Benimde var bir derdim.

Yillar öncesi burda temizlik sayfasında çok aktiftim, evim için koştururken şimdi geldiğim nokta ama herşey geliyor insanın başına..

Benimde bi derdim vardı, konu açmıştım. Sonunda aile terapistimle beraber kararımı netlestirdim ve boşanmak için ailemin yanına döndüm. 15 gün durduktan sonra herşeyi aileme anlattım. eşin gelsin konuşalım dediler. Eşim de ağladı zırladı karımı çocuğumu istiyorum vs vs.

Inanın eşim karşıma gelene kadar ne hissederim acabasi vardı. Tam karşıma gelip oturunca onu istemediğimi artık bitirdiğimi görünc hayatım da olmadigim kadar ozguvenim geldi. Ilk defa anneme babama karşı böyle tavırda konuştum. Eşime icimde ki herşeyi söyledim. Bir-kac saat böyle geçti ama hala düşüncem net belli.
Yine de beni geri gönderdiler...
Bir Inat uğruna evini hemen yıkma oldu.
Inat ediyorum ben bozuyorum oldu.

Şimdi biz de konuştuk herşey değişir oldu.
Daha duramazdım.
Bekar bi kız kardeşim var, onu istemeye gelecekler diyecekler ki ablası boşanmış. Bu ne demek hiç çözemedim. Apar topar valizlerimi toplayıp döndüm.

Oğlum için toplanıp kendi kendime ayağa kalkmalıyım yine bdv de güçlü kadınları okumak iyi geliyor ama şuan

Bana karşı çok çok iyi olmasına rağmen, kavga da etmiyoruz yardim da ediyor herseyde beni mutlu etmeye çalışıyor ama ben o kadar mutsuzum ki.. burda yanlış anlaşılmasın onunla iyi oOlmak gibi bi derdim yok sevmediğimi söylüyorum ona. O da ne yapsam hiç.mutlu olmuyorsun hep mutsuzsun diyor. Benim merak ettiğim eski nil gibi kafamı dağıtınca keyfim yerine gelirdi. Komşumla bi kahve içinde moralim düzelirdi. Şimdi hic bisey düzeltmiyor.
Işte benim derdim de bu, şımarıklık mi bu ?
Sokakta değilim, ac değilim, ama her sabah büyük bi tukenmislikle uyanıyorum. Yapayalnız uyanıyorum. Ben kendim için değerliyim biliyorum ama bu kötü duygu oturdu içime ne yapsam gitmiyor. Sürekli ağlamak geliyor icimden. Saatlerce ağlamak. Güvenecek hiç bir dalım kalmamış gibi.
Nasıl söylesem herkes yapmacikmis gibi bana iyi gözüküyorlar ama kimse beni sevmiyor gibi.
Sevmesin diyeceksiniz biliyorum ama namaz da kilsam geZsem tozsam film izlesem eskisi gibi asla mutlu değilim.
Kardeşlerim neden ben böyle.mutsuzluk batağına saplandım ki. Eskiden kafamı dağıtınca mutlu olurdum şimdi asla mutlu olamıyorum. Depresyonda olabilir panik atak olabilir bilmiyorum bi sıkıntı var icimde. Ne yapsam gitmiyor.
Okuyan herkese çok teşekkür ederim.. umarım aynı şeyleri yaşamış geçmiş olanlar vardır belki benim bakmadığım pencereden bakmamı sağlarsınız eski halime.donebilirim.
Bu arada psikiyatriye gidicem, doktorum da söylemişti zaten sadece daha randevu alamadım.
Birde üniversite okuyorum ama 2 dersim bütünlemeye kaldı öyle çalışasım gelmiyor ki senemi uzaticam nerdeyse çünkü gecemicem çalışamıyorum. Hep uyuyasim geliyor :KK43:
Bende ayniyim canim icim sikkin cok kotu
 
Artık ne düşüneceğimi bile bilmiyorum. Öyle yoruldum ve bunaldim ki size anlatamam.. icimde kopan fırtınaları bi bilseniz. Bilmiyorum çıkabilir miyim bu bunalımdan bu psikolojiden
Aranız nasıl peki döndükten sonra düzeldi demiştiniz ? Yapmayın bu eziyeti kendinize her gün bir çiçek gibi soluyorsunuz o evde
 
Keşke güçlü olabilsem bazen dimdik ayağa kalkıyorum bazen de çöküyorum yerin dibine. Allahım ne zor yaşamak:KK43:
Yalnız değilsin. Ben de aynı süreçlerden geçiyorum. Annemle babamdan "kardeşlerini yoldan çıkarıyorsun, onların kısmetini kapatıyorsun"dan tut. " ne bilelim belki iftira atıyorsun"a kadar neler duydum neler. Kötü bir evliliğin içinde desteksiz kalmak kadar yorucu birşey yok. Geçmiş mesajlarda göremedim. Çalışıyor musun, kendine ev kiralayıp gidemez misin? Annemin babamın insafına kalsaydım hala o adamla aynı evdeydim. İnsan kendini kimsenin insafına bırakmamalı. Bu hayat senin ve sahip çıkması gereken de sensin.
 
Aranız nasıl peki döndükten sonra düzeldi demiştiniz ? Yapmayın bu eziyeti kendinize her gün bir çiçek gibi soluyorsunuz o evde
Nasıl içime dokundu. Çiçek gibi soluyorum :KK43:
Nasıl dsem bilmiyorum mutlu olamıyorum. Tamam öfkeli değilim belki o duygumu korelttim ama onun eve gelmesi gitmesi beni heyecanlandirmiyo bi anlam ifade etmiyo sanki. tartıştığımız da yine eskiye gidiyorum işte aynı düşünce aynı kafa değişmez ki diyorum.
 
Yalnız değilsin. Ben de aynı süreçlerden geçiyorum. Annemle babamdan "kardeşlerini yoldan çıkarıyorsun, onların kısmetini kapatıyorsun"dan tut. " ne bilelim belki iftira atıyorsun"a kadar neler duydum neler. Kötü bir evliliğin içinde desteksiz kalmak kadar yorucu birşey yok. Geçmiş mesajlarda göremedim. Çalışıyor musun, kendine ev kiralayıp gidemez misin? Annemin babamın insafına kalsaydım hala o adamla aynı evdeydim. İnsan kendini kimsenin insafına bırakmamalı. Bu hayat senin ve sahip çıkması gereken de sensin.
Demekki bu tek bizimkiler de değil. Onların kısmetini kapatıyorsun ne demek acaba ? Yok ben öğrenciyim son sınıf işte diplomayı elime alsam diyordum 1.dönemden iki dersten kaldım çünkü o sıra annemlerin yanına gittim tam boşanma konusmalari vs ezberlerimi yapamadım hoca bıraktı o yüzden. Hem diplomayı alayım bi dedim hem nasıl olucaz mecbur döndük dedim zaman verdim kendime. Sözde zaman verdim ana daha geriliyorum :KK43: bende diyorum hayat benim ben kendi ayaklarımın üstünde durmalıyım, çocuk olmasa belki çekip gitmem daha kolay olurdu :KK43: tabi çocuk olması engel değil öyle olsa boşanmak için gitmezdim. Sadeece şimdi daha düşünerek adımlarımı atmam gerekiyor umarım tek başıma yapabilirim. Sadece nasıl hangi şehirden ev tutucam e tuttum diyelim hiç param pulun yok birikmiş param yok. Depozite bile ödeyemem. E gittiğin yerde hemen iş bulur muyum hele de pandemi de. Sudan cıkmış balığa dönmek istemiyorum:KK43: siz nasıl başladınız:KK43:
 
"En bedbaht, sıkıntılı, muztarip işsiz olan adamdır.
Zira ki atâlet, vücut içinde adem, hayat içinde mevttir(ölümdür). Sa'y (çalışmak) ise, vücudun hayatı, hem hayatın yakazasıdır elbet."


"İ’lem eyyühe’l-aziz!

Mümkün ünvanı altındaki eşyanın vücudunda tagayyür var. Yani keyfiyetleri, halleri değişir. Binaenaleyh, mümkün olan birşeyin dâima bir halde tevakkuf ve sükût etmekle atâlette kalması, o şeyin ahval ve keyfiyetleri için bir nevi ademdir(idamdır). Çünkü, o şeyin istikbal halleri ademde(yoklukta) kalır. Yol bulup vücuda gelemez. Adem ise, büyük bir elem ve bir şerr-i mahzdır.

Binaenaleyh, faaliyette lezzet olduğu gibi, ahval ve şuûnatta da bir tebeddül olup, bu tahavvül ve tebeddülden neş’et eden teessürat, teellümat, bir cihetten çirkin ise de birkaç cihetten de güzeldir. Evet birşeyin şekillerinde vukua gelen devir ve teslim sırasına gidenler müteessir, gelenler de memnun olurlar. Ve bu sayede hayat tasaffi eder, temizlenir. Vücut da teceddüd eder."

"Hayat musibetlerle, hastalıklarla tasaffi eder, kemal bulur, kuvvet bulur, terakki eder, netice verir, tekemmül eder;
vazife-i hayatiyeyi yapar.
Yeknesak istirahat döşeğindeki hayat, hayr-ı mahz olan vücuddan ziyade, şerr-i mahz olan ademe yakındır ve ona gider."



"(رَبِّ / Rabb) Yani, herbir cüz’ü(parçası) bir âlem mesabesinde bulunan şu âlemi bütün eczasıyla terbiye ve yıldızlar hükmünde olan o cüzlerin zerratını kemâl-i intizamla tahrik eder.

Evet, Cenâb-ı Hak, herşey için bir nokta-i kemal tayin etmiştir ve o noktayı elde etmek için o şeye bir meyil vermiştir.

Herşey, o nokta-i kemale doğru hareket etmek üzere, sanki mânevî bir emir almış gibi
muntazaman o noktaya müteveccihen hareket etmektedir. Esna-yı harekette onlara yardım eden ve mânilerini def eden, şüphesiz, Cenâb-ı Hakkın terbiyesidir.

Evet, kâinata dikkatle bakıldığı zaman, insanların taife ve kabileleri gibi, kâinatın zerratı, münferiden ve müçtemian Hâlıklarının kanununa imtisalen, muayyen olan vazifelerine koşmakta oldukları hissedilir. (Yalnız bedbaht insanlar müstesna!)"

Her kış bir bahara, her gece bir sabaha gebedir.
 
Depresyondasınız. Hayat kaygınız, sevinciniz kalmamış. Banyo yapıyor musunuz? Yoksa tüm günü yataktan çıkmayarak hiçbir şey yapmayarak mı geçiriyorsunuz? Bu kadarsa diplerde dolaşıyorsunuz. Günlük hayatınızı sürdürüyor iseniz yine bir nebze iyisiniz. Acil psikiyatrist yardımı almanız lazım.
 
Depresyondasınız. Hayat kaygınız, sevinciniz kalmamış. Banyo yapıyor musunuz? Yoksa tüm günü yataktan çıkmayarak hiçbir şey yapmayarak mı geçiriyorsunuz? Bu kadarsa diplerde dolaşıyorsunuz. Günlük hayatınızı sürdürüyor iseniz yine bir nebze iyisiniz. Acil psikiyatrist yardımı almanız lazım.
Geçen haftaya kadar yatarak geçti nerdeyse. Ağlayarak. Ve geçen hafta mide bulantısı istifra ile 3 4 gün hastaneye gidip geldim hiv bisey yiyemedim çok kötü günlerdi. Ve sonrasında banyo yaptım dediğiniz gibi kendime gelmem lazım dedim. Şimdi bir nebze oyalaniyorum biseylerle ama sürekli ablama isteği geliyor ve yaptığım şeyler anlık mutlu ediyor:KK43:
 
"En bedbaht, sıkıntılı, muztarip işsiz olan adamdır.
Zira ki atâlet, vücut içinde adem, hayat içinde mevttir(ölümdür). Sa'y (çalışmak) ise, vücudun hayatı, hem hayatın yakazasıdır elbet."


"İ’lem eyyühe’l-aziz!

Mümkün ünvanı altındaki eşyanın vücudunda tagayyür var. Yani keyfiyetleri, halleri değişir. Binaenaleyh, mümkün olan birşeyin dâima bir halde tevakkuf ve sükût etmekle atâlette kalması, o şeyin ahval ve keyfiyetleri için bir nevi ademdir(idamdır). Çünkü, o şeyin istikbal halleri ademde(yoklukta) kalır. Yol bulup vücuda gelemez. Adem ise, büyük bir elem ve bir şerr-i mahzdır.

Binaenaleyh, faaliyette lezzet olduğu gibi, ahval ve şuûnatta da bir tebeddül olup, bu tahavvül ve tebeddülden neş’et eden teessürat, teellümat, bir cihetten çirkin ise de birkaç cihetten de güzeldir. Evet birşeyin şekillerinde vukua gelen devir ve teslim sırasına gidenler müteessir, gelenler de memnun olurlar. Ve bu sayede hayat tasaffi eder, temizlenir. Vücut da teceddüd eder."

"Hayat musibetlerle, hastalıklarla tasaffi eder, kemal bulur, kuvvet bulur, terakki eder, netice verir, tekemmül eder;
vazife-i hayatiyeyi yapar.
Yeknesak istirahat döşeğindeki hayat, hayr-ı mahz olan vücuddan ziyade, şerr-i mahz olan ademe yakındır ve ona gider."



"(رَبِّ / Rabb) Yani, herbir cüz’ü(parçası) bir âlem mesabesinde bulunan şu âlemi bütün eczasıyla terbiye ve yıldızlar hükmünde olan o cüzlerin zerratını kemâl-i intizamla tahrik eder.

Evet, Cenâb-ı Hak, herşey için bir nokta-i kemal tayin etmiştir ve o noktayı elde etmek için o şeye bir meyil vermiştir.

Herşey, o nokta-i kemale doğru hareket etmek üzere, sanki mânevî bir emir almış gibi
muntazaman o noktaya müteveccihen hareket etmektedir. Esna-yı harekette onlara yardım eden ve mânilerini def eden, şüphesiz, Cenâb-ı Hakkın terbiyesidir.

Evet, kâinata dikkatle bakıldığı zaman, insanların taife ve kabileleri gibi, kâinatın zerratı, münferiden ve müçtemian Hâlıklarının kanununa imtisalen, muayyen olan vazifelerine koşmakta oldukları hissedilir. (Yalnız bedbaht insanlar müstesna!)"

Her kış bir bahara, her gece bir sabaha gebedir.
Evet anlamaya çalıştım haklısınız da. Her gecenin bir sabahı var mutlaka dertler kalıcı değil, bir imtihandan geçiyoruz ve bunu bildiğim halde kurtulamıyorum bu buhrandan :KK43:
 
X