- 13 Haziran 2011
- 12.766
- 7.926
- 448
- Konu Sahibi Duka Tesla
-
- #21
Hamlet’te ne güzel diyor “Olmak ya da olmamak, işte bütün mesele bu. Katlanmak mı iyi zalim kaderin oklarına, yumruklarına, yoksa çılgın denizlere karşı gelip bir son vermek mi? Ölmek uyumak hepsi bu kadar, yalnızca uyumakla bitebilir bütün acıları yüreğin ve çektiği bütün kahırları bedenin...” (copy paste yaptım, çeviride bir hata varsa karışmam)
Shakespeare iyi diyor hoş diyor da yılların bu meşhur tiradını, bu içli tespitini çürüten bir sorunla karşı karşıyayım. Benim bedenimin kahırları uyumakla son bulmadığı gibi bilakis uyumakla başlıyor. Sıkıyorum. Neyi? Diş, el, ayak...Vücutta sıkma yetisine sahip ne kadar organ varsa aktive oluyor. Yani basit bir diş gıcırdatma probleminin ötesinde parmaklarım eline geçirdiği şeyi sıkmaktan (bu yastık, çarşaf yorgan ile vuku bulduğu gibi bizzat öteki elimi sıkmak şeklinde de olabiliyor) uyuşmuş bir şekilde acıyla uyanıyorum. Ya da bileğimi tümden bükmüş vaziyette buluyorum kendimi ki açılıp oynatana kadar belli bir süre cansız manken Vahe Kılıçarslan tadında yaşıyorum dakikalarımı.
Bu sorunu bir sabah yeni uyanıp hunharca esnemeye çalışırken fark ettim. Çalışmak diyorum, esneyemedim çünkü çenem açılmadı ağrıdan. Doktora gittim tabii akabinde ve bana “Sen dişlerini sıkıyorsun, sana dişlik yapalım” önerisinde bulundu. Kendimden emin şekilde “Yok sıkmıyorum, sıkmam ben!” dedim. Bilinç dışı gerçekleşen bir eylemle ilgili bu kadar kesin konuşmama sebep olan özgüvenin kaynağı neydi bilemiyorum ama dişlerimi sıkmadığıma inancım tamdı. “O zaman bugün gözlemleyin yarın ikna olunca gelirsiniz” dedi doktor hanım bana. Gece eşime bu ulvi görevi atadım “Beni izleyeceksin, sıkarsam söyleyeceksin” dedim. Tamam demesini takriben 7 dakika içinde horlamaya başladı. Dürtüklesem de işe yaramadı. Benim de gözlerim kapanmaya başladı, doktor saçmalıyor zaten yaa ne sıkması diye düşünürken yavaş yavaş kendimden geçtiim, derin uykuya daldımm, tatlı tatlı bir rüya görüyorduum derken dehşet içinde uyandım. Eşim çenemi tutmuş ve “Sıkıyorsunn sıkıyorsunn!!” diye bağırarak kendine doğru çekiyordu. Dışarıdan görünen manzaranın eşimin çenemi çıkarmak suretiyle değişik bir cinayete imza atmayı denediği şeklinde olduğuna emindim. Velhasılı kelam gidip paşa paşa dişliği yaptırdım ve taktım. Peki diş sıkmaktan vaz geçtim mi? Hayır.
Az önce fark ettim ki sadece uyurken değil bir işle meşgulken de sıkıyorum ben ne bulsam. Bu yazıyı yazarken çalan telefonun sesine kulak verdim ve telefon elimde maillerime döndüm, kapattığımda yüzümde ahize izi vardı resmen.
Yok mu bu işin bir çaresi? Çok stresli de değilim, mutsuz da değilim, siyasi olaylar dışında canımı sıkan bir şey de yok. Neden sıkıyorum ve daha önemlisi bundan nasıl kurtulabilirim bir önerisi olan var mı? Yazarken klavyenin tuşlarına bile sert basıyorum, sıkılabilir şeyler olsa onları da sıkacağım.
Çok uzattım, yazamıyorum ben kısa yazı
Her üyenin istediği konuya yoğunlaşma hakkı var.Bu konu da da anlaşılamayacak birşey görmedim.Shakespeare le başlayıp,diş sıkmaya bitmesi mi felsefi ve ağır geldi sana.Bazısı alışkanlık olarak diş sıkar.Çözümü vardır.Ama bazısının kocasının gizli gmail açması ve altındaki sebepleri o an ki hissiyatıyla,psikolojisiyle daha ağır gelir.bu yazıyı burdaki çoğu üye anlayamayacak şimdiden söyliyim :) bazı üyelerin eşlerinin gizli mail adresi açması çok daha büyük sorun onlara göre
pardon bana bişey ağır gelmedi de, senin benimle ne alıp veremediğin var onu anlamadım?? o kadar insan bişey demedi de, bi sana mı battı yazdıklarım? hey allahım ya! nerde yorum yapsam gelip bulup bi bozma derdindesin uğraşma benimle..Her üyenin istediği konuya yoğunlaşma hakkı var.Bu konu da da anlaşılamayacak birşey görmedim.Shakespeare le başlayıp,diş sıkmaya bitmesi mi felsefi ve ağır geldi sana.Bazısı alışkanlık olarak diş sıkar.Çözümü vardır.Ama bazısının kocasının gizli gmail açması ve altındaki sebepleri o an ki hissiyatıyla,psikolojisiyle daha ağır gelir.
ben sizin yazdığınız gibi kitap gibi yazamıyorum ama bir çırpıda okudum yazdıklarınızı. lütfen psikolojik destek alın en azından deneyin. mesela ben diş sıkmıyorum demişsiniz ama eşiniz farketmiş sıktığınızı. şimdi de stresli değilim mutsuz değilim diyorsunuz kendinizden çok eminsiniz ama bilinçaltında dönenleri ancak dışardan bir göz farkeder bu da psikologdur anca. belki hatırlayamadığınız çocukluk travmalarınız bile olabilir hafife almayınHamlet’te ne güzel diyor “Olmak ya da olmamak, işte bütün mesele bu. Katlanmak mı iyi zalim kaderin oklarına, yumruklarına, yoksa çılgın denizlere karşı gelip bir son vermek mi? Ölmek uyumak hepsi bu kadar, yalnızca uyumakla bitebilir bütün acıları yüreğin ve çektiği bütün kahırları bedenin...” (copy paste yaptım, çeviride bir hata varsa karışmam)
Shakespeare iyi diyor hoş diyor da yılların bu meşhur tiradını, bu içli tespitini çürüten bir sorunla karşı karşıyayım. Benim bedenimin kahırları uyumakla son bulmadığı gibi bilakis uyumakla başlıyor. Sıkıyorum. Neyi? Diş, el, ayak...Vücutta sıkma yetisine sahip ne kadar organ varsa aktive oluyor. Yani basit bir diş gıcırdatma probleminin ötesinde parmaklarım eline geçirdiği şeyi sıkmaktan (bu yastık, çarşaf yorgan ile vuku bulduğu gibi bizzat öteki elimi sıkmak şeklinde de olabiliyor) uyuşmuş bir şekilde acıyla uyanıyorum. Ya da bileğimi tümden bükmüş vaziyette buluyorum kendimi ki açılıp oynatana kadar belli bir süre cansız manken Vahe Kılıçarslan tadında yaşıyorum dakikalarımı.
Bu sorunu bir sabah yeni uyanıp hunharca esnemeye çalışırken fark ettim. Çalışmak diyorum, esneyemedim çünkü çenem açılmadı ağrıdan. Doktora gittim tabii akabinde ve bana “Sen dişlerini sıkıyorsun, sana dişlik yapalım” önerisinde bulundu. Kendimden emin şekilde “Yok sıkmıyorum, sıkmam ben!” dedim. Bilinç dışı gerçekleşen bir eylemle ilgili bu kadar kesin konuşmama sebep olan özgüvenin kaynağı neydi bilemiyorum ama dişlerimi sıkmadığıma inancım tamdı. “O zaman bugün gözlemleyin yarın ikna olunca gelirsiniz” dedi doktor hanım bana. Gece eşime bu ulvi görevi atadım “Beni izleyeceksin, sıkarsam söyleyeceksin” dedim. Tamam demesini takriben 7 dakika içinde horlamaya başladı. Dürtüklesem de işe yaramadı. Benim de gözlerim kapanmaya başladı, doktor saçmalıyor zaten yaa ne sıkması diye düşünürken yavaş yavaş kendimden geçtiim, derin uykuya daldımm, tatlı tatlı bir rüya görüyorduum derken dehşet içinde uyandım. Eşim çenemi tutmuş ve “Sıkıyorsunn sıkıyorsunn!!” diye bağırarak kendine doğru çekiyordu. Dışarıdan görünen manzaranın eşimin çenemi çıkarmak suretiyle değişik bir cinayete imza atmayı denediği şeklinde olduğuna emindim. Velhasılı kelam gidip paşa paşa dişliği yaptırdım ve taktım. Peki diş sıkmaktan vaz geçtim mi? Hayır.
Az önce fark ettim ki sadece uyurken değil bir işle meşgulken de sıkıyorum ben ne bulsam. Bu yazıyı yazarken çalan telefonun sesine kulak verdim ve telefon elimde maillerime döndüm, kapattığımda yüzümde ahize izi vardı resmen.
Yok mu bu işin bir çaresi? Çok stresli de değilim, mutsuz da değilim, siyasi olaylar dışında canımı sıkan bir şey de yok. Neden sıkıyorum ve daha önemlisi bundan nasıl kurtulabilirim bir önerisi olan var mı? Yazarken klavyenin tuşlarına bile sert basıyorum, sıkılabilir şeyler olsa onları da sıkacağım.
Çok uzattım, yazamıyorum ben kısa yazı
duka siyasetteki yorumlarını biliyorsun beğeniyorum ama böyle anlatımların yazım tarzın çok hoş bir kez daha beğendim...
en çokta ^^hunharca esnerken^^ ...demeni
ha bide cinayete benzeyen eşinin çene açma durumu sizde sıkmalar şiddetli herhalde
demek ki esnemen bile hunharcaysa sıkmaların ne kadar şiddetli kimbilir.
nasıl çözüm olur bilemem sadece biraz daha dikkat yoğunluğu olsa sanırım az az derken o sıkmalar daha hafifiler gibi geliyor.
bende dişlerimi sıkarım ama bu psikoloji ile ilgili değilmiş tam olarak dukacım..birşeyler okumuştum bu konuda..dün gece çatı katında uyuyoruz,başımıza taş mı yağıyor dedim:)o derece sağnak vardı dişlerimi sıktığımı farkettim..ama sorun yok alıştım sanırım:)
ben dr sormuştum,tam olarak hatırlamıyorum dukacım çene kaslarımızın fazla çalışmasımı?yalan söylemiş olmayayım,ama çocukluğumdan beri sıkıyorum o nedenle ön dişimde dolgu varBizim siyasetçiler buraya gelmiş :) Teşekkürler matmazelcim beğenilerimiz karşılıklı :) Valla baya sağlam sıkıyorum predatorden halliceyim
Cryptic aynen ben de gün içinde de sıktığımı fark ediyorum, trafikte falan gerilince özellikle. Ama genel anlamda bir derdim tasam yok yani uyurken neden böyle oluyor bilmiyorum.
Doktorlar hep bi çocukluğa inme durumundan bahseder ya..acaba sizinde bilincaltinizda belki de çocukluğunuzdan gelen ve sizin kendinizi bu kadar sıkmanıza neden olan bir durum olabilir mi?
Yani mutsuz değilim diyorsunuz ve sonuçta bu durumda mutsuz olmayan hayatında problem edinecek bir durumu olmayan bir insanın kendini sıkması da mantıksız..
Çok klişe olacak ama bir psikologa görünmeniz yardımcı olabilir size..
Çünkü kendinizi bu kadar sıkmanız normal değil ve sağlıksız bence..
psikolojik bir zemini illa ki vardır diye düşünüyorum
bende dayak yemiş gibi kalkarım arada, o aralar hep gergin ve kızgın uyuduğum günlerdir
İnan bana ne milletin nickine bakarım ne kim yazmış diye bakarım.Ve hiçbir takma ismi de aklımda tutmam.Daha önce ne yazdın neye yorum yaptım bilmiyorum (demek ki yine alakasız tırt birşey yazdın ki dikkatimi çekmiş) ki ne seni ne nickini hiç mi hiç hatırlamıyorum.Çetele mi tutuyorsun benim yorumlarımla ilgili.sanki seni takip ediyormuşum gibi kendini çok önemseme tatlım.Burda sen değil,bir başkası da ukalaca diğer üyeleri eleştirir yorum yazsaydı tavrım aynı olurdu.Kimsenin rahatsız olup olmaması beni bağlamıyor.Ben millete göre yaşamam.Kişi önce kendine bi dönüp bakmalı ne yazmışım da batmış.pardon bana bişey ağır gelmedi de, senin benimle ne alıp veremediğin var onu anlamadım?? o kadar insan bişey demedi de, bi sana mı battı yazdıklarım? hey allahım ya! nerde yorum yapsam gelip bulup bi bozma derdindesin uğraşma benimle..
Bende dislerimi cok sikarim ve cok suratimi asarmisim uyurken,hele ki o gun canim biseye sikkinsa.
Bi arkadasta uyudum bi gece,bana dislerini gicirdatiyordun uyurken dedi
Psikolojik oldugunu duydum bende.
Ki bence mantikli,cunku cok normal bi psikolojim yok,surekli gerginlikler yasarimyasatirlar.!
Kesinlikle gece plağı yaptırın. Sonuçta siz dişlerinizi sıktıkça zarar görüyorlar, bir gün aniden kırılabilir sırf bu yüzden. Ayrıca botoks uygulandığını duydum bu durum için araştırın isterseniz.
bende sıkıyorum ve dişlik kullanıyorum artık çenem de ki seslerden ve her esnememde çenemde ki kıt kıt ses den bıktım bir gün kopacak diye bekliyorum . Bilinçsizce yapılıyor evet psikolojik ve dişlik kullanmayın ben kullandım sanki daha çok gevşedi sürekli ısırma sıkma hissi yarattı . Bilemedim geçmiş olsun . Anlatım tarzınız acaip hoşuma gitti sizin artık sizi takip ediorum :)Hamlet’te ne güzel diyor “Olmak ya da olmamak, işte bütün mesele bu. Katlanmak mı iyi zalim kaderin oklarına, yumruklarına, yoksa çılgın denizlere karşı gelip bir son vermek mi? Ölmek uyumak hepsi bu kadar, yalnızca uyumakla bitebilir bütün acıları yüreğin ve çektiği bütün kahırları bedenin...” (copy paste yaptım, çeviride bir hata varsa karışmam)
Shakespeare iyi diyor hoş diyor da yılların bu meşhur tiradını, bu içli tespitini çürüten bir sorunla karşı karşıyayım. Benim bedenimin kahırları uyumakla son bulmadığı gibi bilakis uyumakla başlıyor. Sıkıyorum. Neyi? Diş, el, ayak...Vücutta sıkma yetisine sahip ne kadar organ varsa aktive oluyor. Yani basit bir diş gıcırdatma probleminin ötesinde parmaklarım eline geçirdiği şeyi sıkmaktan (bu yastık, çarşaf yorgan ile vuku bulduğu gibi bizzat öteki elimi sıkmak şeklinde de olabiliyor) uyuşmuş bir şekilde acıyla uyanıyorum. Ya da bileğimi tümden bükmüş vaziyette buluyorum kendimi ki açılıp oynatana kadar belli bir süre cansız manken Vahe Kılıçarslan tadında yaşıyorum dakikalarımı.
Bu sorunu bir sabah yeni uyanıp hunharca esnemeye çalışırken fark ettim. Çalışmak diyorum, esneyemedim çünkü çenem açılmadı ağrıdan. Doktora gittim tabii akabinde ve bana “Sen dişlerini sıkıyorsun, sana dişlik yapalım” önerisinde bulundu. Kendimden emin şekilde “Yok sıkmıyorum, sıkmam ben!” dedim. Bilinç dışı gerçekleşen bir eylemle ilgili bu kadar kesin konuşmama sebep olan özgüvenin kaynağı neydi bilemiyorum ama dişlerimi sıkmadığıma inancım tamdı. “O zaman bugün gözlemleyin yarın ikna olunca gelirsiniz” dedi doktor hanım bana. Gece eşime bu ulvi görevi atadım “Beni izleyeceksin, sıkarsam söyleyeceksin” dedim. Tamam demesini takriben 7 dakika içinde horlamaya başladı. Dürtüklesem de işe yaramadı. Benim de gözlerim kapanmaya başladı, doktor saçmalıyor zaten yaa ne sıkması diye düşünürken yavaş yavaş kendimden geçtiim, derin uykuya daldımm, tatlı tatlı bir rüya görüyorduum derken dehşet içinde uyandım. Eşim çenemi tutmuş ve “Sıkıyorsunn sıkıyorsunn!!” diye bağırarak kendine doğru çekiyordu. Dışarıdan görünen manzaranın eşimin çenemi çıkarmak suretiyle değişik bir cinayete imza atmayı denediği şeklinde olduğuna emindim. Velhasılı kelam gidip paşa paşa dişliği yaptırdım ve taktım. Peki diş sıkmaktan vaz geçtim mi? Hayır.
Az önce fark ettim ki sadece uyurken değil bir işle meşgulken de sıkıyorum ben ne bulsam. Bu yazıyı yazarken çalan telefonun sesine kulak verdim ve telefon elimde maillerime döndüm, kapattığımda yüzümde ahize izi vardı resmen.
Yok mu bu işin bir çaresi? Çok stresli de değilim, mutsuz da değilim, siyasi olaylar dışında canımı sıkan bir şey de yok. Neden sıkıyorum ve daha önemlisi bundan nasıl kurtulabilirim bir önerisi olan var mı? Yazarken klavyenin tuşlarına bile sert basıyorum, sıkılabilir şeyler olsa onları da sıkacağım.
Çok uzattım, yazamıyorum ben kısa yazı
eşinizin telefonunu, bilimum sosyal medya zımbırtılarını karıştırıp "naber" yazdığı bir dişi sinek bulduğunuz anda üzerine çullanın, siz dişinizi, elinizi, telefonunuzu sıkmayın, eşinizin canını sıkın, sorun çözülsün.
bir de o dişlik denen meret hakkaten işe yaramıyor, ben de gün içinde sıkıyorum dişlerimi, diş etlerimi kanatıyorum o derece. deliyim desem zaten psikiyatrik ilaç kullanıyorum, psikiyatristim deli olmadığımı, sadece fazla duyarlı olduğumu her seans söylüyor, zannımca deliyimsiz de bi gidin bakalım, deli değilsin derse deliyim der çıkarsınız işin içinden
oluyor yani böyle. siz eşinizi dürtükleyin bişiciğiniz kalmaz, yannız dikkat, eşinizde ümük sıkabilecek potansiyel gördüm ben çene çıkarmaya çalıştığına göre, böyle uykuya dalmadan hemen önce dürtüp "ben yapmadım" der gibi masum masum bakıp dürtün, anlamasın bişi
geçmiş olsun
istemsiz çok güldüm anlatımınıza
Öncelikle okurken kafam karışmadı zevkle okudum çok güzel anlatmışsınız aynı dertten yakınıyoruz..
istem dışı ve engel olamamakla birlikte sıktığımı anlamıyorum ama sonra çene ağrısı dayanılmaz hal alıyor.
siz stres falan yok desenizde çok araştırdım stresten kaynaklı ve gerçekten çene yapısı bozmaya kadar gidiyor.
kendime çaresini bilip yapamasam da size de önerim sadece rahatlayın olacak
huzursuz bacak sendromu var bende,kansızlıktanda oluyor deniliyor ama gıcık edici bir şey..İş stresi , gelecek kaygısı vs. gibi şeyler için endişeniz var mı peki?
Benim genelde stresten oluyor , ayaklarımı yatarken havada tutup parmak uçları sadece yatağa değdiğini yakaladım ama istemsiz bir şekilde yapıyorum ve aşırı gerginlik oluyor vücudumda , hiç yatmamış , sanki biri beni sabaha kadar dövmüş gibi hissediiyorum.
Kesinlikle dişlik kullanın sonra o dişler mahvoluyor. Psikiyatriye de başvurun bende de var bruksizm. Tüm dolgularımı döktüm sıkmaktan dişçi kapılarında dolanıyorum şimdi. Gerçekten psikolojik bir olay. Sıkıntım yok deseniz bile gerilerde kaşan bişey var demek ki
Benim de gece çaldığım kapı gıcırtısından hallice olan senfoniye benim herif en nihayetinde isyan etti falan ama, çok da fifim deyip geçtim. Sıkıyorum, su çoksel, siz de sıkın. Amaan efenim.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?