2013 Nisan Anneleri

Bizim ....


  • Ankete Katılan
    428
ben her ikisinede yakınım ama kendim bakıcam bebeğime..en azından 1 yaşına gelsin sonra çalışmayı düşünebilirim..hayat şartları zor malesef..

en güzeli kendin bakmak tabiki benim arkadaşım annesi baktı çocuk 1 ayşında anneye sürekli küsüyor zor olucak ama napalım mecburuz onun geleceği için en azından borçlarımız bitene kadar
 
kızlar turkcell'in hamileler için özel bir servisi var '' bebeğimi beklerken '' üstelik ücretsiz..bebeğin gelişimini telefona msj olarak yolluyor hamile yazıp 7777 msj atıyorsunuz..
biraz reklam gibi oldu ama,duymayan varsa diye paylaşayım istedim :)
 
Ben de bugün 2li testin kan sonucunu aldım. yani eşim aldı.Ben daha görmedim.Doktora fakslamış, sekreter kız sonuçlar normal ama dr. sizi arayıp açıklar demiş.İçim nasıl rahatladı anlatamammm...
 
Kızlar benim belime bıçaklar saplanıyor sanki.
Bütün gün oturuyoruz bacak ağrıları da sanırım ondan yine sırt ve bel ağrıları da otururken duruş bozukluğundan.
Yürüyüş yapmak ve kasları güçlendirmek gerekiyor diyorlar.
Evimin çevresinde yürüyüş yapacak park bahçe gibi bir yer olmadığından spor salonuna yazılmaya karar verdim.
Yürüyüş bandı ve kondisyon bisikleti biraz da bel ve sırt bölgesini çalıştıracak ufak hareketler yaparım diyorum.
Ne dersiniz aynı fikirde olan var mı??
 

Çok geçmiş olsun canım, iyi dinlenmeler!!!
 
 
Yoga Uzmanı Dr. Neslihan İskit, gebelik süresince yapılması gereken Hamilelik Yogasının faydalarını anlattı.

“Gebelik duruş bozukluğuna yol açar”

Gebelik, bir kadının başına gelebilecek en güzel şeydir. Her gebelik ve her doğum kadının gücünü ve esnekliğini keşfedeceği bir fırsattır. Gebelik süresinde kadın vücudunda fiziksel, hormonal ve psikolojik birçok değişiklikler meydana gelir. Bebeğin ana rahminde büyümeye başlamasıyla rahim de büyür ve ağırlığı artar. Buna bağlı olarak annenin vücut ağırlık merkezi değişir. Bu durum omurganın doğal yapısını bozar, bel omurlarında ve bacaklarda ağrılara neden olur. Hormonal değişiklikler göğüslerde ve birçok eklemde daha önce hissedilmeyen bazı rahatsızlıklar yaratır. Uzun süre fiziksel aktivitelerdeki kısıtlanmalar ve hamileliğe bağlı değişen hormon yapısı kadının psikolojik dengesi üzerinde önemli değişimlere neden olur.

Bütün bu değişim sürecini sıkıntılar ve zaman zaman da mutsuzluklarla geçirmek yerine, hamileliğin her anının keyfini çıkarmak için yoga denenmelidir. Yoga, bedenin, zihnin ve ruhun birleşmesi anlamına gelir. İyi bir hamilelik dönemi geçirmemiz için bize ait bu üçlünün tam bir uyum içinde çalışması gerekir.

“Doğru Nefes Almayı Öğrenin”

Hamilelik Yogası’nda hamileler için hazırlanmış temel duruş biçimleri, sizi anne olmaya ve huzurlu bir doğum yapmaya hazırlar. Yogada uygulanan nefes egzersizleri ile doğru nefes almayı öğrenerek akciğer kapasitenizi artırır, dolayısıyla daha çok oksijen alırsınız. Yoga, sadece vücudumuzu fiziksel olarak güçlendirmekle kalmaz. Artık eskisi gibi her şeye alınan, çabuk kırılan ve pes eden duygularımızdan kurtulup daha güçlü olmaya başlarız.

Gebelik süresince düzenli yapılan yoga programı ile hamile kadının fiziksel kondisyonu korunur. Duruş bozuklukları en aza indirilir. Solunum ve dolaşım sistemi güçlendirilir. Bulantılara veda edilir. Karın kaslarının ve omurgadaki değişikliklerin yeniden yapılandırılması ve kolay doğum sağlanır.

Doğum, hayatınızdaki en önemli değişimdir. Bir bebek dünyaya gelir, aynı zamanda bir anne, bir baba ve bir aile doğar. İyi bir anne ve baba olmak için başkalarından ilham alabilir, bazı teknikler öğrenebilirsiniz ama her çocuk ve her doğum eşsizdir. Mutlu bir hamilelik geçirmeniz ve bilinçli seçimler yapan bilinçli anne babalar olmanız için yoga yapmalı, düşüncelerinizi ve sezgilerinizi berraklaştırmalısınız.




“Yoga ile doğumu kolaylaştırın”

Hamileliğiniz süresince yaptığınız düzenli yoga programı ile vücutta meydana gelen ödem (el ve ayaklardaki şişmeler) ve özellikle son aylarda çok sıkça hissedilen kramplar azalır. Karın kaslarını güçlenir ve masaj etkisi ile bağırsak hareketleri rahatlar iştahınızı kontrol altında tutabilirsiniz. Yoga, yaşam enerjinizi yükselterek daha sakin ve daha konsantre olmanızı sağlar. Mide bulantısını, sabah bulantılarını ve ruh durumunuzdaki değişimleri özellikle yoga nefesleri kontrol altına alır. Doğum kanalındaki gerginliği rahatlatır. Doğumun daha kolay ve hızlı olmasına yardımcı olur.

Hamilelik yogası, bebeğin anne rahmine düştüğü andan başlayıp doğumdan sonraki 3. ayda tamamlanır. Bu nedenle iyi bir hamilelik geçirmek ve bebek dünyaya geldikten sonraki ilk 3 ay önemlidir. Bu dönemde mümkün olduğunca huzurlu olmak ve bu huzuru bebeğe yansıtmak onun bütün hayatını etkileyen önemli bir unsurdur. Sizinle aynı durumda olan kadınlarla zaman geçirmek, hayatınızın bu döneminde duygularınızı paylaşmak yoganın diğer bir faydasıdır. Zaman zaman kollarınızı karnınıza dolayıp bebeğinizle şarkı söylemenin keyfini çıkarmalısınız.
 
Ben de bugün 2li testin kan sonucunu aldım. yani eşim aldı.Ben daha görmedim.Doktora fakslamış, sekreter kız sonuçlar normal ama dr. sizi arayıp açıklar demiş.İçim nasıl rahatladı anlatamammm...

Gözün aydın canım,Allah iyiliğinizi daim etsin inş.
 
Kızlar, hayırlı olsun!!Darışı başımıza:))

kızlar gözünüzaydın. inşallah bizimde test sonuçlarımız iyi çıkar.



İkili sonucumu aldim. Cok sukur iyi..
Simdi bu free bhcg icin bakayim dedimde.. Bende f-bhcg yok t-bhcg diye bi sonuc var..
82kusur cikmis.. O mu ki.. Gostermedide cinsiyetini.. Kiz mi acaba.. Bi sonraki kontrolum 17ekimde daha da cooook var yaaaa :)))





Whitesheep kullanıcısından alıntı

Günaydın güzel anne adayları :)))

Dün ikili testimizi atlattık ve eve çoook mutlu döndük çok şükür :) Ense kalınlığı normal çıktı ama kesin sonuç kanla birlikte beş gün sonra belli olacak.

Bebişim ben güldükçe zıp zıp zıpladı, çok tatlıydı. Burun kemiği oluşmaya başlamış onda da bir sorun yok. Bacakları ve elleri daha çok belirginleşmişti.

Bu sefer öyle heyecanlıydım ki tansiyonum bile normale göre yüksek çıktı 14/9.

Veeee topic in ilk kızı geliyor inşallah :))))))))

Doktorumuz %90 kız dedi. Hesapta yüzdeli oran verecek olursa söyleme bir daha ki sefere söylersin diyecektim ama nerdeeeee. O heyecanla hemen öğrenmek istiyor insan :) üç hafta sonra kontrolümüzde %100 belli olmuş olacak dedi. Ama %10 luk yanılma payı çok az bence. Artık bebişimi kızımmmm diye sevmeye başlayabilirim sanırım :))

Darısı ikili test için bekleyenlerin başına inşallah :)

Herkesin huzurlu bir gün geçirmesini dilerim..





nemu3455 kullanıcısından alıntı

Günaydınlar...
Ben dün ikili test yaptırmaya gittim :)
Bebeğim ayaklarının üzerinde zıplıyordu, o sakinleştikçe biz dışardan vurduk tekrar zıpladı. Dr. refleks gösteriyor dedi.

Veee Benimde oğluşum olacakmış :)
Tabi babası dört köşe :)
Ne olursa olsun sağlıklı olması en önemlisi tabi. Ben zaten en başından beri hep erkek hissediyordum, en çokta kocamın mutluluğu benim mutluluğumdur diye düşündüğümden erkek olmasını çok istiyordum. Allah gönlüme göre verdi.
Şimdi karmaşık duygular içindeyiz. Kocacığım mutluluktan dört köşe ama belli etmemeye çalışıyor. Ben de sevinçliyim ama ne hissedeceğimi kestiremiyorum sanki.

Kızlaar çok garip duygularmış bunlar yaa..
 
Hamilelik süreci; kadının yaşamında çok önemli bir dönemdir. . . Bu dönemde duygular ve davranışlar hızla değişen hormonlara bağlı olarak farklılaşır ve kadının hassaslığı artar. Psikolog Eda Gökduman, hamilelikte yaşanan psikolojik değişimleri sizlerle paylaşıyor.

Hamilelik süreci; kadının yaşamında çok önemli bir dönemdir. . . Bu dönemde duygular ve davranışlar hızla değişen hormonlara bağlı olarak farklılaşır ve kadının hassaslığı artar. Geçen her ay bebeğinin sağlığı ile ilgili endişeleri yükselir ve bu endişelere bağlı olarak oluşan sinirlilik çevresindeki kişiler tarafından sıklıkla gözlemlenir. Değişen duygusal değişimler karşısında çevrenin desteği ve anlayışı çok önemidir. Bu dönemde anne adayı da hem kendisi hem de bebeğinin sağlığı için bazı çabalar göstermelidir.

Hamile olduğunu ilk öğrendiği andan itibaren bu duygunun keyfini çıkarmalıdır. Bebeği ile konuşmaya başlayabilir, yaşadığı güzel duyguları eşi ve yakın çevresi ile paylaşabilir. Her paylaşımı bu duyguyu daha yoğun hissetmesine neden olacaktır.

İlk haftadan itibaren yaşamında stres yaratabilecek kişilere ve olaylara karşı kendisini korumaya almalıdır. İlerleyen aylarda onu üzebilecek kişi ve olaylardan uzak kalmayı başarabilmeli sadece yaşamına ve bebeğine odaklanmalıdır. Bu konularda yaşanabilecek endişeleri eşi ile paylaşabilir gerekirse dışarıdan bir uzman yardımı alabilir.

Hamilelik süresince doktoru ile yakın bir iletişim içinde olmalı ve ona güvenmelidir. Bebeğin sağlığı ile ilgili endişelerini öncelikle doktoru ile paylaşmalıdır.

Gün içerisinde uygulayabileceği bir yaşam planı oluşturabilir. Günlük planını listeleyerek görünür bir alana asabilir. Böylece; hamileliği için bir motivasyon oluşturarak olumsuz süreçleri yaşamından daha kolay çıkartabilmeyi başarabilir. Planında nasıl beslenmesi gerektiği, öğünlerinin içeriği, doktorunun önerileri, kitap- dergi okuma saatleri, doktorunun önerdiği spor aktiviteleri ve keyifli buluşmalar listelenebilir.

Annelik, bebek sağlığı, gelişimi ve psikolojisi ile ilgili güvenilir kaynaklardan bilgiler edinebilir. Bu bilgi edinme süreci bebek doğduktan sonra annenin işini oldukça kolaylaştırmaktadır. Ne zaman ne yapması gerektiğini bilen bir anne endişelenmez, kendine güvenir ve böylece daha az yorulur. ( bu süreçte babalar da anneye destek olacağı için bilimsel kaynaklar baba ile değiştirilerek sıra ile okunabilir )

Doktorun önerdiği sakinlik verebilecek sportif aktiviteler düzenli olarak yapılmalıdır.

Anne adayının hamilelik süresinde kendisine ayırdığı her güzel an psikolojisi ve sağlıklı bir hamilelik süreci için çok önemlidir. Mutlu bir anne adayı bebeğinin ay ay sağlıklı gelişimine büyük katkılar sağlayacak ve evliliğinin de bu süreçte zarar görmemesi için gerekli zemini hazırlayacaktır. Zorlu bir hamilelik süreci evlilikler için de riskli olabiliyor. Eşlerin birbirine vereceği her türlü moral, destek önemlidir. Birlikte yapılacak keyifli sohbetler ve aktivitelere özellikle dikkat edilmelidir.

Anne ve baba adayının günün belli saatlerinde bebekle yapacağı sohbetler unutulmamalıdır. Bu sohbetler bebek kadar annenin psikolojisini de olumlu etkileyecektir.

Anne adayı; değişen duygularını fark etmeye özen göstermeli, gerginliğinin arttığını hissettiği dönemlerde kendisine daha fazla zaman ayırmalıdır.

Diğer anne adayları ile başarılı ve olumlu annelik öykülerini içeren sohbetler düzenleyebilir. Olumsuz örnekleri dinlememeye özen göstermeli, bu konuda karşılaştığı haberler ve televizyon programlarından uzak durmalıdır. Bu durum anne adayının endişelerini ortaya çıkarabilir veya arttırabilir.

Titiz bir kişilik yapısına sahipse yani evinin düzenine ve temizliğine fazlasıyla önem veriyorsa hamileliği süresince buna bir ara vermesi gerektiğini hatırlamalıdır. Öncelikle kendisine zaman ayırması gerektiğini bilmeli, kendisini yormayacak düzeyde bir gün geçirmeye özen göstermelidir.

http://*********************************************/hamilelikte_psikolojiniz/mutlu_bir_hamileyim
 
Ben kayınvalidemi severim bana telefonda sıcak bir sesle az kaldı kızım diye teselliler veriyor ki ben yeni evliyim kadın oğlunun evine doya doya gelemedi 3 ay oldu evlenelia bı kere. Geldi o da hamile oldugumu öğrendiğinde yemekler yapıp gelmişler görümceler esleri ben sadece sofra kurdum yani :)) bende heyecanla testimi bekliyorum o zaman onları güzel bir yemeğe alıcam Allah güzel haberler almamı nasip ederse tabii arada sırada arızaya bAgliyor hatun ama olacak o kadar :)) ben neye bağlayacaktim kötü bir kayınvalidem olmamasına rağmen yanımda onunla uyuyamam herhalde bebeği kocam versin bı zahmet kalkamiyorsam da ki bu durum annem için de soz konusu, Bruno reklamindaki gibi o koca benimle birlikte gece kalkacak arkadas :)))
 
Hamilelikte büyük bir değişim geçiren anne adayının; bu süreçte güzel duyguların yanında olumsuz duygular da yaşadığı gözlenmektedir. Bu olumsuz duyguların nedenleri değişen hormonlar, kişilik özellikleri ve bazı çevresel bazı faktörler olabilmektedir. Psikolog Eda Gökduman hamilelik döneminde stras azaltmanın yollarını anlatıyor.

Anne adayı ilk günden itibaren bebek sahibi olmanın mutluluğunu yaşarken “iyi bir anne” olmaya yeterli düzeyde hazır olup olmadığının endişesini taşıyabilir. “ Bebeğime iyi bakabilecek miyim? Bebeğimi sağlıklı bir şekilde büyütebilecek miyim?” gibi düşünceler bir stres faktörü olarak anneyi meşgul edebilir. Bu dönemde eşinden yeterli desteği alabilen anne adayı bu endişelerini eşi ile paylaşarak rahatlayabilir. Bu duyguların bastırılması, ertelenmesi hamileliğin ilerleyen haftalarında daha olumsuz etkiler yaratabilir. Anne olmaya kendisini hazır hissedebilmek için annelik – bebek bakımı – bebek psikolojisi ile ilgili yayınlar okuyabilir, psikologlar ve çocuk doktorları ile iletişime geçebilir. Böylelikle ilerleyen her haftada annelikle ilgili olarak kendisine daha fazla güven duyacaktır.

Hamilelikte değişen vücuduna uyum sağlamakta güçlük çeken anne adayları da vardır. Eldeki şişmeler, mide bulantıları, büyüyen karın ve alınan kilolar moral bozabilmektedir. Hem bebek sahibi olmak hem de eskisi gibi olmayacak bir bedeni kabul edebilmek. Birbirine zıt olan bu iki duyguyu yaşayan anne adayı stres yaşayabilmektedir.

Stres; hamilelik süreci için oldukça riskli bir durumdur. Çünkü yaşanan stressel faktörler bebeğin fiziksel ve ruhsal gelişimini olumsuz etkilemektedir. Yapılan bazı çalışmalar yüksek orandaki stresin erken doğum ve düşük doğum ağırlıklı bebek dünyaya getirme riskini arttırdığını göstermektedir. Bebeğini sağlıklı beslemek için yeterli besinleri almak ve buna bağlı oluşan kiloları kabul edebilmek önemlidir. Doktorunun önerdiği yürüyüş, yüzme vb gibi aktiviteleri düzenli olarak uygulamak, kendini eve kapatmadan sosyal yaşantıya devam edebilmek bu süreçte yaşanabilecek stres düzeyini azaltmada önemli bir etkendir. Anne adayı; yeni bedeni ile eşinin kendisini seveceği ve beğenebileceği düşüncesini kabul edebilmelidir.

Hormonel değişimlere ve çevresel faktörlere bağlı olarak sinirlilik ve ağlama nöbetleri görülebilir. Depresyon ve anksiyeteye bu dönemde sıklıkla rastlanır. Özellikle de hamilelik sürecinde çalışan, aile çatışmaları olan anne adayında bu belirtiler daha fazla gözlenebiliyor. Birçok evlilik bu süreçte büyük yaralar almaktadır. Bu nedenle tartışmaya yol açan neden her ne olursa olsun eş bu konuda anlayışlı olmayı başarabilmeli, anne adayı da gevşeme teknikleri ile öfkesini kontrol etmeye çalışmalıdır. Bu dönemde kendine zaman ayırabilen, olumsuz düşüncelerini kontrol edebilen, doktorunun önerdiği şekilde düzenli egzersiz yapan, hamile olmanın keyfini çıkaran anne adayı stresten daha kolay bir şekilde uzaklaşabilmekte ve sorunların üstesinden gelebilmektedir.

Riskli bir hamilelik süreci geçiren anne adayının stres düzeyi oldukça yüksektir. Öfke vb diğer olumsuz duygularını kontrol altına alması oldukça güç olduğundan bu dönemde çevresel desteğin ve anlayışın fazla olması çok önemlidir. Gerginliği arttırabilecek her türlü etken yakınları tarafından kontrol altına alınmalı ve bir psikolog desteği için gerekli başvuru yapılmalıdır.

Bebeğin sağlığı ile ilgili endişeler hamilelik süresince devam etmektedir. Bu düşüncelerin belli bir düzeyde olması oldukça doğaldır. Gün içerisinde bu düşüncelerin sürekli olması, artarak devam etmesi ve sosyal yaşamı olumsuz düzeyde etkilemeye başlaması stres düzeyini arttırarak hamilelik sürecine zarar vermektedir. Bu durumda anne adayı stres düzeyini kontrol altına almak için dikkatini bedeninden uzaklaştırmalı ve kendisine ilgilenecek başka şeyler yaratmalıdır. Örneğin; keyif alabileceği sosyal toplantılar düzenleyebilir, müzik eşliğinde yürüyüşler yapabilir .

Hamilelik Sürecinde Stres Yaşayan Anne Adaylarına Öneriler

- Endişe yaşadığı her duygu ve düşünceyi doktoru ile paylaşarak gerekli bilgileri edinmelidir.

- Anne olan her kadın gibi kendisinin de yaşayarak ve bilgilenerek anneliği öğrenebileceğini kabul etmeli, kendine güvenmelidir.

- Çevresel desteğin sağlanması için eşi ve yakınları ile duygu, isteklerini ve beklentilerini paylaşmalıdır.

- Anne adayı sağlıklı beslenerek, yeterli düzeyde uyku uyuyarak ve dinlenerek stresi daha iyi bir şekilde kontrol altına alabilir.

- Kendisine zaman ayırmalı, onu üzecek kişi ya da olaylardan uzak durmaya çalışmalıdır. Bazı kişilik özelliklerine sahip olan anne adayları bilinçsiz de olsa stresel ortamları kendileri de yaratabilmektedir.

- Gevşeme tekniklerini kullanmalıdır. ( nefes alma ve kasları dinlendirme egzersizleri )

- Doktorunun kendisine önerdiği egzersizleri düzenli olarak yapmalıdır.

- Gün içinde bebeği ile baş başa kalarak onu sevdiğini ifade eden konuşmalar yapmalıdır.

http://****************************...elik_doneminde_stresten_uzak_durmanin_yollari
 

yazık ya ben kıyamam arkadaşlar kocama zaten akşama kadar bir dk oturmuyor sürekli güneşin altında kışın soğukta bide evde uykusuz yine bizim yardımcı annelerimiz olacak gündüzde uyuyabiliriz ama o öle değil yazık adamada
 
Eh bide kayınvalidemden bende bahsedeyim bari aranızda en vahim durumda olan benim galiba
çünkü beraber yaşıyoruz
 
bu en kötüsüydü işte

YA İYİ YÖNLERİDE VAR KÖTÜ YÖNLERİDE EN AZINDAN BİRBİRİMİZİ AYRI YAŞAYANLARA GÖRE DAHA İYİ TANIYORUZ DAHA FAZLA ŞEY PAYLAŞIYORUZ Bİ NEVİ ANNE KIZ İLİŞKİSİ KURDUK AMA BAZENDE GELİN KAYNANA DİYOLOGLARIDA OLUO NAPALIM HERŞEY BİZLER İÇİN YAŞIYORUZ İŞTE
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…