Ben daha çok kendiyle sorunu olan,içsel problemlerinin sebebini evliliğinde arayan,çoğu zamanda mantıklı çıkarımlar yapan(ama doğruluğu kesin olmayabilir),biraz kendine dönememiş,kendini bulma çabasında ama bu süreci sıkıntılı yaşayan,rutinden sıkılmış,zaman zaman tek taraflı fedakarlıktan yorulmuş bir kadın gördüm.Buraya yazdıklarını bir uzmanla konuşmak istedin mi?[/B]
Çok teşekür ederim.
Sorunum da bu zaten kendimi o boşanma hengamesinin içine nasıl atacagımı bilemiyorum ve eşim kesinlikle yanaşmıyor boşanmaya.evi terketsem peşimden gelecek ailemin evinde günlerce bu olaylar dönecek olan muhabetler herkesin üstüme gelmesi...bunları düşünmeye bile korkuyorum.eşim suanda beni esir almış durumda.ne durumu değiştirmek için bişey yapıyor ne de boşanmayı kabul ediyor.ben hayattan nefret etmişken o işine geliyor gidiyor akşamları durduğum yerde duramayıp oyalanmak için yaptığım börekleri kekleri yiyor.sabah işe gidiyor akşamları bana günün olaylarını anlatıyor yine ben kendimi oyalıcak işler bulduğumda yardım edilcek birşey var mı diye souyor kekleri börekleri yiyior.bu döngü günlerdir böyle devam edip duruyor.
bunları uzmanla değil de eşimle cok konustum.bana yardım etmesini de cok istedim.kendimle ilgili sorunlarımı da kendisiyle ilgili sorunlarımı da eşimle uzun uzun konustum.eger biri yardım edecekse bu eşim olsun istedim.ben acık bir insanım.herseyi acık acık söylerim kırılcakmıs alıncakmış demedim.o da beni tanıdığını anladığını söylüyor ama buna inancım fena kırıldı.kendimle ilgili sorunlarım varsa eşimin elinde bunu cözecek seyler var.ama yapamıyor.ama ben yapsın istedim.
ya beni ailesine ezdiren,ailesiyle sorun yaşadığım,bana hakeret edip aldatabilcek bir adam zaten benim konum dışında.Öyle ihtimaller yok hayatımda baştan da kendimce önlemler aldım.yok öyle şeyler.benim hayatımda yok.ya özür dilerim kk da bunları söylemek biraz zor özellikle bir derdim var kısmında ..
ama sonucta herkesin hayatı kendine.herkesin hayattan eşinden beklentileri farklı ve ona göre bir yol çiziyor .
bende kendime kendimce bir yol cizdim ve lastiğim patladı.
her evililiğin her ilişkinin kendi içinde dinamikleri var.benim ki aldatılmak değil de bunlar.
Ben hep evliliklerde insanlar evlenince kendilerini boşluyorlar o ilk tanıştıklarında ki insan olmaktan cıkıp biribirleriyle uyumlu evli bir çift oluyorlar ama birbirlerini eskisi kadar begenip esksi kadar beraber olmaktan zevk almıyorlar diye düşünürüdüm.evlilik monotonluğu dediğimiz sey zamanla kendimizi bosvermemiz değil mi?ya da hayat sartları bu hale getiriyor o koşturmacanın arasında böyle oluyor diceksiniz,insan evliyim tribine giriyor diceksiniz.ne bileyim bu mu evlilik monotonluğu.kendimizi koyvermemiz değil mi?cünkü bence bu.
Ne bileyim ben evlenince evliliğin öyle büyütüldüğü gibi birşey olmadığını gördüm.yemek temizilik iş olayı beraber yürüyor(ki eşimde öyle aman aman bana yardım etmez.söylersem yapar),ki benim çalışma saatlerim eşiminden fazla.maddi sorunlarsa e ben kendimi bildim bileli maddi sorunlar hayatımdaydı ailemin evindeyken,öğrenciyken şimdi de evliyken,insan kendi ailesiyle de sorun yaşıyorken eşinin ailesiyle de yaşaması doğal geliyor(ki benim eşimin ailesiyle hiç sorunum olmadı şimdiye kadar).Çocuğum olmadığı için o konuda söylicek birseyim yok.
Evlendikten bir süre sonra olan bu monotonluk insanın kendini koyvermesi değil de nedir peki?
Ben bunu anlayamıyorum.bu nokta da eşimi de anlamıyorum.Ben evlendikten sonra coşmuşken,yeni yürümeye baslayan cocuk gibi herseye saldırırken ki onun hayatını da güzelleştirirken nasıl olur da bu duruma gelirim?[/QUOTE
aslında evliliği güzelleştiren de çiftin kendisi monotonlaştıran da işte hayat şartları öle olmuyor sen istiyorsunki eşim bana ayak uydursun eşin anlattığın kadarıyla evliliğe çabucak adapte olmuş.biz evlilikte eşimizi değiştirme çabasına girerken yani kendimize ayak uydurmasını beklerken biz değişen de ayak uyduramayanda biz oluyoruz çoğu zaman.bir çatı altına girmeden kimse kimsenin nasıl karaktere sahip olduğunu bilmiyor.burda sanmıyorum çoğu kadın eşim benimle herşeyimi paylaşıyor bir dediğimi iki yapmaz sürekli benim dediğim olur desin.belki eşine görede sen ölesin belki oda senden farklı birşeyler bekliyor ama dile getirmiyor
Siz hayatında taşları yerine oturtmuşsunuz,etrafınızdakilere kesin çizgilerinizi en baştan aktarmış,sınırlarınızı çizmişsiniz.
Öyle sağdan soldan gelecek bıdı bıdılarla hayatının keyfini kaçıracak evlilik modunuda aşmışsınız güzel...
Eşi tarafından ezilen,dövülen,aldatılan kadın olmamışsınız hatta bunlar sizin için çoook uzak kavramlar bu daha da güzel...
Peki???
Bu kadar keskin sınırlarla hayatını belirleyen bir kadın hangi noktada eşim peşimi bırakmaz? O bırakmadıkça çevreden gelen barışın vs.. baskılarını düşünmek bile istemiyorum bu yüzden de;
sevmiyorum,sevişmiyorum ama yine de kırıp dizimi oturayım evimde moduna girer ki...
Bence hala bu adamdan bir mucize bekliyorsunuz,onunla ama sizin istediğiniz gibi bir hayat için hala umut taşıyorsunuz(bence!)
Basit bir örnek vermek istiyorum.
Bu adam bana evlilik yıldönümümüzde küçük sıçrayışlar yapılabilen 3 metrelik bir uçurtma aldı.Ben az kalsın ölüyordum sevincten.Ama sonra nooldu bir defa ucurtalım diye uğrastı.sonra tık yok.Ben diyorum hadi rüzgar fena değil kalkar ucurtma.e nerde ucurcas?oraya nasıl gitces.ben zorladım hep sonrasında.e bende 2 dedim 3 dedim sonra bıraktım peşini işin.ucurtmam yatıyo öyle.e bu ne böyle bebek kandırır gibi.hayatım böyle böyle hep hevesim kırılarak geciyor benim.biliyordu benim böyle olduğumu.hevesimi kırmak için mi evlendi benle.sözde biz o ucurmayı iyice öğrenip yamaç paraşütü olayına gircektik.e bu adam hadi ucuralım şunu dediğimde mırım kırın ediyor bana.ya arkadaslar bu konuda nolur bana bunu maddiyata dayandırmayın cünkü ben evime halı almayıp bisiklet almış insanım.ona göre yorum yaparsanız sevinirim.
hanımlar bakın derdim ne burda sımarık kızı oynamak ne de özel hayatımı evliliğimi ortaya dökmek.aferdesiniz ama cok b.ktan bir durumdayım.ne yapcagımı bilmiyorum.eşimle konusuyorum sanki duvara konusuyorum anlyorum haklısın diyor da sadece diyor işte.annemlere anlatmayı denedim sacmalama düzelir diyorlar arkadaslarımla konusmaya calışıyorum onlar da tuuturmuslar seni çok seviyor seni çok seviyor.e tamam madem hersey güllük gülüstank ben neden son bir ayımı 3 günde bir uyuyarak geciriyorum,elimdeki egzamalrım niye tekrar azdı.niye oturduğum yerde 2 dakkia duramıyorum niye tüm kimyam alt üst o zaman....nolur anlayın beni ya.öyle kaldım.kendimden nefret ediyorum.hiç birsey gelmiyor içimden.adam da put masallah.tamam yanında tutabiliyosan tut be adam kocamsın kaç defa tavladın beni yine tavlarsın.ama yapamıcaksan da bırak beni bende insanım içimde canımın yanında ruh tasıyorum.ruhum var benim ya.onu öldürünce ne gececek eline.cok mu mutlu olcaksın...offff.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?