- 28 Şubat 2012
- 2.512
- 1.252
- 158
- Konu Sahibi amethist34
-
- #161
başınız sağolsun öncelikle.tabiki 2 ay uzun bir süre değil zaman lazım size.tekte kalmışsınız bunun da etkisi büyük.işe girin bence yada kursa falan başlayın.yeni çevre edinin.sabırlar diliyorum.merhabalar, hemen konuya girmek istiyorum.
annemi ansızın kaybettim, yıllardır hastaydı.
ama kimseye şükür muhtaç değildi.
ölüm haktır, öldüğü için isyan etmiyorum.
ama ben toparlayamadım bir türlü kendimi.
psikiatriye gittim en sonunda.
benim merakım bu süreç ne kadar sürüyor?
devamlı rahatsızım.
ağlıyorum durduk yere, özlüyorum, evde tek başıma kaldım ve bu da beni üzüyor.
insanlar 1-2 defa benimle ilgilendiler sonra kendi rutin hayatlarına döndüler.
dostlarım benle olmadı.
ondan dolayıda kendimi çok yalnız hissediyorum.
bunu kendilerine söylediğimde de, bizim işimiz gücümüz var dediler.
bu da beni kırdı.
ben kimseyi yanımda olsun istemiyorum zaten, ama dost ise benim nasıl olduğumu sormalarını bbeklerdim bu ilk 1 hafta sürdü sadece.
sonra herkes kendi yoluna döndü.
kaslarım tutuluyor, spazm oluyor, hepsi psikolojik dedi doktor.
antidepresan verdi bana depresyona girmeyeyim diye.
2 ay uzun bir süre, şimdiye dek kendini toparlamış olman gerekiyordu dedi.,
bu bana çok ilginç geldi.
anamdı nasıl 2 ayda insan toparlar kendisini.
anormalmiyim, nedir nasıl bir gidişattır yaşamış olanlar lütfen benimle paylaşsın.
bu duygular nasıl anormal olabilir?
ve normal ise, ne zaman geçer yaşayanlar lütfen benimle paylaşsınlar.
Canım Allah büyük sabır versin. Her ikisini de kaybetmişsin. Yaş büyüdükçe bunları mecburen herkes tecrübe ediyor, Allah sıralı ölüm versin, evlat acısı vermesin...
Tabi ki 2 ay normal, ne demek istedi anlamadım doktorunu. Bu uzak akraba değil ki bir haftaya rutine dönesin. Ama bence bir de senin annenin ve babanın bakımını üstlenmiş olman, hayatını onlara adamış olmandan kaynaklı da kederin, acın daha büyük. Bir anlamda boşluğa düşmüşsün. Yıllarca sorumluluk altında iken şu anda kendini enerjisiz hissediyor olman çok normal.
Acın hep yüreğinin bir kısmında kalacaktır.Acını yaşa, içine atma, ağla... Ama daha yaşın çok genç. Onlar için ara verdim dediğin hayatına bir şekilde devam etmelisin. Çalışıyor musun bilmiyorum, ama kendini meşgul edecek bir düzene yavaş yavaş kendini zorlamadan geçmelisin. İnsanların seni aramalarını beklemeden sen ara, malesef bizim toplumumuzun empati yeteneği pek yüksek değil. Nasıl bir süreçten geçtiğini yaşamayan bilemez.
Allahtan sabır ve güç diliyorum senin için. Umarım bundan sonraki hayatın iyilikler getirsin. Bu acılardan büyüğünü Allah yaşatmasın sana...
Ben dinledim onun açısından neden bu şekilde davrandığını. O yüzden bu kadar eminim sebebin bencillik olduğuna. Seçim yapmaya zorlansaydı ya onu seçerdi ya da beni, yani ya benden uzaklaşırdı ya da ondan. Ama o kimseden uzaklaşmadı, aynen görüşmeye ve konuşmaya devam etti ikimizle de ama hep, her şey kendi istediği gibi olsun, istedi. Ben hiçbir mecburiyet göremiyorum, bir insanın hep kendi istediği zamanda, kendi istediği yer ve saatte birşeyler planlama ısrarını, sadece kendi istediği konuların konuşulup istemediklerinin yasaklanmasını, biz arayınca canı istediği zaman telefonu açıp açmaması ama o bizi arayınca olur da açmazsak bir sürü sitem, tavır, trip, laf etmesini, dünyanın sadece kendi etrafında döndüğünü sanmasını haklı çıkarabilecek hiçbir sebep yok benim gözümde. Ama ona sorsak o haklıdır, ben dünyanın en kötü insanıyımdır, ben arkadaş değilmişim meğer onun için'dir... :) Kızın artık farklı fikirlere saygısı bile kalmamıştı, bir insan nasıl bu hale gelebilir aklım almıyor...tabi onun açısından da dinlemek lazım aslında neden bu şekilde davrandığını, acaba erkek arkadaşı ve senin aranda mı kaldı, seçim yapmaya mı zorlandı..
her insan kaldıramaz kız arkadaşının samimi bir erkek arkadaşı olmasını.
ve zaten psikolojik sorunları vardı diyorsun..
hayırlısı olmuş olsun ikiniz adına.
insanları çözmek o kadar da kolay bir mesele değil çünkü, onlar ifade etmedikleri sürece kendilerini.
dediğim gibi mecburen de o şekilde davranmış olabilir.
Güvenebileceğin insanlardan kopma canım. Özellikle büyüklerin varsa onlara yaklaş. Teyze hala nine vs aile büyüğün varsa yakın hissettiğin onlarla vakit geçir. Büyükler huzur verir güven verirevet yalnızlık çok zor
kuzenimi uğurladım eve döndüm kapı duvar yüzüme çarptı
Basınız sagolsun.temmuzda 16 sene olacak annemi kaybedeli.15 yasındaydım daha ...gecmiyor.günlük hayatinıza dönüyorsunuz, alısıyorsunuz ama bogazınızda dügüm gibi gecmiyor o his.dügünümde, dogumumda, zor gunümde, iyi kötü anlarda, hep arıyor kalbim onu.hep bir yanım eksik sahipsiz...sizi cok iyi anlıyorum.Allah bol sabır versin.
Allah rahmet eylesin.
Çok yakın arkadaşım da annesini kaybetti. Ve kendisi erkek olduğu için annesine olan bağlılığı aşkı bambaşkaydı. O dönem eşimle sorunlarımız vardı onunla ilgilenemedim. O bitti erken doğum riski başladı falan derken sadece iki defa yazistik wattsaptan. Aylardır arayıp sormadım. Zaten 4 ay falan oldu. Siz burda yazınca anladım demek ki bana ihtiyacı vardı. Ama ben kendi dertlerimin peşine düştüm.
Inşallah bir an önce toparlarsiiniz
Ben dinledim onun açısından neden bu şekilde davrandığını. O yüzden bu kadar eminim sebebin bencillik olduğuna. Seçim yapmaya zorlansaydı ya onu seçerdi ya da beni, yani ya benden uzaklaşırdı ya da ondan. Ama o kimseden uzaklaşmadı, aynen görüşmeye ve konuşmaya devam etti ikimizle de ama hep, her şey kendi istediği gibi olsun, istedi. Ben hiçbir mecburiyet göremiyorum, bir insanın hep kendi istediği zamanda, kendi istediği yer ve saatte birşeyler planlama ısrarını, sadece kendi istediği konuların konuşulup istemediklerinin yasaklanmasını, biz arayınca canı istediği zaman telefonu açıp açmaması ama o bizi arayınca olur da açmazsak bir sürü sitem, tavır, trip, laf etmesini, dünyanın sadece kendi etrafında döndüğünü sanmasını haklı çıkarabilecek hiçbir sebep yok benim gözümde. Ama ona sorsak o haklıdır, ben dünyanın en kötü insanıyımdır, ben arkadaş değilmişim meğer onun için'dir... :) Kızın artık farklı fikirlere saygısı bile kalmamıştı, bir insan nasıl bu hale gelebilir aklım almıyor...
Biz zaten son zamanlarda hayattaki bazı konularda da ciddi anlamda fikir ayrılığına gider olmuştuk. O benimkilere saygı duymayınca ben de onunkilere saygı duymaz olmuştum. En basit örnek, sevgilisiyle henüz sevgili bile değillerken, flört gibi bir dönemdeyken bu kızın taşınması gerekti. Neyse taşındılar falan, bir gün bana mesaj attı "Wurstria, x (sevgilisi) çantama 200 TL para koymuş benden habersiz, ben ondan para falan istememiştim niye böyle yaptı, sence ne yapayım?" dedi. "konuşmanız sırasında daha önceden paraya ihtiyacın olduğundan mı bahsettin?" dedim. Kaldı ki bu kız öğrenci, maddi desteği anne ve babası sağlıyor, para isteyecek olsa ailesinden ister bir başkasından değil. "hayır para konusu hiç olmadı, çocuk okul parasını denkleştirmek için geç saatlere kadar çalışıyor ama bana para vermiş" dedi. "bence aç telefon, teşekkür et ve parayı kabul edemeyeceğini söyle, dedim. kibar bir dille reddet ve bir daha böyle birşey yapmasın, senin maddi desteğini zaten ailen sağlıyor, erkek arkadaştan gelecek paraya ihtiyacın yok sanırım. ben olsam parayı geri yollardım, bana destek olmak istiyorsan maddi olarak değil manevi olarak destek ol, öylesi beni daha çok mutlu eder derdim, dedim." "tamam öyle yapacağım" dedi. "ben ailem ya da eşim dışında asla bir erkeğin parasını kabul etmem, ne münasebet üstelik siz birbirinizi daha yeni tanıyorsunuz. bu olayın sana yarın öbür gün nasıl döneceğini bilemezsin. bazı erkekler ısmarladıkları çayı bile sonradan başına kakar, ileride aranız bozulursa ben sana 200 TL verdim demeyeceğini nerden biliyorsun?" dedim ve onu uyardım. "kötü niyetle yapmamış olsa bile bence kibar bir hareket değil, borç olarak teklif etse anlarım ama çantaya koymak falan benim gururumu incitirdi" dedim. "haklısın" dedi ama sonra öğrendim ki o parayı çocuğa iade etmemiş mesela. Çevresindeki diğer insanlar, annesi de dahil "ay ne iyi çocuk, yememiş içmemiş sana vermiş, böylesini bir daha bulamazsın" falan diye bir yorum yapmış bu duruma :) Kendi meseleleri, bana ne ama bana fikrimi sordu ve söyledim. Bunda bile çeliştik. Gerçekten de bitmesi en hayırlı olanmış.
Sanırım onların kendilerine göre sebeplerini anlayabilsek arkadaşlıklarımız da bitmezdi. Sorgulasanız da sorgulamasanız da anlamıyorsunuz nasıl olsa. Ben öyle düşünüyorum, onun davranışları bana mantıklı gelse, sebeplerini anlasam zaten bitmezdi. Aynen dediğiniz gibi, ben de yorulmuştum. Dayanamadım, ne yazık ki içimde tuttuğum her şeyi ona söyledim. Bana karşı çok değiştin, ben görüşmeye devam etmeyeceğim, bencilliklerini artık kaldıramıyorum, umarım dünyanın sadece senin etrafında dönmediğini anlarsın, seni bu halinle seven sayan varsa sana onlarla mutluluklar dilerim, yolun açık olsun ama bundan sonra triplerini ben hariç herkese yapabilirsin... Ben sana karşı çok sabrettim ama artık sabrım kalmadı, dedim... Ve o bu mesajları okuduktan sonra onu engelledim ne yazık ki. Evet, engellemek kaba bir hareket ama bu sözler üzerine muhtemelen benimle tartışmaya çalışacaktı ve ben onunla daha fazla muhatap olmak istemiyordum. Neyse bütün sosyal mecralardan engelledim, akşam başka bir hesaptan bana uzun bir mesaj atmış, ağzına geleni saymış falan... Cevap olarak sadece artık beni rahat bırakmasını yazdım, yolladım ve oradan da engelledim. Hoş değil ama böylesi daha doğru. 2 gündür hayatımda yok ve kendimi daha iyi hissediyorum. Bu tip hareketler olunca benim de insanlardan daima kaçasım geliyor. Artık altında yatan sebepler neydi, gerçek neydi yalan neydi umurumda değil, sadece benden uzakta dursun tek isteğim bu.insanları anlamaya çalışırım her zaman, ama çıkmaz bir hal aldıysa dostluklar bunu zaten ruh durumum kaldıramaz şu an da, ve öncesinde de aynı şekildeydim.
bana yanlış gelen bir şey, karşımdakinin doğrusu olabilir.
bana ters bir davranışta bulunmadığı sürece benim için de bir sorun teşkil etmez.
dostluklar iyi ve kötü günde geçerli olmalı
beni de akrabam dostum ablam dediğim kişi annemden sonra hiç aramadı
nasıl olduğum ile hiç ilgilenmedi
bunu kendisine söylediğimde
sana ulaşmak için randevu almam gerekiyor dedi
çünkü benim telefon görüşmeleri yapacak kadar gücüm yoktu
bende telefonlarımı kapalı tuttum
ama whatsapp vardı, sosyal platformlardan bana ulaşa bilirdi
kaldı ki, ben kendisini aradığımda sıradan günlerde açmazdı telefonunu,
bana dediği ise şu oldu;
benim de sorunlarım var
artık benimle görüşmezsin de senin bulunduğun şehire geldiğimde!
ama diğer yandan devamlı bana oyun istekleri göndermesini biliyordu
beni insanlar artık sadece güldürüyor
kimse aynı incelikte olamıyor
şaşırtmıyorda beni artık hiç birşey
onun içinde insanlar ile arama mesafe koydum
beni nasıl anlamıyorlar ise
bende onların tutumunu anlamıyorum
kötü günümde yanımda olmayanı iyi günümde ben ne yapayım?
sizin anlattıklarınızda ben sorunları var cümlesine takıldım.
benimde bir bayan arkadaşım vardı 15 yıl öncesinden tanıştığım.
evimde gelip kalmışlığı vardı, ailesini tanıyordum derken birden bire kayboldu.
takıntılı birisiydi, ilginç düşünceleri olmasına rağmen mantıksız değil çok ince ruhluydu,
fakat hiç aklıma gelmeyecek şeylere inanırdı, derdi ki; çantana odaklandığımı düşüne bilirsin.
bunu dile getirmeside güzeldi, ve ben ona hep anlayışla yaklaştım, o tür şeyler aklına getirme lütfen yanlış düşünüyorsun aklımın ucundan dahi geçmiyor derdim.
birisi ile tanıştı bir gün ve kayboldu hayatımdan.
yıllarca görmedim, yıllar sonra çıktı geldi yanında da bir erkek çocuğu.
evlenmişler ayrılmışlar yine geldiği o gün bende kaldı.
kısa süre sonra annesini kaybetti.
yanında olamadım buna izin vermedi, nerede oturduğunu bilmiyordum.
bilseydim de ben zaten yanına gidemezdim annemi yalnız bırakıp da,
çünkü annem rahatsızdı.
ama fırsatını bulduğumda öğrendim gittim evine.
yemek yapmasını bilmiyordu, yemek yaptım.
babasını pek sevmiordu zor bir hayatı olduğunu anlatıyordu.
herşeyin evde ona kaldığını vb.
maddi destek bile olmak istedim.
birden baktım beni her yerden silmiş engellemişti.
geçmişte de aynı hareketleri yaptığı olduğu için buna şaşırmadım.
ama 1 gün önce beni ne kadar sevdiği hakkında bahs ederken ertesi gün bu şekilde davranmasına aklım ermiyordu.
derken annemi kaybedince beni gizliden takip ettiğini anladım, bana yazdı ve ne oldu diye sordu.
annemi öğrenince moral vermeye çalıştı.
fakat ardından yine engelledi.
böyle insanlarda var.
ilk fırsatta da ben onu yakalayınca engelledim.
neden çünkü yoruldum.
sanki benim erkek arkadaşım terk ediliyorum devamlı diye dile getirdim çevremdekilere anlayamadım nedenini, ama mutlaka vardır bir sebebi kendince dedim.
sorgulamadım.
bazen insanlara bazı şeyler ağır gelir.
sebep neyse sorgulamakda yorar insanı.
ben kaçıyorum insanlardan
çünkü beni yoruyorlar.
ruh durumu psikolojisi her şey etken oluyor işte içinde neler yaşar insan kimse bilemez ki gerçeği...
buna sizde çok takılmayın büyütülecek bir mesele değil, arkadaşlıklar çoktur, dostluklar azdır.
daha neler yaşayacağız öğreneceğiz görüp de.
Sanırım onların kendilerine göre sebeplerini anlayabilsek arkadaşlıklarımız da bitmezdi. Sorgulasanız da sorgulamasanız da anlamıyorsunuz nasıl olsa. Ben öyle düşünüyorum, onun davranışları bana mantıklı gelse, sebeplerini anlasam zaten bitmezdi. Aynen dediğiniz gibi, ben de yorulmuştum. Dayanamadım, ne yazık ki içimde tuttuğum her şeyi ona söyledim. Bana karşı çok değiştin, ben görüşmeye devam etmeyeceğim, bencilliklerini artık kaldıramıyorum, umarım dünyanın sadece senin etrafında dönmediğini anlarsın, seni bu halinle seven sayan varsa sana onlarla mutluluklar dilerim, yolun açık olsun ama bundan sonra triplerini ben hariç herkese yapabilirsin... Ben sana karşı çok sabrettim ama artık sabrım kalmadı, dedim... Ve o bu mesajları okuduktan sonra onu engelledim ne yazık ki. Evet, engellemek kaba bir hareket ama bu sözler üzerine muhtemelen benimle tartışmaya çalışacaktı ve ben onunla daha fazla muhatap olmak istemiyordum. Neyse bütün sosyal mecralardan engelledim, akşam başka bir hesaptan bana uzun bir mesaj atmış, ağzına geleni saymış falan... Cevap olarak sadece artık beni rahat bırakmasını yazdım, yolladım ve oradan da engelledim. Hoş değil ama böylesi daha doğru. 2 gündür hayatımda yok ve kendimi daha iyi hissediyorum. Bu tip hareketler olunca benim de insanlardan daima kaçasım geliyor. Artık altında yatan sebepler neydi, gerçek neydi yalan neydi umurumda değil, sadece benden uzakta dursun tek isteğim bu.
Başınız sağ olsun. Ben de sizinle birlikte üzüldüm. Bu hissettiklerim normal değil mi diye düşünmeyin, çok normal hem de.. Acınızı nasıl yaşamanız gerekiyorsa öyle yaşayın, kendinize zaman tanıyın ve izin verin. Annenize mektup yazar gibi içinizi dökün mesela, ama onunla vedalaştığınızı unutmayın. Zaman her şeyin ilacı derler ya, öyle.. Asla unutmayacaksınız onu, hep özleyeceksiniz, bazen boğazınızda yumru olacak, ama bu gel gitli anlarınız zamanla azalacak. Onsuz bir hayata da alışacaksınız. Sabır diliyorum size.
ben de kendimi buldum aynen kelimelerinin her birinde,
cümlelerinde.
gözlerim doldu.
yalnız olmadığımı bunu bir tek benim yaşamadığımı biliyorum.
iyiki yıllarımızı feda etmişiz, iyiki iyiki..
bende aynen iyidir inşallah gittiği yerde diye dualara sarılıyorum,
kendim için değil yine annem için.
aslında kendimiz için de yapmamız gerekenler dururken ben yine annem için yapıyorum.
bu da bir hastalıkmıdır acaba diye düşünmüyor da değilim.
kaç zaman geçti anneni kaybedeli yazmamışsın.
allah gani gani rahmet eylesin
ana gibi yar olmaz boşuna dememişler.
ne desem boş geliyor, ifade etmeye yetmiyor gibime geliyor.
tükenmişlik hissediyorum içimde.
anacığımında bir sürü hastalıkları vardı,
ben hep başındaydım çok şükür.
akciğer ca olduğunda dünyam yıkıldı.
ayrıntılara yaşadığım streslere bende oluşan psikolojik rahatsızlıklara
6ay ömrü var dendiğinde yaşadıklarıma hiiiç değinmiyorum o yıllara dönüp
rabbim 9 yıl annemi bana bağışladı sonsuz şükür ediyorum bunun için
hiç yılmadan yanında oldum
kalp spazmı geçirdi ameliyatlıkdı olamadı hastalığından dolayı almış olduğu tedavi geçmişinden
stent takıldı ve 2 sene daha yaşadı
tansiyonu hızlı nabız atışı
şekeri
devamlı sırt ağrıları aldığı yeşil reçeteli ağrı kesicileri, insülinleri, gece uyumayıp şekerini ölçüşlerim
yemeklerini düzenleyip annemi zayıflatışım
bir çocuğum var benim demelerim
bambaşka bir dünyaya girdim hastalığı ile
ve iyiki vardım iyiki yaptım
iyiki hayatıma nokta koydum ve aileme kendimi adadım zerre pişmanlık duymuyorum
hayatta olsaydı da ben yaşlanana dek annemi sırtımda taşırdım
çok yüce bir varlık anneler
keşke eşleri de erkek evlatlarda bunun farkında olsalar hayatta iken ve onları el üstünde tutup hiç üzmeseler.
onlar tüm güzellikleri hak eden insanlar.
yerleri huzurla dolu olsun inşallah
bir gün kavuşacağız
ve dilerim bizleri bu dünyada mutlu görürler her daim
üzülmelerini gerektirecek hiçbirşey yaşamayız.
herşeyimiz annemiz olmuş bize can veren Allahtan sonra herşeyini aldığımız annemiz
nefesim derdim bende senin gibi
dünyada ki en kıymetlim iki gözüm ciğerim
bitmez bitmez anlatmakla bitmez..
ama birbirimize aktarmadığımız onca şeyi ikimizin de bildiğini biliyorum.
Allah sabırlar versin bize ve bizim gibi olan herkese
Canım yoğunluktan yeni görüyorum yazdığını. Öncelikle teşekkür ederim Allah hepimize sabırlar versin. Elbette bazı zamanlarda daha yoğun hissedersin yalnızlığını , özlediğini. Evlenmek çare mi diye sormuşsun ya eğer evleneceğin insan sana güven veriyorsa bir nebze olsun çare diyebilirim. Ben eşim sayesinde atlattım. Hep diyorum annem beni ona emanet etti ve gitti diye. Ama bi de şu var eşim asker ve doğuda. Evlendik 1 ay beraber kaldık ve sonra gitti. Şu an özlemim ikiye katlandı. Bazen ben de çok ağlıyorum hem kocamı hem annemi özlüyorum diye. Anlayacağın herkesin hayatında sabrettiği bişeyler vardır. Sen de sabret geçecek bunlar. Eğer hayatında sana değer veren güvendiğin biri varsa evlenmeyi düşünebilirsin. Bi yuva kurmak en önemlisi huzurlu bi yuva kurmak iyi gelebilir.cnm başın sağolsun sana da sabırlar versin Allah,
kimseden birşey beklemiyorum zaten.
alışığım kimsenin olmamasına.
bugün düne göre daha iyiyim.
sende bilirsin gel gitleri oluyor insanın.
ha ağlamadım mı, bugün de ağladım ufak ufak, ama dün bildiğin mutsuzdum.
şu an için şehir dışından kuzenim yanımda olduğundan ev biraz olsun ses dolu, o da yarın dönecek evine mecburiyetten.
yine yalnız kalacağım.
çok zor, ama herkesin bir sınavı var.
önce hastalıklar dedik, ölüm oldu, Allah başka dert vermesin ne diyeyim.
yarınlar bugünleri aratmasın.
bir gün hepimiz kavuşacağız,
mantıksız değilim de şu özlem ağır bastığında, kimsesiz olduğunu hissettiğinde,
sol yanın ciğerin bambaşka acıyor.
ana gibi yar olmaz.
sözler kelimeler tarifinde yetersiz kalır.
ailesine düşkün insanlar sanırım daha zor atlatıyorlar.
evlenmek çaremi peki?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?