annemi kaybettim

başınız sağolsun öncelikle.tabiki 2 ay uzun bir süre değil zaman lazım size.tekte kalmışsınız bunun da etkisi büyük.işe girin bence yada kursa falan başlayın.yeni çevre edinin.sabırlar diliyorum.
 

Allah razı olsun
ağlıyorum zaten bol bol burnum sızladıkça
ama bir yandan da devamlı uykum var
şu an da da var aşırı derecede uykum
ilaçlardan mı bedenim uyuyarakmı bu süreci geçirmek istiyor anlamıyorum
şimdi yatsam uyurum
benim insanların arasına girmeye de zamana ihtiyacım var
çünkü içimden o da gelmiyor açıkcası
biraz daha zaman
sonra kendimi inşallah sokucam insanların arasına ve sosyalleşmeye
uzun mesajınız için çok teşekkürler
ve duanız için amin
allah daha büyük acılar vermesin
acının da büyüğü vardır onuda biliyorum
onun için hiç isyan etmedim
şükür bunlarada şükür
inançlı bir insan isyan etmez zaten
benimkisi psikolojik bir süreç
annemde güçlü olmamı ağlamamamı isterdi
inşallah güzel olacak hayatım
anneme laik bir şekilde
 
Ben dinledim onun açısından neden bu şekilde davrandığını. O yüzden bu kadar eminim sebebin bencillik olduğuna. Seçim yapmaya zorlansaydı ya onu seçerdi ya da beni, yani ya benden uzaklaşırdı ya da ondan. Ama o kimseden uzaklaşmadı, aynen görüşmeye ve konuşmaya devam etti ikimizle de ama hep, her şey kendi istediği gibi olsun, istedi. Ben hiçbir mecburiyet göremiyorum, bir insanın hep kendi istediği zamanda, kendi istediği yer ve saatte birşeyler planlama ısrarını, sadece kendi istediği konuların konuşulup istemediklerinin yasaklanmasını, biz arayınca canı istediği zaman telefonu açıp açmaması ama o bizi arayınca olur da açmazsak bir sürü sitem, tavır, trip, laf etmesini, dünyanın sadece kendi etrafında döndüğünü sanmasını haklı çıkarabilecek hiçbir sebep yok benim gözümde. Ama ona sorsak o haklıdır, ben dünyanın en kötü insanıyımdır, ben arkadaş değilmişim meğer onun için'dir... :) Kızın artık farklı fikirlere saygısı bile kalmamıştı, bir insan nasıl bu hale gelebilir aklım almıyor...

Biz zaten son zamanlarda hayattaki bazı konularda da ciddi anlamda fikir ayrılığına gider olmuştuk. O benimkilere saygı duymayınca ben de onunkilere saygı duymaz olmuştum. En basit örnek, sevgilisiyle henüz sevgili bile değillerken, flört gibi bir dönemdeyken bu kızın taşınması gerekti. Neyse taşındılar falan, bir gün bana mesaj attı "Wurstria, x (sevgilisi) çantama 200 TL para koymuş benden habersiz, ben ondan para falan istememiştim niye böyle yaptı, sence ne yapayım?" dedi. "konuşmanız sırasında daha önceden paraya ihtiyacın olduğundan mı bahsettin?" dedim. Kaldı ki bu kız öğrenci, maddi desteği anne ve babası sağlıyor, para isteyecek olsa ailesinden ister bir başkasından değil. "hayır para konusu hiç olmadı, çocuk okul parasını denkleştirmek için geç saatlere kadar çalışıyor ama bana para vermiş" dedi. "bence aç telefon, teşekkür et ve parayı kabul edemeyeceğini söyle, dedim. kibar bir dille reddet ve bir daha böyle birşey yapmasın, senin maddi desteğini zaten ailen sağlıyor, erkek arkadaştan gelecek paraya ihtiyacın yok sanırım. ben olsam parayı geri yollardım, bana destek olmak istiyorsan maddi olarak değil manevi olarak destek ol, öylesi beni daha çok mutlu eder derdim, dedim." "tamam öyle yapacağım" dedi. "ben ailem ya da eşim dışında asla bir erkeğin parasını kabul etmem, ne münasebet üstelik siz birbirinizi daha yeni tanıyorsunuz. bu olayın sana yarın öbür gün nasıl döneceğini bilemezsin. bazı erkekler ısmarladıkları çayı bile sonradan başına kakar, ileride aranız bozulursa ben sana 200 TL verdim demeyeceğini nerden biliyorsun?" dedim ve onu uyardım. "kötü niyetle yapmamış olsa bile bence kibar bir hareket değil, borç olarak teklif etse anlarım ama çantaya koymak falan benim gururumu incitirdi" dedim. "haklısın" dedi ama sonra öğrendim ki o parayı çocuğa iade etmemiş mesela. Çevresindeki diğer insanlar, annesi de dahil "ay ne iyi çocuk, yememiş içmemiş sana vermiş, böylesini bir daha bulamazsın" falan diye bir yorum yapmış bu duruma :) Kendi meseleleri, bana ne ama bana fikrimi sordu ve söyledim. Bunda bile çeliştik. Gerçekten de bitmesi en hayırlı olanmış.
 
Allah rahmet eylesin.
Çok yakın arkadaşım da annesini kaybetti. Ve kendisi erkek olduğu için annesine olan bağlılığı aşkı bambaşkaydı. O dönem eşimle sorunlarımız vardı onunla ilgilenemedim. O bitti erken doğum riski başladı falan derken sadece iki defa yazistik wattsaptan. Aylardır arayıp sormadım. Zaten 4 ay falan oldu. Siz burda yazınca anladım demek ki bana ihtiyacı vardı. Ama ben kendi dertlerimin peşine düştüm.
Inşallah bir an önce toparlarsiiniz
 
evet yalnızlık çok zor
kuzenimi uğurladım eve döndüm kapı duvar yüzüme çarptı
Güvenebileceğin insanlardan kopma canım. Özellikle büyüklerin varsa onlara yaklaş. Teyze hala nine vs aile büyüğün varsa yakın hissettiğin onlarla vakit geçir. Büyükler huzur verir güven verir
 
Basınız sagolsun.temmuzda 16 sene olacak annemi kaybedeli.15 yasındaydım daha ...gecmiyor.günlük hayatinıza dönüyorsunuz, alısıyorsunuz ama bogazınızda dügüm gibi gecmiyor o his.dügünümde, dogumumda, zor gunümde, iyi kötü anlarda, hep arıyor kalbim onu.hep bir yanım eksik sahipsiz...sizi cok iyi anlıyorum.Allah bol sabır versin.
 

amin size de sabırlar diliyorum
 

üzüldüm destek olamadığınız için.
insanın insana bu günde ihtiyacı oluyor en çok hayatta.
telafi edin değerliyse sizin için.
sorunlarınız elbette hafife alınacak tür değil evlat erken doğum söz konusu iken,
ama ölüm...
orda herşey bitiyor.
yok devamı.
hele ki anne baba evlat ölümlerinde..
burda erkek kızın anneye karşı olan aşkı ölçülemez hayırlıysa evladı ve ailesine düşkün ise.
toparlayacağım elbette
umarım sizin de yaşadıklarınız düzene girmiştir
 

insanları anlamaya çalışırım her zaman, ama çıkmaz bir hal aldıysa dostluklar bunu zaten ruh durumum kaldıramaz şu an da, ve öncesinde de aynı şekildeydim.
bana yanlış gelen bir şey, karşımdakinin doğrusu olabilir.
bana ters bir davranışta bulunmadığı sürece benim için de bir sorun teşkil etmez.
dostluklar iyi ve kötü günde geçerli olmalı
beni de akrabam dostum ablam dediğim kişi annemden sonra hiç aramadı
nasıl olduğum ile hiç ilgilenmedi
bunu kendisine söylediğimde
sana ulaşmak için randevu almam gerekiyor dedi
çünkü benim telefon görüşmeleri yapacak kadar gücüm yoktu
bende telefonlarımı kapalı tuttum
ama whatsapp vardı, sosyal platformlardan bana ulaşa bilirdi
kaldı ki, ben kendisini aradığımda sıradan günlerde açmazdı telefonunu,
bana dediği ise şu oldu;
benim de sorunlarım var
artık benimle görüşmezsin de senin bulunduğun şehire geldiğimde!
ama diğer yandan devamlı bana oyun istekleri göndermesini biliyordu
beni insanlar artık sadece güldürüyor
kimse aynı incelikte olamıyor
şaşırtmıyorda beni artık hiç birşey
onun içinde insanlar ile arama mesafe koydum
beni nasıl anlamıyorlar ise
bende onların tutumunu anlamıyorum
kötü günümde yanımda olmayanı iyi günümde ben ne yapayım?
sizin anlattıklarınızda ben sorunları var cümlesine takıldım.
benimde bir bayan arkadaşım vardı 15 yıl öncesinden tanıştığım.
evimde gelip kalmışlığı vardı, ailesini tanıyordum derken birden bire kayboldu.
takıntılı birisiydi, ilginç düşünceleri olmasına rağmen mantıksız değil çok ince ruhluydu,
fakat hiç aklıma gelmeyecek şeylere inanırdı, derdi ki; çantana odaklandığımı düşüne bilirsin.
bunu dile getirmeside güzeldi, ve ben ona hep anlayışla yaklaştım, o tür şeyler aklına getirme lütfen yanlış düşünüyorsun aklımın ucundan dahi geçmiyor derdim.
birisi ile tanıştı bir gün ve kayboldu hayatımdan.
yıllarca görmedim, yıllar sonra çıktı geldi yanında da bir erkek çocuğu.
evlenmişler ayrılmışlar yine geldiği o gün bende kaldı.
kısa süre sonra annesini kaybetti.
yanında olamadım buna izin vermedi, nerede oturduğunu bilmiyordum.
bilseydim de ben zaten yanına gidemezdim annemi yalnız bırakıp da,
çünkü annem rahatsızdı.
ama fırsatını bulduğumda öğrendim gittim evine.
yemek yapmasını bilmiyordu, yemek yaptım.
babasını pek sevmiordu zor bir hayatı olduğunu anlatıyordu.
herşeyin evde ona kaldığını vb.
maddi destek bile olmak istedim.
birden baktım beni her yerden silmiş engellemişti.
geçmişte de aynı hareketleri yaptığı olduğu için buna şaşırmadım.
ama 1 gün önce beni ne kadar sevdiği hakkında bahs ederken ertesi gün bu şekilde davranmasına aklım ermiyordu.
derken annemi kaybedince beni gizliden takip ettiğini anladım, bana yazdı ve ne oldu diye sordu.
annemi öğrenince moral vermeye çalıştı.
fakat ardından yine engelledi.
böyle insanlarda var.
ilk fırsatta da ben onu yakalayınca engelledim.
neden çünkü yoruldum.
sanki benim erkek arkadaşım terk ediliyorum devamlı diye dile getirdim çevremdekilere anlayamadım nedenini, ama mutlaka vardır bir sebebi kendince dedim.
sorgulamadım.
bazen insanlara bazı şeyler ağır gelir.
sebep neyse sorgulamakda yorar insanı.
ben kaçıyorum insanlardan
çünkü beni yoruyorlar.
ruh durumu psikolojisi her şey etken oluyor işte içinde neler yaşar insan kimse bilemez ki gerçeği...
buna sizde çok takılmayın büyütülecek bir mesele değil, arkadaşlıklar çoktur, dostluklar azdır.
daha neler yaşayacağız öğreneceğiz görüp de.
 
Başınız sağ olsun. Ben de sizinle birlikte üzüldüm. Bu hissettiklerim normal değil mi diye düşünmeyin, çok normal hem de.. Acınızı nasıl yaşamanız gerekiyorsa öyle yaşayın, kendinize zaman tanıyın ve izin verin. Annenize mektup yazar gibi içinizi dökün mesela, ama onunla vedalaştığınızı unutmayın. Zaman her şeyin ilacı derler ya, öyle.. Asla unutmayacaksınız onu, hep özleyeceksiniz, bazen boğazınızda yumru olacak, ama bu gel gitli anlarınız zamanla azalacak. Onsuz bir hayata da alışacaksınız. Sabır diliyorum size.
 
Sanırım onların kendilerine göre sebeplerini anlayabilsek arkadaşlıklarımız da bitmezdi. Sorgulasanız da sorgulamasanız da anlamıyorsunuz nasıl olsa. Ben öyle düşünüyorum, onun davranışları bana mantıklı gelse, sebeplerini anlasam zaten bitmezdi. Aynen dediğiniz gibi, ben de yorulmuştum. Dayanamadım, ne yazık ki içimde tuttuğum her şeyi ona söyledim. Bana karşı çok değiştin, ben görüşmeye devam etmeyeceğim, bencilliklerini artık kaldıramıyorum, umarım dünyanın sadece senin etrafında dönmediğini anlarsın, seni bu halinle seven sayan varsa sana onlarla mutluluklar dilerim, yolun açık olsun ama bundan sonra triplerini ben hariç herkese yapabilirsin... Ben sana karşı çok sabrettim ama artık sabrım kalmadı, dedim... Ve o bu mesajları okuduktan sonra onu engelledim ne yazık ki. Evet, engellemek kaba bir hareket ama bu sözler üzerine muhtemelen benimle tartışmaya çalışacaktı ve ben onunla daha fazla muhatap olmak istemiyordum. Neyse bütün sosyal mecralardan engelledim, akşam başka bir hesaptan bana uzun bir mesaj atmış, ağzına geleni saymış falan... Cevap olarak sadece artık beni rahat bırakmasını yazdım, yolladım ve oradan da engelledim. Hoş değil ama böylesi daha doğru. 2 gündür hayatımda yok ve kendimi daha iyi hissediyorum. Bu tip hareketler olunca benim de insanlardan daima kaçasım geliyor. Artık altında yatan sebepler neydi, gerçek neydi yalan neydi umurumda değil, sadece benden uzakta dursun tek isteğim bu.
 
Canım benim Anneciğinin kabri nur mekanı cennet olsun inşaallahh.. Bene annemi anifen kahvaltı masasındaki ilk kalp krizinde kaybettim. Öyle genç öyle erken ve beklenmedik bi acıydı ki tarifi yok... 6 sene oldu. Yeri bomboş kaldı. O gitti ardından çok dağıldık.. Her ölümle savaşan insana anlatırım bu olayımı da. Uzun süre isyan ettim. Çok ağladım çok büyük isyanlardaydım. Bi gün yine ağlıyorum. Eşiml yemeğe gittik. Sevdiği bi abisi geldi yanımıza mekandayken. Baş sağlığı diledi oturdu muhabbet sohpet derken bana dua et öldüğü için mezarı olduğu için gidip sulayabileceğim bi toprağı olduğu için.. Benim kız kardeşim daha 16 yaşındayken kayboldu. Üstünden 16 belki daha faxla sene geçmiştir. Ne ölüsünü bulabildik ne dirisini.. Yaşıyosa nerde ne halde.. Öldüyse keşke bi toprağı olaydı da gidip duamı okuyaydım dedi. Neee... Düşünebiliyo musun?? Kaybolan gencecik bir kız çocuğu.. Ve bu adam güçlü bi aileden geliyo. Zamanında haberler gazeteler ilanlar eş dost arama ekipleri polis jandarma hepsi devreye girmiş aylarca aramışlar... Yok bulunmamış.. Acıya gel.. Ve babalar bir anneler ayrı bi kız kardeşim var. Anne sevgisini hiç ama hiççç görmedi.. Çünki annesi babamı başka bi adamla aldattı ve o adamla evlendi.. Kızını da senelerce ne aradı ne sordu... Büyüdü genç kız oldu. Fransa da okudu. Şimdi eline ekmeğini aldı parsını kazanıyo ama anne yok basında baba yok.. Çünki babayı da kaybettik. Ve hırçın hayata öfkeli.. Benden bizzat yaşafıklarımdan sana 2 örnek.. Yat kalk dua ett annen seni sevdi... Çokk güzel anıların fotoğrafların var. Gülüşünü kokusunu bilirsin.. Bilmeyenler var.. Dua et Rabb'imin emriyle huzuruna davet etti annende icabet etti Allah'ın emri hepimizin varış noktası orası.. Dua et hasta değildi dua et kaybolmadı ve bir mezarı var... Acısı derin bilirim.. Ölümden de korkmuyorum inan sonunda anneciğime kavuşmak varsa.. Orda inşaallah Allah ayırmasın.. Bu dünyanın kötülüklerine akdanıp öteki tarafımızı da yakmayız inşaallah.. Ağla tabi ki ama dua et bol boll.. İnşaallah birgün evlenirsin. Eşinin annesini annen gibi sever sayarsın. O da seni bağrına basar.. Birgün anne olursun ve evladına doya doya sarılırsın tıpkı annenin sana sarıldığı gibi.. Tekrar başın sağolsun.. Şimdi köpeğini benim için öpp hatta onu ye!! Sevdiğim bir sözü paylaşayım. Bir insanın bi köpeği sevmemesine aldırış etmem. Ama bir köpeğin bir insanı sevmemesini ciddiye alırım demiş zatın biri adını unuttum.. Seni seven bi köpeğin var ve köpekler hisseder.. Sarıl ona sımsıkı.. Annem derdi bi kedinin bi köpeğin kalp atışlarını hissetmediyseniz çokta yaşamış sayılmazsınız diye. Mekanları cennet olsun öpüyorum...
 

bazen insana iyi gelmeyen kişilerden sebep aramadan uzaklaşmak gerekiyor.
açıklama da yapmadan, beklemeden sorgulamadan.
bakın nasılhafiflemiş hissediyorsunuz kendinizi.
bende bu tür şeyler yaşadım,
annem hasta babam hasta evden dışarıya çıkamıyorum, kuzenim gelmişti fethiyeden diğer kuzenim gel 2 günlüğüne değişiklik olur senin için dediğinde, bilet aldım iptal ettim tam 3 kez.
en son aldım ve gittim.
geri döndüğümde arkadaşım bana trip attı, demekki sen gezebiliyormuşsun fethiyeye gide bildiğine göre bana da gelebilirmişsin dedi.
istanbul büyük şehir malum, yıllar sonra benim 2 günlük nefes almamı bencilce sevineceğine benim adıma eleştirdi.
bu da benim zoruma gitmişti.
kafasında kesin hükümlüydü, hiç açıklama yapmadan engelledim.
başka bir yerden yazdı.
okumadan sildim.
bazen gerekiyor.
 

hayat insanları nelere alıştırmıyor ki, haklısınız.
 

Ne iyi bir evlatsin sen böyle. Mesajıni, yazdigin ilk gün okumama rağmen yazmak istemedim. Annem hakkında ne yazsam eksik ne söylesem yarım kalacak çünkü. Onun merhameti, onun karakteri, kültürü, bakış açısı, onca acıya, hastalığina rağmen dik duruşu, ilkez gören insanların bile sevgisini saygısını kazanması, hayvan sevgisi ki rahmetli kemoterapiden, radyoterapiden gelir gelmez dinlenmeden beslerdi bebeklerini. Allah a çok inanırdı mesela. Cok inancliydi. Hastaneye ilk ve son yatısında, yanında duran tesbihi unutup, okjisen maskesinin tırtıklı yerlerini tesbih gibi çekerdi. Annem çok başka bir kadındi. Onunla, kanserken bile dışarı çıktığımizda sanki hiç hasta değilmiş gibi güvenle yürürdüm. Zaten hiç hastaya benzer bir görüntüsü yoktu. Yanımda bir dağ vardı sanki. son anına kadar hiç erimedi anacığım, hala taş gibiydi bedeni. Ama içi bitmiş ben, biz bilmeden... Elli yaşındaydı. Kaybedeli altı aya girmek üzereyim.

Dedim ya, ne söylesem eksik, yarım kalır hakkında. Allah, ben kulumun zannı üzereyim diyor. İki kulum ölen kulum hakkında ardından iyi konuşursa, onu güzel anarlarsa ben de o zan üzere olurum diyor. Ben, kardeşlerim, çevrem, onu tanıyan herkes sevgiyle, hiç kırılmamalariyla, hep iyilikleriyle hatırlıyorlar, bahsediyorlar annemden. Bu da en güzel hazine sanırım. Göçüp gittikten sonra, arkamızdan güzel şeyler söylenmesi... annem bunu başardı ve inşallah çok güzel bir yerde. İnşallah senin anneciginde o iyi kalpli kadında cennette sevdikleriyle beraberdir. Yazacak milyonlarca şey var belki, belki de zaten eksik kalacak diye burada bitirmek en iyisi. Kitabını, duani sakın ihmal etme. Bize çok ihtiyaçları var, onları yalnız birakmayalim. Bizim şimdiki görevimiz bu.
 
Canım yoğunluktan yeni görüyorum yazdığını. Öncelikle teşekkür ederim Allah hepimize sabırlar versin. Elbette bazı zamanlarda daha yoğun hissedersin yalnızlığını , özlediğini. Evlenmek çare mi diye sormuşsun ya eğer evleneceğin insan sana güven veriyorsa bir nebze olsun çare diyebilirim. Ben eşim sayesinde atlattım. Hep diyorum annem beni ona emanet etti ve gitti diye. Ama bi de şu var eşim asker ve doğuda. Evlendik 1 ay beraber kaldık ve sonra gitti. Şu an özlemim ikiye katlandı. Bazen ben de çok ağlıyorum hem kocamı hem annemi özlüyorum diye. Anlayacağın herkesin hayatında sabrettiği bişeyler vardır. Sen de sabret geçecek bunlar. Eğer hayatında sana değer veren güvendiğin biri varsa evlenmeyi düşünebilirsin. Bi yuva kurmak en önemlisi huzurlu bi yuva kurmak iyi gelebilir.
 
Kendini neden boyleyim diye sorgulama sürekli , acini yasa aglayacaksan ağla içinde tutma . Anne yerini ne doldurabilirki sadece bir tane annemiz var başkada yok . Bu konuda bende çok hassasim , anne deyince akan sular duruyor ama emir büyük yerden ölüm hak , aglasakta mahvolsakta geri gelmiyor , en güzeli ne biliyomusun onu yerinde rahat ettirecek her gece yasin kuranı kerim okumak ruhu için , yanında olmasada eminimki biyerlerden seni hissediyor , sen böyle çok yiprandikca o dahada uzuliyordur. Yattığı yer cennet bahçesi olsun , tüm annelerin hakkı ödenmez , once annecimden sonrada hepsinden Allah razı olsun..
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…