Aklımda hep intihar düşüncesi var.

Ben de belki 6- 7 yaşlarındaydım. Annem mutfak tezgahının önünde babamdan daha yeni dayak yemiş bir halde ağlıyordu. Evdeki bütün ilaçları kutularından çıkarıp hızla tezgahın üstüne yığıyordu. Belliki intihar edicekti dün gibi hatırlıorm sakın içme hepsini içersen ölürsün die ağlayışımı.. Annem o gün vazgeçti ama biizm korkularımız hiç geçmedi bilio musunuz. İlkokul yıllarımız boyunca kardeşimle ben ne zaman babamız annemizi dövse evdeki bütün ilaçları bıçakları kesici aletleri çantamıza doldurup okula giderdik annemiz ölmesin kendini öldürmesin diye.. Annem çook dayaklar yedi belki burda anlatsam bu nasıl bir vahşet diye ban bile yerim.. Ama gitmedi, canına tak etse de bizi bırakmadı.. Bıraksaydı ne olurdu halimiz kime geçerdi nazımz. Evet yedirirdi içirirdi birileri ama büyümezdik ki.. Annemizin öldüğü günde kalırdık..

SAKIN ÖLMEYİN.. BİNLERCE KEZ ÖLDÜRMEYİN EVLADINIZI..
 
Herkese iyi günler..
Bu benim ikinci üyeliğim, yönetimden izin alarak 2. üyeliği aldım .

Nasıl anlatsam nereden başlasam bilmiyorum..
7 yıllık Evliyim , 1 çocuğum var. (Onu dünyadaki herseyden, herkesten daha çok seviyorum. )

Benim uzun bir süredir psikolojik olduğunu düşündüğüm sıkıntılarım var. Zaman zaman ağlama krizlerine giriyorum. İçimde öyle büyük bir sıkıntı var ki asla huzur vermiyor. Rahat uyku uyutmuyor, mutsuzum. Sürekli üşüyorum. Yorganın altından çıkmak , insanlarla iletişim kurmak, yemek yemek vs vs hiç birini istemiyorum. Sürekli kötü şeyler geliyor aklıma ve sürekli de gözümde canlanıyor. Uzun bir süre uykuya dalmak istiyorum. Önceleri bu kadar şiddetli değildi ama artık ölmeyi bile düşünüyorum. Aklımda hep intihar düşüncesi var. Kendimi doğalgaz borusuna asılmış ya da balkondan atlayıp ölmüş olarak düşünüyorum. Sonra evladım geliyor aklıma hemen vazgeçiyorum. Benden sonra çok perişan olur diye ağlıyorum.

İşin kötü tarafı dışarıdan bakıldığında böyle değilim. İnsanlar beni Güler yüzümle , tatlı dilimle bilir. Eşim bile belki bu kadar kötü durumda olduğumun farkında değil. Daha da anlatamadığım kimseyle paylaşamadığı seyler de var.


Kötü seyler yazmayın lütfen zaten hayatımda iyi giden hiç birsey yok . Dün kimseye söylemeden hastaneden randevu almaya çalıştım fakat tüm randevular doluymuş. Birazdan tekrar arayacağım. İnşallah alabilirim.
Bir piskolog ile görüşün mutlaka. Siz söylüyorsunuz tatlı dilli güler yüzlü olduğunuzu. Hayata da hep güler yüzle bakın. Tavsiyemdir Kur'an meali okuyun. Belki tükenmişlik sendromu belki başka birşey bilemeyiz ama inşallah düzelir herşey. Evladınız ile eşinizle hayırlı bir ömür dilerim🙏
 
İki gündür Bursa’da intihar eden doktorun etkisinden çıkamamışken yazdıklarınızı okuyunca çok üzüldüm.Eşinizin anlamadığına göre çok içinize atıyorsunuz.Lütfen tedavi görün çok acil.Etrafınızda ki insanların hayatı boyunca kendisini suçlamasına sebep olmayın.Allahım içinize ferahlık versin
 
Şöyle de olumlu düşünün, böyle de nefes alın içinize, yapmayın güçlü durun tarzı pembik yorumlarla aşılacak bir şey değil bu; acile gidin "Sürekli intihar düşüncesi içerisindeyim, bunu düşünmeden duramıyorum gerçekleştirmemek için direniyorum ancak zorluyor yardım edin" deyin, onlar yardımcı olur, ilk ilacınızı verir, psikiyatra yönlendirirler.

Savsaklamayın, ciddi bir durum bu.
 
Büyük ihtimalle depresyondasınız. Sizin hissettiklerinize yakın şeyler yaşayarak 3 yıl önce psikiyatriste gittim ve depresyondan dolayı ilaç tedavisi uygulandı. Peki bu durumu tetikleyen bir şey oldu mu? Mesela ben şehir değiştirmiştim ve o güne kadar içinde bulunduğum ortamın tam tersi bir yerde bulmuştum kendimi.


Bu arada hissettiklerinizi çok iyi anlıyorum gerçekten. Depresyonu tam olarak yaşamamış insanların bu konuda empati yapması zor oluyor. Özellikle intihar etme düşüncesi, hayattan hiçbir beklentisinin olmaması nedeniyle insanı ele geçiriyor. O zamanlar sanki bir daha hiç mutlu olamayacak gibi hissederdim. Öyle bir mutsuzluk yaşıyordum ki, sadece ölürsem huzura kavuşacakmışım gelirdi.

Bunların hepsini ben de yaşadım ama tüm içtenliğimle söylüyorum ki geçecek. Sadece şu an hala yaşıyorsunuz bu dönemi. Atlatınca fark edeceksiniz hislerinizin ne kadar karamsar olduğunu. Lütfen destek alın ve kendinize çok iyi bakın. Bunun geçici bir dönem olduğunu aklınızdan çıkarmayın :KK200:
Size de geçmiş olsun.
Evet tetikleyen şeyler oldu. Sebebini biliyorum. Suan ben de öyle hissediyorum. Sanki derin bir uykuya dalsam huzur bulacakmışım gibi.
İnşallah ben de sizin gibi atlatıp , geçti gitti derim.
 
Şöyle de olumlu düşünün, böyle de nefes alın içinize, yapmayın güçlü durun tarzı pembik yorumlarla aşılacak bir şey değil bu; acile gidin "Sürekli intihar düşüncesi içerisindeyim, bunu düşünmeden duramıyorum gerçekleştirmemek için direniyorum ancak zorluyor yardım edin" deyin, onlar yardımcı olur, ilk ilacınızı verir, psikiyatra yönlendirirler.

Savsaklamayın, ciddi bir durum bu.
Zaten ciddi durumda olduğumun farkındayım.
Sadece ben farkındayım.
 
İki gündür Bursa’da intihar eden doktorun etkisinden çıkamamışken yazdıklarınızı okuyunca çok üzüldüm.Eşinizin anlamadığına göre çok içinize atıyorsunuz.Lütfen tedavi görün çok acil.Etrafınızda ki insanların hayatı boyunca kendisini suçlamasına sebep olmayın.Allahım içinize ferahlık versin
Amin çok sağolun.
O haberi okudum defalarca okudum hem de .
İçinde ne fırtınalar vardı kim bilir..
 
Bir piskolog ile görüşün mutlaka. Siz söylüyorsunuz tatlı dilli güler yüzlü olduğunuzu. Hayata da hep güler yüzle bakın. Tavsiyemdir Kur'an meali okuyun. Belki tükenmişlik sendromu belki başka birşey bilemeyiz ama inşallah düzelir herşey. Evladınız ile eşinizle hayırlı bir ömür dilerim🙏
Destek alacağım mutlaka zaten.
Amin sağolun teşekkür ederim.
 
Ben de belki 6- 7 yaşlarındaydım. Annem mutfak tezgahının önünde babamdan daha yeni dayak yemiş bir halde ağlıyordu. Evdeki bütün ilaçları kutularından çıkarıp hızla tezgahın üstüne yığıyordu. Belliki intihar edicekti dün gibi hatırlıorm sakın içme hepsini içersen ölürsün die ağlayışımı.. Annem o gün vazgeçti ama biizm korkularımız hiç geçmedi bilio musunuz. İlkokul yıllarımız boyunca kardeşimle ben ne zaman babamız annemizi dövse evdeki bütün ilaçları bıçakları kesici aletleri çantamıza doldurup okula giderdik annemiz ölmesin kendini öldürmesin diye.. Annem çook dayaklar yedi belki burda anlatsam bu nasıl bir vahşet diye ban bile yerim.. Ama gitmedi, canına tak etse de bizi bırakmadı.. Bıraksaydı ne olurdu halimiz kime geçerdi nazımz. Evet yedirirdi içirirdi birileri ama büyümezdik ki.. Annemizin öldüğü günde kalırdık..

SAKIN ÖLMEYİN.. BİNLERCE KEZ ÖLDÜRMEYİN EVLADINIZI..
Ben evladıma hiç bir şey yansıtmıyorum. Yansıtmamak için çabalıyorum.
Ama dün gece içine mi doğdu bilmiyorum “Anne ölme hiç tamam mı ?” dedi. Biri o an kalbimi sıktı sanki.
 
Off bıktım bu düşüncelerden iyisin, baska ne dertler var buna mı üzülüyorsun, gel sahile gidelim tatile gidelim ormana gidelim düzelirsin diyenlerden.

arkadaşım çok ciddi bir depresyon yaşıyorsun hemen hemen psikiyatiden randevu al. İntihar düşüncesi olanları hastanede bile yatırabiliyorlar. İlaçları doktor gözetiminde veriyorlar.

seni çok iyi anlıyorum depresyonu dibine kadar yaşadım yanına da anksiyete. İlaç kullanmadan geçmiyor çünkü depresyon sırasında dopamin, seratonin salımı azalıyor. Doğru ilaç/ ilaçlar ile 5-6 ay içerisinde iyileşirsin. Hemen kendim için bir adım at.
Birine bir şey anlatmaya çalışsam “Amannn kimin psikolojisi düzgün, sen de mi delirdin ? , bosverrrrr takma!” Deyip geçiştiriyorlar.
Böyle olunca da içimdekiler bir tık daha büyüyor.
 
Bu siteyi aralıklarla takip ediyorum ancak sırf bu konuya yazmak için üye oldum.

Ben de benzer bir durum yaşamıştım. Böyle hissetmeye başladığımda üniversitenin son senesiydi ve uzun bir ilişkiden yeni çıkmıştım.

Bunalımım yaklaşık 6 yıl sürdü. Bazen ağlama nöbetleri geçiriyordum kendi kendime uzanırken. Gerçekten çok garip bir duygu ancak yaşamayan anlayamaz. O dönemlerde özellikle dünya ile aşırı soyutlanmış gibi hissediyordum. Sanki kardeşimlerimle, arkadaşlarımla aramızda hiçbir bağ yokmuş gibi. Duygusal bağ kurma yetim sıfıra inmişti. Özellikle stres ve yalnızlık beni çok etkiliyordu. Yeni şehir değiştirmiştim ve yeni arkadaşlarıma bir türlü ısınamamıştım, hem de hiçbirine. Ağlama nöbetleri genelde ben yalnızken oluyordu.

Herneyse, sonra hayalimdeki şehirde, farklı ve yeni bir iş buldum. Oradaki ilk yılımda bu depresyon ciddi derece azalarak devam etti. Zamanla kariyer hedefleri, arkadaşlar, aileyle daha çok vakit geçirme derken dünyaya döndüm. Şimdi de mutluluktan uçuyorum diyemem. Ama hayatın bana verip/alabilecekleri konusunda bazı şeyleri biraz daha kabullendim ve daha realistin. En önemlisi de daha stressiz bir işte çalışıyorum ve daha az stresli bir şehirde yaşıyorum. Kısa-orta vadeli iş planları yapıyorum bazen. Bunlarla vakit geçirirken intihar düşüncesi aklıma çok daha az geliyor. Ağlama nöbetlerim ise son 1.5 yıldır tamamen bitti.

Ben bekarım ve durumlarımız çok farklı. Size verebileceğim tek tavsiye kendinizdeki bu kopuşun sebebini bulmaya çalışın. Ne zaman başladı, hangi zamanlar böyle hisediyorsunuz? Eğer kendiniz bulamıyorsanız çevrenizle veya bir psikolog ile bunları anlamaya çalışın. Sizi çevrenize veya hayata bağlayacak şeyler ile ilgili planlar yapın. Bu tarz şeyleri yapmaya veya sadece düşünmeye bile daha çok vakit ayırın. Hayat ile olan bağınızı artıracak aktiviteleri, sevdiğiniz şeyleri yapmaya/düşünmeye/izlemeye çalışın.

En önemlisi de sorununuzu sizi anlamayacak kişilerle paylaşmayın. Örneğin stresli bir işte çalıştığınız için bu durumda olduğunuzu düşünüyor ve bunu biriyle paylaşıyorsanız ve karşınızdaki insan 'Zaten işsizlik yüzde 20 olmuş. Boşver canım iyi yerdesin.' gibi ifadeler, sizi anlayamayan cümleler kuruyor ise o kişiyle sorununuzu çözmeye çalışmayın. Bu tarz fikirleri ciddiye alıp sakın mutsuz da olmayın.

Yaşadığımız bunalımların sebebi muhtemelen çok farklı olduğundan sana özel şeyler söyleyemiyorum. Ama umarım bir an önce düzelirsin.
Teşekkür ederim yorumunuz için.
Ben ne zaman başladığını ve bu düşüncelerimin neden olduğunu biliyorum. Sebeplerini biliyorum .
Ama asamıyorum , asılabilecek bir şey değil suan için.
 
Nerde yaşıyorsunuz? İstanbulda ise arkadaşım psikolog ibb de, ücretsiz yardım ettiklerini söylemişti, telefon nosunu hatırlamıyorum isterseniz istanbuldaysanız bi deneyin
 
Herkese iyi günler..
Bu benim ikinci üyeliğim, yönetimden izin alarak 2. üyeliği aldım .

Nasıl anlatsam nereden başlasam bilmiyorum..
7 yıllık Evliyim , 1 çocuğum var. (Onu dünyadaki herseyden, herkesten daha çok seviyorum. )

Benim uzun bir süredir psikolojik olduğunu düşündüğüm sıkıntılarım var. Zaman zaman ağlama krizlerine giriyorum. İçimde öyle büyük bir sıkıntı var ki asla huzur vermiyor. Rahat uyku uyutmuyor, mutsuzum. Sürekli üşüyorum. Yorganın altından çıkmak , insanlarla iletişim kurmak, yemek yemek vs vs hiç birini istemiyorum. Sürekli kötü şeyler geliyor aklıma ve sürekli de gözümde canlanıyor. Uzun bir süre uykuya dalmak istiyorum. Önceleri bu kadar şiddetli değildi ama artık ölmeyi bile düşünüyorum. Aklımda hep intihar düşüncesi var. Kendimi doğalgaz borusuna asılmış ya da balkondan atlayıp ölmüş olarak düşünüyorum. Sonra evladım geliyor aklıma hemen vazgeçiyorum. Benden sonra çok perişan olur diye ağlıyorum.

İşin kötü tarafı dışarıdan bakıldığında böyle değilim. İnsanlar beni Güler yüzümle , tatlı dilimle bilir. Eşim bile belki bu kadar kötü durumda olduğumun farkında değil. Daha da anlatamadığım kimseyle paylaşamadığı seyler de var.


Kötü seyler yazmayın lütfen zaten hayatımda iyi giden hiç birsey yok . Dün kimseye söylemeden hastaneden randevu almaya çalıştım fakat tüm randevular doluymuş. Birazdan tekrar arayacağım. İnşallah alabilirim.
Çok farklı değilim ben de randevu aldım. Tek fark beni kimse tatlı dilimle bilmez :D Pandemi olayı zaten psikolojisi bozuk insanları ekstra etkiledi. Çözümü olan bir şey diye düşünün, ben 2 hafta sonraya randevu bulabildim o zamana kadar sakinleştirici bir şeyler içiyorum, papatya çayı vs gibi. Kendime ufak umutlar bulmaya çalışıyorum, bir şeyler araştırıyorum.
Tek tavsiyem hemen randevu bulayım diye öylesine birine gitmeyin, ben o hataya düştüm ben ağlarken karşımdaki psikiyatrist gülerek peheh bunlar da dert mi sen şunları düşün minvalinde konuşup göndermişti.
 
Çok farklı değilim ben de randevu aldım. Tek fark beni kimse tatlı dilimle bilmez :KK70: Pandemi olayı zaten psikolojisi bozuk insanları ekstra etkiledi. Çözümü olan bir şey diye düşünün, ben 2 hafta sonraya randevu bulabildim o zamana kadar sakinleştirici bir şeyler içiyorum, papatya çayı vs gibi. Kendime ufak umutlar bulmaya çalışıyorum, bir şeyler araştırıyorum.
Tek tavsiyem hemen randevu bulayım diye öylesine birine gitmeyin, ben o hataya düştüm ben ağlarken karşımdaki psikiyatrist gülerek peheh bunlar da dert mi sen şunları düşün minvalinde konuşup göndermişti.
Geçmiş olsun.
Doktor da anlamadı yani ....
 
Zaman zaman gelen bıkkınlık hissinden fazlası sizinki, randevu için tekrar tekrar arayın lütfen.
Allah yardımcınız olsun.
 
Back
X