Cuma Zayıflama Yarışması 2. Takım

Bir padişah acemi bir köle ile gemiye binmişti. Köle hiç deniz görmemiş, geminin mihnetini tatmamıştı.
Ağlamaya, inlemeye başladı. Tir tir titriyordu. Avutmak için çok uğraştılar, ama bir türlü sakinleşmedi.
Padişahın keyfi kaçtı. Herkes aciz bir vaziyetteyken gemide bulunan yaşlı bir adam padişahın huzuruna çıktı,
'Müsaade buyurursanız ...ben onu sustururum' dedi. Padişah da 'Lütfetmiş olursunuz' dedi. Yaşlı adam emretti, köleyi denize attılar. Köle birkaç kere suya battı çıktı. Sonra saçından yakaladılar, gemiden tarafa çektiler.
Köle gemiye yaklaşınca iki eliyle dümene asıldı, oradan gemiye çıktı, bir köşede uslu uslu oturmaya başladı.
Yaşlı adamın yaptığı iş padişahı hayrete düşürdü, 'Bu işteki hikmet nedir' diye sordu.
Yaşlı adam cevap verdi: ''Köle evvelce suya batmayı tatmamıştı.
Gemideki selâmetin kıymetini bilmiyordu.
İşte huzur ve saadet de böyledir, bir felâkete duçar olmayan kimse, huzurun kıymetini bilemez."

ALINTI
 
Kadın: Neyin var?
Erkek: Yok bişi.
Kadın: Hayır, bişi var, saklamaaaaaaaaaaaaaaaaaaaa!

-------------------------------
........................
Erkek: Neyin var?
Kadın: Yok bişi.
Erkek: Tamam.

 

GERÇEK SEVGİ
“Bebeğimi görebilir miyim” dedi yeni anne. Kucağına yumuşak bir bohça verildi ve mutlu anne, bebeğinin minik yüzünü görmek için kundağı açtı ve şaşkınlıktan adeta nutku tutuldu! Anne ve bebeğini seyreden doktor hızla arkasını döndü ve camdan bakmaya başladı. Bebeğin kulakları yoktu... Muayenelerde, bebeğin duyma yetisinin ...etkilenmediği, sadece görünüşü bozan bir kulak yoksunluğu olduğu anlaşıldı.
Aradan yıllar geçti, çocuk büyüdü ve okula başladı. Bir gün okul dönüşü eve koşarak geldi ve kendisini annesinin kollarına attı. Hıçkırıyordu. Bu onun yaşadığı ilk büyük hayal kırıklığıydı, ağlayarak;
“Büyük bir çocuk bana ucube dedi.”
Küçük çocuk bu kadersizliğiyle büyüdü. Arkadaşları tarafından seviliyordu ve oldukça da başarılı bir öğrenciydi. Sınıf başkanı bile olabilirdi; eğer insanların arasına karışmış olsaydı. Annesi, her zaman ona “Genç insanların arasına karışmalısın” diyordu, ancak aynı zamana yüreğinde derin bir acıma ve şefkat hissediyordu.
Delikanlının babası, aile doktoruyla oğlunun sorunu ile ilgili görüştü;
“Hiçbir şey yapılamaz mı?”
diye sordu. Doktor
“Eğer bir çift kulak bulunabilirse, organ nakli yapılabilir”
dedi. Böylece genç bir adam için kulaklarını feda edecek birisi aranmaya başlandı. İki yıl geçti. Bir gün babası
“Hastaneye gidiyorsun oğlum, annen ve ben, sana kulaklarını verecek birini bulduk ancak unutma bu bir sır”
dedi. Operasyon çok başarılı geçti ve adeta yeni bir insan yaratıldı.
Yeni görünümüyle psikolojisi de düzelen genç, okulda ve sosyal hayatında büyük başarılar elde etti. Daha sonra evlendi ve diplomat oldu.
Yıllar geçmişti, bir gün babasına gidip sordu:
“Bilmek zorundayım, bana bu kadar iyilik yapan kişi kim? Ben o insan için hiçbir şey yapamadım”
“Bir şey yapabileceğini sanmıyorum” dedi babası, “fakat anlaşma kesin, şu anda öğrenemezsin, henüz değil..” Bu derin sır yıllar boyunca gizlendi.
Ancak bir gün açığa çıkma zamanı geldi. Hayatının en karanlık günlerinden birinde, annesinin cenazesi başında babasıyla birlikte bekliyordu. Babası yavaşça annesinin başına elini uzattı; kızıl kahverengi saçlarını eliyle geriye doğru itti; annesinin kulakları yoktu.
“Annen hiçbir zaman saçını kestirmek zorunda kalmadığı için çok mutlu oldu” diye fısıldadı babası”. Ve hiç kimse, annenin daha az güzel olduğunu düşünmedi değil mi? Gerçek güzellik fiziksel görünüşe bağlı değildir, ancak kalptedir! Gerçek mutluluk gördüğün şeyde değil, asıl görünmeyen yerdedir. Gerçek sevgi, yapıldığı bilinen şeyde değil, yapıldığı halde bilinmeyen şeydedir!”​
(alıntıdır)
 
Son düzenleme:



Cennet

Adam ve hayattaki tek arkadaşı olan köpeği bir kazada birlikte ölmüşlerdi ... Gökyüzüne çıktıktan sonra bembeyaz bulutların arasında dolaşmaya başladılar ... adam çok susamıştı.. biraz su bulabilmek ümidiyle yürümeye devam ederken, birden kendilerini muhteşem bir manzaranın karşısında buldular.. rengarenk çiçeklerle süslü bir ba...hçe, altından yapılmış bir bahçe kapısı, ve onları karşılayan beyazlar içinde bir kadın.. Adam köpeğiyle birlikte kadına yaklaştı ve sordu:
"Afedersiniz...burası neresi?"
Kadın ona gülümsedi: "Burası Cennet, efendim"
Adam bunun üzerine sevinçle "Harika...!!!" dedi "Peki bana biraz su verebilir misiniz, gerçekten çok susadım"....
Kadın cevap verdi: "Tabi efendim, içeri girin... içerde dilediğiniz kadar su bulabilirsiniz....."
Böylece adam köpeğine döndü, "Hadi oğlum içeri giriyoruz" diyerek kapıya yürüdü......... ama kadın onu birden durdurdu:
"Üzgünüm efendim, köpeğiniz sizinle gelemez.. hayvanları içeri almıyoruz..."
Bunun üzerine adam bir an durdu.. düşündü.. ve geri dönüp köpeğiyle birlikte geldikleri yolun tam ters yönünde yürümeye koyuldular.... bir süre geçtikten sonra kendilerini bu kez tozlu çamurlu bir yolda buldular, ve yolun sonunda karşılarına çiftlik girişini andıran bir kapıyla yırtık pırtık elbiseli bir dede çıktı... adam sordu:
"Afedersiniz.... bana biraz su verebilir misiniz??"
Dede "İçeri gel" dedi.. "kapıdan girdikten sonra sağ tarafta bir ceşme var..."
Adam sordu: "Peki arkadaşım da benimle gelip ordan içebilir mi?"
Dede " Tabii..."dedi.. "ceşmenin yanında köpeğinin de su içebileceği bir kase bulacaksın..."

Bunun üzerine adam kapıdan girdi... biraz yürüdükten sonra sağ tarafta çeşmeyi buldu.. adam ceşmeden köpek de oracıktaki kaseden doya doya içerek susuzluklarını giderdiler... derken adam geri giderek girişte bekleyen dedeye sordu:
"Su için çok teşekkür ederim... peki burası neresi..?"
Dede "Burası cennet" dedi.. bunu duyan adam şaşırdı:
"Ama nasıl olur..? az önce burası gibi kırık dökük olmayan muhteşem bir yere gittik ve orasının da Cennet olduğunu söylediler..."
Dede "şu rengarenk çiçeklerle süslü altın kapılı yer mi?" dedi... "ama orası Cehennem..."
Adam iyice şaşırmıştı: "Peki ama orası sizin adınızı kullanarak insanları kandırıyor diye hiç kızmıyor musunuz..??"
Dede gülümsedi: "Kızmıyoruz..... çünkü onlar kendi çıkarı için en iyi arkadaşını yarı yolda bırakanları Cennet'ten uzak tutuyorlar....

alıntı
 
Son düzenleme:
akrepçim ne güzel paylaşımlar bunlar.sağol canım.arada insanın kendisini yoklamasını sağlıyorsun...
 
kızlar ben okula gidicem..görüşürüz sonra inş.
 
kızlar sayfaları okuyamadım bile hemen kapanıyor sayfa anlamadım gelemessem anlayınki giremiyorum takıma
 
yediklerimi yaziyim

12.00 sabah: beyaz peynir, zeytin 2 dilim ekmek salatalaik, pekmez ve 2 bardak yesil cay
15:00 yarim portakal
17.00: bir paket N**** (Siyahi) biskuvi ile 2 bardak sut ictim
18: yarim muz
aksam yemegini daha yemedim ama aksama karniyarik yapiyorum esimin yiyecegi patlicanlari onceden yagda kizarttim benimkileri kizartmadim

1 saat yusufu parka goturdum
bol bol su ictim
 
sabah klasik kahvaltı
öğlen yeşil mercimek yemeği(!)
ara 3 tane kepekli bisküvi
16,00 gibi bir dilim ekmek üstüne bal
bir kupa ıhlamur 15-20 dk oryantal 35 dk pilates 2 lt falan su içtim 3 e tamamlarım bide rezene çayı içerim
bide ben bi karar verdim hedef kilomu 55 değil 57/58 yapmak istiyorum fotoğrafımı koymuştum gördünüz 65 kilodaki halimi.. normaldede insanlar beni 57/58 sanıyorlar çok zayıf kuru kemik kalmak istemiyorum bi 3/4 kilo daha verdikten sonra mezun olmak istiyorum :86:
 
Son düzenleme:
selam güzeller.
sabah 500 ml su
1 kase meyveli müsli
ara 2 dilim kek
öğle 3 dilim börek ,çay
ara 1 elma
akşam 2 dilim börek
2 domates,1 salatalık
zeytin,çay...
bu gün aşırı karbonhidrat yüklemesi oldu.üzgünüm ama hem sabah hem akşam spor yaptım.toplam 90 dakika...yarısını yaktıysam ne mutlu bana.yarın telafi etmeyi düşünüyorum allah izin verirse...neyse kızlar bu akşamlık benden bu kadar.eşim iş gezisine çıkıyor hazırlık yapıyorum.kızımında matematik yazılısı var yarın azıcık onu çalıştırayım...görüşürüz...
 
iyi aksamlar herkese

bugun pazartesiydi, artik kemerleri sikmak gerek cumaya ne kaldiki :18:

ben budugn yusufu gezdirmeye cikardigimda camlarda hep kendime baktim, vahim bir durumdayim kalcalar almis basini gitmis gobek benden onde gidiyor

cok moralim bozuldu
 
hariaksin tatlim not aldim sporunu simdilik basa basiz yarinda platesimi yaparim insaallah.

gel sende katil bize. benim kizimda sabah uzerime yatmaya calisiyordu yaparken sonra onu uyuttum tekrar basladim platese. bazen onunla beraber yapabiliyorum onada oyun oluyor.

hadi nerde senin bugunku plates ve yuruyusun?

 
bitliste beş minare beri gel canan beri gellllll

beşi bi yerdeyle kafayı buldum...
 
turabcik bu yarista bende varim haber vereyim dedimama ben bugun basladim hafsonu evde yoktum bugun yarim saat ebru salli 5 mile lesli nasil artik burdada gunes yuzunu gosterdi yarin disari cikacagim yuruyuse tabi 2 cocukla nasil yururum bilemiyorumiki ileri bir geri
 

Sende kendimi gördüm poseidon.Vuslat vaktimiz ne zaman çok merak ediyorum.Çarçabuk gelsin artık mutlu son.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…