Zorla taburcu mümkün mü

hadi inşallah olur bu sefer
Allah yardımcınız olsun
 
bakın ben en başından beri öneri yazmadım sadece hekimin suçu olmadığını anlatmaya çalışıyorum.
şimdi rutinde hekimden beklenti tedavidir.
hastanın nereden geldiği kim olduğu adı bile hekimin umrunda değildir (hastalığını etkilemiyor ise) çıkışta nereye gideceği de umrunda degildir. İşi de değildir zaten
şimdi bu hasta bu kadar sorun yaratıyor iken sizce hekim bunu psikiyatriye göndermeyi akıl edemedi mi ? elbette etmiştir ya en ufak bir depresyonu olan hastaya bile kons istenir zaten kaldı ki bu hasta .
konu sahibi ısrarla kons istenmedi diyor ama zaten heyette psikiyatri imzası varmış yani zaten psikiyatri hastadan haberdar.
yukarıda da yazdım
psikiyatri neden almıyor bilmiyorum çünkü hastayı tanımıyorum benim buradaki arkadaşlar kadar hasta tecrübem olmadihi için ancak elimde net bilgi olduğu zaman hasta hakkinda konuşabilirim
ama teori yürütülecek olursa ,
1) psikiyatri de yer yoktur, zaten genel olarak yer sıkıntısı yaşanan bir servis.
2) hasta yeni bir ameliyat geçirmiş ne tarz ilaçları kullanabilir kullanamaz biz onu bilemeyiz. Ama sakinleştirici ilaç kullanımında bir sakınca varsa psikiyatri hastayı kabul etmez/kabul edip ne yapacak bu hasta terapiye uygun değil ki.

ben konu sahibini de anlıyorum ama konu sahibi hastaya baştan sahip çıkmış , hasta hastanede kimsesiz görünmüyor ki,yakini var.
kendini yakını olarak beyan etmiş , onunla heyet imzasina gitmiş vsvs
şimdi hastane yönetimi nasil kimsesiz işlemi yapsın.
Buradaki hanımefendilerin tepkilerine inanamıyorum gerçekten.
doktorun işi hastanın sosyal yaşantısını düzenlemek mıdır
resmen telefonlara cevap verme hastayı doktorun başına at diyorlar
bu nasil bir etiktir?

Burada sorumlu sosyal hizmetlerdir.
bir cozum bulacaksa onlar bulacak ama onlar çözüm yerine konu sahibini korkutup doktoru suçlu göstererek işin icinden çıkmışlar.
hastayı bunyelerine alıp başka psikiyatri Hastanesi'ne yatirabilirler.
konu sahibiniin buna gücü yok ama sosyal hizmetlerin vardır.
Burada cidden tek işini tedavisini düzgün yapanın o cerrah olduğuna eminim ama sucluda o seciliyor
Türkiye böyle bir yer
 
konu sahibinin güncellemesi açıklayıcı oldu.

ne zaman doktorlarla ilgili eleştirel bir şey yazılsa, doktorların da insan olduğunu, hırsları ve zaafiyetleri olabileceğini, aralarında işini hakkıyla yapmayanlar olabileceğini imkansız kabul ederek yorumlar yazıyorsunuz. bu mesleğin saygınlığı zedelenmesin istemeniz çok doğal, bence de öyle olmalı, ama bu tavırla daha da çok zedeleniyor. her doktor-hasta anlaşmazlığında “hayır kesinlikle yalan var, doktor böyle yapmaz, siz tıp okumadınız nereden bileceksiniz” gibi bir tutum komik çünkü.
 
Psikiyatri servisinde yer olmadığı için kabul etmiyor olabilirler.
 
milyon kere açıkladım hala bunu çıkarıyorsaniz yazdıklarımdan yapılacak bir şey yok.
yazık sadece bu ülkenin hekimleri keşke dünya standartlarında hasta baksalar , meslektaşları 10 hasta bakarken kendileri 100 hasta bakmasalar.
acilde 500 hasta bakilmasa kişi başı.
çünkü bu ülkenin halkı cidden bunu hak etmiyor.
böyle bir çalışma stili olamaz , keşke herkes çalışması gerektiği kadar çalışsa da sistemin o zaman ne halde olduğunu görsek.(bunu bütün sağlık çalışanları için söylüyorum )
birbirimizi savunmamız bile gözünüze batıyor.
keşke herkes hak ettiği şekilde tedavi görse de herkes rahat etse.
 
Psikiyatri servisinde yer olmadığı için kabul etmiyor olabilirler.
ama küçük bir il/ilçe değilse başka hastanelerin birinde vardır.

ben burada cerraha asla bir şey diyemiyorum, Allah razı olsun ameliyatını yapmış her ne kadar konu sahibinin dediğine göre cerrah hastayı beğenmemiş olsa da. ama doktorların asla diğer doktorun hata yapabileceğine ya da ihmalkar davranabileceğine ihtimal assssla vermeksizin derhal hastayı/hasta yakınını yalancılıkla vs suçlamasına tepki gösteriyorum
 
Belki yanliş düşünüyorum bilmiyorum ben bu konuda çok farkli birşeye takıldım. 85 yaşında bir hasta neden beyin amaliyatı ediliyor zaten yaşayacağı ömür ne kadar ki? Şimdi bu sekilde yaşatmış oldular ama bu yaşamak mi? Kendi aile büyüklerimizde de yasadım belki o yuzden hassasım bilemiyorum bu konuda dedem 90 yasında agızdan beslenemeyecek durumdaydı aynı zamanda alzemier mideden delindi ordan beslendi. Sonra bagırsaklari dışarı alindi torba ile tuvaleti temizlendi. Aynı şekilde babaannem anneannem son zamanlarını bu sekilde daha sonra hastanede birsürü kablo ile aylarca yogun bakimda yatıp vefat ettiler. Genç olsa iyileşecek hayata devam edecek diyoruz ama 85-90 yaşinda hastalari bu kadar yatalak biçimde yaşatma cabasini anlayamıyorum. Zaten yaşadıklarının bile farkında değilken birsürü ilaç kablo aci. Ne bileyim bu bana hiç vicdani gelmiyor rahat rahat ölemiyor bile insanlar artık.
 
bunu sadece bu konudaki yorumlarınız için yazmadım, başka konularda da konu sahibinin haklı olabilme payını hiç düşünmeden yaptığınız yorumlardan ötürü yazdım. mümkün olduğunca ne doktora ne de acile gitmiyorum, çocuklarımı götürmüyorum doktora külfet olmamak adına. sistemin içinde yaşadıkları zorluklardan haberdarım, toplumun içinde yaşadıklarından da haberdarım, bunlar için üzgünüm ama bu işini iyi yapmayanlar olmadığı anlamına gelmiyor, diğer bütün alanlarda olduğu gibi.
 

Ben sadece psikiyatri neden yatırmaz dediğiniz kısma yorum yapacağım :) yatırmaz benim çalıştığım hiçbir hastanede böyle bir hasta yatırılmaz. Bizim de beyin damar tıkanıklığı sonrası ajitasyonu olan çok hastamız oldu hiçbirini yatırmadılar. Psikiyatri daha çok primer kendi hastasını yatırır (yani başka hastalığa bağlı ortaya çıkmış ajitasyon, deliryum gibi durumlarda sadece konsültan olarak onu yap bunu yap derler, günlük gelirler ama servise almazlar.


Maalesef Türkiyede dnr yok. Yani geri döndürme diye bir şey yok suç. 92 yaşındaki kadına kalp masajı yaparken çok sorgulamıştım ama doktorlar çalıştığı ülkenin yasalarına bağlı.

Hem de bazı hastalar beyin ameliyatından çok ciddi bir şekilde yararlanabiliyor. Yani kadıncağız tam da düzelebilirdi. Bilemiyorsunuz kime ne olacak. Yatalak olan hastanın (6 aydan uzun sürmüş ve fizik tedavi de işe yaramamışsa) yaşı da varsa kötüleşmede yoğun bakımda aylarca yaşatılıp yatak kaplaması ve sonunda ölmesi çok büyük sorun ama. Benim babaannemin teyzesi 104 yaşımdaydı. Her gün ölmek isterdi (eli ayağı tutuyordu ama çok ağrıları vardı) sonunda kötüleşti su içmesi azaldı. Bizimkiler doktora götürelim mi dediler, bekleyin dedim. Doktora gitse yoğun bakımda 3 ay daha yaşardı belki ölmeden önce ona yaşamak denirse. Evde beklettim sonra götürüldüğünde 2 güne vefat etti kurtuldu kadıncağız. Bu yüzden bu iş hasta yakınlarına düşüyor. Son dönem ölümü bekleyen asla iyileşemeyecek çok ileri yaşta yakınlarınızı hastaneye hemen götürmek çok mantıkla verilmiş bir karar olmayabilir.
 
Arkadaşlar psikiyatride yatak da olmayabilir başka bir sebep de olabilir burda hasta yakını beyanıyla psikiyatri hekimini mi eleştirmek doğru . Ben mi yanlış düşünüyorum? Her psikiyatri hastası yatış almıyor psikiyatride. Kaldı ki şuanki servisinde taburcu durumuna geçmiş. Evde ilaç tedavisi ya da poliklinik kontrolünü uygun bulmuştur hekim ?
 

Öyle ama hasta yakınları da kendini vicdanen rahatsız hissediyor ölümüne sebep olmak istemiyorlar. Ama düşünüyorum yaşlansam evimde yatagımda başimda sevdiklerimle duayla vefat etmek isterim. Zaten ölecegi belli olan 90 yaşlarinda insanın hertarafını kablolarla delip aylarca yogun bakima hapsetmeyi kim ne derse desin vicdanım almiyor benim.
 
Ya rabbel alemin. Bir kere daha anlatıyorum. Hasta sevk edilecekse 112 aranır. 112 sevk kriterini karşılıyorsa sevk evrakları hazırlanır yer aranmaya başlanır. Yer varsa sevk edilir. Edilmiyorsa sevk kriketini karşılamıyordur. Her hastada sizin sandığınız gibi yatış kriterlerini sağlamıyor. Hospitalizasyon için kriterler var. Demek ki doktor yatırmamayı uygun görmüş. Demek ki bu hastalık sandığınız gibi hastanede tedavi edilmiyor.
Hastanelerde işler sizin sandığınız gibi yürümüyor.

Ohalle sevk zincirini aynı mı tutuyorsunuz cidden? Hastaya gereken yapılmış ilgili birimde işi bitmiş. Ne yapılsın sizce? Hasta sosyal hizmetler yer bulana kadar yatak işgali mi yapsın? Tek hasta siz misiniz? Ne kadar bencil bir tutum. İşi biten gider. Hastanelerde sirkülasyon hızlı olmak zorunda. Alanınıza neyse ona göre yorum yapın. Bilmediğiniz işlerle ilgili ahkam kesmeyin. İşler öyle yürümüyor sağlık bakanlığında
 
Son düzenleme:
Bacım anlatma boşuna. Çok denedim anlamıyorlar. Hastanede işleyişten haberleri yok idea ülkelerinde yaşıyorlar. Tek hasta kendilerinin hastaları sanki
 
son sınıfta kardiyoloji stajindayken 87 yaşındaki bir hastaya kalp pili takılmıştı,
bir kaç gün sonrada yoğun bakimda arrest oldu.
kadına tam yasal süre olan 45 dakika kalp masajı yaptık ağzından burnundan kan geldi resmen, aspire ediyosun ediyosun bitmiyor.
o kadına çok üzülmüştüm ben.Bu şekilde ölmek istemezdim açıkçası

dahiliye stajimda da 30lu yaşlarda bir kadın vardı , lenfoma teşhisi vardı uzun süredir.
tam bir ay serviste her sabah pansumanini yaptım , kadinla ilgilendim.
son nöbetimde trombositi birden düştü kanaması başladı ve arrest oldu yine ben başındaydim
neyse mavi kod filan döndürüldü ama o kadar üzüldüm ki , dahiliye yoğun bakıma indirdik.
ve bir şey olursa müdahale etme demişlerdi o günkü asistana.
gece asistanla konuştum her şekilde müdahale ederim dedi , kadın 2 gün sonra öldü.
o an orada değildim müdahale edildi mi ne oldu bilmiyorum.
iki hastaya da farklı nedenlerden dolayı çok üzüldüm.
 
Alzehimer gibi duruyor nöroloji de bakıyor isterseniz oraya da randevu alın o da yatırabilir uyutacak ilaç verecekler altı üstü bu yani psikiyatri de muayeneden sonra yazar dedem de gece kaçardı bir kez kapıyı tornavida ile sökmüş kaçmıştı çok uzak bi yere kadar yürümüş polis aramıştı sonra doktor uyutucu ilaç vermişti uyuyarak geçirdi bir daha zamanlarını
 
Teyzem de koronadan dolayı yoğun bakımdaydı doktorlar entübe ettiler tansiyonu hep düşüyordu bir gün kalp masajı yaptık döndürdük dediler ama her an bir şey olabilir dediler 1 hafta sonra öldü
 

Yahu insanlar ölecek ama yani sebep olmuyorlar yakınları. İnsan ölüyor. Bu insa. Genç, kurtarılacak, yaşamak isteyen bir insansa tabi ki tıbbı yardım almalı. Ama yaşlı, düzelme ihtimali yoksa doktor makineyle biraz daha yaşatsın demek akılla açıklanacak bir şey değil. Benim son dönem kanser hastası hastam da vardı. Çok kötü durumda ve yakınları her gün ama her gün acile getirirdi. Son dönem bu yüzden onkoloji, beyin cerrahisi yapılacak bir şey yok diyor konsültasyonu kapatıyor. Biz de sıvısını verip yolluyoruz, yarın tekrar geliyor. Hasta yakınlarını aldım yanıma çok açıkça dedim. Hasta rahat rahat yatağında ölsün böyle sürünmesin dedim. İnsanlar "aman evde ölmesin" modunda maalesef. Modern hayatta ölüm bile gözümüzün önünde olmaması, kapalı kapılar ardında olması gereken bir şey olarak görüyoruz. İnsanların eskiden yatağında huzurla ölme lüksü vardı, bu devirde yok.

Bu arada bana kalsa babaannemin teyzesini hiç götürmeyin dedim hastaneye. Ama benimkiler de biz görmeyelim modundaydı maalesef kadıncağız hiç bilmediği bir ortamda yabancılar arasında öldü gitti ki ailesiyle yatağında ölme şansı vardı. Neyse bu ülkenin insanlar garip yapacak bir şey yok :)

Psikiyatri hekimini eleştirmek doğru değil bence. Psikiyatri tıbbın diğer branşlarından biraz farklı bir bölüm. Altında organik nedeni bilinen ajitasyonu almazlar. Mesela betin ameliyatı geçirmiş bu hasta. Beyin kanaması başlasa operasyona bağlı hasta kötüleşse serviste hemşiresi buna uygun değil, kendisi bir şey yapamaz vs vs. Beyin cerrahisinin gözetiminde olurken onun ilaç başlaması çok daha kolayına gelir. Cerrahlar biraz ilginç insanlardır ama çok ilgilenmezler ameliyattan başka şeyle. Cerraha da psikiyatri ilaçlarını verip izlemek zor gelir. Kısaca bu hasta aslında palyatif servisine yatırılmalı bence ama anlatıldığına göre çok çok ajiteymiş. Biraz toparlanmadan kimse istemez böyle bir şey çünkü serviste huzur kalmaz, diğer hastalar da mahvolur.
 
Burada bi komşumuz kalp krizi geçirdi acile götürmüşler anju yapmak için ertesi gün çağırmışlar gelmeyeceğim demiş imza atmış doktor madem vereceğim ilaçları kullan demiş kadın eve dönünce tüm aile efradını çağırmış ben öleceğim hepiniz hakkınızı helal edin beni sakın yoğun bakıma hastaneye yollamayın evimde ölmek istiyorum benimle fotoğraf çekinin hatıra kalsın demiş ama bunları hep gülerek söylemiş hiç üzülmeden mutlu mutlu söylemiş 2 gün sonra da ölmüş
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…