• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Ağlama krizine girdiğim bir evlilik yıl dönümü..

Ağlama krizleri bitecek elbet benimde oluyordu bir anda. Smdi ağlayamıyorum bile 1 yıl oldu. Aksine o duruşmaları onlar düşünsün terbiyesiz oğullarınınneyini savunacaklarını. Siz dimdik gidin güzel bir şekilde.
 
Siz dramdan besleniyorsunuz bence ya. Kaç kişi size anne olmak istiyorsanız yapmanız gerekenleri söyledi önceki konunuzda ama asla yapmayacak ve sadece bu konu hakkında şikayet edeceksiniz. Belki anne olmak bile istemiyor sadece bunun dramını yapmak istiyorsunuzdur hatta. Sizi sevmedigi ilk günden belli olan birine sımsıkı sarılıp o kadar sene vakit geçirip bu kadar şok olmanız da ilginç. Umarım sakin kafayla verilen önerilere uyar, istiyorsanız yeni bir evlilik ve cocuk da yaparsınız ne diyelim.
Anlaşılan sadece bana genel olarak yorumlarınız kırıcıymış. Kadının yaşadıkları kolay değil yorum yaparken nasıl bu kadar kırıcı olabiliyorsunuz anlamıyorum.
 
Sizden baya küçüğüm. Öncelikle geçmiş olsun. Eski eşinizden hamile kalmadığınız için şükredin. Babalık herkese nasip olmamalı.
Destek almanız lazım. Yeri geliyor en ufak bi ilgisizlik haksızlıkta sinirlerim hopluyor yaşadıklarını kolay değil. Bi tanıdığımın çekişmeli boşanması 3 yıl sürdü. 3 yıl o adamın soyadını taşımak zorunda kaldı. Alkolikti. Alkol aldığınl biliyordu ama alkolik olduğunu bilmiyordu. 6 ay dayanabildi. Kadına iftiralar attı. Kadınlığıyla alakalı. Birsürü bahaneyle kan testi vermedi. Neler neler. Destek almazsanız mahkeme sürecini yönetemezsiniz. Avukatı eşinizi savunmak için size çok pis ithamlar yöneticekler.
Duygularınızı yaşamaktan korkmayın. Ağlayın öfkelenin hepsi normal içinize sakın atmayın. 27 yaşındayım ben 22 yaşında evlendim. Çok kitap okurum. Korkmayın duygularınızı yaşamaktan. 1 ay 1 sene ne kadar yaşamanız gerekirse. Yasınızı tutun. Çok sevdiğim psikolog öyle derdi. Sonra bitsin ama. Yas tutuldu ve bitti. Hayata dönme sırası sizde. Yaşandı ve bitti. Yeni biri olur olmaz o nasip işi anne olmak istersenizde dondurabilirsiniz. Hayat iyi insanlarla karşılaştırsın sizi.
 
Öğrendiğimde aksiyon aldım. Kuzenimi aradım kendisi iyi bir avukat. Sadece şoktaydım. Devam edeceğimi nereden çıkardınız? Bana kalsaydı protokol hazırlanıp anlaşmalı olmalıydı. Çekişmeli davaya hiç gerek yoktu. Kuzenim kıdemli avukat. Bu dava istinaf ile en az 4 yıl sürer dedi. Benim de 4 yılım gidecek onun da. O benden büyük.

Size bir sorum var, eşimi dinlemek istiyorsunuz ya. Dava sürecinde olmasam tüm kanıtlar bende, kadınlarla yazışmaları, paralar göndermesi, arkamdan dedikleri hepsini iletirim ama şu an sürecimi baltalar kimseyle paylaşamam.

Diyelim lanet bir kadınım. Bir kadın ne yapmış olursa olsun aldatılmayi hak mı eder? Sizin Allah korusun böyle bir konunuz olsaydı aldatıldım vs yazsaydınız bir de eşini dinlemek lazım mı yazılmalıydı? Bu ne kadar yaralayıcı bir yorum. Ben aldatilmayi mi hak ettim yani? Gerçekten dürüst, ahlaklı, iyi niyetli bir adam madem eşini istemiyorsa alır karşısına konuşur ve evliliği bitirir. Ben evliliğim için mücadele ettim ama kanıtları gördüğümü anlayınca ve kaybedeceğini anlayınca boşanma davası açtı. Niyeti birini bulup beni öyle bırakmaktı. Kadınlara yazmış.

Burada yıllardır üyeyim. Çok konu okudum ama aldatılan bir kadına bir de kocasını dinlemek lazım demek çok ayıp. Ona iyilikten başka bir şey yapmadım. Ki yapsaydım bile kimse ne yapmış olursa olsun aldatılmayı hak etmez. Birini istemiyorsan onu aldatmadan çekip gidersin. Ki eski eşimin gitmesi çok kolaydı beni sevmiyormuş. Sevgi bağı yoktu. Sadece maymun misali bir dalı tutmadan diğerini bırakmak istememiş. Olay bu.
Öncelikle yaşadıklarınız için çok üzgünüm.Rabbim bir an önce kalbinize ferahlık ve huzur versin.Düşüncelerinizi çok güzel ifade etmişsiniz.Asla ve asla kimse aldatılmayı hak etmez sizin de dediğiniz gibi.Cevap yazdığınız kişiyi kastetmiyorum fakat genel bir durum dikkatimi çekti.Ben 2024 ün Kasım ayından beri buraya üyeyim.Çocuk sahibi olmak istediğim için merak ettiklerim için googlede araştırma yaparken Kadınlar Kulübü nü gördüm ve istişare için üye oldum.O zamandan beri şu dikkatimi çekti.Objektif bakış açısıyla açılan konulara cevap veren dürüst bir şekilde olumlu ve olumsuz eleştirilerini yapan bir sürü hemcinsim var.Bana da çok yardımcı oldular sağolsunlar 🌸Ama birkaç kişi var ki açılan konuya hunharca saldırıp konu sahibine düşmanmış gibi davranıyor.Çok ilginç😕Özellikle dikkatimi çekti aynı isimler.Sanki buraya insanların modunu düşürmek ve saldırmak için üye olmuşlar.Bana da aynı şeyi yaptılar.Neye uğradığımı şaşırmıştım.Şimdi de bazen yaptığım yorumlara ters cevaplar veriyorlar ama görmemezlikten geliyorum.Hayat çok kısa ve enerjimi böyle insanlara cevap vererek bitirmek istemiyorum.Yineliyorum yanlış anlaşılmasın.Mesajına cevap verdiğiniz kişiye ithafen değildi yorumum.Umarım tez zamanda sorunlarınızı halledersiniz 🙏🌸
 
Bu tarz birinin keşke çocuğum olsaydı da beni bırakamasaydı veya çocuğum var bahanesiyle daha fazla bu tarz hareketler yapabilseydim dediğine o kadar eminim ki...
Ben 34 yaşında evlendim. Evlenmeden 6 ay önce doğum kontrol enjeksiyonu ile korunmaya başladım. Evimizden ayrilana kadar da korunmayı bırakmadım. Üstte ima ettiğiniz gibi biri olsam korunuyorum der korunmaz öyle ya da böyle hamile kalabilirdim. Ben öyle bir insan hiç olmadım.

Ben sizi buradan tanıyorum. Sizin birkaç hamilelik konunuzu da biliyorum ama detaylı yazmayacağım. Ben sizin gibi değilim. Asıl siz benim yerimde olsaydınız ima ettiğiniz gibi davranırdınız. Siz o "tarz" birisiniz bence.

Anne olmayı çok isterdim. Hep eski eşimde bir çocuk istesin, benimle bir çocuğu olmasını istesin diye bekledim. Eski eşimi kandırarak hamile kalmak aklımdan bile geçmedi. Bunu hem ona hem kendime hem de o sabiye yapamazdım. Her çocuk hem annesi hem babası tarafından çok istenmeyi hak eder.

Ben bir çocuğun vebalini bilerek alacak bir insan değilim. Bir çocuğu, onu istemeyecek bir babaya mahkum edecek bir kadın da değilim. Sırf anne olayım diye ona hep istenmediğini hissettirecek bir babası olmasını istemedim ve hamile kalmamak için 4 yıl boyunca hep korundum. Dünyanın hormon iğnesini yedim, kilo aldım. O yüzden bence o kadar emin olmayın.
 
Son düzenleme:
Ben 34 yaşında evlendim. Evlenmeden 6 ay önce doğum kontrol enjeksiyonu ile korunmaya başladım. Evimizden ayrilana kadar da korunmayı bırakmadım. Üstte ima ettiğiniz gibi biri olsam korunuyorum der korunmaz öyle ya da böyle hamile kalabilirdim. Ben öyle bir insan hiç olmadım.

Ben sizi buradan tanıyorum. Sizin birkaç hamilelik konunuzu da biliyorum ama detaylı yazmayacağım. Ben sizin gibi değilim. Asıl siz benim yerimde olsaydınız ima ettiğiniz gibi davranırdınız.

Ben bir çocuğun vebalini bilerek alacak bir insan değilim. Bir çocuğu, onu istemeyecek bir babaya mahkum edecek bir kadın da değilim. Sırf anne olayım diye ona hep istenmediğini hissettirecek bir babası olmasını istemedim ve hamile kalmamak için 4 yıl boyunca hep korundum. Dünyanın hormon iğnesini yedim, kilo aldım. O yüzden bence o kadar emin olmayın.
ya
evli kadınlar beni linç etmesinler lütfen ama

ben hiçbir erkek için hap yutamam ya da hormon mormon vuramam ya
erkek korunsun bana ne (hiç gebe kalmadım her zaman partnerim korundu)

onlarınki hormon mormon değil üstelik pratik bugün unuttum hemen etki etti etmedi, başta korudu sonra korumadı vırt zırt yok, değer mi yani?

yani bilmiyorum ben de aşırı verici, duyarlı bir kadınım. o yüzden hayatımda da istediğim türde cidden gelecek düşünebileceğim kapasitede adam bulamıyorum, yani eyvallah öyle işi işine, zekası zekana, hayatı hayatına denk adam bulmak zor, buna bir şey demiyorum da

değmeyecek adam için de aşırı fazla fedakarlık bir yerden sonra salaklık yani...

bir de yine bana kızacaksınız belki ama zaten evlendiğinizde yaşınız 34müş (çocuk istemesem evlenmek hiç umrumda olmaz şahsen, benim için öyle, zaten hiç evlenmedim)
yani baba ol-a-mayacağını düşündüğüm adamla evlenmezdim hadi evlendim göremedim, ama 1 sene geçti, ay yok bu adam baba olamıyorsa o kapasitede değilse, tamam biter yani benim için.

o yüzden sizi hiç anlamıyorum
zaten ileri yaşta evlenmişsiniz
e çocuk da yapamıyorsunuz bu adamla
evli kalmanızda maksat ne yani?
 
Anlaşılan sadece bana genel olarak yorumlarınız kırıcıymış. Kadının yaşadıkları kolay değil yorum yaparken nasıl bu kadar kırıcı olabiliyorsunuz anlamıyorum.
Gördüğün gibi actigi ayni konular sebebiyle herkes üyeyi yeterince tanidi ve ayni tarzda yorumlar yapıyorlar. İnsanın kendinden daha büyük düşmanı olmaz, 42 yaşında boşanıp da tekrar çocuk planı yapamadığı zaman ağlayacağına şimdi bizlerin dediğine ağlar da dogru adımlar atar belki. Ama sizler sadece şikayet edip asla adım atmayan üyeler birbirinizi ağırlamaya devam edin cok faydası varmış gibi.
 
ya
evli kadınlar beni linç etmesinler lütfen ama

ben hiçbir erkek için hap yutamam ya da hormon mormon vuramam ya
erkek korunsun bana ne (hiç gebe kalmadım her zaman partnerim korundu)

onlarınki hormon mormon değil üstelik pratik bugün unuttum hemen etki etti etmedi, başta korudu sonra korumadı vırt zırt yok, değer mi yani?

yani bilmiyorum ben de aşırı verici, duyarlı bir kadınım. o yüzden hayatımda da istediğim türde cidden gelecek düşünebileceğim kapasitede adam bulamıyorum, yani eyvallah öyle işi işine, zekası zekana, hayatı hayatına denk adam bulmak zor, buna bir şey demiyorum da

değmeyecek adam için de aşırı fazla fedakarlık bir yerden sonra salaklık yani...

bir de yine bana kızacaksınız belki ama zaten evlendiğinizde yaşınız 34müş (çocuk istemesem evlenmek hiç umrumda olmaz şahsen, benim için öyle, zaten hiç evlenmedim)
yani baba ol-a-mayacağını düşündüğüm adamla evlenmezdim hadi evlendim göremedim, ama 1 sene geçti, ay yok bu adam baba olamıyorsa o kapasitede değilse, tamam biter yani benim için.

o yüzden sizi hiç anlamıyorum
zaten ileri yaşta evlenmişsiniz
e çocuk da yapamıyorsunuz bu adamla
evli kalmanızda maksat ne yani?
Eski eşimi çok sevdim. Hep evlenmeden önceki o sevgi dolu, anlayışlı, beni seven, önemseyen adam olur diye bekledim. Düzelir sandım ama daha da beter oldu. Sonra zaten aldatıldım.

Çok ama çok verici oldum. Salak değildim sadece sınır koyamadım. Fedakar olursam değerimi anlar sandım. Tam tersi oldu,değerimden gitti. Eli maşalı olmalıydım. Her şeye rest çekmeliydim. Hayatımın en büyük dersini aldım. Şimdi iş hayatımda bile inanılmaz cesaretli ve güçlü oldum. Aldığım hayat dersinin tesiri daha boşanmadan iş hayatımda bile başladı. İleride boşanıp hayatıma biri gelirse duygusal hareket etmeyeceğim. Mantığıma uyuyorsa ve çocuk istiyorsa olacak. Yoksa çok gerek yok. Duygular beni körleştirdi. Bir daha böyle bir ilişki asla istemiyorum.

Toplumumuzda iyi yetişmiş bir kadına denk olacak erkek az. Hele özellikle duygusal denk olacak erkek daha az. Çoğu erkek tepkisel, çocuk gibi. Biz çok daha olgunuz. Ama isteyen ve seven erkek sana uyum sağlar. Bundan sonra duygularımı geri plana çekip mantıkla hareket edeceğim. Bu hayat dersini unutacağımı düşünmüyorum. Umarım Allah karşıma beni hak edecek iyi birini ileride çıkarır.

Bence de hormon iğnesine gerek yok. Ciddi kilo aldım. Hem hormonları etkiliyor. İlave östrojen aldığın için zaten her ay yalancı hamile gibi duygu durumun değişiyor. Adetten önce inanılmaz duygusal vs oluyorsun. Bir de sigara içenler için tehlikeli. Damar sertliği yapıyor. Ben sigara içmediğim için 4 yıl kullandım. Ama bir daha kullanmak istemiyorum. Çok yan etkisi oldu. İleride partnerim olursa onun korunmasını isteyeceğim.
 
Gördüğün gibi actigi ayni konular sebebiyle herkes üyeyi yeterince tanidi ve ayni tarzda yorumlar yapıyorlar. İnsanın kendinden daha büyük düşmanı olmaz, 42 yaşında boşanıp da tekrar çocuk planı yapamadığı zaman ağlayacağına şimdi bizlerin dediğine ağlar da dogru adımlar atar belki. Ama sizler sadece şikayet edip asla adım atmayan üyeler birbirinizi ağırlamaya devam edin cok faydası varmış gibi.
Asla adım atmadığımı nereden biliyorsunuz?

Terapi aldım, tekrar işe başladım, sürecimi takip ediyorum, hakkımı dilekçelerde savunuyorum. Kitap okuyorum, kendimle ilgileniyorum. Sadece kendime öfkem geçmiyor. Eşimi artık sevmiyorum, eşimi artık hayatımda istemiyorum. Sadece ona karşı öfkem gene var, ama asıl konum kendime öfkem. Kendimi affedemiyorum. Kendime kızgınım. Kendime kızgınlığım nasıl geçer diye danışmak için konu açtım.

Herhalde eski eşimin kapısına gidip tepine tepine ağlayıp boşanmamak için tutturuyorum gibi lanse etmişsiniz. Öyle bir şey yok. O dava açtı. 2 hafta sonra hemen bende dava açtım. Tanıklarımı bildirdim, kanıtları sundum vs. Bu evlilik bitecek onda sorun yok. Ben kendime kızgınlığımı ve öfkemi bitirmek için çabalıyorum. Yani bir şeyler yapmaya çalışıyorum.

Bu arada eski eşim anlaşmak için gelse teklifini değerlendirebilirim. Sadece bu kadar kötülük gördüğüm, beni kadınlarla aldatmış, arkamdan işler çevirmiş birinin ayağına anlaşmak için gitmeyi kendime yediremem. Bu da benim seçimim diye düşünüyorum. Yoksa evliliğim benimde kafamda biteli çok oldu. Yoksa bu kadar rahat detaylı yorumlar yazamazdım.
 
Asla adım atmadığımı nereden biliyorsunuz?

Terapi aldım, tekrar işe başladım, sürecimi takip ediyorum, hakkımı dilekçelerde savunuyorum. Kitap okuyorum, kendimle ilgileniyorum. Sadece kendime öfkem geçmiyor. Eşimi artık sevmiyorum, eşimi artık hayatımda istemiyorum. Sadece ona karşı öfkem gene var, ama asıl konum kendime öfkem. Kendimi affedemiyorum. Kendime kızgınım. Kendime kızgınlığım nasıl geçer diye danışmak için konu açtım.

Herhalde eski eşimin kapısına gidip tepine tepine ağlayıp boşanmamak için tutturuyorum gibi lanse etmişsiniz. Öyle bir şey yok. O dava açtı. 2 hafta sonra hemen bende dava açtım. Tanıklarımı bildirdim, kanıtları sundum vs. Bu evlilik bitecek onda sorun yok. Ben kendime kızgınlığımı ve öfkemi bitirmek için çabalıyorum. Yani bir şeyler yapmaya çalışıyorum.

Bu arada eski eşim anlaşmak için gelse teklifini değerlendirebilirim. Sadece bu kadar kötülük gördüğüm, beni kadınlarla aldatmış, arkamdan işler çevirmiş birinin ayağına anlaşmak için gitmeyi kendime yediremem. Bu da benim seçimim diye düşünüyorum. Yoksa evliliğim benimde kafamda biteli çok oldu. Yoksa bu kadar rahat detaylı yorumlar yazamazdım.
Bu kadar zaman vaktini hiç hak etmeyen bir herife heba etmişsin, şimdi de kendine vah ben ne ettim diye eziyetle gününü heba ediyorsun, ömür geçiyor dur artık. Terapi al, antidepresan kullan, kendini tedavi etmeye odaklan. Bırak artık kendini hırpalamanın faydası olsa devam et derdim
 
Kesinlikle öfkemi bile hak etmiyorlar. Ama benim öfkemin arka planında sadece eski eşime değil kendime de ciddi öfkem var. Evliliğimdeki ben'e çok öfkeliyim. Şu an o ben ile alakam yok. Ama kendime öfkemi çözemiyorum. Kendime öfkemi nasıl dindirebilirim?
Şartlar öyle olmanızı gerektirmiş öyle olmuş.
Hepimiz evliligimizde dönem dönem istemedigimiz rollere bürünmüş, yada istemedigimiz seyler yaşamış olabiliriz
Sonuçta insanız, herşey olabilir.
Önemli olan ders çıkarmak bence
 
Ben 34 yaşında evlendim. Evlenmeden 6 ay önce doğum kontrol enjeksiyonu ile korunmaya başladım. Evimizden ayrilana kadar da korunmayı bırakmadım. Üstte ima ettiğiniz gibi biri olsam korunuyorum der korunmaz öyle ya da böyle hamile kalabilirdim. Ben öyle bir insan hiç olmadım.

Ben sizi buradan tanıyorum. Sizin birkaç hamilelik konunuzu da biliyorum ama detaylı yazmayacağım. Ben sizin gibi değilim. Asıl siz benim yerimde olsaydınız ima ettiğiniz gibi davranırdınız. Siz o "tarz" birisiniz bence.

Anne olmayı çok isterdim. Hep eski eşimde bir çocuk istesin, benimle bir çocuğu olmasını istesin diye bekledim. Eski eşimi kandırarak hamile kalmak aklımdan bile geçmedi. Bunu hem ona hem kendime hem de o sabiye yapamazdım. Her çocuk hem annesi hem babası tarafından çok istenmeyi hak eder.

Ben bir çocuğun vebalini bilerek alacak bir insan değilim. Bir çocuğu, onu istemeyecek bir babaya mahkum edecek bir kadın da değilim. Sırf anne olayım diye ona hep istenmediğini hissettirecek bir babası olmasını istemedim ve hamile kalmamak için 4 yıl boyunca hep korundum. Dünyanın hormon iğnesini yedim, kilo aldım. O yüzden bence o kadar emin olmayın.
Ben arkadaşın mesajında anlattıklarına istinaden yazmıştım.öyle olmayabilir tabi ki.ben kendi açıp okumadım.böyle düşünmeniz çok takdire şayan.
 
Bu arada tahminim onceleri bisuru defa aglama krizine gireceksiniz, uykulariniz kacacak, yediginizden ictiginizden tat almayacaksiniz.
Ardindan gunluk hayatin akisinda akliniza daha az geldigini fark edeceksiniz.
Sonra bir gun biri ile karsilasip heyecan hissedeceksiniz. O ilk heyecan mutluluk filan sizi yeniden hayata dondurecek. Ve dusuneceksiniz ki, "ben o acilari bosuna yasamisim, aslinda hayat guzelmis, ben de sevilmeye degermisim, iyi ki de bitmis, ohhhh beeee"
Zaten bu basamakları geçtim. Başlıktaki gibi sinir krizleri, ağlama krizleri geçirdim. Önceki iş yerimde fenalaştım birkaç ay işe ara vermek zorunda kaldım. Sonra toparladım başka işe girdim.

Şimdi iyiyim, sadece evlilik yıl dönümü diye beni tetikledi. Yoksa artık ağlamıyorum. Eşimi sevmiyorum, özlemiyorum. Ama o arada mutlu halimi özlüyorum.. az da olsa mutlu olduğumuz zamanlar vardı. Oradaki halimi özlüyorum. O da normal. Sonuçta 5 yıllık bir yaşanmışlık 3 yıllık bir evlilik var.

İnşallah boşandıktan sonra bu yaşadıklarımın karşılığı olarak dediğiniz gibi biri hayatıma gelir. İyi ki ilk evliliğim bitmiş, çok daha iyisi nasip oldu derim. Güzel dilekleriniz için teşekkür ederim.
 
Ben arkadaşın mesajında anlattıklarına istinaden yazmıştım.öyle olmayabilir tabi ki.ben kendi açıp okumadım.böyle düşünmeniz çok takdire şayan.
O kendi yorumunu yazmış, siz keşke benim yazdıklarımı okuyup yorum atsaydınız.

Sizinle ilgili yorumum için ise aklıma katakulli ile hamile kalmak veya çocuğum olsa da onu eşime karşı kullansam hiç gelmedi. Hiç öyle bir niyete aklımda bile girmedim. Sizin bekar olarak böyle düşünmeniz garip geldi o yüzden yazdım.

Buraya yıllardır üyeyim, çoğu konularda öyle yorumlar var ki kimisine göre konu siyah, kimisine göre beyaz. Konumda yazdıklarımdaki eski ben değilim o kişinin üzerinden çok sular dereler denizler geçti ama herkesin yorumu kendine tabi ki. Zaten kendime öfkemin de nedeni bu, eski evliliğime bakıp eski eşim gibi birine neden bu kadar verici oldum, akıl tutulması mı yaşadım diye pişmanlık doluyum.
 
O kendi yorumunu yazmış, siz keşke benim yazdıklarımı okuyup yorum atsaydınız.

Sizinle ilgili yorumum için ise aklıma katakulli ile hamile kalmak veya çocuğum olsa da onu eşime karşı kullansam hiç gelmedi. Hiç öyle bir niyete aklımda bile girmedim. Sizin bekar olarak böyle düşünmeniz garip geldi o yüzden yazdım.

Buraya yıllardır üyeyim, çoğu konularda öyle yorumlar var ki kimisine göre konu siyah, kimisine göre beyaz. Konumda yazdıklarımdaki eski ben değilim o kişinin üzerinden çok sular dereler denizler geçti ama herkesin yorumu kendine tabi ki. Zaten kendime öfkemin de nedeni bu, eski evliliğime bakıp eski eşim gibi birine neden bu kadar verici oldum, akıl tutulması mı yaşadım diye pişmanlık doluyum.
Haklisın birkaç ayda bile insan değişiyor.çok eski konulara göre yorum yapmamak gerekiyor.aynı şey bana da yapılınca çok sinirleniyorum aslında.doğru değilmiş.özür dilerim.
 
Şartlar öyle olmanızı gerektirmiş öyle olmuş.
Hepimiz evliligimizde dönem dönem istemedigimiz rollere bürünmüş, yada istemedigimiz seyler yaşamış olabiliriz
Sonuçta insanız, herşey olabilir.
Önemli olan ders çıkarmak bence
Evet dersimi aldım hem de hayatımda aldığım en pahalı dersi aldım. Bedelini de zamanımla ödedim hala da ödüyorum. Umarım bu dersi bir daha almayacağım. Bunun için elimden geleni yapacağım umarım tekrar böyle bir evlilikle sınanmam.
 
Haklisın birkaç ayda bile insan değişiyor.çok eski konulara göre yorum yapmamak gerekiyor.aynı şey bana da yapılınca çok sinirleniyorum aslında.doğru değilmiş.özür dilerim.
Sorun değil. Hepimiz insanız. Hatta hiçbirimiz bir saat önceki insanlar bile değiliz. Her gün değişiyoruz, her şeyden bir şeyler öğreniyoruz.

Sadece çocuk konusunda sırf kendimi düşünmediğim için hamile kalmadım. Bencil olmadım, çocuğun mutluluğu, huzuru çok önemli. O yüzden istenmeyen bir çocuk olmayı kimse hak etmez. Evliliği kurtarmak için çocuk yapılmasına karşıyım. Yaşım kritik olmasına rağmen böyle düşünüyorum.

Evet eski konulara göre yorum yapmamak lazım. Siz de kusura bakmayın. Yorumunuz için teşekkür ederim.
 
Eski eşimi çok sevdim. Hep evlenmeden önceki o sevgi dolu, anlayışlı, beni seven, önemseyen adam olur diye bekledim. Düzelir sandım ama daha da beter oldu. Sonra zaten aldatıldım.

Çok ama çok verici oldum. Salak değildim sadece sınır koyamadım. Fedakar olursam değerimi anlar sandım. Tam tersi oldu,değerimden gitti. Eli maşalı olmalıydım. Her şeye rest çekmeliydim. Hayatımın en büyük dersini aldım. Şimdi iş hayatımda bile inanılmaz cesaretli ve güçlü oldum. Aldığım hayat dersinin tesiri daha boşanmadan iş hayatımda bile başladı. İleride boşanıp hayatıma biri gelirse duygusal hareket etmeyeceğim. Mantığıma uyuyorsa ve çocuk istiyorsa olacak. Yoksa çok gerek yok. Duygular beni körleştirdi. Bir daha böyle bir ilişki asla istemiyorum.

Toplumumuzda iyi yetişmiş bir kadına denk olacak erkek az. Hele özellikle duygusal denk olacak erkek daha az. Çoğu erkek tepkisel, çocuk gibi. Biz çok daha olgunuz. Ama isteyen ve seven erkek sana uyum sağlar. Bundan sonra duygularımı geri plana çekip mantıkla hareket edeceğim. Bu hayat dersini unutacağımı düşünmüyorum. Umarım Allah karşıma beni hak edecek iyi birini ileride çıkarır.

Bence de hormon iğnesine gerek yok. Ciddi kilo aldım. Hem hormonları etkiliyor. İlave östrojen aldığın için zaten her ay yalancı hamile gibi duygu durumun değişiyor. Adetten önce inanılmaz duygusal vs oluyorsun. Bir de sigara içenler için tehlikeli. Damar sertliği yapıyor. Ben sigara içmediğim için 4 yıl kullandım. Ama bir daha kullanmak istemiyorum. Çok yan etkisi oldu. İleride partnerim olursa onun korunmasını isteyeceğim.
bence sizin için sihirli kelime özşefkat

kendinizi eleştirirken bile hırpalıyarak, öfkelenerek eleştiriyorsunuz
-ben de bir bakımdan öyleyim de ondan biliyorum yoksa psikolog değilim-

benim öyle kendime sefkat göstermediğim, hırpaladığım konu şu:
ben başkası 100 üzerinden 60lık iş yapsa beğenirim kendime 95i yakıştıramam ve çok kızarım kendime, bu da işimi çok zorlaştırıyor

mesela bana büyük yan etkisi şu konuda oluyor: yeni bir şeye (iş anlamında özellikle) başlamak -acemisi olduğum bir konuda- çok çok zor oluyor. çünkü onu süper yapamıycam. üfff. acemi acemi şeyler yapacam. ne kadar kötü, diye düşünüyorum. ha bu arada 3 kere sektör değiştirdim defalarca taşındım yani baştan başlama zorluğunu bildiğim için de iyice zor geliyor artık yeni bir şey öğrenmek (hobi ya da eğlence için değil, profesyonel anlamda olursa). biraz da şey kafasına girdim 40ı geçtin, atık neysen osun zorlama...

sizin de mutlaka böyle bir kendinize karşı duygu/davranış bozukluğunuz vardır, yardım zaten alıyormuşsunuz ama belki daha fazla bu tür bir teraziye odaklanmanız lazımdır bu duygudurumunu aşabilmek için.

hamiş: çok sevmenizi anlıyorum. çoook sevmiştim bir zamanlar. ama hakketen değecek adam mıydı. hayır asla. çoğu erkek (en azından bu toplumda) değecek adam değil. bence temkinli olmak lazım.
 
Konu sahibi kötü bir şey dememiş ki
Aldattın ok
O zaman malları bölüşelim ayrıl yeni kadına git sen yoluna ben yoluma bunu istiyor aslında
Ah Kemal’im gitme Allah aşkına diye ağlamıyor ki

Ama adam mallara bile çökme derdinde
Yani adam ekstra sorunlu
 
Back
X