- 3 Ağustos 2012
- 5.256
- 15.283
- 448
- Konu Sahibi En buyuk kk
-
- #41
Freelancer olmam dışında aynı şekilde yaşıyoruz, ben de concerta ile çalışabiliyorum. İşyeri sorunları hakkında öneri sunamam ama motivasyon anlamında pek çok şey yapıyorum. Çalışma ortamımı değiştiriyorum, masanın yerini değiştirmek bile yeni ortam hissi yaratıp motive ediyor. Küçük bütçeler ayırıp kırtasiye alışverişi yapıyorum, google’dan sevimli to do list tasarımlarına falan bakıyorum, motivasyon içerikli insta gönderilerini takip ediyorum, study with me videoları izliyorum. Yıkılmadım ama ayakta da değilim…Merhabalar,
Son 1 ayda ekibimden 3 kişi istifa etti. Daha önce de istifalar oldu. Hepsiyle uzun uzun konuştum memnuniyetsizliklerini anlamaya çalıştım. Bu konuda üstlerimle de konuştum ve üzerimizdeki is yükünün çok fazla olduğunu söyledim. Ama dikkate alınmadım. Şu an 8 kişi olması gereken ekipte 5 kişiyiz. Biri sağlık sorunları yüzünden evden çalışıyor. Artık çok zorlanıyorum tuvalete bile gidemiyorum. Sürekli çalışıyorum ve artık gerçekten çok yoruldum. Her şey benden bekleniyor ve sürekli işimi yapamadığımı hissediyorum. İse alım süreçlerini de ben yapmalıyım o işleri ve birçok başka işi gece yapıyorum çünkü prosedurlerimiz çok uzun ve bir kisiyi ise almak için bile sayfalarca biseyler yazmam lazım. Ve benden çıkınca da çok uzun prosedürler isliyor. Insanlar ise alımı hızlı yapmadığım için bana kızıyor ama sabah yediden akşam 11 12ye kadar çalışıyorum daha ne yapayım bilmiyorum. Gün içinde asla yemek bile yemiyorum. Artık çok yoruldum. İstifa etsem işsiz kalırım. Burnout olmayı engellemek için sabahları kalkıp spor ve yoga yapmaya başladım ama ise yaramıyor. 54 mg concerta 20 mg prozac kullanıyorum doktor kontrolünde ama bu da ise yaramıyor. Yöneticilerimle konuşunca şikayet ettiğimi ve dişimi sıkmam gerektiğini söylüyorlar oysaki cidden çok yapıcı yaklaşmıştım.
Konuyla ilgili bir yorumum yok ama neden “burnout” olmak? Niye tükenmiyorsunuz da burnout oluyorsunuz? Daha mı havalı oluyor?
Yok vallahi değil. Yıllarca plazada çalıştım, eşim hala plaza beyefendisi inanın böyle konuşmuyoruz. Çevremiz de böyle konuşmuyor. Bu bana özentilik gibi geliyor açıkçası. Hani Türkçede tam kavramı karşılayacak bir terim olmaz yabancısını kullanırsın o ayrı mesele de bu yarı ordan yarı burdan konuşanlar beni benden alıyor.Plazada çalışan arkadaşların bazı problemleri :))
Yok vallahi değil. Yıllarca plazada çalıştım, eşim hala plaza beyefendisi inanın böyle konuşmuyoruz. Çevremiz de böyle konuşmuyor. Bu bana özentilik gibi geliyor açıkçası. Hani Türkçede tam kavramı karşılayacak bir terim olmaz yabancısını kullanırsın o ayrı mesele de bu yarı ordan yarı burdan konuşanlar beni benden alıyor.
Yok vallahi değil. Yıllarca plazada çalıştım, eşim hala plaza beyefendisi inanın böyle konuşmuyoruz. Çevremiz de böyle konuşmuyor. Bu bana özentilik gibi geliyor açıkçası. Hani Türkçede tam kavramı karşılayacak bir terim olmaz yabancısını kullanırsın o ayrı mesele de bu yarı ordan yarı burdan konuşanlar beni benden alıyor.
Beni de sinirlendiriyor.
Özellikle yeni mezunlar biraz ismi olan bir yerde çalıştığını belli etmek için bu şekilde bir yol bulmuşlar kendilerine.
Senin için demiyorum, sen dikkat etmedim diyorsan etmemişsindir, inanıyorum.Ben çok fazla böyle konuşuyorum malesef ama çirkin göründüğünün farkındayım guzel bir Turkce değil biliyorum dikkat etmeye çalışıyorum, ama bazen farkına varmiyorum. Aklıma gelmedi tükenmişlik sendromu demek etrafımda herkes böyle konuşunca pis bir ağız alışkanlığı olmuş. Konuyu açarken çok mutsuzdum yazdığım paragrafı bir daha okumadan açtım. Çirkin gorunebilecegi aklıma gelmedi. Özentilik değil çünkü özensiz bir kullanım. Özentilik olsaydı güzel Türkçe kullanmaya ozenirdim tarzanca plaza Türkçesi kullanmaya neden ozeneyim ki?
Ben yeni mezun değilim 33 yaşındayım kimseye bir şey kanıtlamaya ihtiyacım yok. Yazarken aklıma gelmedi. Kötü bir alışkanlık bu şekilde konuşmak ama özenti etiketini yapistirmaniz hoş olmadı. Aksine doğru düzgün Türkçe konuşabilmek için düşünüp ekstra çaba sarf etmem gerekiyor.
burnout ne demek bilmiyorum bilmek zorunda da değil kimse. Zaar yabancısınız yoksa kesin türkçe konuşurdunuz
Genele mahsus böyle bir şey var ama kabul edelim.
Sizinki alışkanlıktan kaynaklanmış olabilir.
Dikkat etmediğiniz bir zamana denk gelmiş olabilir.
Cevap vermeye çalışırken iyice stres olacaksınız. Boş verin.Tükenmişlik sendromu demek istedim. Başlığı değiştiremiyorum ve fark etmeden yazdım kusura bakmayın.
Bence insanlar birbirinden ağız alışkanlığı kapıyor özellikle kullandıkları sistemler yazışmalar vs İngilizce ise o şekilde kolayına gidiyor insanların ve de sürekli instagram tiktok bunlara maruz kalmak da dilimizi yozlastirdi. Burnout demem çok gereksiz olmuş haklısınız sanki Türkçesi buymuş gibi geldi bir an yazarken. Bence çoğu insan havalı görünmek için değil sürekli plaza jargonuna ve sosyal medyada dilimize geçmiş yarı Türkçe yarı İngilizce terimlere maruz kaldığı için böyle konuşmaya başladı. Dikkatli olmak lazım aslında düzgün konuşmak lazım.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?