ya. Geçmiş tartışmalarımızı bilmeden, eşimin nasıl bir insan olduğunu bilmeden yargılamak kolay ama insanları da anlıyorum. Zaten virüsten herkes tedirgin herkesin derdi başından aşkın. Benimle mi uğraşacaksınız? Ben olsam ben de sizin gibi yaklaşırdım kendime. Sergilediğim davranışların hatalı olduğunun bilincindeyim. Bile bile de hata yapıyorum bu sefer. Bile bile haksız olduğumu kabul etmiyorum tıpkı eşimin her zaman yaptığı gibi. Yani bana nasıl davranıyorsa öyle davranmaya karar verdim. Normal şartlarda normal bir ailede hırsızlıkla suçlamak evet çok abes çok ayıp. Eşiniz size dese siz ne tepki verirsiniz diyorsunuz. herşeyi söyleyip dökmek istemiyordum ama bilmiyorsunuz ki bir benzerini eşim zaten benim ailemden birine yapmıştı.

Sergilediğim hiçbir davranış bilinçsiz değil. Söylediğim laf kontrolsüzce de ağzımdan çıksa bilerek geri adım atmadım özür dilemedim çünkü bir bildiğim var

şimdi bu yazınızdan yola çıkarak, problemini buraya yazan her arkadaş için acaba öncesinde eşi, kv si, görümcesi, eltisi şunu yapmıştır da o bundan bu tepkileri vermiştir diye düşünmek mi gerekiyor.
yaşanan olaya kapılıp sadece tek bir mevzuyu çok da büyüterek anlatınca tepkilerin de büyük olması normal bence.
anlatırken eşinizin de sizin ailenize çirkin davranışları, sözleri olduğundan bahsetseydiniz o zaman herkes daha farklı yorumlardı.
oysa şimdi daha ziyade bir sürü tepki aldıktan sonra kendinizi aklamak için eşimde şunu şunu yaptı gibi anlatmış oluyorsunuz. eminim sizde böyle bir sürü konuya denk gelmişsinizdir burada.
 
Allah sonumuzu hayır etsin evde bunaldıkça eşler arasında kavga çoğalıyor farkındamısınız
 
Kabul edemiyorum çağırmasını. Hatta bana geleceklerini bile haber vermedi sabah kapı sesine uyanıyorum ve karşımda misafir. Beni arayıp soran da yok yani anlamıyorum hem kayınvalideme sinirliyim hem eşime. Bu da yetmezmiş gibi görümcem kendi eviymiş gibi misafir davet etti. Önceki konuda bahsettiğim aile dostu sonradan geldi görümcemin davet etmesiyle. Görümcem evime ilk defa geliyor. İlk defa gelinen bir eve kendi evin gibi misafir çağırmak normal mi hele böyle kritik bir zamanda? (Önceki konuda asıl mesele yüzük olduğu için bu ayrıntılara girmedim.)
Kendi evimde sap yerine konuyorum o çok sevdiği! ailesi tarafından. Yemek vakti sofra kurulmuş tam oturucam kayınvalidem "sigara böreği getirdik kızart da yemekten sonra çayla yeriz." dedi.
Muameleye bakar mısınız? Tabii yüzük kaybolunca ben bunların değil yüzüğün derdine düştüm dün. Ve bunları anlatıyorum inanmıyor bana kesin ben abartıyormuşum kesin ben yanlış anlamışım. Cehennemin dibine kadar gitsin yüzük bulsam da takmayacağım alsın anasına taksın bulabilirse.
Bana inanmayıp damarıma basatığı için ben de kendimi tutamadım öyle konuştum işte.
Gerçekten siz şaka mısınız demek alttan alan kocaların karıları böyle oluyor :olamaz: yoksa kk da gördüğümüz üzere ağzına çarpıp kapının önüne de koyabilirdi
 
İnsanların yaşamları hakkında ufacık bir bilgiye sahip olmakla her konuda kolayca yargılamak ne kadar da kolay ya. Geçmiş tartışmalarımızı bilmeden, eşimin nasıl bir insan olduğunu bilmeden yargılamak kolay ama insanları da anlıyorum. Zaten virüsten herkes tedirgin herkesin derdi başından aşkın. Benimle mi uğraşacaksınız? Ben olsam ben de sizin gibi yaklaşırdım kendime. Sergilediğim davranışların hatalı olduğunun bilincindeyim. Bile bile de hata yapıyorum bu sefer. Bile bile haksız olduğumu kabul etmiyorum tıpkı eşimin her zaman yaptığı gibi. Yani bana nasıl davranıyorsa öyle davranmaya karar verdim. Normal şartlarda normal bir ailede hırsızlıkla suçlamak evet çok abes çok ayıp. Eşiniz size dese siz ne tepki verirsiniz diyorsunuz. herşeyi söyleyip dökmek istemiyordum ama bilmiyorsunuz ki bir benzerini eşim zaten benim ailemden birine yapmıştı.

Sergilediğim hiçbir davranış bilinçsiz değil. Söylediğim laf kontrolsüzce de ağzımdan çıksa bilerek geri adım atmadım özür dilemedim çünkü bir bildiğim var
Ben virüs nedeniyle tedirgin değilim diğer topikteki yorumlarımdan arkadaşlar biliyorlar bunu.
Ayrıca sizin hayatınızın tüm ayrıntılarını bilemem, burda yazdığınız kadarına yorum yaparım.
Sizi yargılamıyorum açıkca düşüncemi yazıyorum.
Bir bildiğiniz varsa, bile, isteye inat ediyorsanız siz bilirsiniz, bu durumda zaten bizim fikrimize de ihtiyacınız yok demektir.
Eş sizin, aile sizin, karar sizin.
Not: Size 'uğraşamam' dememin sebebi de
siz, kendi bildiğinize, kendi doğrunuza o kadar sarsılmaz bir inançla bağlısınız ki farklı bakış açısı sunmak için size yorum yapmak boşa kürek çekmek demek.
 
Benim esim evi terk edeceğim sıra kapıyı üstüme kilitliyor ve bunu defalarca yaptı itisme kakismada oldu.simdi bend darp edildimmi .kafamda deli sorular
 
Back
X