Daha yeni sacımı kestirdim,bateri calıyorum,bisikletle kısalı uzunlu turlar yapıyorum,deli gibi kitap okuyorum bunları resmen aşkla yapıyordum daha öce ki bir konumda da bahsetmiştim.,arkadaslarımla istediğim kadar istediğim yerde vakit geciriyorum.işte eşim içimdeki bu aşkları öldürüyor nasıl yapıyor bilmiyorum ama resmen içimdeki yaşama aşkını öldürüyor.Eşim yanımda olup benim yaşadığım anları paylaşmıyor.Hayattan tek basına zevk alınmaz ki....Artık ne bateri başına oturmak ne de bisikletimi görmek istiyorum.
Benimde böyle bi kuzenim var , ne istediğini bilmeyen bir türlü mutlu olamayan..
Ben eşinize üzüldüm sadece..
Eski konularınızdan birini okudum çünkü.. Eşiniz hastayken bile ne kadar merhametsizsiniz..
ALINTI :
Dün gece eşim kızdırdı beni.Bende gittim içeri odaya yattım.Geldi dil döktü yataga döneyim diye dönmedim.Kendimi de biliyom şimdi kaç gün ayrı yatarım belli değil.
Sabahtan beri arıyo eşim.En sonunda az önce belki bişey olmuştur diye açtım telefonu ve aramızda gecen konuşmayı aynen aktarıyorum.
Sesi çok kötü geliyordu eşimin.
eşim:bitanem napıyosun
ben :nooldu?
e:sesini duymak için aradım
b:benden ses yok
e:çok hastayım ben
b:kış mevsimindeyiz olablir
e:hastaneye gitcem ben
b:benden ses yok
e:sende gelirmisin?
b:gelmicem deyip kapattım telefonu.
Benimde böyle bi kuzenim var , ne istediğini bilmeyen bir türlü mutlu olamayan..
Ben eşinize üzüldüm sadece..
Eski konularınızdan birini okudum çünkü.. Eşiniz hastayken bile ne kadar merhametsizsiniz..
ALINTI :
Dün gece eşim kızdırdı beni.Bende gittim içeri odaya yattım.Geldi dil döktü yataga döneyim diye dönmedim.Kendimi de biliyom şimdi kaç gün ayrı yatarım belli değil.
Sabahtan beri arıyo eşim.En sonunda az önce belki bişey olmuştur diye açtım telefonu ve aramızda gecen konuşmayı aynen aktarıyorum.
Sesi çok kötü geliyordu eşimin.
eşim:bitanem napıyosun
ben :nooldu?
e:sesini duymak için aradım
b:benden ses yok
e:çok hastayım ben
b:kış mevsimindeyiz olablir
e:hastaneye gitcem ben
b:benden ses yok
e:sende gelirmisin?
b:gelmicem deyip kapattım telefonu.
Benimde böyle bi kuzenim var , ne istediğini bilmeyen bir türlü mutlu olamayan..
Ben eşinize üzüldüm sadece..
Eski konularınızdan birini okudum çünkü.. Eşiniz hastayken bile ne kadar merhametsizsiniz..
ALINTI :
Dün gece eşim kızdırdı beni.Bende gittim içeri odaya yattım.Geldi dil döktü yataga döneyim diye dönmedim.Kendimi de biliyom şimdi kaç gün ayrı yatarım belli değil.
Sabahtan beri arıyo eşim.En sonunda az önce belki bişey olmuştur diye açtım telefonu ve aramızda gecen konuşmayı aynen aktarıyorum.
Sesi çok kötü geliyordu eşimin.
eşim:bitanem napıyosun
ben :nooldu?
e:sesini duymak için aradım
b:benden ses yok
e:çok hastayım ben
b:kış mevsimindeyiz olablir
e:hastaneye gitcem ben
b:benden ses yok
e:sende gelirmisin?
b:gelmicem deyip kapattım telefonu.
sen şu an yoğun bir depresyondasın ve eşin ne yaparsa yapsın bu ara ilgini çekmeyecektir. lütfen psikoterapi alın. madem boşanmakta kararlısın o zaman psikoterapistin bunu eşine senin mutlu olman için bir seçenek olarak önerecektir.
diğer bir durum bateri çalan, bisiklete binen, aldatılmak dışında evlilikte bir sorun yaşayınca mutsuz olan kadınlara düşman sevgili kadınlar kulübünün geleneksel kadınlarına söylenecek tek şey: kadının en büyük düşmanı yine kadındır, çocuklarınızı da kendi zihniyetlerinizle yetiştirmeye devam ettikçe mutsuz evliliklerin sürdürücüsü olacaksınız. sıyrılın artık şu toplumsal cinsiyetçi rollerinizden. gidin siz de bisiklete binin. yol kenarlarındaki parklarda bulunan jimlastik aletlerine binerken lömbür lömbür sallanan etlerinizle görünen de siz değil misiniz?
bir de benim merak ettiğim başka bir şey var hanımlar,siz eşinizi sürekli seviyormusuz? yani öyle birkaç aylık dönemlerde sağlam soğudugunuz olmuyor mu?beni evlenmeden önce böyle birkaç dönemim olmustu.Ama burda genel olarak gördüğüm öyle büyük sorunlar dısında ya da dısardan (kayınvalide gibi) faktörler dışında kadınlar eşlerini araya öyle sağlam soğukluklar girmeden hep seviyorlar.Bende sanırım bende bir terslik var diye bakıyorum bu duruma.
Evlendim güvendim ve güvenim boşa cıktı olmayan olamayacak birşey değil ki bu.
Hayatımda biri olsa eşime hayatımda biri var deyip boşanırdık.Eşiminde hayatında biri olsa ben boşanmak istiyorum dediğimde kabul ederdi.
Benim sorunum zaten eşimin boşanmak istememesi.
Ben hep evliliklerde insanlar evlenince kendilerini boşluyorlar o ilk tanıştıklarında ki insan olmaktan cıkıp biribirleriyle uyumlu evli bir çift oluyorlar ama birbirlerini eskisi kadar begenip esksi kadar beraber olmaktan zevk almıyorlar diye düşünürüdüm.evlilik monotonluğu dediğimiz sey zamanla kendimizi bosvermemiz değil mi?ya da hayat sartları bu hale getiriyor o koşturmacanın arasında böyle oluyor diceksiniz,insan evliyim tribine giriyor diceksiniz.ne bileyim bu mu evlilik monotonluğu.kendimizi koyvermemiz değil mi?cünkü bence bu.
Ne bileyim ben evlenince evliliğin öyle büyütüldüğü gibi birşey olmadığını gördüm.yemek temizilik iş olayı beraber yürüyor(ki eşimde öyle aman aman bana yardım etmez.söylersem yapar),ki benim çalışma saatlerim eşiminden fazla.maddi sorunlarsa e ben kendimi bildim bileli maddi sorunlar hayatımdaydı ailemin evindeyken,öğrenciyken şimdi de evliyken,insan kendi ailesiyle de sorun yaşıyorken eşinin ailesiyle de yaşaması doğal geliyor(ki benim eşimin ailesiyle hiç sorunum olmadı şimdiye kadar).Çocuğum olmadığı için o konuda söylicek birseyim yok.
Evlendikten bir süre sonra olan bu monotonluk insanın kendini koyvermesi değil de nedir peki?
Ben bunu anlayamıyorum.bu nokta da eşimi de anlamıyorum.Ben evlendikten sonra coşmuşken,yeni yürümeye baslayan cocuk gibi herseye saldırırken ki onun hayatını da güzelleştirirken nasıl olur da bu duruma gelirim?
sen şu an yoğun bir depresyondasın ve eşin ne yaparsa yapsın bu ara ilgini çekmeyecektir. lütfen psikoterapi alın. madem boşanmakta kararlısın o zaman psikoterapistin bunu eşine senin mutlu olman için bir seçenek olarak önerecektir.
diğer bir durum bateri çalan, bisiklete binen, aldatılmak dışında evlilikte bir sorun yaşayınca mutsuz olan kadınlara düşman sevgili kadınlar kulübünün geleneksel kadınlarına söylenecek tek şey: kadının en büyük düşmanı yine kadındır, çocuklarınızı da kendi zihniyetlerinizle yetiştirmeye devam ettikçe mutsuz evliliklerin sürdürücüsü olacaksınız. sıyrılın artık şu toplumsal cinsiyetçi rollerinizden. gidin siz de bisiklete binin. yol kenarlarındaki parklarda bulunan jimlastik aletlerine binerken lömbür lömbür sallanan etlerinizle görünen de siz değil misiniz?
Sizin gibi düşünenlerin evliligi mutlumu gidiyo cok merak ettim ıkı cocukla batari calmak bumu mutluluk anlayısınız.
mutluluk anlayışı bateri çalmak değil, çiftlerin birbirlerinin bireysel yaşam alanlarına da saygı duyarak ortak bir yaşam oluşturmalarıdır. sorunuza gelince şükürler olsun ki çok mutlu bir evliliğim var.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?