Boşanan/boşanmayı düşünen bayanlar,çocuklarınızla ilgili neler yaşadınız/yaşıyorsunuz

Çenebaz

Guru
Kayıtlı Üye
8 Ocak 2009
10.923
12
408
İstanbul
Eminim hiç bir anne evladının huzurunu, düzenini bozmak istemez. Ancak kendisi mutsuzsa, evlilikte saygı sevgi tükenmişse, hakaret ve geçimsizlik varsa bu ortamda çocukların da huzurundan bahsetmek imkansız gibi geliyor bana. Bu durumdaki evliliklerde çocuk için katlanmak mı boşanmak mı dediklerinde çocuğun da huzursuz olduğu bir ortamda yaşamasındansa ve her insanın mutlu olmaya hakkı olduğunu düşündüğümden boşanma taraftarıyım.

Fakat iş çocuklara gelince görüyorum ve biliyorum ki onlar söyleneni değil söylenmeyeni de anlıyor ve bunlara bağlı bir kişilik oluşturuyorlar. Huzursuz oluyorlar. Bu süreç çok zor ve kadına kendisini kötü hissettiren hatta kendisini yargılamasına vicdan azabı çekmesine yol açan sancılı bir süreç.

Öğrenmek istediğim, siz nasıl baş ettiniz ? Bu süreçte olmazsa olmazlar nelerdir sizce ?

Örneğin çocukla annenin ayrı bir evde yaşaması olmazsa olmaz mıdır ? Anane, teyzelerle yaşayan ve ne kadar uğraşılsa da kendi evindeki düzeni sağlanamayan bir çocuğun yine de bu süreçten yara almadan sıyrılması mümkün müdür ?

Çocuğun isteklerini elinden geldiğince yaparak gönlünü hoş etme daha az yara almasını sağlar mı ?

Kısacası hem maddi hem manevi yönden bu çocuklara nasıl yardımcı oldunuz, nasıl olabiliriz ?
Siz neler yaşadınız, ne gibi çözüm yolları buldunuz ?

Bu sorularım sadece boşanmış annelere değil, çevrenizde yaşananların tümünü baz alabilirsiniz.

Şimdiden fikirleriniz için çok teşekkür ederim a.s.
 
Bende boşanma konusunda seninle aynı düşünüyorum çenecim. Eğer evde huzursuzluk, kavga dövüş, küfür, hakaret varsa çocuk bu ortamda daha fazla zarar görüyor.
Her zaman söylemişimdir. Benim ailem boşanmış kadınlarla dolu. En büyük teyzem kocasını sevdiği halde sorumsuz olduğu için boşandı. Eve karşı maddi anlamda sorumluluğu yoktu, geleceklerini düşünmüyordu vs,vs. Eski eniştemle hala daha görüşürüm -ki boşanalı 20 yıl olmuştur.-
ıki kızı vardı. Küçük olan o zaman 12, büyük olan da 17 yaşında falandı.
Teyzem tek başına çalıştı, çabaladı kızların okuttu. Biri turizm sektöründe iyi bir görevde, diğeri Türkiyenin sayılı kurumlarında 13 yıldır üst düzey yöneticilik yapıyor.
Babalarına kırgınlar, sorumluluk sahibi olmayıp anneleri üzdüğü, tüm hayatı omuzlarına yüklediği için. Annelerine peki? Örnek alınacak kadın derler.
Diğer teyzem aldatıldı ve kucağında 8 aylık bebeğiyle annesinin evine döndü. Anne de demin bahsettiğim boşanmış ablayla oturuyor ve tüm eve o abla bakıyor bu arada.
Girdi iş çalıştı, oğlunu kocaman etti, eski kocası diğer kadınla evlendi, çocukları oldu ve oğluna hep onlar senin kardeşindir dedi.
Baba öldü, kardeşler hala görüşürler.

Bilmiyorum bunlar senin soruna cevap mıdır ama bana bazı konularda bu yüzden boşanmak son çare değil tek çare olarak gelir.
Çünkü boşanınca heder olmamış bir sürü mutlu kuzenim var benim.
Annesi-babası ayrı evlerde olan ama hem annesinde hem de babasında mutlu olmuş insanlar bunlar.
Ne travma ne de sevgi açlığı yaşadılar.
ılerde -Allah göstremesin- benim de başıma böyle şeyler gelse, benim de çocuğum mutsuz anne-baba-çocuk olarak yaşamaktansa mutlu anne-mutlu çocuk, mutlu baba-mutlu çocuk olarak yaşar.
 
Evet esmerim tam da benim merak ettiğim şeylerden anlattıkların...
Bu süreç atlatılacak zor bir süreç ama herkeste travma halinde olmak zorunda değil.
Zorluğu da çocukların alışkanlıklarından olmasından kaynaklanıyor, çünkü onlar bu konuda çok hassas
Ama yumuşatılabilir bu zorluklar, düşündüğüm tüm çözümler de maddiyata dayanıyor malesef.
Öğrenmek istediğim bu çözümler olmazsa olmaz mıdır ?
Yani şöyle diyeyim.
Mesela çocuğun alıştığı gibi bir düzeni olsun diye ev tutmak ve kendi evindeki odasının çok benzerini sunmak,
Kendi evindeki odasını ellettirmemek, haftasonları o eve gittiğinde yine kendi odasında uyumasını sağlamak,
Bunlar şart mı ?
Yoksa her türlü kötü koşulda bile ailedeki herkes çocuğa destek oluyorsa, onla ilgileniyor sevgi içinde gelişimine yardımda bulunuyorsa diğerleri önemsiz ayrıntılar mıdır ?
 
ben en yakınım eşimden örnek vermek istiyorum huzursuz kavganın gürültünün eksik olmadıgı bi evde büyümüş ...
sorumsuz bir baba eşinden aynı sebeble boşanmış bi abla(görümcem) ablanın 4 çocugu
ablaya tat vermeyen bir baba
hergün içen bir baba
bütün parasını kumara içkiye yatıran çolugunun çocugunun rızkını alkole yatrıran bir baba
ve hergün dayak yiyen ve orda burda çalışarak temizlige giderek evin bütün sorumlulugunu üstlenmiş kendi çocuklarının ve torunlarının okuması için dişini tırnagına takmış ve hayatının son dört yılını felçli olarak yaşamış ve üstüne üstlük bu süreçte bile dayak yemiş ve bir gün gün yüzü göremeden bir gün huzur göremeden hayata veda etmiş bir anne...
noldu yani iyimi oldu bu adam kıçına tekme basılmıcak bi adammı eşim sürekli diyor boşansaydılar daha mutlu olurduk en azından annem daha mutlu ölürdü...
eşim çok suskun bi insan benden sonra biraz sosyalleşti çevresi oldu fikrini bile söylemeye çekinirdi bunlar hep o dönemin kalıntıları baba korkusuyla agızlarını açamazlarmış hala söyler 5 km yol giderşlermiş gecenin bi vaktinde babalarının gece biten şarabını almak için parmak kadar çocukları gecenin bi vakti dışarı yollıyan bi babadab babamı olur şimdi..olan kayınvalideme olmuş şimdi uslandıadi herif kayınvalidemi hiç tanımıyorum ama her zamn onun hakkını savunuyorum düşünsenize ya felçli kadına dayak atacak kadar pislik bi adam şimdi bütün çocukları sus pus hepsi bi bardak su istemeye çekinirler..keşke boşansaymışlar görümcem hala psikolojk tedavi görüyor iki lafı bir araya getiremiyor..
tek artısı ne oldu...eşim içkiden evde yüksek volümden nefret ediyor çok dingin bi hayat geçiriuoruz çocuklarımız hoşgörü ortamında büyüyor...
yani işin özü çenebazım kavglı bagrış çagrışlı bi ortamda büyüyeceklerine sakin ve huzurlu bir ortan her zamn çocuk psikolojisi için daha iyidir..
 
Eskiden toplumumuzda ayıplanan bir durumdu boşanma...
Şimdi ise okadar alışılagelmiş bir durum oldu ki...Çevremde birkaç örnek var bununla ilgili..
Teyzem yıllar önce boşandı 14 yıllık evliliğin ardından ve cocuklar babada kaldı gerçi yaş olarak anlayabilecek kapasitelerdi ama...
Zaman ilerledikçe anneyi görmek istemediler hatta işi abartarak nefret ettiklerini dile getirdiler..
Aslında boşanmak isteyen taraf babalarıydı..Daha sonra iyice olgunlaştılar şimdi her fırsatta annelerini arıyorlar...
Ama hep bir araya geldiğimizde söyledikleri tek şey...
Abla ne olursa olsun bizi bırakıp gitmemeliydi..Bazen kendimi onların yerine koyduğumda bende öyle düşünüyorum...
Ne olursa olsun ailede annenin rolü çok farklı hep bi yanlarının eksik olduğunu söylüyorlar...
Şimdi düşünüyorumda cocukların ne sucu günahı var...
Aldatma ve şiddet olmadığı sürece boşanmayı son çare olarak görüyorum
Çünkü insanların konusarak üstesinden gelemeyeceği sorun yok...
ılişkilerin temelininde saygı ve hoşgörüye dayanması gerektiği inancındayım...

Bir diğer örnek ise iş arkadaşım ...
3 aylık evliliğini boşanmayla sonuclandırdı..Neden diye sorduğumda...
Beklentilerini karşılamadığını ve istediklerini yapmadığını söyledi..
Garipsiyorum cidden bu durumları ...Uzun yıllar süren birliktelikten sonra evlenmişti üstelik...
Bence artık duygularda egoistlik daha ağır basıyor..Evlilikte herkes çaba harcamıyor,sabır göstermiyor...
Bir insanı değiştiremezsiniz ki ..Bence buna hakkımızın olduğuna da inanmıyorum...
Ancak düşüncelerimizi dile getirebiliriz ve karşı taraf bundan kendine pay çıkarırsa davranışlarını değiştirir...

Çok yazdım biliyorum:):) son olarak diyebileceğim tek şey...


Kolay hayat ister olduk ..Çabalamadan ..Çalışmadan Emek Harcamadan...
 
Son düzenleme:
Öncelike sorduğunuz sorulara cevap vereyim.. Çocukların boşanmadan yara almaması için karşılıklı konuşması gerekiyor anne babanın yada baba bu konuşmaları yapacak biri değilse annenin boşanmanın sebeblerini ve boşansalarda ikisininde annesi ve babası olarak kalacağını sadec evlerin ayrılacağını anlatmaları gerekir..

Bir çocuk bundan etkilenecekse istendiği kadar maddi şartlar sağlasın, her istediği yapılsın yada aile ortamı yaratılsın anneanne dede neyse yine de çocuk etkilenir. Ama olgun karşılayabilirse her ortama uyum sağlayabilir. Ben boşanma oldu diye de her istediğini yapma taraftarı değilim çocuğun önceden hayat nasıl devam ediyorsa öyle devam etmeli.Yoksa en iyi koşulu sağlayan tarafa geçebilir çocuk ve bir tepki olarak anneci veya babacı olabilir anne baba ortak karar verip aynı şekilde davranmalıdır..
Benim annemde boşandı babamda sorumsuzluğu yüzünden. O zaman ben 11, kardeşim 6 yaşındaydı. Annem hiç o yaşına kadar çalışmamıştı ama işe girdi çalıştı çok zor zamanlardan geçtik babamın hiç desteği olmadı. Kardeşimin ergenliğe geçiş dönemi çok zorluydu, agresifti ama ergenlikten sonra kendine geldi. Annem çok otoriterdi geç saatte eve gelemezdin nereye gitsek annemin haber olmalıydı arkadaşımda kalmak yasaktı. O zaman çok bunalıyordum ama öyle de olak zorundaydı. Bir bayanın tek başına çocuklara hakim olması çok zor. Ama şimdi iyi ki öyle olmuş diyorum hiç bir yanlışımız olmadı anneme karşı. Çok kısıtlı imkanlarla okuduk. Ben şu an evlendim çok güzel bir evlilğim var başka şehire geldim. Üniversite okuyorum açıköğretim. Kardeşim askerliğini yaptı şimdi çalışıyor, annem hala çalışıyor ve kimseye de muhtaç olmadık. Ama eğer o evlilik sürseydi belki bu kadar mutlu olmazdık.. Annem elbette erken çöktü birçok hastalığı var şimdi o kadar senenin birikimi ama çok bağlıyız birbirimize.. Kardeşimde çok sorumluluk sahibi bir evlat oldu. Babamzı hiç aratmadı annem. Şimdi babamın kendisi hasta canı isterse arar bende kardeşimde görüşmüyoruz...
 
Dillerinize sağlık canlarım, hepinizi öpüyorum...

Nalansum çok haklısın, ama eskiden ne olursa olsun evlilik bitirilmezmiş.
Çünkü kadının çocuklarıyla zorluklara göğüs gerecek cesareti olsa da maddi gücü yokmuş çoğunlukla.
Bugünün koşullarında değerlendiremiyoruz yani o bakış açısını.
Ama bugünün koşullarında ben de mutsuz evliliktense mutlu bekarlığı tercih ederim.


Glaze_butterfly'cım ben de hiçbir çocuğun anneden koparılmamasından yanayım ve hiçbir annenin evladını bırakmamasından yanayım.
Belli ki çocuklar anneleri hakkında doldurulmuş, boşanmalarda en büyük yanlışlardan biri de bu.
Çocuk ne kadar kötü de olsa annesi veya babası hakkında kötü konuşulsun istemez.


Dejavu_one'cım annenin ellerinden öperim, her türlü zorluğa yenilmeden pırlanta gibi evlatlar yetiştiren yüreğine sağlık a.s.
Söylediklerinde çok haklısın.
 
çok zor allah yardımcımız olsun benimde 2 çocuğum var 9 ce 3 yaşında.bizde boşanma aşamasındayız.olan çocuklara oluyor
 
Sana da Allah kolaylık versin canım...
Gerçekten çok zor, ama güçlü durmak lazım, hem onlar hem kendin için.
 

Kaçmak zorunda kaldım, burada telafi edeyim dedim :kedi:

Çenebazım sen istresen o evin birebirini sun o gene bir kusur bulacaktır. Çünkü şimdiye kadar yaşadığı yer değil o, sadece aynısı.
Ben eski evine her haftasonu gitmesinin taraftarı dadeğilim açıkçası. Artık evde kalınmayacağını, annesiyle onun başka bir evinin olacağına inanmaz bu şekilde.
Alışacak, o zamana kadar belki üzüleceksiniz ama alışacak.
Sonuçta onun hayatındaki tek değişiklik yattığı yer olacak. Hayat tarzı ve yanındaki isanlar değişmeyecek.

Dediğin çok doğru;
siz ona destek oluyorsunuz ve çok seviyorsunuz. Onunla çok ilgileniyorsunuz. "Sizin durumunuzda" gerisi önemsiz ayrıntı.
Çünkü dediğim gibi hayatı ve yanındaki insanlar değişmiyor.

Önemli not: Hayatı nasıl değişmeyeck, ya baba diyecekler için şimdiden not; yorumum genel değil, Çenebaz'a özel. Detayları bildiğim için bu şekilde yazdım.
 


ışte canım benimki de teselli, belki diyorum istediği gibi tüllü yatağı olsa daha mutlu olur kaydirigubbakcemile3
Haftasonları evine gitmeye gelince Cuma'yı nasıl bekliyor görsen, hem evini hem babasını özlüyor ne kadar da olsa.
Bu arada şifreli yayın gibi olmasın arkadaşlar, bu bahsettiğim yeğenim oluyor.
Elimizden geldiğince mutlu bir çocuk olması için çabalıyoruz.
Öğrenmek istediklerim de onun için...
Zaten bebekliğinden beri etrafında hep bizler olduk, çoğu zaman bir anneden daha çok annelik ettik.
Şimdi bir değil 5 annem var diyebiliyor, ben de onu yeğenim değil çocuğum gibi seviyorum.
 

Dejavu_one'cım annenin ellerinden öperim, her türlü zorluğa yenilmeden pırlanta gibi evlatlar yetiştiren yüreğine sağlık a.s.
Söylediklerinde çok haklısın.

çok teşekkürler.. Ben görüyorum bazen televizyonlarda anne çocuğunu bırakıyor, bakamam diyor ya çocuk esirgemeye veriyor yada babasında bırakıyor. Ya dileniyor kimse bana iş vermez diyerek. Ben çocuğunu bırakan annaleri kınıyorum. Her ne olursa olsun bir insan çocuğuna bakmak istedikten sonra taşı sıkar suyunu çıkarır kendisi yemez çocuğunu yedirir, giydirir ama yetiştirir. Ben bunu kendi annemden gördüğüm için söyleyebiliyorum. Tabii ki kolay bir süreç değil... Annem birçok iş değiştirdi, çok bunalımlar yaşadı ama elele atlattık. Ev bile vermezlerdi dul diye.. Maalesef üşkemizde boşanmış bayanlara farklı gözlerle bakıyorlar. Görevi toplumu, insanları korumak olan, güvenliği sağlaması gereken bir polis hemde evli bir polis gecenin bir yarısı kapımıza dayandı mesela.. Gecelerce uyku uyuyamadık korkudan... Çok şeyler yaşadık ama direndik.. Şimdi çok şükür dimdik ayaktayız, kimseye halimiz şudur demeden, el açmadan bugünlere geldik ne aileden ne akrabadan kimseden fayda yok.. İnsan kendine güvenecek başka yolu yok. Ya da eşinin zulmünei, aladatmasına göz yumacak ve tüm hayatı zehir olacak.. Çocuklarınında hayatından çalacak... İnaın boşanmış ailelerin çocukları, sağlıksız bir ailede büyüyenlere oranla daha mutlular...
 


Canım çok haklısın, aynı fikirdeyim.
Ben yapamam diye bir şey yok, bu konuda büyük konuşurum, gerekirse tuvalet temizlerim çocuklarıma ben bakarım.
Bizim de öyle bir tanıdığımız vardı, çok genç yaşta evlendi, yapamadılar ayrıldı, 3 tane çocuğu vardı.
Bakamayacağı için çocuklar babasında kaldı, yıllarca onla birlikte ağladık,
Ama sonra çalışmaya başladı, durumu düzeldi, yine de hiçbir şey yapmadı çocuklarını geri almak için.
Sonra evlendi, kocası istemez diye de bir daha esamesi okunmadı bu konunun.
Böyle insanlar da var... Malesef... :1no2:
 
Yürümeyen evliliklerde çocukların çok mutsuz oldukları kesin.. anneler oksijen maskesini önce kendilerine takmalılar, sonra çocuğa.. Ben de kendi ablamı örnek vermek isterim. Ama şu an yeterli zamanım yok. Özetle ablam boşanmadı, ama sürünüyor. Hem de bir doktor kendisi ve eşinin 6 katı maaş alıyor. Oturdukları evi, arabayı hepsini ablam ödedi. Evin geçimi onun sırtında. Eniştem kazancını kendine harcamaz, ama yüzde 100 sorumluluk da duymaz. Yani parası bittiyse bitmiştir, nasıl olsa ablamın parası olduğunu düşünür hep. Ablama yüzük alırken, ablamın kredi kartını alıp kullanmış bir adam yani.. Bir de 8 aylık bebekleri varken ablama sanal bir ihanette bulundu. ıhanet sanal, ama kadın işyerinden arkadaşıydı. Ablam mesajları görmedi, ama faturadan mesajlaşıldığını gördü. Psikolog tedavisi gördü, aylarca ilaçlarla uyuşmuş yaşadı. Kızına kıyamadı, barıştı. Eşi zaten asla candan olmadı. Şu anda geçimsizler, resmen sürünüyor.
 
ıpekcim Allah kolaylık versin ablana da...
Ne kadar doğru laf, oksijen maskesini önce kendilerine sonra çocuklarına, aynen öyle.
Mutsuz bir anne tarafından yetiştirilmek istemeyiz hiçbirimiz.
Umarım en doğru yolu, kendisi yavrusu için en hayırlısını bulur ve o yoldan gider.
Umarım herkes için her şey güzel olur :Saruboceq:
 
Ben de bu süreçteyim
Boşanmak istiyorum ama şu an değil
Beklediğim bazı şeyler var onlar gerçekleştiği zaman bitireceğim bu evliliği, en azından öyle umuyorum
Bizim en büyük sorunumuz böyle bir durumda eşim asla çocuğu bana vermiyor bende kızımsız yaşayamacağım için bu eziyete katlanıyorum.
Çocuğuma belli etmemeye çalışıyorum ama ister istemez ben huzursuz, mutsuz olduğumda ona da yansıyor.
Daha kızım çok küçük bi de büyüyünce eğer boşanırsam, kızımın bana karşı tepki almasından çok korkuyorum.
Kafam allak bullak her gün eve giderken binbir dua ile gidiyorum, huzursuzluk çıkmasın diye e tabi bu korkuyla ne evime, ne de kızıma verimli olamaıyorum.
Herkes hafta sonu gelsinde tatil yapayım diye bakar ben eve gitmek istemem.
Bu psikolojiyle ne kadar bu evlilik sürecek, bu kız ne kadar iyi bir vatandaş olacak hiç bilmiyorum.
Ama kızımı canımdan çok sevdiğim ondan asla kopamayacağım için burada kalıyorum.
Bu topic benim takiplerimden en azından boşanmış aile çocuklarının psikolojileri ne durumda az çok bilgi edinirim
 
Yıldız'cım genelde boşanmalarda annenin işi gücü de varsa (ki varmış) velayet anneye veriliyor .
Extrem bir durum olmadığı sürece, ben zannetmiyorum hiçbir çocuğu annesinden koparsınlar.
O konuda için rahat olsun bence, yine bu konuda daha bilgili arkadaşlarımız vardır ama benim bildiğim bu.
 


Neyin gerçekleşmesiin bekliyorsun bilmiyorum ama kızın büyüyüp evdeki huzursuzluğu anlayacak yaşa gelmeden bitirmeni tavsiye ederim. Kızın zaten küçükmüş elinde işinde varsa yada bakabileceğine dair teminatın mahkeme sana verir velayetini. Hele ki henüz anne bakımına muhtaçsa direk anneye veriyor, ancak senin çocuğuna iyi bakmadığını ispatlaması lazım...
 

işte bende böyle insanları anlamıyorum.. Kendine bir hayat kurmuş ama bu hayatın içinde çocukları yok ben öyle hayata hayat demem. Ben hamile bile değilim ama çocuğum olsa onsuz bir lokma geçmez boğazımdan uyku uyuyamam iyi olduklarını bilsemde... Evlendiği insan istemez diye ne demek ya istemezse evlenmeseydi işi gücü varmış... Tabiki kendi hayatı da olacak evlenecek ama çocuklarını nasıl hiçe sayabiliyorlar anlamıyorum. Yarın bir gün yine ona bakacak çocukları... Benim annem evlendim başka şehire geldim eşimin bana ne kadar düşkün olduğunu ne kadar sevdiğini el üstünde tuttuğunu bildiği halde 2 günden fazla aramadığım zaman deli olur... 3. günü hemen ara niye aramadın diye.. Ya da küser... Gönlünü almaya uğraşırım.. Öyle bir annem var...
 
Dejavu canım ben de anlamıyorum inan...
Fazlasıyla eleştirdiğim ve tahammül edemediğim bir durum bu, bir anne evladından geçemez, nasıl geçer ?
Ama geçiyor işte...
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…