- 25 Kasım 2020
- 392
- 299
- 53
- 34
- Konu Sahibi birkimsecik
- #41
İlişkimizin en başından beri bende ciddi anlamda bir kaybetme korkusu vardı. Aman tadımız kaçmasın, aman öyle olmasın diye diye geçmiş dönemde sorun çıkacağını düşündüğüm konuları unuttum diyerek veya yarım yamalak anlatarak konuyu kapatmaya çalışıyordum. Benim en büyük hatam bu davranışımdır bu konuda. Bu kaybetme korkusundan dolayı da dediğiniz gibi baskı hissediyorum yumuşatmaya çalışıyorum vs.Yanlış iletişim kurmuyorsunuz. Bence sizi o kadar baskılıyor ki normal bir olayı bile yumuşatarak söyleme gereği duyuyorsunuz. İş hayatinda her gün kaç kişiyle konuşuyoruz eşlerimiz de öyle. Hiç de akşamları bugün işyerinde bir şey oldu mu kimlerle konuştun demiyoruz. Nasıl geçti günün yoruldun mu diyoruz ve bitiyor.
Bunu bana eşim söylese, evliliğim bugün büyük darbe görür. Bana yüzde yüz güvenmeyen kişiyle aynı hayatı paylaşamam. Bilemiyorum, bazi çiftlerin dinamiği kıskançlık üzerinedir. Belki sizin de öyledir ama bana doğru gelmiyor.
Pusuda yatmak resmen açık aramak falan.
Siz iyi niyetli birisiniz belli ki. Lütfen iyice ölçüp tartıp, asıl siz onu gözlemleyip, sonra evlilik için karar verin. Bir dosyaya şahit olmuştum adam karısını balkona dahi çıkarmıyor, perdeleri camları bile açtırmıyordu kadına. Görürler diye. Klinik derecede kıskançtı. Sizin erkek arkadaşınız öyledir demiyorum asla. Ama bu baskı kıskançlık ne derece iyice gözlemleyin ne olur.
Hakkınızda hayırlısı olsun :)
Şu konuda biraz yanlış aktardım sanırım, iş yerinde işle ilgili muhatap olduğum kişilere asla laf etmez karışmaz, sadece garip bir durum var mı yazan eden vs diye soruyor. Hoş tabi bu da doğru değil de. Aman bilemedim dostum